hesabın var mı? giriş yap

  • annem, babam uzun yıllar babaannemle yaşadılar. ben ilkokul 1'deyken dedemin sayesinde yapılan kendi evimize taşınmıştık. babam çok iyi bi işte çalışmadığı için mahalle bakkalına borcumuz baya birikmiş. babam bi gün işten geldi, banyo yapacak ama evde sabun kalmamış. evin en küçüğü olduğumdan bizimkiler beni bakkala yollayıp git bi kalıp hacı şakir al da gel dediler. neyse gittim bakkala, veresiye bi kalıp sabun alacağım dedim. bakkal da akrabamız, zaten mahallede herkes birbirinin bi şeyi, tipik karadeniz köyü işte. adam yok veresiye sabun mabun, önce borcunuzu ödeyin deyip yolladı beni. pislik herif. çocuk halimle nasıl utanıp bozardim. kafam yerde çıktım bakkaldan. ben içerideyken birisi sandalyede oturuyordu, ama o mahcubiyetle kimsenin yüzüne bakamadım tabi. meğer babamın amcasıymış. ben çıktıktan sonra kötü bakkala sormuş bu kimin kızı diye. babamın ismini duyunca bi kalıp sabunu kendisi alıp bi çocukla peşimden eve göndermişti.
    daha dün gibi, ama üstünden yıllar geçti. bayram için memlekete gittigimde onun da mezarını ziyaret edip yine bu olayı yad ederek rahmetle anmıştım kendisini. huzur içinde uyuyordur umarım. geride böyle güzel anılar bırakmak, kalp kırmadan, ah almadan yaşamak ne güzel olmalı.
    baki'nin de dediği gibi "baki kalan bu kubbede hoş bir sada imiş ", bizlere de hoş bir sada birakmak nasip olur umarım.

  • ulan bir zamanlar bu ülkede ab süreci için kokoreç yasaklansın mı yasaklanmasın mı falan tartışılıyordu yaw ne güzel günlermiş meğer kıymetini bilememişiz ..

  • benim bu. ama yolculuk bitince gelip "beyefendi, teşekkür ederim. koltuğunuzu hiç yatırmadınız. sayenizde enfes bir yolculuk geçirdim. örnek bir yolcusunuz" diyen çıkmadı hiç.

  • aksini iddia eden bir kisiye dahi rastlamadigim dunyada, ortaya cikan sacma bir feminizm atari.

    elbette almak zorunda degilsin. kilo vermek zorunda da degilsin. guzel olmaya calismak zorunda degilsin. toplumun belirledigi "guzel kadin" imgesine benzemeye calismak zorunda hic degilsin.

    tam olarak neye karsi verilen bir mucadele bu, cozemiyorum acikcasi.

    edit: mesaj atan kadinlarin cogu "o zaman neden killi kadinlari begenmiyorsun" diye soruyor. sen killarini alip almamak konusunda %100 ozgursun. ben de hangi tip ozelliklerini barindiran kadinlari begenip begenmeyecegim konusunda ozgurum. bu kadar ahmak nasil oluyorsunuz anlamak mumkun degil.

  • yanlış soru. çekiyor.

    bak şimdi, troll falan demeden anlatıyorum. kütle çekim kuvvetini f = g.m1.m2 / d^2 ile hesaplıyoruz. yani etkileşimde bulunan iki cismin kütlelerini evrensel çekim sabitiyle çarptıktan sonra, iki cisim arasındaki uzaklığın karesine bölüyoruz.

    evrensel çekim sabitinin değeri, mks sisteminde 6.67 × 10^(-11)

    google'dan ortalama ağırlıklara şöyle bir baktım. bir karpuzu uç değer sayılabilecek şekilde ortalama 7 kilo alalım ki çekim gücü en yüksek olsun. elmayı da büyük boy seçip ortalama 150 gram alalım. bu da kilogram olarak 0.15'e eşit.
    şimdi formülde, pay kısmında bulunanların hepsini çarparsak yaklaşık 7 x 10^(-11) çıkar. aradaki mesafeyi de küçük alalım ki sayının tamamı en büyük olabilsin. mesela aralarında 1 cm olsun. mks sistemi gereği metreye çevirirsek 0.01 eder. karesini alırsak ve ilk bulduğumuz değere bölersek elde edeceğimiz son sayı 7 x 10^(-7) olur. yani 0.0000007 newton. karpuzun elma üzerindeki kuvveti bu kadar. elma da karpuza buna eşit ama bununla zıt yönlü bir kuvvet uyguluyor. yalnız bu esnada ikisi de yeryüzü tarafından aşağıya doğru, daha büyük bir kuvvetle çekiliyorlar. dolayısıyla elmanın, dünyanın çekim kuvvetini yenerek karpuza doğru gitmesinin imkânı yok.

    evet, huzura erdin mi bunu öğrenerek sayın yazar?

    edit: bir arkadaş entry'de ciddi bir hata olduğunu ve kütle çekimini bir mıknatısın kolayca yendiğini söylemiş. aslında söylediği "kütle çekim en zayıf kuvvet" gerçeği, benim söylediğimi çürütmez, destekler. elektromanyetik kuvvet, kütle çekim kuvvetinden güçlüdür ama karpuz ve elma manyetik özellik göstermez. dolayısıyla kütle çekiminden daha ağır basan bir etkileşimleri yok. muhatap oldukları ve yenmeleri gereken makro boyutlu tek temel kuvvet kütle çekimi. bu durumda bileşke kuvvete bakarız. o da yer çekimi lehine olur.

    sürtünme zaten her türlü harekette hesaba katılması gereken bir şey ama başlığın konusu bu iki cismin birbirine çekim kuvveti uygulamadığı iddiası olduğuna göre daha derin hesaplar yapmaya gerek yok bence.

  • dülülülü dülülülü

    -alo?
    -- hoca ben nereye gelicem?
    - orgiye gelceksin.
    -- hö? nası ya?
    - bak orgiye gelince sizi karşılayacak kalabalık grup olacak, ben aralarından senin adın yazılı bi karton kaldırırım.
    -- abi naaptın ya? yanımıza almamız gereken bişi var mı peki? ne biliyim madem orgiye gidiyoz, hazırlıklı olalım.
    - yav sadece taksiciye verecek kadar olsa yeter.
    -- bi de taksiciye mi vercez?
    - vermezsen binemiyosun.
    -- kapat telefonu abi, ben fena oldum bir an...
    - alo?
    ......

  • son yayınladığı video ile şu entry'de belirttiğim hususların neredeyse aynılarını vurgulamış, hatta okuduğuna da emin oldum. yanında olduğunu sandığı iskender, mehmet vs. gibi adamları şutlamış, ilyas'a da baya içerlemiş. *

    ben savaş cebeci'den hiç hazzetmeyen bir insanım. 70 kilo bir dövüşçü tarafından ringde patates edilmesini izlemek için güzel para verir, elimde popcorn'um ile tezahürat yaparak keyif alırdım. ancak bu demek değil ki; şu olaylar çerçevesinde bu durum kaan kazgan'ı haklı yapar.

    kaan kazgan öncelikle aşırı çiğ bir insan. efendi görünüşüne, güzel diksiyonuna aldanmayın. yüzü hiç belli etmese de bu adam 29 yaşında ve 29 yıldır abisi murat kazgan'ın gölgesi altında kalmış bir çocuk. 2015 yılına kadar, rezalet organizasyonlarda, toplam sadece 4 maça çıkabiliyor. tahmin edilebileceği gibi bu 4 maçın tamamını da kaybediyor ve 2015 yılında 0 galibiyet 4 mağlubiyet karnesi ile mma'i bırakıyor. bu arada kaybettiği kişiler de öyle büyük şampiyonlar, güçlü rakipler vs. değil. birazdan vereceğim sherdog linkinden kaybettiği sporcuları da inceleyebilirsiniz. çoğu, mağlubiyet sayısı galibiyetinden fazla olan, 7-8 maç yapıp piyasadan çekilmiş isimler.

    2019 yılında ise mma'e geri dönmeye karar veriyor ve bu kötü karnesini temizlemek için 3 yılda 6 maç yaparak 6 galibiyet alıyor. bu maçlar, yine rezalet organizasyonlarda yapılmış, no-name afgan&iranlı adamlara 200-300 lira ateşlenerek ayarlanan maçlar. *

    bütün bunlara rağmen kaan'ın herhangi bir ciddi mma organizasyonu tarafından kaale alınması ve davet edilmesi mümkün değil. 45 gün öncesine kadar toplam 10k takipçisi olan, instagram fotoğrafları 250-300 like alan bir kişi kendisi. bir aralar youtube'a girmeyi denemiş; 2 sene evvel baya videolar çekmeye başlamış, ama orada da istediği hype'ı yakalayamamış ve ilgi çekememiş.

    peki 45-50 gün önce ne oldu? kaan bir story paylaşarak "mevcut menejerlik şirketimle ayrıldım! herkesin haberi olsun! verdiği sözleri tutmayan adamlar ve satamayacağı hayalleri pazarlayanlar bana lazım değil!!! yeni tekliflere açığım" şeklinde bol capsli ve yazım hatalı bir bildiri yayınladı. bundan 4-5 gün sonra ise birden sosyal medya aktivitesi aşırı derecede arttı. delimine, goril faruk vb. isimler ile videolar çekmeye başladı. aynı zamanda da kendisine soru-cevap yapıyormuş şeklinde çekilen bir videoda savaş cebeci'nin 4 sene önce "beni 70kg adam dövemez" iddiası sorularak sanki durumdan habersizmiş gibi savaş ile bir trash-talk'a girmesi ayarlandı. bunların hepsinin başarılı bir ajans operasyonu olduğunu, bu işlerden az çok anlayan herkes farketmiştir. bu operasyona, savaş cebeci'ye zaten ezelden beri kıl olan jahrein ve kadir hoca gibi isimler de gönüllü şekilde yardımcı oldular.

    bunların belirli bir program dahilinde geliştiği, amacın kaan'a sosyal medya'da görünürlük kazandırmak olduğu çok belliydi. savaş da aslında bunu anladığı için "benim üzerimden prim yapamazsın, varsa 50k doların beklerim" şeklinde bir blöf attı ortaya. kaan kadar olmasa da, savaş da bu durumdan ufak bir hype kazanmıştı ve hoşuna da gidiyordu. gerçekten bir kavga durumu olmayacağını düşündüğü için vitesi hiç düşürmedi, yanına topladığı 30-40 tane ergen ile "neredesin caney?" videoları çekmeye devam etti. oysa ki kaan için bu işin tamamlanması; ancak savaş'ı çok açık şekilde kanını akıtarak, paralize ederek, rezil ederek dövmekten geçiyordu ve bunu yapmaktan da çekinmedi.

    başta atıf yaptığım entry'de belirttiğim gibi kaan, kazandığı bu hype'ı hemen instagram reklamları için kullanmaya başladı. 5 gün içerisinde boktan metin2 oyun sitelerinden tutun sapanca muhafazakar bungalow evlerine, baran kalaycı'nın supplementlarına, sperm kalitesi ve libido arttırıcı ürünlerine (lol) dek şu anda yapmadığı reklam kalmadı. yine aynı şekilde 5 gün içerisinde 5-6 farklı youtube kanalı ile videolar çekti ve -buraya dikkat- masstige digital ailesi ile çalışmaya başladığını duyurdu.

    kısacası savaş cebeci, maalesef büyük resmi göremedi. bu işi, abd'deki youtuberlar vs. dövüşçüler kavgası şeklinde bir event'e dönüştürerek 3-4 ay hazırlanıp güzel bir para kazanabilirdi, bu şekilde rezil de olmazdı. şu anda hem dayak yediğiyle kaldı, hem de rakibinin 30 senedir beceremediği kariyer basamaklarını tırmanma fırsatını kendi elleriyle teslim etti. en çok da buna üzülüyordur muhtemelen.

    ne diyelim, herkese bol şans.

  • ben de bu güruhun yılmaz savunucularındanım. ancak şahsen ben de'ler ve ki'lerin yazılışına göre karşımdakinin zekasını, eğitimini ve sosyokültürel yapısını %80 oranında çıkarabildiğim için üstlerine gitmiyorum, bırakalım öyle yazsınlar, biz de boş beleş adamlarla muhattap olmayalım.

    bende ki izlenimide böyle işte, ne yapalım.*