ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
tuvalete gidiyorum demenin alternatif yolları
-
çok sevdiğim bi arkadaşımdan duyduğumda çok gülmüştüm:
-ben çıktı alcam
wesley sneijder
-
sneijder ağlıyor diye dalga geçiyorlar, ülke gençlerinin zeka seviyesine gel amk.
ağlamak; hakem kötüydü, penaltımızı vermedi, hakkımızı yiyorlar, ofsaytı görmedi dersen olur. adam çıkmış çatır çatır "taktiğimiz yok, doğru düzgün antrenman yapmıyoruz" diyor.
sağa sola değil, bizzat bize sallıyor kardeşim, yani burda sana bok yemek düşer.
ingilizceyle ilgili hatırlanan ilk şey
-
adımızı söylemeyi sormayı öğrenmek. lisede hocamız gizemli bir şekilde sınıfta dolana dolana "wwwhhat iiis yyouuurr name!" diyip ani dönüşler yapıyordu. -sanki bana "gryffindorrr!!" . sonra da kendi ismini yine çok gizemli bir şekilde söyler ve tüm sınıf hipnoz modda aydınlanırdık. o değilde hocanın ismini unuttum. neyse.
aidiyetsizlik
-
her aidiyetsiz için ilacı bir yerlerde olan ama nerede olduğunu bilemediğimiz bir hastalıktır. bu sebeptendir ki aidiyetsizler ilacını arar dururlar. üç aylık telefondan sıkılmak, uykusuz, yalnız kötü bir filme gitmek, kitaplara hapsolmak semptomlarını taşır. kitapçı nezarethanedir, kitabı alırsan evin cezaevi olur, hapis bileti kitaplar… kendi kendimi tedavi edeyim dersin. hayata dayanabilmek için evlenmek, unutmak için çocuk sahibi olmak, cenderelerini sıkıştırmakla sonuçlanır çabaların. konser, internet, tiyatro yalnızlıkları.... kafede tek yalnız sensin! cesur olan sensin, acile kaldırıldın yalnızlıktan. kalabalıklar içindeki yalnızlar, benim burada ne işim var diyen aidiyetsizler, bulutların üzerinden insanları izleyip aradığını bulamayan, aradığının ne olduğunu bilmeyen ve asla bilmeyecek, durmadan bir arayış hezeyanı yaşayan kronik tatminsizler.... ne istemediğinden emin ama ne istediğini asla bilemeyerek boşlukta, arafta yaşanan hayatlara merhaba!
ilber ortaylı'nın ilginç evlilik yorumu
-
adam diyor ki bizim toplumumuzda erkekler "özel hayat" kavramını suistimal ederler, karılarını evde bırakır giderler, aldatırlar. evde bırakılan, kendini oyalayacak işi gücü, aklını meşgul edecek bir fikri, meşgalesi olmayan kadınlar da dırdır ederler, adamı bezdirirler. ve hem kadınlara hem erkeklere genel bir eleştiri getiriyor ve diyor ki "türkler yalnız kalmayı, meditasyon yapmayı, tefekkürünü geliştirmeyi bilmez, dedikodu yapar, boş boş işlerle uğraşır." yani adam özetle diyor ki bu ülkenin insanları mıçmıç ilişkiler ve evlilikler yaşar, kendi iç dünyaları sığ olduğu için birbirinin tepesine biner, dedikodu eder, kadını da erkeği de yalnız kalmayı, kendini geliştirmeyi, birey olmayı bilmez, birbirine saygı duymaz, dolayısıyla bunların yapacağı evlilikten de bir halt olmaz, sadece zaman kaybıdır.
ben burada ne kadın düşmanlığı, ne evlilik karşıtlığı görebildim. eleştirinin gittiği yer belli, ve o eleştirilenler de muhtemelen bu videoyu izleyip, ana mesajı anlamayıp "ilber hoca da evlilik boş iş diyo yea" şeklinde konuşacaklar orda burda.
erkek varlıkta kadın yoklukta belli olur
-
eskiler öyle derler... haksız da sayılmazlar hani...
edit: erkeğin huyu yokluktan varlığa geçince; kadının huyu varlıktan yokluğa düşünce belli olur.
şunu da ekleyelim;
“seni iki şey anlatır.
hiçbir şeyin yokken gösterdiğin sabır,
her şeyin varken sergilediğin tavır…”
game of thrones
-
s06e09 savas sahnesinin kamera arkasi
jon snow'un elinde kılıç tek başına atlara karşı durduğu sahnede 40 tane gerçek at kullanmışlar. hakikaten atlar üzerine sürmüş kit harington'cığımın.
stand up'ına gülünmeyen adam
-
üzmüştür.
oğlum ben böyle şeylere çok üzülüyorum lan videoyu izleyemedim bile hemen başında kapadım.
orada olsam sırf adam yıkılmasın diye tek başıma kahkaha atardım.
zaten başıma ne geliyorsa bu vicdanım yüzünden geliyor mk.
vücut geliştirme ile ilgili yanılgılar
-
yanılgı : ilk seferinde 300 kiloluk halteri kaldırmaya kalktım.. hemen karnımda kas çıktı..
gerçek : fıtıktır o kardeşim hemen bir doktora git
barda 98 bin lira hesap gelmesi
-
bir tanesinin ingiltere bakkal şişe fiyatı 360 pound, diğerinin 130 paund olan iki farklı şampanyadan 9 şişe, 75 cl si 130 paundluk şampanyanın daha lüksünün 150 cl'liklerinden 7 şişe(fiyatını bulamadım ama düz orantıyla yutdışı fiyatının 450 paund civarı olduğunu tahmin edebiliriz), 1 şişe orta halli şarap, 8 bardak sambuca(bir çeşit italyan likörü) ki bunun da avrupa market fiyatı 20 euro civarında, asıl bombaya geliyorum, şişesi 6 litre olan belvedere marka votkadan(şişesi 300 paund civarı) 3 şişe içen insan topluluğunun ödediği hesaptır.
şimdi hesaplarsak aşağı yukarı 28 litre içki içmiş bu arkadaşlar. migrosa gidip 70'lik rakı alıp evde içseler ödeyecekleri hesap 2280 lira. ya da içkinin çok daha ucuz olduğu ingilterede bu içtiklerini gidip marketten alıp içseler, aşağı yukarı ödeyecekleri para: 6000 küsür paund, kaba hesap 20 bin lira. türkiyede içki fiyatlarının 2'ye katlandığını düşünürsek evde 40 bin liraya içerler. türkiyede istanbulda öğrenci barlarının bile içkileri etiket fiyatının 2 katına sattığını düşünürsek bodrumda, barda, hem de yabancı içki, iyi içmişler bence. grup indirimi almış olabilirler
babanın ölmesi
-
anlatılmaz bir his, ama deneyeceğim.
mezarına girdiğimde, kefenini ellerimle toprağa bıraktığımda doğmasına çok az kalan oğlumun da beni o toprağa bırakacağı anı düşündüm. 67 sinde öldü dedem. 65 inde babam. içimden 63 ümde ölür müyüm acaba diye geçirdim. 33 yaşındayım. oğlumun 30 unu görür müyüm dedim. dedem beni görmüştü. babam torununu göremedi. sağlığında en çok torun sevmek istediğini söylerdi. kısmet değilmiş. en çok ona üzülüyor insan. 2 ay daha dayansaydın be baba.
bir arkadaşımın fikri rahatlattı sonra, belki de hepinizden önce gördü oğlunu, belki şimdi birlikteler dedi bana. umarım öyledir be sözlük. umarım.
memurların yarısının kovulması gerekliliği
-
bir kamu kurumunda çalışıyorum ve memurların yarısı değil en az yüzde doksan beşinin kovulması taraftarıyım. çünkü gerçekten yatıyorlar.
isp müşterisi tripleri
-
müş. adınız neydi sizin
ben: ozan efendim
müş. okan
ben. hayır ozan
müş. ohan?
ben.( oha) ozan
müş. ogan
ben . bakın efendim zonguldakın z si ozzan
müş. peki zogan bey
ben. ordu zonguldak adana niğdeee
müş. benim problemim sizin adınızdan daha önemli zogan bey
ben. peki efendim neydi problem?