hesabın var mı? giriş yap

  • bu devleti yönetenlerin ayıbı. guvenilirliklerini kaybetmeleri muhalefetin suçu degil. tüik in enflasyon oranı işsizlik aciklamalari malum covid döneminde açıklanan sayılar malum. bunun gibi birçok örnek varken kimse neden inanmıyor diyemezsin
    ayrıca devlet değil akp nin açıklamaları olacak.

  • ahilikte çıraklıktan itibaren ciddi bir eğitim verilir ancak belli şartları tamamlayarak kıdem alan yamaklar zamanla çırak, genel olarak 1001 gün eğitim süresi olan çıraklar ise önce kalfalığa daha sonra kalfalıktan ustalığa geçip o bölgede izin verilen sayıda bulunan dükkan sayısını geçmemek şartıyla dükkan açabilirlerdi. örneğin o bölgede 10 fırıncıya izin verildiyse kalfalar bir ustanın işi bırakması sonrası ancak usta olup dükkan açabilirlerdi.
    ahilik teşkilatı sadece bir esnaf odası veya meslek kazandırılan bir kurs gibi değil aynı zamanda ahlaki kuralların aşılandığı hatta ata binme, kılıç kullanma gibi askeri eğitimlerinde verildiği bir teşkilat olmasıyla bir eğitim ve en önemlisi öğretim yuvası özelliği göstermiştir. özellikle bölgede bulunan düzenin bozulması durumunda merkezi hükümet olaylara hakim olana kadar asayişi sağlayan bir yapıları da vardı. örneğin ankara savaşı(1402) sonrası tokat ahilerinden ahi bayezid’in oğlu hacı ivaz paşa bursa’nın savunmasını üslenerek karamanoğlu mehmet bey’e karşı bir ay şehri savunmuştur.

  • izmir'deki bir yazılım firmasına yazılım test pozisyonu için iş başvurusu yapmıştım. mülakat öncesi test senaryoları oluşturmam için doküman gönderdiler. senaryoları oluşturup gönderdim ve mülakat yaptık, mülakat bitiminde biz sizi arayacağız diyerek sonlandırdılar ve aramadılar, yaklaşık 1,5 sene sonra aynı firmanın açık iş pozisyonunu görerek yeniden başvurdum (kaşınmışım demek ki) ve yine aynı dokümanı gönderdiler senaryolar hazırlamam için. daha önceden gönderdiğim senaryoları bularak küçük değişiklikler yaptım ve tekrar gönderdim. tekrar mülakat yapıldı ve mülakat sırasında "senaryoları güzel hazırlamışsınız, daha öncede mülakat yapışız sizinle neden o zaman sürece devam etmedik" diye sordular. "arayacağız dediniz aramadınız" dedim. mülakat bitti ve yine biz sizi arayacağız dediler, ve yine aramadılar :)

  • tatil dediğimiz olay kişiden kişiye değişen bir zevk olup neden milletin birbirini gömdüğünü anlamadığım eylem.

    ben belki bu yaşıma kadar bir sürü yer gezdim artık bütün gün yiyip içip denize girip yatmak istiyorum kime ne alüminyum?

    biri de demiş ki:

    “şu saatte şu olacak, bu olacak. kafama göre hareket etmedikçe o benim için tatil değildir.”

    eleman her şey dahil oteli nazi kampı falan sandı galiba. olm yine istersen dışarı çıkabiliyorsun la kimse seni zorla bir yerde tutmuyor.*

  • sürekli tekrarlana tekrarlana normalleşmiş şerefsizliklerdir.

    mesela, hastanede sıra beklerken sırada olmayan kişinin doktora bir şey sorup çıkıcam diyerek içeri dalması ve muayene olarak sıradakilerin hakkını yemesi.

    bir yerlerde işe girmek için torpilin gerekli olması ve artık bu torpillerin saklanmadan uygulanması.

    doktor ve hastane personeli yakınları sıra almadan muayene olabilirken normal vatandaşın aylar sonrasına randevu alabiliyor olması.

    şeklinde uzayan şerefsizliklerdir.

    edit:

    programlarda 25 dklık reklam girmek ve reklam bitip program başladıktan 10-15 sn sonra tekrar reklama girmek.

    mekana sizden sonra gelen ama kalabalık olan gruba sizden önce yemeklerin servis edilmesi.

    kariyer.net'te yapılan başvuruların çoğuna geri dönüş yapılmaması ve koyulan ilanların sadece özgeçmiş havuzu oluşturmak için kullanılması. yapılan başvuruların çoğunluğunun "başvurun iletildi" aşamasında kalması.

  • 45 gün nedir arkadaş!
    kendisi yatırım yapıp para kazanacak diye esnafa zulüm.
    tüketici olarak bilmediğimiz detayların bazılarını gösteren başlık.

  • bugün okuduğum bir şiiriyle bir kez daha hayran olduğum, o şiir yazan ellerini öpmek istediğim şair. sizlerle de paylaşayım canlarım..

    "evler tünek olmuş, ötüyor bir sürü baykuş…
    sesler de: “vatan tehlikedeymiş… batıyormuş!”
    lâkin, hani milyonları örten şu yığından,
    tek kol da “yapışsam…” demiyor bir tarafından!
    sâhipsiz olan memleketin batması haktır;
    sen sâhip olursan, bu vatan batmayacaktır.
    feryâdı bırak, kendine gel, çünkü zaman dar…
    uğraş ki: telâfî edecek bunca zarar var.
    feryâd ile kurtulması me’mûl ise haykır!
    yok yok! hele azmindeki zincirleri bir kır!
    “iş bitti… sebâtın sonu yoktur!” deme, yılma!
    ey millet-i merhûme, sakın ye’se kapılma."

  • 9 yıl önce, stajyer öğrenci olarak çalıstığım hukuk bürosunda patron -aynı zamanda amcam- oğlunun telefon faturasını yatırmamı ister. fatura bedeli iki aylık kyk kredim tutarında. bürodan ücret almıyorum, karın tokluğuna çalıştırılmak için biçilmiş kaftanım çünkü yemek de yemiyorum büroda. dışarıda deli gibi yağmur yağıyor ve ben yaklaşık 30 dklık yürüyüş mesafesine bir saat içinde gidip, faturayı yatırıp geliyorum. patron sinirli, çünkü ona göre geç kaldım. ben sıçan gibiyim, çünkü donuma karar ıslanarak yürümüşüm. devamı;
    patron:neden geç kaldın?
    ben:yürüyerek gittim.
    patron:kızım sende hiç kafa yok mu otobüse binseydin.
    ben: o tarafa buradan otobüs yok.
    patron: neden taksiye binmedin?
    ben:..

    -neden taksiye binmedin?

    çünkü param yoktu, çünkü parası olmayan insanların aklına bile gelmez taksiye binmek. çünkü oğlunun yani kuzenimin telefon faturasını yatırmak için,hukuk fakültesi okuduğum için belki bir şeyler öğrenirim, belki işe yararım diye çalıştığım bürondan bana beş kuruş bile vermiyorsun. çünkü babam yani kardeşin işsiz. bana harçlık veremiyor. ama ben ne iş olsa yapayım, gerekirse yağmurda it gibi ıslanıp fatura ödeyeyim, belki elime üç beş bir şey geçer diye yanına geldim ve sen bana "neden taksiye binmedin?" diyorsun.

    bu ancak tek sıfatı zengin olan bir insanın kurabileceği bir cümle işte benim için. yağmurda ıslanan birine neden taksiye binmediğini sormayın.

    durum guncellemesi: artik taksiye binebiliyorum, kimseye neden taksiye binmedigini sormuyorum yine de. bir de bana neden taksiye binmedigimi soran herkesi affettim, amcami bile.