hesabın var mı? giriş yap

  • bu da bir sınavdır. erken gitmek, evraklarını eksiksiz hazırlamak da sınavın bir parçasıdır. disiplin, ciddiyet gerektirir. bunlar yoksa üniversite okumasın zaten. seneye akıllanır.

  • bugün 4 yediğinde takımını terkeden yarın 4 kilo aldığında seni de terkeder. unutma, en güzel beşiktaş'ın çocukları sever.

  • 2002 yılında 6.6 milyar olan vatandaşın bankalara olan borcunu, toki ve tüketici finansman şirketlerine olan borçlar hariç 357 milyarın üzerine çıkararak ülkeyi elleriyle batağa sürüklemiş hükümettir.

    bunun yanında batık kredileri 127 katına çıkarmış hükümettir aynı zamanda..

    50 milyon kişinin ay sonunda sıfır ve altına düştüğü, 42 milyon insanın borçlarını ödemekte zorlandığı, son 6 yılda 9 milyon adet kredi ve kredi kartı hesabının yasal takibe alındığı, 3 milyona yakın kişinin de kara listeye alındığı ülkenin hükümetidir.

    milleti borç batağına sürüklerken, sırf abd para bastığı için gelen yüzmilyarlarca dolar parayı üretim yerine yandaşlarla inşaat projelerine yabancılara avm'lere savurarak cari açığı tarihte görülmemiş düzeye çıkartıp, tüm ülkeyi faizin kölesi hale getirmiş faizci hükümettir.

    (bkz: a.k.p.)

  • yaklasin yaklasin.
    yine cok guzel seyler anlatacagim size.

    önsöz ve peşin özet: bu entryde size avrupa'nin gizli bahcesi, iki gozumun cicegi, guzel memleketim hamburg'dan bahsedecegim biraz. (işbu entrynin taslak sureci yaklasik iki yildir. baktim ki kimse bu sehri adam gibi anlatamamis. iki gunlugune gelip tespit kasanlara meze olmus. ben ele alayim o zaman dedim. listeyi olusturmak, hepsi icin bizzat fotograf cekip koymak vs derken, uzadi biraz. yarisi bile bitmedi aslinda ama bu kadar da kafi.)

    simdi de konuya gireyim.
    ehm ehm...

    efendim, hamburg'u reklama ihtiyaci olmayan, kaliteli bir marka gibi dusunebilirsiniz. citroen'in reklamlari boy boy gorulebilir televizyonlarda mesela; ama bentley'inki sayilidir, cunku gerek yok. bilen biliyor bizi diyorlar. kalitenin, reklama ihtiyaci yoktur. memnunum da acikcasi bu durumdan. herkes bilmesin, hep boyle turist kalabaligi olmadan yasayalim.

    - gelin, microsoft'un o meshur arkaplan ovasina benzeyen guzellikteki stadtpark'ta baska genclerle birlikte uzanalim, muhabbet edelim, dans edelim, insanlarla tanisalim.
    * http://i.hizliresim.com/8mdpl1.jpg

    - gelin, amsterdam'in gece hayatindan asagi kalir bir yani olmadigini st.pauli'de beraber gorelim. avrupa'nin en renkli gece hayati amsterdam ve hamburg'dadir. amsterdam'i, reklam yaptigi icin herkes bilir sadece. amsterdam'a giden sekilci, hamburg'a gelen keyifcidir.
    * http://i.hizliresim.com/v0mq0n.jpg

    - gelin, venedik'in artik yolgecen hani olmus kanallarinda gondolla gezmektense, hamburg'un sehrin gobeginde bile dogayla ic ice agaclarin tunel yaparak kapattigi amazonvari "dogal" su kanallarinda kugular esliginde kureklerimize sarilip kano yaparak mest olalim.
    * http://i.hizliresim.com/01b9my.jpg
    * http://i.hizliresim.com/4pmxb7.jpg
    * http://i.hizliresim.com/zzeb1g.jpg

    - gelin, 1000'den fazla bira cesidi olan ulkede bira tadimi yaptiran bir mahzene gidelim. mesela taze mevsim meyveli bira deneyelim, kraft icelim, dunkel, weiß, pils, hepsini tadalim.
    * http://i.hizliresim.com/ojkdlb.jpg
    * http://i.hizliresim.com/4pm6mg.jpg

    - gelin, "cilegini kendin topla" etkinligine gidelim. devasa tarlalara girip, karnimiz agriyana kadar cilek yedikten sonra sadece doldurdugumuz sepet kadar cilegin bedelini odeyip cikalim. ustelik bunun bir cakallik degil, tatli bir satis stratejisi oldugunu gorelim.
    * http://i.hizliresim.com/brapom.jpg

    - gelin, ara ara gittigim bahce evine ugrayalim. uzanip cicekler icinde sohbet edelim. sincaplar elimizden findik yesin, odun atesi yakip cay demleyelim. mangal yapalim, kuslarla beraber turku soyleyelim.
    * http://i.hizliresim.com/alkrgb.jpg
    * http://i.hizliresim.com/5gqbm5.jpg

    - gelin, yuz yillik tarihi denizalti tunelimiz elbe'den karsiya gecip yüzeye cikarak hamburg'u izleye izleye buz gibi biralarimizi tokusturalim.
    * http://i.hizliresim.com/4pm6ra.jpg

    - gelin, hangisine gireceginizi sasiracaginiz kadar cok muze icin "ooo piti piti" yaparak secip gezelim.

    - gelin, yapimi yillar suren, iki ay once acilan ve tam 800 milyon euro'ya mal olup su an dunyanin en modern ve en kaliteli kultur/sanat merkezi elbphilharmonie'ye girelim. tarihler uyarsa konser dinleyelim yahut terasina cikip sehri kirmiziya boyayan gunesin batisini izlerken sarabimizi icelim.
    * http://i.hizliresim.com/lynm1z.jpg
    * http://i.hizliresim.com/ldwadx.jpg
    * http://i.hizliresim.com/01bo2z.jpg

    - gelin, avrupa'nin en renkli muzik festivali olan schlagermove'a katilalim. (bu yil 14-15 temmuz'da)
    * http://i.hizliresim.com/nrw8r0.jpg

    - gelin, gordugunuz gorebileceginiz en kozmopolit sehirlerden biri olan hamburg'da, istedigimiz mutfagin yemegini yiyelim. her milletten insan oldugu icin, moğol restaurantini da bulmak mumkun, portekiz'i de. sri lanka bile. hatta yeni seylere aciksaniz kanguru, zebra, zurafa, timsah, kopek baligi ve diger ekstrem seyleri de denemeye gidebiliriz.

    - gelin, yunan tavernasi'na gidelim. bize de yakin kultur zaten. gelsin uzo'lar, gitsin baliklar. gelsin mezeler, gitsin muhabbetler. sabaha kadar demlenelim.
    * http://i.hizliresim.com/ldwaoj.jpg

    - gelin, evin 3-4 dk mesafe arkasindaki cennetten kopmus göl bolgesine gidip ordeklerle konusalim. millet delirmis bunlar desin.
    * http://i.hizliresim.com/01bmry.jpg
    * http://i.hizliresim.com/brgmjm.jpg
    * http://i.hizliresim.com/algo3o.jpg

    - gelin, hamburg'un, en yesil 5 avrupa sehrinden biri oldugunu, buradaki koprulerin, amsterdam ve venedik'teki kopru toplamindan daha fazla oldugunu uzerlerinden gece gece kesfedelim.

    - gelin, merkez istasyonunda yillardir hicbir zaman susmayan ve her koseye yerlestirilmis hoperlorler ile dinletilen klasik muzigi beraber tadalim.

    - gelin, almanya'nin sanayisi en gelismis, en zengin sehri oldugunu gorun. avrupa'nin en gelismis 6. buyuk sehriyle tanisin. avrupa'nin en buyuk 2. limaniyla buyulenin.

    - gelin, stadyumda biralarimizi alip buyuk bir keyifle mac izleyelim. gol oldugunu milletin bagirmasindan anlayip "anaa gol olmus ya la" diye sonradan fark edelim, ortamin atmosferine daldigimiz icin.
    * http://i.hizliresim.com/w0qm62.png

    - gelin, avrupa'nin en buyuk acik hava botanik bahcesini gezelim.

    - gelin, hala eskitmedigimiz acik hava sinemasina gidip nostalji yapalim.
    * http://i.hizliresim.com/69xdl7.jpg

    - gelin, havalar isininca uzun bistro masayi bir ayak havuzu icine koyan ve serinlemek icin ayaklarimizi o havuza koyarak bir seyler ictigimiz mekanlara gidelim.
    * http://i.hizliresim.com/alkw5b.jpg

    - gelin, sehrin kendine ozgun delileriyle tanisin. bir bakiyorsunuz karsinizda oturmus ve gomlek+boxer gibicilgin bir tarz ile karsinizda kulaklikla muzik dinliyor.
    * http://i.hizliresim.com/ye3gny.jpg

    - gelin, beatles'in ingiliz bir grup olmasina ragmen hamburg'da meshur olup dunyaya yayilmalarini birlikte ogrenip insanlara anlatalim. sahne aldiklari ilk mekanlara gidip canli muzik dinleyelim. onlarin tuttugu mikrofonlari tutalim.
    * http://i.hizliresim.com/ydnxkz.jpg

    - gelin, 1800'lerden kalma, icerde hala cok eski muzik calma aletlerinin oldugu ve o nostaljik atmosferi bozmamak icin mekanin oturma duzeni gibi pek cok detaya hic karismadiklari eski pub mekanlara oturup bir seyler icelim.

    - gelin, "himbirg için bir gin bili çik fizli" diyenlerin gezme namina hicbir sey bilmedigi gorun.

    hamburg bambaskadir.
    sakli hazinedir.

    ha unutmadan, hamburg'da basinizi koyacak bir yastiginiz, sizi gezdirecek bir arkadasiniz var.

  • şöyle bir paylaşımda bulunması yeterli.

    http://hizliresim.com/l1ajrj

    ne kadar çoksunuz. her geçen gün çoğalıyorsunuz. oraya o yorumu yazsan ne yazmasan ne.. bu mudur sosyalleşme anlayışın?

    şu kodumun internetini bizim milletimiz kadar boşa kullanan yoktur herhalde.

  • sosyal mesafelenme (social distancing), insanların kamusal alanlardan izolasyonu ile birlikte, toplum içinde hareketlerini sınırlandırma olarak tanımlanabilir. sağlık yetkilileri insanları halka açık toplantılardan kaçınmaya, evde daha sık kalmaya ve birbirlerinden uzak durmaya teşvik eder. sonuçta sosyal mesafeleme ile insanlar daha az hareketlidir, mobilite azdır ve birbirleriyle daha az etkileşime girer.

    işte covid-19 ya da sars-cov-2 için the washington post'un yayınladığı oldukça güzel ve etkili bir simülasyon var ve sosyal mesefelemenin ne kadar faydalı olduğunu bize çok net anlatıyor. washington post'daki harry stevens'in bu makalesini, sözlüğe taşımak istedim. buyrunuz:
    (özet geç diyenler için: evde oturmanın, gerektirmedikçe dışarı çıkmamanın,kalabalıklardan olabildiğince kaçınmanın faydasi muazzam)

    her şeyden önce, coronavirus'ün exponansiyel artışı, yani oluşturduğu üstel eğri herkesi endişelendiriyor. üstel varsayıma göre, örneğin vaka sayısı her üç günde bir ikiye katlanmaya devam ederse, mayıs ayında abd'de yaklaşık yüz milyon vaka olur. aslında bu bir matematik, kehanet değil. ancak bu noktada hatırlamakta fayda var, gerçek dünyada hesap böyle olmuyor. çünkü belli bir noktadan sonra artis hizi onemli olcude düştüğü için, işte bakkal matematigi ile x gün sonra y milyon kisi ölür seklinde cikarim yapmamali.

    burada amaç zaten eğriyi mümkün olduğunca düzleştirmek.

    sars-cov-2 seyri (united states), üstel eğri : https://hizliresim.com/0zfuyu

    halk sağlığı uzmanları göre, insanların kamusal alanlardan izolasyonu ile birlikte, toplum içinde hareketlerini sınırlandırırılması yani social distancing “sosyal mesafe” uygularlnırsa, virüsün yayılması yavaşlar.

    öncelikle herhangi bir önlem alınmadan, covid-19 aylarca katlanarak yayılmaya devam edecektir. nedenini anlamak için fake bir hastalığın bir popülasyona yayılması simüle edilmiş:

    (simülasyonlarda, mavi noktalar sağlıklı insanı, turuncular hasta insanı temsil ederken mor noktalar ise iyileşen insanları temsil etmekte)

    https://gifyu.com/image/itzu

    sadece 5 kişilik bir popülasyonda bile virüsün yayılması görüldüğü gibi uzun sürmüyor.

    daha sonra, hastalığın 200 kişilik bir kasabada yayıldığında ne olacağını görelim. kasabadaki herkesi rastgele bir pozisyonda başlatacağız, rastgele bir noktadan hareket edeceğiz ve bir kişiyi hasta yapacağız.

    hasta insanların sayısını temsil eden eğrinin eğiminin, hastalık yayıldıkça nasıl hızlı bir şekilde arttığına ve daha sonra insanlar iyileştikçe nasıl daraldığına dikkat edelim.

    https://gifyu.com/image/itz8

    şimdi de, gerçek covid-19 söz konusu olduğunda,nüfusunun büyük bir bölümünü enfekte etmeden önce virüsün yayılmasını yavaşlatmayı deneyelim. bulaşıyı yavaşlatmak için, çin hükümetinin hubei eyaletine empoze ettiği gibi, zorunlu karantina uygulansın.

    https://gifyu.com/image/itzv

    ancak buradaki sorun da görüldüğü gibi şu: gerçekte umduğumuz gibi, hasta popülasyonu sağlıklı olandan tamamen ayırmak pratikte imkansız. sonuçta, ülke büyüklüğünde bir hapishane inşa edemeyiz.

    işte burada devreye giren nokta sosyal mesafeleme (social distancing) yöntemi.

    her şeyden önce, sağlık yetkilileri insanları halka açık toplanmalardan kaçınmaya, evde daha sık kalmaya ve diğerlerinden uzak durmaya teşvik eder. insanlar daha az hareketli ve birbirleriyle daha az etkileşime giriyorsa, virüsün daha az yayılma fırsatı vardır. bu uygulamada bile insanın doğası gereği bazı sorunlar mevcuttur. pek tabi bazı insanlar hala dışarı çıkacak. belki işleri ya da diğer yükümlülükleri nedeniyle evde kalamazlar ya da uzmanların uyarılarını dikkate almayı reddederler. bu insanlar sadece kendilerini hastalamakla kalmaz, aynı zamanda hastalığı da yayarlar.

    bakalım nüfusumuzun dörtte biri hareket etmeye devam ederken, diğer dörtte üçü sağlık uzmanlarının “sosyal mesafeleme” dediği bir strateji benimserse, simülasyonumuz nasıl olacak?

    https://gifyu.com/image/itzf

    daha fazla sosyal mesafeyi simüle etmek için, nüfusun dörtte birinin hareket etmesine izin vermek yerine, her sekiz kişiden sadece birinin hareket etmesine izin verdiğimizde neler oluyor?

    https://gifyu.com/image/itzb

    görüldüğü gibi, sosyal mesafeleme, karantina denemesinden daha iyi sonuçlar verir ve kapsamı genişletilirse yani, sıkılılığı artırılırsa, sonuçlar da daha iyiye gider.

    özetle;

    https://i.hizliresim.com/xhbfva.png

    ancak, bununla birlikte, yazının sonunda bir uyarı paragrafı da var:

    bu simülasyonlar, birebir olarak covid-19'u yansıtamaz. simülasyon dediğimiz şey, gerçek yaşamın karmaşıklığını büyük ölçüde basitleştirir. ancak üç aşağı beş yukarı bir fikir edinmemize de olanak sağlar.

    ayrıca yukarıdaki bulaşı simülasyonlarından farklı olarak, covid-19 ölüme de yol açmakta. ölüm oranı net olmasa bile, covid-19'dan ölme riskinin en yüksek yaşlı bireylerde olduğunu biliyoruz.

    vurucu bir de dipnot ekleyelim:

    bu simülasyonun daha gerçekçi olmasını istiyorsanız, simülasyonları izledikten sonra bazı noktaların tamamen ortadan yok olduğunu hayal ediniz.

    kaynak: https://www.washingtonpost.com/…d/corona-simulator/

  • son zamanlarda gördüğüm en net provakasyon girişimi.

    nedenlerini maddeleyeyim;

    1) istanbullu olmayanlar için bölgeyi tarif edeyim. orası öyle bir yer ki, kaçacak yer yok. bomba patlamış olsa bile kaçış yok. her taraf meydan. hele kaçacağı bir yerin sonunda başbakanlık ofisi var. yani o saldırıyı yapan kişi / örgüt oradan kaçılamayacağını bliiyordur.

    2) el bombası patlamamış. ben böyle ufak tesadüflere inanmıyorum.

    3) patlamayan bomba fünyeyle patlatılmış. halbuki parmak izi, seri numarası derken çok önemli bir delil olabilirdi o bomba.

    4) ülkemizin saçma fenomeni fuatavni cemaat - el bombası tadında twitler atmıştı.

    5) bomba atılan yerin dolmabahçe olması, akp dışındaki kesimin cemaate tepki göstermesini sağlayacak önemli bir sembol.

    6) genelde böyle şeyleri dhkp-c nin üstüne atarlar. yine olabilir bir ihtimal de bu sefer cemaat'in üzerine yıkılacak gibi.