hesabın var mı? giriş yap

  • “kadın da kendini bilecek. ‘benim çocuğum var’ diyor, arkasından da ‘beni taciz etti’ diyor. tutarsızlığa bak. söyleme o zaman!”

    ''benim de annem kadın.''

    ''ben nurgül’ün nesini taciz edeceğim? beyonce mi o? bilime aykırı, akla aykırı.''

    ***********************************************

    bence kendisinin de milyonlarca sperm arasından birinci gelmesi bilime ve akla aykırı.

  • - alo, napıyosun erhancım?
    + iyi bro seni sormalı? nerdesin?
    - mango'dayım ağa
    + puhaha ne işin var lan mango'da
    - olm deli indirim gelmiş, metrekareye 8 kadın düşüyor
    + kapat, geliyorum..

  • benten.

    neymiş efendim abisi y.ö(6) çok ısrar etmiş kıramamışlar abisini. la olum çocukla çocuk olacak başka konu bulamadınız mı yav. belki bu adam mahalle delikanlısı olacak. benten diye delikanlı mı olur!!11

  • iş güvenliği uzmanı a.b. sanki olayın sorumlusu gibi çoktan gözaltına alınıp tutuklanmış bile. ilgili savcı ve hakim 6331 sayılı kanunu açsın okusun; işletmelerde iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin alınmasından "işveren sorumludur". daha işveren ifade bile vermemiş deniliyor. işin ciddiyetine bakar mısınız?

    adamın sahibi olduğu fabrikada deprem etkisi yapan bir patlama oluyor, insanlar ölüyor ama daha ifadesi bile alınmamış.. bu nasıl bir hukuk sistemidir, nasıl bir adalettir acaba? bu kişinin dokunulmazlığı mı var?

  • muzun kilosu 1 euro
    portakal 2 euro
    çilek bahçesinden gidip toplayabilirsin kilosu 3 yada 4 euro ( bahçede yemek serbest )
    kiraz bahçesinden gidip toplayabilirsin 4 euro kilosu ( bahçede yemek serbest )
    şeftali kilosu 2 euro
    armut 2-3 euro arası.
    kavun 2.5 euro tane
    karpuz 2-4 euro arasi tane
    üzüm kilo 3 euro
    egzotik meyve olan avakado tane 1 euro

    avrupa halkı parası yetmediği için değil, kendisine yetecek olan neyse onu alıyor. isteyen kasayla alıyor, kimseye engel olmuyorlar. adam tek başına yaşıyor, 2 portakal bir muz alıyor. bizim türkler gibi, 7 nüfus bir evde yaşamıyorlar. avrupa'da yaşayan türklerin dolapları doludur. derin dondurucuları et, tavuk vs doludur. kilerleri var burdaki evlerin genelde ve kilerlerde bakliyat, atistirmalik vs doludur.

    avrupa halkında böyle eve gıda stoklama olayı yok biz türkler gibi. adamlar hem israf etmiyor, hem ihtiyacı kadar alıp taze tüketiyor. markette 10 tane ekmek alınca sizin yabancı olduğunuzu anlıyorlar avrupa ülkelerinde. adamlar markette yarım ve çeyrek kavun, karpuz satıyorlar ve tek yaşayan insanlar bunu alıyor ve koca karpuzu alıp, çürütüp çöpe atmıyor.

    maalesef bizim çomarlar, ömür boyu çomar kalmaya devam edecekler. bu çomar tayfasını en iyi anlatan söz budur;

    insanoğlu nâziktir, ağır sözü kaldırmaz, eşek dersin kızar da, bin sırtına aldırmaz!

    edit: malın biri "türkiyeden daha pahalı. kuru çevirince pahalıya geliyor" yazdı. yukarıda bu çomarlar, ömür boyu çomar kalacak demiştim dimi.

  • yasaklanmasi gereken sunnet degil. yasaklar hicbir zaman iyi sonuc vermez. 18 yasindan kucuk, kendi kararlarini kendi veremeyen cocuklari istismar etmesinler yeter. 18'inden sonra isteyen isterse kokunden kestirsin, bence bir problem yok.

  • neden sapkin oluyor ?

    birbirini seven ve saygi duyan iki kisi birlikte olmak istiyorsa bunda ne yanlis var ? kuran kurslarinda oldugu gibi tecavuz mu olmasi lazim sapkin sayilmamalari icin ?

    umarim bir gun de "siyasal islamci 4 hirsiz gozaltina alindi" diye yazilacak gunleri gorecegiz.

  • 1680 yılında etiler yoktu, diyerek başlanması gereken soru. etiler, adını etibank'ın yaptırdığı konut kooperatifinden alır. etibank da cumhuriyet sonrası açılan ve selçuklu öncesi anadolu medeniyetlerini (sümer, hitit*, akad*) isim olarak benimseyen bir bankadır. etiler'in olduğu bölge 18. yüzyıla kadar ormanlık araziydi. kışın kurt inerdi. bölgeden bir arazi 18 yüzyıl sonlarında kaptanı deryaya tahsis edilince levend* adını aldı. bugünkü levent mahallesinin kurulması ise 1950lere kadar bekleyecekti*.

    eyüp ise bizans döneminden beri bir yerleşmeydi, sahabelerden eyüp el ensari ve ordusunun 7. yüzyıl sonunda kapılarına dayanıp bozguna uğradığı konstantiniyye surlarında yer alan bir bizans toprağıydı. 15. yüzyılda konstantiniyye osmanlılar tarafından alındıktan sonra fatih sultan mehmed, ilk kuşatmayı yapan eyüp el ensari'nin mezarını aratmaya başladı. kuşatmayı yapan müslümanlar, surların dışındaki bir manastır mezarlığının dışına gömülmüşlerdi. akşemseddin rüyaya yatıp mezarın yerini tesbit edince burası türbe yapıldı, ve üzerine görkemli bir cami yaptırıldı. cami son haline gelene kadar epey elden geçmiştir. eyüp uzunca bir süre şehir dışında bir köy, mezarlık ve ruhani mekan olarak kaldı.(tarîh-i sultan süleyman, nakkaş osman, 1580*)

    1680 yılında muhtemelen eyüp'ten, konstantiniyye'den gelirken bindiğiniz atla haliç kıyısına kadar gidip, kayıkla karşıya geçip, galata'dan yukarı ormanın içine doğru da eşrafın "delü mü sikdü acep?" bakışları arasında at üstünde gidebilirdiniz.