hesabın var mı? giriş yap

  • senelerce bu mesleğe gönül vermiş.. bulaşıkçılıktan tutun, aşçıbaşı yardımcılığı, garson, komi ve barmen olarak yıllarca bu işten ekmek yemiş zamanında kendi mekanını açmış bir insan evladı olarak anlatayım.
    dünya üzerinde ekvator çizgisi gibi bir üzüm şeridi vardır. bu şerit üzerinde olan ülkeler türkiye, fransa, italya, amerka, şili vs. dünyanın en güzel üzümlerini elde eder. bu ülkeler şarap konusunda dünya da öncüdür çünkü topraklarında çeşit çeşit yetişen üzümler , meyveler var. bu ülkelerin hemen hemen hepsi dünya sofralarına sofralık ya da şato dediğimiz şaraplar üretir ve bir sektördür. ülkemiz de şarap sektörü yoktur. bu kadar bereketli topraklarda üretilen üzümler sofralarda tüketilir ya da işte bildiğimiz bir kaç şarap markası ve dünya sofralarında bizim şaraplarımızın adı bile bilinmez. mevzu şarap değil. üzüm yetişen topraklar bereketlidir. et, meyve, sebze, tahıl boldur. ucuzdur.
    üzüm kuşağındaki ülkelerin toprakları çok bereketlidir. her türlü meyve, sebze kolayca yetişir. güneş var, su var!
    hayvancılık da bu kuşak üzerinde ki ülkelerde önemli bir geçim kaynağıdır. sonsuz üzüm bağları gibi meralar, çayırlar.
    ülkemiz de artık kurban bayramı olmasa kıymayı, kuşbaşıyı uzaylı sanacak o kadar çok insan var ki? geçtim antirikot, pirzola, şaşlık. mesela ben pirzolayı en son "canım kardeşim filminde görmüştüm..!" et kültürü mangalda tavuk kanadı ile sınırlı.
    sucuk bizim milli yiyeceğimiz artık hayal! bim, şok markette tavuk kanadı ve toz haline getirilmiş sucuk benzeri şeyler yiyoruz.
    bu göz daha bir kaç ay öncesine kadar sivri biberi 17 tl. domatesi 8 tl den gördü.
    karnımızı doyuramıyoruz!
    lan onu bunu bırak bir çiğ köfte keyfimiz vardı.. artık salçalı, acı bulgura nar şerbeti döküp dürüm yapıp yiyoruz.
    eskiden memur kesim elinde bir file ile evine dönerken tam mevsiminde kiraz halen 12 tl.
    bu kadar bereketli,sulak, çayırları meraları bir ülkede sen ceviz ağaçlarını keser mobilya yaparsan.. bir gece de binlerce zeytin ağacını sökersen..
    troll ile , dinamit ile balık avlarsan. bırak restoranları tencereni kaynatamazsın. kuru fasulyenin kilosu kaç para?
    devlet sen işletmene alkolü alırken de vergi kesiyor sen satarken de. kiralar euro ya da dolar üzerinden.
    ssk ve bağ-kur primleri zaten anlatmaya gerek yok. işkal-iye vergisi, temizlik vergisi, çöp vergisi. vergisi..vergisi..vergisi.
    devlet nankör ayrıca. bu kadar vergi aldığı alkolü, mekanları, eğlence sektörünü bir de baltalamak için elinden geleni yapıyor. beyoğlu'ndan masaların kaldırılması gibi. gidip bakın beyoğlu ne halde? en son bir cumartesi gecesi , mis gibi bir hava tarihi cumhuriyet meyhanesinde altı masa vardır.
    bir zamanlar bu ülke kendisini doyuran,ilen yedi ülkeden birisiydi. şimdi saman, muz, buğday, pirinç ithal ediyor. alanya da artık muz, portakal, limon bahçesi bulamazsın. güneydoğu da hayvancılık bitti. ege de zeytin ağaçları kesildi. karadeniz de yaylalar yağmalanıyor. çay üzerinde oynana oyunlar, fındık üzerinde ki kumpaslar.
    sen halen dürüm desin.. restorandasın.
    bu ülkenin artık öyle dışarıda yemek yemek, bir resteurant'ta oturup kutlama yapmak vs. gibi bir kültürü yok.
    tv kültürü, acun kültürü, adına çiğ köfte dedikleri salçalı bulgur dürüm kültürü var.
    haa...! bir de miting kültürü var. sucuk-ekmek, döner, ayran beleş! iki bayrak salla hesabı öde.
    çifçinin ağaçlarını kesiyorlar, köylünün deresini kurutuyorlar, halkın ormanlarını gasp ediyorlar. mazot, gübre,yem, tohum, dere, mera tarım ve ormancılığa dair ne varsa mahvediyorlar.!
    çocukları babalarından, dedelerinden kalan toprakları ekip biçmesin. madenlerinde, inşaatlarında, kendi yarattıkları düşmanları ile kendi çocuklarının hiçbir zaman gitmedikleri savaşlar da ölsün diye!
    daha iyi günlerimiz bunlar!

  • çok haklı ve anlayış ile karşılanması gereken bir şüphe. ben de tedavi edilmeye başlamadan önce bu tür şüpheler ile insanları gözler ve düşünürdüm. 24 yaşıma kadar fubolcuların döner bıçağı taşımak için konçlarını şortuna kadar çekip sahaya çıktığını, uzun boylu olanların ise konç yetmeyeceği için kilotlu çorap giydiğini sanırdım.

    sonra ilaç kullanmaya başladım ve geçti bunlar... oluyor. şefkat ile çözülüyor.

  • almayın. bir çamaşır askısı olmak için oldukça ağır ve hantal. hafif ve portatif bir çamaşır askısı tercih edin.

  • zevk alınan ufak sapıklıklar kıvamında, hardest veya multiplayer modda düşmanı zar zor yenmeye ramak kala son köylü ile acaba ne tür şeyler yaparak toparlanmaya çalışıcak diye kendi haline bırakılan son köylüdür, özellikle bilgisayara karşı oynayıp saatlerce hile ile odun, altın toplayan bilgisayarın aciz bir şekilde neler yapabileceği izlenir. insan o son köylüyü izlemeye doyamaz , zavallım bir maden ocağı açar, bir odun keser, bir kuzu güder, uğraşır durur gariban..

  • (bkz: gerçek dolar bu değil)

    lisedeki felsefe hocası yazılıda tek bir soru sorar:

    -doların yükselişinin gerçek olmadığını kanıtlayın.

    herkes uzun uzun cevaplar yazar. arz-talep dengesinden bahsedenler, reel faizden bahsedenler, ekonomide dışa bağımlılıktan bahsedenler vs. hepsi sıfır alır. yalnızca bir tek öğrenci 100 alır ve cevap kağıdında yalnızca şu kelimeler yazılıdır:

    "hangi dolar?"

    not: o zeki öğrencinin kim olduğu hakkında çok da değişik rivayetler yoktur.

  • anthony bennett ile alakası olmayan ayıboğan. anthony bennett bildiğimiz anlamda şişkoydu, uyku apnesinden ve astımdan muzdaripti. aynı zamanda da 2013 gibi zayıf bir sınıfta bile en iyi ihtimalle 9. veya 10.sıradan seçilmesi öngörülüyordu. anthony bennett'in ilk sıradan seçildiğine anthony bennett bile inanamıyordur, hatta üzerine lanet ediyordur şu anda.

    zion'ın kariyeri ne olur, bilemiyorum. ama her ne olursa olsun, bust etiketi yese dahi kimse zion williamson'ın new orleans pelicans'a kattıklarını göz ardı edemeyecek. eğer new orleans pelicans yeniden yapılanmadan bu kadar hızlı çıkıp gelecek için umut veriyorsa tek sebebi zion williamson ve yarattığı etkidir. eğer pelicans beklendiği gibi 7. veya 8.sıradan seçim yapsaydı lakers en azından hart'ı ve yanında 1 seçim hakkını kurtarabilirdi. üzerine pelicans'ın 4.sırayı akıllıca "trade down" yapma lüksü olmazdı ve yapacakları muhtemel bir garland/reddish/hunter seçimi ile de geleceklerini tayin etmiş olurlardı. bugünse pelicans'ın bradley beal için teklif yapacağı, uzatma imzalamasının tek sebebi anthony davis olan jrue holiday'i takımda tutacağı falan konuşuluyor. bunların hepsi zion williamson sayesinde. 2013 drafti gibi bir draftin 1.sıra hakkı olsa bunları konuşamazdı pelicans.

    hatırlatmakta fayda var, bu takım şubatta sırf lakers'ın vereceği 1 cap filler (maaşları eşitlemek için kullanılan oyuncu)+3 genç oyuncu+2 draft hakkı teklifine tav olmamak için yaza erteledi anthony davis takasını. daha fazla müşteri çekelim de kopardığımız kardır diyerek bunu yaptılar. ama zion williamson'ı seçme hakkı kendilerine çıkınca bir anda eli güçlü tarafa dönüştüler ve lakers'tan 4 tane 1.tur hakkı almayı başardılar, ingram ve hart gibi takaslarda kullanılabilecek gençler de cabası (lonzo'yu pek değerli bulmuyorum, isterseniz onu da ekleyin). anthony davis takası sadece ve sadece zion williamson etkisidir, bunu unutmayın. zion williamson sayesinde pelicans'ın eline geçenler aşağıda.

    brandon ingram
    lonzo ball
    josh hart
    2019 8.sıra (jaxson hayes)
    2019 17.sıra (nickeil alexander-walker)
    2019 35.sıra (marcos louzada silva)
    2020 ilk 10 sıra korumalı cleveland 1.tur draft hakkı (ilk 10'a düşerse 2 tane 2.tur hakkı olacak)
    2021 lakers 1.tur draft hakkı (ilk 8'e düşmezse 2022 lakers draft hakkı)
    2023 lakers 1.tur draft hakkı (lakers hakkı daha iyi çıkarsa)
    2024/2025 lakers 1.tur draft hakkı

    üstüne üstlük solomon hill faydasızını da yollamayı başardılar. son zamanlarda takaslanan yıldızlar olan demarcus cousins, kawhi leonard, paul george'un hangisi bu kadar verimli bir yeniden yapılanma takası getirdi? anthony davis'in takaslanma süreci de pek farklı olmayacaktı. ta ki pelicans lotaryayı kazanıp zion williamson'ı getirme hakkını elde edene kadar.

    bu ayıboğan şimdiden pelicans franchise'ını olası bir taşınmadan kurtarmıştır. daha 1 maça bile çıkmayan bir oyuncu için hiç fena değil bence.

  • tartışmaktır.
    öyle ya da böyle insanlar sinirliyken verdikleri tepkiler ile size duyduğu sevgi ve saygıyı açığa vuruyorlar. en gözünüzde büyütüp saygı duyduğunuz, değer verdiğiniz insanlar hakkında dahi yanılabiliyorsunuz. tartışma anında kulaktan dolma, saçma sapan, emin olmaya dahi zahmet etmediği konular ile yargılayıp infaza kalkışıyorsa ve hatta yine bu sebeple sizi bile isteye kırıp kaybetmeyi göze alıyorsa zaten kişide hiç bir zaman yer edememişsinizdir.
    eğer ki dinliyor yapıcı davranıyor ve emin olduğu mantıklı sebepler sunup çözüm arıyorsa afiyet olsun olmuş demektir.

  • imamoğlu'nu suçlamak için adamı mikail yerine bile koyuyorlar, allah kimsenin başına böyle bir cahillik vermesin.

  • pkklilar anasini sikse, "anamin gerillalari zorla yoldan cikarmasi" seklinde savunacak zihniyettekilerin, askere yonelik yapmaya calistiklari dezenformasyondur.