ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
abd'nin brunson için saat 18'e kadar süre vermesi
-
nerenin saatiyle 18?
oğuz haksever
dışarıdayken etraftan duyulan yaran diyaloglar
-
barmen (şeytan tüyü olan bir kenar mahalle delikanlısı)
kadın (rock bar müdavimi tikky, değişik bir hanım)
barmen: (yüksek sesle ama ölçülü) bu gece bize gelsene?
kadın: ay ben salak mıyım size geleceğim?
barmen: ben her gece bize gidiyorum, salak mıyım ben şimdi?
24 bin lira aylıkla ülkene geri dön programı
-
ifade özgürlüğü de tarifeye dahil mi?
edit: başlık başa kalmış
uzun süre doğruluğuna inanılan ebeveyn yalanları
-
süt akşamları sarı gözükür oğlum :(
yıllarca inandım bu yalana, meğer annem çiğ yumurta katıyormuş süte benim içmem için.
6 temmuz 2020 arçelik buzdolabı yangını
-
burada konu gündem olduktan sonra arçelik bu ailenin zararını karşılayacaktır. illa yapmanız gerekeni yapmanız için toplumsal utanç mı devreye girmeli. illa kavga mı etmeli. kırk yıllık marka imajınızı tek bir hareketinizle yerle bir etmeniz an meselesi sayın arçelik.
karl lagerfeld
-
birkaç saat önce hayatını kaybetmiş, muazzam tasarımcı. az önce whatsapp grubundan arkadaşlarımın söylemesi sonucu dehşete düştüğüm olay.
yaşı oldukça var elbet ancak ortada herhangi bir ciddi sayılacak sağlık problemi yokken ve dünyaya bu kadar büyük işler bırakmış bir isimken bir anda göçüp gitmesi durumu insanı dehşete düşürüyor. ister istemez gözler anna wintour'a çevriliyor. dünyaya müthiş işler bıraktı, ışıklarla uyusun.
ölen balığımı zombiye dönüştürmem
-
olm sözlükte japon balığının yüzmeyişinin sebebini bilen yazar var lan !
ekşi itiraf
-
47 yaşındayım, emekliyim, kadınım; baharda ehliyet aldım, 2 ay önce de araba. araba kullanırken camları açıyorum, full bass vererek son ses müzik dinliyorum, ciğerlerim titriyor.
bahçeşehir/gölet - akbatı arasında zangır zangır gidip gelen maganda benim. ayılığın bağrından kopup geldim ve bundan zevk alıyorum.
çelik jant da taktırmayı düşünüyorum.
iyi öpüşmek için yapılması gerekenler
-
-dudağı tutturmaya çalışın, burnun altındaki pembemsi yumuşak dokudan bahsediyorum.
-dili yemeye çalışmayın, çıkmıyo o ordan, küçük dilden hiç bahsetmiyorum bile.
-dudakları toplu olarak emmeyin, parçalı olarak emin. alt dudak-üst dudak ayrımı iyidir. diğer türlü "azından öpmüş" olabilirsiniz.
-nefessiz bırakmak için enseden tutup bastırıyosunuz ya hani, işte onu abartmayın, kasığa tekme yiyebilirsiniz. sonuçta akciğer solunumu yapıyoruz ve amaç öpüşmek. ölüşmek değil.
-sonnacığıma, dişinizi fırçalamış olmanız güzel olur, ağzınızın sigara ya da içki kokmaması falan, bunlar zaten "default" gelmesi gereken hâller.
-inlemek güzeldir ama dayak yemiş it gibi sesler çıkarmayın.
-hep "hard" biçimde öpüşmek 2 tarafı da yıpratır, bazısı var ki insanın dudaklarını eskitir, buna gerek yok. arada yavaşlayın ve ufak, tatlı, küçük, muttarid, muhteriz darbeler kondurun, burna pıt yapın.
-ara verdiğinizde, birbirinizin gözlerinin içine bakın, gülümseyin, susun, gözlerinizle anlaşın, birbirinizin nefesini dudaklarınızda hissedin, başını ellerinizin arasına alın ve yaklaşın, yeter daha fazla yazamicimmmmmmmm böhühühüh.
beşiktaş
-
hani bu takimi niye seviyorsunuz diye soruyorlar ya ben size dunku kasimpasa macindan bir kare aktarayim belki anlamaniza yardimci olurum:
serdar kurtulus dunku hareketinden sonra kirmizi karti gordugu anda olcay sahan serdar kurtulus' a giderek burada bu hareket yapilir mi diyerek sordu ve kimse hakeme itiraz etmedi. tolga kaleden cikarak hakeme dogru gitti hakem kendisini gelme gelme diyerek uyardi. tolga oldugu yerde durdu. hakeme kaptanlik pazubandini gosterdi ve ben bu takimin kaptaniyim dedi. hakem bunun uzerine gel diyerek kendisini cagirdi.
mac sonunda olcay sahan roportajinda mahcup bir ifadeyle tolga abi'ye bu macta gol yedirmedigimiz icin cok mutluyuz diyor ya orada cok mutlu oluyoruz biz.
varsin sampiyon olmasin ama bu degerlerinden de vazgecmesin.
bu takimin pacalarindan efendilik akiyor. biz bu efendiligi ve mulayimligi seviyoruz iste.