hesabın var mı? giriş yap

  • kesinlikle haklı bir önermedir.
    alkol olan evde bereket olmadığı gibi ytong olan evde de briket bulunmaz.

    ayrıca teyzesi defterdar olan da damda faytonla gezer.

  • a) yaaaylalaaaar yaylaaalarr
    b) hmm.. cv'nizi inceledik.. sizi hede departmanında......
    c) demek kızıma talip olan delikanlı sensin!...

    diyaloglarından kısa süre önce yaşanmış olması muhtemel durum...

  • ``tırnak batması olan zavallılara sesleniyorum:
    pedikür yaptıracak iseniz;
    sakın ama sakın bunu kendiniz evde denemeyin, paranıza kıyın gidin adam gibi bir kuaföre, yaptırın.
    yok, lan ne para vericem, alırım setimi, koyarım leğenimi, sıcak suyu, yaparım kendim derseniz, hayal kırıklığı olabilir.
    ben yaptım, bok ettim.
    pamuk da soktum, çıkaramadım, kaldı orada, gitti iyice diplere, daha da beter etti.
    yakında bir operasyon beni bekler, kökünden kurtulacağım bu tırnağın.

    22 gün sonra gelen operasyonel edit: evet beklenen gerçekleşti ve bugün sol parmağımdaki tırnağımın batık kısmı bir operasyon ile alındı. olay budur efendim:

    tırnağı çekmenin %100 çözüm olmadığını duymuştum, bu konuda kimseyi yönlendirecek tıbbi bir diplomam olmadığından kendi tecrübemi aktarayım: benim tırnağıma uygulanan işlem şudur:
    tırnağın sadece batık kısmını keserek ayırmak, ve o kesilen kısmın kökündeki eti de, kazımak. (yatak revizyonu).
    her şeyden önce de parmağınızın sağına soluna üstüne altına bir güzel uyuşturucu iğneler yiyeceksiniz ki, bundan kaçış yok. sonrası 10 dakka, bitti gitti.
    gelişmeleri buradan paylaşacağım, haydi rastgele...

    6 ay sonra gelen edit: şu ana kadar 1 sn bile acıma batma vs olmadı. tırnağın kesildiği taraftan gerçekten de artık tırnak çıkmıyor =)
    ama kötü haber: diğer ayağımda da batma başladı, beni yakında bir operasyon daha bekler...

  • mallıktır. vazgeçecekseniz yine vazgeçin de memurluğa bok atmanın lüzumu yok.

    dünya turu yapmak için de everest'e çıkmak için de en iyi meslek memurluk türkiye'de.

    siz başka bir ülkede yaşıyorsanız bilemem.

  • dikkat ederseniz işsizlik ve insanların temel ihtiyaçlarını bile dosdoğru karşılayamadığı ülkeler bu tarz kötü sıralamalarda enlere oynar. çünkü gelişmiş ülkede insanlar gezmek, hobilerini ve isteklerini gerçekleştirmek, yani hayatın tadını bizzat yaşarken; sosyal medya gibi şeylere ayıracak vakit bulamaz, yokluğunu da hissetmezler. kısacası onlar yaşar, bilmem kaçıncı dünya ülkeleri de sadece izlemekle yetinip tatmin olmaya çalışır. yazık çok yazık!

    edit: imla

  • adamın biri bir gün yolda giderken bir kurbağa görür ve kurbağa dile gelir: 'ben aslında bir insanım, eğer beni bir kere öpersen çok güzel bir prenses haline gelirim.' adam kurbağayı eline alır ve cebine koyar. kurbağa tekrar dile gelir. -' eğer beni öpersen çok güzel bir prenses olacağım' yeniden cebine koyar. kurbağa yalvarmaya başlar: -'eğer beni öper ve güzel bir prenses haline çevirirsen seninle bir hafta kalırım ve istediğin her şeyi yaparım' adam tekrar kurbağayı çıkarır, şöyle bir bakar ve gülümseyerek cebine koyar. sonunda kurbağa dayanamaz--
    'senin neyin var? sana çok güzel bir prenses olduğumu ve beni öpersen 1 hafta seninle kalıp istediğin her şeyi yapacağımı soyledim. neden beni öpmüyorsun?'
    sonunda adam konuşur- 'bak, ben bir mühendisim. kızlarla uğraşacak vaktim yok, fakat konuşan bir kurbağa çok ilginç geliyor.'

  • 5. kez aldığım iletişim araştırmaları dersinin finalinde artık isyan ederek, mine şen hocaya hitaben "hocam şu sınavı geçeyim, kızım olursa adınızı vereceğim" notu düşmüştüm. hiç unutmam sınavı geçip mezun olunca; hocam, "geçtin ve kızına daha güzel bir isim koyabilirsin" diye mail atmıştı. dünya döndükçe unutmam...