hesabın var mı? giriş yap

  • global trafik haritasının uydu görünümünde son 1 haftadır bouvet adası'nda bir kullanıcının yalnız başına oyun oynamaya çalıştığının görüldüğü platform.
    görsel (antarktika'nın orta kısmının hemen üzerindeki minik yeşil nokta, tam olarak şurada)
    kuzey kore'deki absürt durumu saymazsak geçtiğimiz yıllardaki en ıssız yeşil nokta antarktika'daydı. ara ara tekrar online oluyorlar, şuradan güncel durum takip edilebilir.
    bu kişinin counter-strike gibi bir oyuna girip online maç arattığındaki yalnızlık, 52 hertz balinası'ndan sonraki en dramatik yalnızlık olabilir.
    işin esprisi bir yana bu kişinin o bölgede görev yapan bilim insanlarından birisi olduğu düşünülüyor. bilim insanı da olsan oyunlarından vazgeçemiyormuşsun demek keşke hangi oyunları oynadıklarını da görebilseydik.
    bu arada platformun istatistiklerine bakıldığında küresel olarak korkunç bir hacme ulaştığı da görülüyor, şu verilere bakılırsa son 48 saatte; kuzey amerika'da saniyede 3.1 tbps, avrupa'da neredeyse 1 tbps, asya'da ise 8.8 tbps bant genişliği kullanılıyor. saniyede gerçekleşen bunca veri akışını kaldırabilecek güçte sunuculara sahip olmak ve yönetebilmek de ayrı bir güç.

    ertesi gün edit'i: cs2'nin çıkışıyla saniyede gerçekleşen veri akışı 3-4 kat artmış durumda.

  • seçim gecesi gibi artık sağır sultanın bile duymaktan bıktığı şeyleri bir kenara bırakıyorum ve ince'nin apaçık yalancı ve koltuk sevdalısı bir insan olduğuna kendi söylemleri vasıtasıyla emin oluyorum. kendisi cb adayıyken cb olamazsam genel başkanlığa aday olmayı düşünmüyorum dedi mi? dedi. üstüne genel başkan adayı oldu mu? oldu. ardından seçilemeyince siyasetle artık işim olmaz memleket hareketi ile insanlara derdimi anlatacağım dedi mi? dedi. ardından yine u dönüşü yapıp siyasete devam ederek partimden istifa etmem mücadelemi parti içerisinde yaparım dedi mi? dedi. şimdi parti kuruyor mu? kuruyor. bunlar şu an aklıma gelenler. geçmişi tezatlıklarla dolu birisine zaten katlanıyoruz. ikincisine lüzum duymuyorum.

  • iphone 12 çıkmadan aylar önce tasarım ve özelliklerini tam olarak bilen gizli haberciler, samsung vb firmalarda en üst modellerde bile 5g yok, 5g içeren ayrı model satılırken, apple tüm ürün yelpazesine 5g koyacak ama bu maliyeti sarj cihazını kutudan çıkartarak yapacak demişti.

    yani ne karbonu. apple karbon izini azaltmak istiyorsa, tamir edilemez ürünler üretmek için ar-ge yapmasın. bir ürün 3-4 defa tamir edilip uzun yıllar kullanıldığı zaman mı karbon izi azalır veya ufak bir kaza sonrası arızalanıp tamir edilemediği için atıldığında mı?
    macbook'u düşük ram ile alan 2 sene sonra ram'i arttıramasın diye lehimleyen firma karbon izini düşünüyor ha
    saf olmayın

    edit:
    @chocolate addict gönderdi:
    ürünler tanıtıldıktan sonra da doğrulandı bu, çünkü 5g modem oled panelden bile pahalı, 6ghz üstü frekansı destekleyen hızlı 5g modem daha da pahalı, abd modellerinde power tuşunun aşağısında modem için ayrı anten var.

  • bir gün soran kişi siz de olabilirsiniz.
    kimi arayacağını sorup, konuşma kapsamı özel değilse, numarayı ben çeviririm x kişisi sizinle görüşmek istiyor dendikten sonra ses hoparlöre verilerek irtibata geçmesi sağlanabilir. yardımcı olmak bu kadar zor olmamalı. gerçekten ihtiyacı olabilir zira.

    özel bir konuşma ise maalesef geri çeviririm. telefon mahremdir herkese verilmez.

  • bu durumda berat albayrak'ın, "mckinsey algısı cehalet değilse ihanettir" açıklamasını nereye koyuyoruz?

  • daha adil bir dünya mümkün kitabını finalistlere sokmadığı için oy kullanmaya gerek bile görmediğim anket. kimlere hizmet ettiği belli.

  • çekya ile çok da önemli bir ilişkimiz olmadığını düşününce şu çıkarımı yapıyorum; adamı resmen devletin imkanlarıyla tatile göndermişler.

  • tahrik indirimine sebep olan dayanaklardan biridir.

    ayrıca, insan öldürülmesinin savunulmadığı, kelime olarak dahi ölümün geçmediği bir konuda 'ee öldürülmesi mi lazımdı ya' yazan aptalların motivasyonunu çok merak ediyorum. gerçekten iki şey sonsuz bu evrende.

  • şimdi televizyonda avrupa basının yorumlarını, özellikle ingiliz basının kendisine yüklenmesini seyrediyorum da her şey bir yana şunlar geliyor aklıma; "lan biz senelerce kıt kanaat kupalara katılıp sikilip, sokulduk afedersin. hakemlerden çektik, ezdiler büzdüler. hakan ünsal'a rivaldo yüzünden tereddütsüz gösterirken kartı ya da ne bileyim avrupa şampiyonalarında oynatacak adam bulamazken iyiydi di mi. roma'da sopa yiyip bile geldi türk takımı. finalde hagi'ye kartı zart diye gösterirken adams'a bi sikim göstermemişlerdi falan. yanisi senelerce bize soktular çıkardılar şimdi sıra bizde lan. bunu da cüneyt çakır sağladı. sağolsun varolsun."

    diye anlık düşünmedim değil yani.