hesabın var mı? giriş yap

  • simdi dusunuyorum, bugun galatasaray'in gosterdigi tepkiyi; ayni olay fenerbahce'nin basina gelse neler hissederdim, ne yapilirdi diye; ve nedense hakkaten bu saygi duydugum ve takdir ettigim durusu sergilemeyecegimizi neredeyse adim gibi biliyorum. kuvvetle muhtemel teknik heyeti kovmak dursun -bogdan tanjevic'e neler yapti sabredildi, bu mu sonu olurdu allah sakina?- , aziz yildirim yuksek ihtimalle cikip "hazirlik macinda ceza da cekmek neymis?" gibilerinden birseyler soylerdi. iste o zaman is adami ile spor adami ayriligi yine yeni yeniden ortaya cikardi.

    velhasil resmi sitesindeki aciklamasi ile olsun, verdigi tepkiyle olsun, gosterdigi durus ve sifir taviz ile olsun saygiyi hakeden asirlik bir camiadir, rakiplerin guzellerindendir.

    (bkz: rakibe sempati duyulan nadir anlar)

    edit : ey kendi takimini dunyanin en yuce insan sanan, rakibinin yaptigi dogrulari bile inkar eden, fanatik olmayanlar kendilernden saymayan, kendi dusuncelerini paylasmayan tum fanatikler ! hepinize kafam girsin ! kafam orda kalsin, bacagim girsin ! zira siz ancak tribun agzindan anlarsiniz. sizin gibiler yuzunden spordan sogudum amina koyim...

  • bildiğiniz üzere "ağır mı çalışayım yoksa hafif mi?" ve "set aralarında çok mu dinleneyim yoksa az mı?" soruları insanların aklını kurcalıyor ve çokça tartışmaya sebep oluyor. ben de buradaki tartışmalara cevap vermek için buraya dr. jacob wilson'ın kas grupları için yapılan çalışmalara göre söylediklerini özetledim. bu rehberin bu başlık için en faydalı yazılardan biri olduğuna inanıyorum. göreceğiniz üzere bizler genelde olması gerekenden hafif çalışıyor ve setler arasında az dinleniyoruz.

    dr. jacob wilson'ın instagram hesabından yaptığı paylaşımlara göre ilgili kaslar için en efektif tekrar sayılar ve dinlenme süreleri şöyle (@themusclephd)
    https://www.instagram.com/themusclephd/?hl=tr :

    göğüs: yüksek ağırlıklarla çalışmalı ve setler arasında uzun dinlenmelisiniz çünkü göğüslerde hızlı kasılan kas fiberleri yavaş kasılanlara göre çok daha fazla(5-8 tekrar 2-5 dk dinlenme).

    kanat: hem yüksek ağırlıklarla hem de düşük ağırlıklarla çalışmalı, setler arasında ise hem uzun hem de kısa sürelerle dinlenerek farklı ağırlık programlarına çalışmalarınızda yer vermelisiniz(5-8 tekrar 2-5 dk dinlenme + 12-20 tekrar 30-90 sn dinlenme) çünkü kanatlarda iki tip kas fiberi de hemen hemen eşit sayıda.

    biceps: yüksek ağırlıklarla uzun süreler dinlenerek çalışmalısınız(5-8 tekrar 1-3 dk dinlenme) çünkü burada hızlı kasılan kas fiberleri sayıca üstün.

    triceps: bicep'lerin aksine burada hem yüksek ağırlıklarla hem de düşük ağırlıklarla çalışmalı, setler arasında ise hem uzun hem de kısa sürelerde dinlenerek farklı ağırlık programlarına çalışmalarınızda yer vermelisiniz(5-8 tekrar 2-5 dk dinlenme + 12-20 tekrar 30-90 sn dinlenme) çünkü tricep'lerde bicep'lerin aksine kolay kasılan ve zor kasılan kas fiberlerinin sayısı hemen hemen eşit.

    glute: kalçada yavaş kasılan kas fiberlerinin sayısı, hızlı kasılan kas fiberlerinin sayısından fazla olduğu için burada düşük ağırlıklarla setler arasında kısa sürelerde dinlenerek çalışmalısınız(12-20 tekrar, 30-90 sn dinlenme).

    quads: uyluğumuzun önündeki kaslar için ağır çalışmalısınız çünkü burada hızlı kasılan kas fiberleri yavaş kasılanlardan biraz daha fazla(5-8 tekrar 2-5 dk dinlenme).

    hamstrings: uyluğumuzun arkasındaki kas fiber grupları ise eşit sayıda dağılmış. burada iki türlü de çalışmalısınız(5-8 tekrar 2-5 dk dinlenme + 12-20 tekrar 30-90 sn dinlenme).

    deltoids: deltoid yani omuz kaslarında hızlı kasılan ve yavaş kasılan kas fiberleri hemen hemen eşit sayıdaymış. bu da demek oluyor ki omuz için hem ağır hem de hafif çalışmamız lazım(5-8 tekrar 2-5 dk dinlenme + 12-20 tekrar 30-90 sn dinlenme).

    gastrocnemius: kalflar için genelde hafif ağırlıklarla çok tekrar yapılması gerektiği söylenir ama bu çalışma bunu yalanlıyor. dr. jacob wilson'a göre bu kaslar için de aynen omuzda olduğu gibi hem ağır hem de hafif çalışılmalı. kalflarda sandığımızın aksine yavaş kasılan kas fiberleri de oldukça önemli sayıdaymış(5-8 tekrar 2-5 dk dinlenme + 12-20 tekrar 30-90 sn dinlenme).

    traps: trapezlerimiz için hafif ağırlıklarla çok tekrar yapmalıyız çünkü burada yavaş kasılan kas fiberlerinin sayısı üstünmüş(12-20 tekrar, 30-90 sn dinlenme).

    core: core yani karın bölgemiz için de hafif çalışılmalı, fazla sayıda tekrarla hipertrofiye odaklanılmalı(12-20 tekrar, 30-90 sn dinlenme).

    dip not: elbette bu sayılar o kas grubu için en "optimal" çalışma şekli. göğüslerde hafif veya kalçada ağır çalışarak da o kası geliştirebilirsiniz ama hipertrofinin en optimal yolu varken neden onu kullanmayasınız.

  • eskiden milliyetçi olan benim de yavaş yavaş başıma gelen durumdur. iyi zamanda yüzüne bakılmayan, ama kötü zamanda aynı gemideyiz masallarıyla uyutulmaya çalışılan keriz olmak zoruma gitmeye başladı. ayrıca artan din baskısı da bu işin tuzu biberi oldu.

  • böyle saf, sürekli gülen çocuklar olur ya, münevver öyleydi işte. suratından gülücük eksik olmazdı.

    tanıyan tanımayan herkes melek diyor ya hani, gerçekten melek gibiydi. bir tövbe tövbeee demesi vardı, sırf onu söyletmek için sınıfta saçma saçma şeyler söylerdim. he bir de sürekli saçlarıyla oynardı, bir parmağı sürekli saçlarının uçlarındaydı. elleri de minicikti. sonra hadi fal bakalım diye tuttururdu, meraklı melahat derler ya münü'ye uygun bir lakaptı bence. konuşmaya başlayınca yanaklarını sıkası gelirdi insanın. böyle bıcır bıcır... bir gün sınıfa elimde browni falan girdim sırada oturuyordu, pislik yapayım dedim. gittim yanına bak münü şimdi ne yapcam dedim, baktı, browniden koca bir parça ısırdım çiğnedim, o da meraklı gözlerle bakıyor, sonra açtım ağzımı ööö diye, bir ıyy diyerek kaçışı vardı kopmuştuk sınıftakilerle.
    o kadar iyi niyetliydi ki, herkesi kendi gibi sanardı. kuşummm kuşumm diye ortalıklarda gezinirdi. parça parça bunları hatırlayıp, onu düşününce bir gülümseme yerleşiyor suratıma. unutmuyor insan sesini, gülüşünü. keşke diyoruz ama...

    okuldaki son günü de dün gibi düşününce.

    doğum günü için yer ayarlamaya gideceklerdi onunla birlikte. yine o parlak sarı ugg'larını giymişti. çok dalga geçerdim o ayakkabısıyla da. o gün geldi kuşum dedi sence pantolonumu ugg'ların içine sokayım mı yoksa üstünde mi kalsın. bende dalga geçtim yine kızım o ne ayakkabı ya çıkar bence komple diye. ya söyle hadi dedi. söyledim. meğer son kez dalga geçmişim münü'yle. hayatında ilk kez, sevgilisi dediği adamla doğum günü için yer ayarlamaya gidecekti. içi içine sığmıyordu, mutluydu, nişantaşında olacak, bir yer var diyip duruyordu. sürekli sırıtıyordu. sonra ders bitti. okuldan çıktık. o çıkışta bekliyordu, taksi geldi, binip gitti...

    insanın aklının alamayacağı şeyler vardır ya hani, bu da onlar biri. böyle bir insana, böyle bir kader mi diyim ne diyeyim bilemiyorum... ama bildiğim tek bir şey var, onu tanıyan biri kesinlikle onu unutmayacak. hep gülücükleriyle hatırlayacak.

  • normal durumdur. türkler de birbirinden nefret ediyor. ben herkese şüpheyle bakıyorum mesela, bu adamları seçip başımıza musallat eden siz misiniz diye.
    benim vergilerimi, çocuğumun geleceğini sen mi yiyorsun ulan diye düşünüyorum.

  • amk yıl olmuş m.ö. 2251, hala kaynak vermeden haber başlığı açan var. papirüsün nerede kardeşim? sıçtınız sözlüğün içine.

    edit: hahah şu an düşündüm de, biz 2251 yıl sonra isa'nın doğacağını nereden biliyoruz amk??

  • benim bu.

    sadece güzel değilim işte amk. bir de erkeğim. düşündüm de para da önemli. tamam beyler ben değilmişim, dağılabilirim.

  • attığı sayıların yarısından fazlasında mola alınıyor.
    az sayı atıyor olabilir ama ligin en efektif sayılarını atıyor. *

    edit: 10 sayıya ulaştı kariyer rekorunu kırmış oldu. attığı her sayıda bench, taraftarlar hatta yorumcular ekstra tepki veriyor cidden. cedi ossmııınnn.

    2: ve maçın son çeyreğinin tamamında oynamış oldu. maçın en kritik anlarında utah'ın en iyi oyuncusu donovan mitchell'ı savundu.