hesabın var mı? giriş yap

  • beşiktaş'ın son 10 iç saha, osmanlı'nın son 10 deplasman maç sonucuna göre beşiktaş'ın osmanlı maçında puan alamama olasılığı %9.
    beşiktaş'ın son 10 deplasman, konya'nın son 10 iç saha maç sonucuna göre beşiktaş'ın konya maçında puan alamama olasılığı %36.
    fenerbahçe'nin son 10 iç saha, gençlerbirliği'nin son 10 deplasman maç sonucuna göre fenerbahçe'nin gençlerbirliği maçında 3 puan alma olasılığı %50.
    fenerbahçe'nin son 10 deplasman, sivas'ın son 10 iç saha maç sonucuna göre fenerbahçe'nin sivas maçında 3 puan alma olasılığı %41.
    buna göre beşiktaş'ın iki maçtan da puan alamama olasılığı %3,24, fenerbahçe'nin iki maçta 6 puan alma olasılığı %20,50'dir. beşiktaş'ın şampiyonluğu kaçırma ihtimali de bu iki oranın çarpımı olan % 0,66'dır.

  • babam öleli henüz 20 gün olmuştu.
    babam öldüğünde hastanede yoğun bakımda yatan anneme bu durumu söylemedik.
    cenazeden bir hafta sonra annemi taburcu ettiler çünkü yapacak bir şeyleri kalmamıştı.
    annem evde bir hastane yatağında solunum cihazıyla yatıyor
    ben, kardeşlerim ve bakıcısı hep çevresindeyiz.
    bir gün ablamı çağırdı yanına büyük bir telaşla ve dedi ki
    "yarın perşembe yumurtacı gelecek, yumurta alın ondan
    mutfakta cüzdanım var ve içinde 20 tl para..."

    oysa yarın çarşambaydı.
    kimse bu siparişi dikkate almadı tabi, çünkü daha önemli kaygılarımız vardı.
    artık günleri de karıştırıyor, bilinci gidiyor yavaş yavaş dedik.
    "tamam sen merak etme" deyip annemi geçiştirdik.
    sonra bu mevzu unutuldu haliyle...

    bundan dört gün sonra bir cumartesi sabahı annemi de kaybettik.
    annemin ölümü üzerinden iki ay geçmişti evdeki eşya, mobilya,
    anne babama ait kıyafetleri birilerine vermek için toplamaya başladık.
    işte o gün mutfaktaki bir çekmecede anneme ait
    eski, siyah, annem kadar yorgun görünen o küçük el çantasını gördüm.
    elim istemsizce çantaya gitti. küçük çıtçıtını açıp açmamakta tereddüt ettim
    ama sonra açtım.
    içi boştu, sonra çantanın içindeki küçük ceplere soktum parmaklarımı.
    elime bir şey değdi. çıkarıp baktım. 4'e katlanmış bir 20 tl...
    gözlerimden yaşlar boşandı.
    annem 3 aya yakın hastane, yoğun bakım hastalığıyla uğraşıyordu
    ve o cüzdandan uzaktı ama içindeki o 20 lirayı hatırlıyordu.

    o cüzdan ve arasından çıkmış 20 tl artık benim evimde.
    onu yakında çerçeveletip evimin mutena bir köşesine asacağım.
    66 yıllık bir evlilikten sonra 24 gün arayla ve
    babamın ölümünden haberi olmadan ölen annem gideli bugün tam 4 ay oluyor.
    ve bu benim annesiz ilk anneler günüm.

  • çiftçinin yüzünü güldüren oyun. sürekli yağmur yağıyor anasını satayım...

  • bunlardan bazıları iyice gaza gelip kemerini çıkartır, kendi sırtına şlak şlak diye vurarak ritim yapardı.

    ayrıca bu nesil queen'in "we will rock you" isimli parçasını sıralara vurarak icra eden son nesildir.

  • baslik: billur kalkavan

    sabah'ın şamdan ekinde çıkardı iki haftada bir. bu karının tangalı fotoğrafı ıslanınca arkadan sibel can'ın yüzü belli olurdu.

    (kubar tegin ?, 05.02.2010 11:35)

  • acilen getirilmesi gereken düzenleme.

    bebek hemen doğar doğmaz bebekten kan alınıyor zaten. bu kanın bir kısmı da dna testi için kullanılmalı. eğer ortada bir sakatlık varsa anında ortaya çıkmalı, 10 sene sonra değil.
    anasını satayım ülke coşmuş. sabah programlarına bir bakıyorsun ülkede kimin eli kimin cebinde belli değil. ki bu sadece ekranlara yansıyan çok çok az bir miktar. eminim ki şuan milyonlarca insan başkasının çocuğunu kendi çocuğu sanarak yaşıyor.
    bir düşünün beyler, on yıllarca babalık yaptığınız, kendinizden sandığınız çocuk yada çocuklar başkalarının çıkıyor. o saate kadar evladım diye sevmişsin. atsan atamazsın, aynen devam etmeye kalksan edemezsin. yıllarca enayi yerine konulmak, aldatılmak da cabası. anlatırken bile insanın içi daralıyor. rabbim bu nasıl bir dramdır.

    gündüz kuşağı programlarının bana verdiği yetkiye dayanarak diyorum ki, bu düzenleme geldiğinde şuan evli olan mevcut çiftlerin de en az 3/1i boşanacaktır.

    edit: bazı yazarlar mesajla uyardı ve bu testin faydalarının sadece aldatmayla sınırlı olmadığını söyledi. zira bi ara tüp bebek yaptıranlara kendi spermlerini koyan şerefsiz doktorlar varmış ya da hastanedeki bebek karışma olayları herkesin malumu. doğumdan hemen sonra yapılacak bir dna testi ile tüm bunların da önüne geçilebilir.

    not: al işte, burada toplum için cidden büyük bir yara olan konuya çözüm önerini sunuyorsun. konuyu tartışmaya açıyorsun. embesilin biri de gelip (bkz: bunu anana sorsana) yazıp kendince espri yaptığını, komik olduğunu sanıyor. allahın ergeni seni.

    not2: bir yazar arkadaş; "ay ne ayıp birşey ya. buna izin veren kadın olabilir mi? siz çocuğunuzun annesine neyi yakıştırıyorsunuz. " demiş.
    zaten kimse yakıştıramadığı için bu olaylarla karşılaşılıyor. evet sen eşinden eminsin belki ama kanuni düzenlemede ne diyeceksin? kişiye özel madde mi getireceksin. ayrıca kusura bakmayın kadınlar. sizi töhmet altında bırakan yine kendi hemcinsleriniz. ayrıca bu herkesi kapsayan yasal bir düzenleme olursa hiç kimse de gocunmaz, gurur yapmaz.

    not3: bazı yazarlar diyor ki; " güvenmediğin insanla evlenip çocuk yapma o zaman ayı. v.s." konu da tam bu zaten çocuğu sen yapmamışsın bilader. ve sırf eşine çok güveniyorsun diye başkasının çocuğuna babalık yap o zaman. çünkü dna sonucu gelene kadar neredeyse herkes karısına çok güveniyor.

    not4: kendisini burada ifşa etmeyeceğim ama, az önce tam da bu başlığa konu bir kadın sözlükte mesaj attı ve şöyle dedi: "zaten bi yaştan sonra başkasının çocuğunu öğrensen bile bir şey değişmez ki senin çocuğundur artık o." kendisine, bunu kocasına yapanın yatacak yeri olmadığını, bunun çok kötü bir şey olduğunu adamın bilmeye hakkı olduğunu söylediğimde ise "yatacak yerimiz mi yok?ortaçağ beyinli üç kuruşluk çomarlardan mı öğreneceğiz lan dünyayı?" diye cevap attı. yani kadının vicdanı tamamen rahat ve gram suçluluk duymuyor. aksine seni çomarlıkla suçluyor.
    özetle, artık katiyetle kanaat getirdim ki böyle bir kanun kesinlikle çıkmalı.

    sosyal sorumluluk: (bkz: lösemi tedavisi için yardım kampanyası)

  • çok az sayıda canlı türü, çağlara meydan okuyup hemen hemen hiç değişmeden günümüze kadar gelmeyi başarabiliyor. yaşayan fosiller olarak adlandırılan bu yaratıklar bunu esnekliklerine, uygun çevre koşullarına sahip noktalarda yaşamalarına ve biraz da şansa borçlular.

    binghamton'daki new york eyalet üniversitesi'nden paleobotanikçi william stein "burada önemli olan, mutlaka en iyi olmak değil, önemli olan yaşadığınız ortamda sizi yok edecek, sizden daha iyi bir türün bulunmaması" diyor.

    coelacanth: yaklaşık 400 milyon yıl yaşında. notokord adı verilen esnek, çubuk benzeri bir yapı, omurga görevi görüyor. ezak evrimsel geçmişte bu yapılar yaygındı ancak çoğu balık ve diğer omurgalı türlerinde yerini daha sağlam, kemiklerden meydana gelen omurgalar aldı.
    coelacanth fosil kayıtları 80 milyon yıl öncesinde bitiyor. 1938'de bir tanesi yakalanana kadar neslinin tükenmiş olduğu düşünülüyordu. günümüzde yaklaşık 1000 tane coelacanth yaşıyor. bu ilkel balığın son derece nadir iki türü volkanik mağaraların derinliklerinde yaşıyor, yırtıcı balıklardan derinlik ve karanlık sayesinde korunuyor. yaklaşık 125 coelacanth fosil türü bulundu.

    notilus: yaklaşık 550 milyon yıl yaşında. bölmelere ayrılmış bir yapıya sahip ve günümüzün notiluslarının atası olan nautiloid'lerin hepsi bu sarmal şekle sahip değildi ancak onlarda d abölmelere ayrılmış kabuklar ve hava geçirmez kısımlar bulunuyordu. notilus'un bölmeli kabuğunun içindeki hava doğal bir kaldırma kuvveti sağlıyor ve yaratık suda neredeyse ağırlıksız hareket ediyor. böylece, onu zırh gibi koruyan, ağır bir kabuğa sahip olmasına rağmen notiluslar çok fazla güç harcamıyorlar. nautiloid'ler avlarını yakalamak için eklemli bir çene geliştiren ilk hayvanlardır. 400 milyon yıl yaşında notilus çene kalıntıları bulundu. araştırmacılar eklemlerin bu süreden de daha önce geliştiğini düşünüyor.

    atkuyruğu: ömrü 360 milyon yıl. içi boş bir gövdeye sahip. modern ve fosil atkuyrukları farklı boyutlarda olsa da aynı bitki oldukları anlaşılır. günümüzde gövdelerinin genişliği 15 santime kadar ulaşıyor fakat fosil kayıtlarında gövdenin genişliği 90 santime kadar olanlar mevcut.
    dinazorların zamanından 100 milyon yıl öncesinde yaşayan son derece dayanıklı bir bitki. yol kenarlarında, volkanik küller arasında, orman yangınlarından sonra geriye kalan kavrulmuş zeminde bile büyüme özelliğine sahip. çok geniş bir alana yayılan kökleri mevcut ve dış yüzeyleri silis kristalleri ile güçlendirilmiş bir yapıya sahip. paleobotanikçi william stein, "dürüst olmak gerekirse, bunlar tam anlamıyla istilacı bir yabani ot ailesi" der.

    at nalı yengeci: yaklaşık olarak 445 milyon yıl yaşındadır. ocelli olarak adlandırılan ilkel gözler ve sağlam, eklemli bir iskelete sahiptirler. geçtiğimiz 445 milyon yılda o kadar az değişmişlerdir ki, doğrudan aatası olan bir paleolimulus ile yan yana koysak, çoğu kişi farklı anlayamaz. beş kitlesel yok oluşun hepsinden sağ salim çıkmayı başarmış ve hemen hemen her şeyi yiyebilirler. new york, oakdale'deki dowling college'dan biyolog john tanacredi "besin kaynakları inanılmaz çeşitlilik gösteriyor. deniz tabanında karşılarına gelen her şeyi yiyebiliyorlar." diyor.

    yılan balığı: 300 milyon yıllık fosilleri mevcut fakat dna kanıtları yılan balıklarının yaklaşık 500 milyon yıl önce ortaya çıktığını kanıtlar nitelikte. yılan balığının kemikten ziyade kıkırdaktan meydana gelen iskeleti, omurgasızlar arasında bir köprü oluşturduğunu gösteriyor. çoğu omurgalıda kıkırdakların yerini, hem güç hem de esneklik sağlayan eklemli kemikler aldı. ancak bükülebilir kıkırdak, yılan balığının ana besin kaynağı olan balık leşlerinden et parçaları koparmak için gövdesiyle "düğümler" yapmasına imkan veriyor. yumuşak iskeletler nadiren fosilleştiğinden, şimdiye kadar sadece iki yılan balığı fosili bulkundu ve bu kalıntılar da tıpkı günümüzdeki yılan balıklarına benziyor.
    paris'teki ulusal doğa tarihi müzesinde balıkları inceleyen paleontolog philippe janvier, çoğu yılan balığı türünün muhtemelen çok az rekabete sahip oldukları derin okyanus uçurumlarında yaşamya adapte olduklarını ve mükemmel bir yiyecek bulma yetisine sahip olduklarını söylüyor. yılan balıkları bedenlerinden, deniz suyuyla temas ettiğinde gevşeyen, yapışkan iplikler oluşturan proteinler salgılıyor. sonuçta, yakalanamayacak kadar kaygan bir balık ortaya çıkıyor.

    sürüngen kuşu: ömrü için en az 25 milyon yıl deniliyor. kuş benzeri dinozor archaopteryx ile benzerlik gösteren bir pençeli kanatlı. bu tropik kuşların yavruları tehdit edildiğinde, ağaçlardaki yuvalarından aşağıdaki suya atlıyor ve tehlike geçtiğinde yuvaya geri tırmanmak için kanatlarındaki pençeleri kullanırlar. porto riko üniversitesinden biyolog maria dominguez-bello "modern kuşlarda artık kaybolmuş olan bu özellik, sürüngen kuşlaırnda hala bulunuyor." der. sürüngen kuşu, atalarına son derece benzer, ancak modern bir değişime sahip: ön bağırsak fermantasyonuna sahip olan tek kuş türüdür. ineklerinkine benzeyen, içi bakterilerle dolu bir mideleri vardır. bu bakteriler sayesinde lifli bitkileri, sindirilebilir şekerlere ve yağ asitlerine dönüştürür.

    ağaç eğrelti otu: ömrü için 360 milyon yıl diye geçiyor. en dikkate değer özelliği, destek kökleriyle oluşturduğu ağ aracılığıyla büyümesi ve dik kalma yeteneği. atkuyruğunda olduğu gibi, geçmişteki ve modern ağaç eğrelti otları arasındaki temel fark, boyutları. günümüzde bu bitkilerin gövdelerinin çağı 15-20 cm civarında. 305 milyon yıl önce, karbonfiber döneminde ise bu genişlik 90 cm ye kadar çıkabiliyor. ağaç eğrelti otları, rüzgarla uzağa taşınabilen ve yetişkin bitkilere dönüşmek için güvreye ihtiyaç duymayan milyarlarca spor üretebiliyor.

  • - hacım dün labaratuarda uğraşıyodum formüllerle filan sanırım soğuk füzyon'u bulma yolundaa ..aaasskktir karıya bak olm
    - hani lan ?!

  • 18 yaşının altında olan kız çocuklarına tecavüz eden tecavüzcüleri "kızın aklı eriyormuş, karşı koyabilirmiş" diyerek ceza indiriminden yararlandırmakta beis görmeyen yargıçlarımız, pembe olmayan metrobüste gerçekleşen bir taciz vakasıyla karşılaştıklarında "pembesine binebilirmiş" diye düşünüp karar verebilirler gibime geliyor.