hesabın var mı? giriş yap

  • ibadethanedir.

    insanlar her donemde taptiklari sey / varlik icin en gorkemli binalari insa etmistir ve edecektir. gunumuzde insanlarin paraya taptiginin bir nevi kanitidir.

  • marjinal olmaya çalışırken aklıma gelen fikir. ilk debe'ye girdiğimde yapmayı düşünüyorum.

    debe editi: öncelikle sıçtım bez getirin. şimdi çocuklar ben 30'unu aşmış evli barklı bir adamım. karım okursa burayı boşar lan beni. yani arada canımız sıkılınca trolllük de mi yapmayalım? şukulayan, şukulamayan, mesaj gönderen, bana teklif et diyen bütün dostlara teşekkürler. demek ki neymiş, fazla marjinallik iyi bir şey değilmiş. hepinize sevgiler.

    ama güzel fikir ha. ikinciyi alırsam söz burdan teklif edecem.

    bir de ufak bir ricam olacak. ameliyatlı yerime vurmazsanız sevinirim.

  • cep telefonu 3-4 saat kapalı durduktan sonra açılır. ilk mesaj:

    anne:
    "yavrum telefonun kapalı."

    hala mantığını sorguluyoruz.

  • gitmek cesaret ister ufaklık!
    gidecegin yer neresi olursa olsun,
    sevdiklerinle arana mesefe girince varış yerinin hiç bir anlamı kalmaz.
    vedalaşmakta zor iştir biliyor musun ?
    oturursun geminin kıçına, bakarsın sevdiklerine; gittikçe ufalırlar, ufalırlar, kaybolurlar. o zaman anlarsın işte: vedaşalmak asıl kalana değil gidene koyar.
    100 defa söyledim sana hüzünlü değilim, mizacım böyle.
    bak şarabımla beraberim.
    çocukluğumdan beri hayaller kuruyorum; şarabımdan ayrılmadan hemde!
    ben şarabımdan ayrılmıyorum,
    o da bana bunca gidene rağmen hala hayal kurdurtmaya devam ediyor.
    ne olmuş yani büyük adam olamadıksa? hayallerimizi satmadık ya ?
    çak!

  • flört dönemindeki bireylerin karşılıklı olarak ellerini birleştirmesiyle yapılan eylem. bu eşik flört dönemindeki önemli eşiklerden biridir ve sonucu %99.98 erkek tarafının elinin büyük olmasıyla sonuçlansa da hep bir şaşırma durumuyla karşılanır. buradaki asıl amaç pek tabii ellerin birbiriyle buluşması, birbirlerine bağlanmak isteyen ellerin bahane ile tutuşmasıdır. bireyler bir eşiği daha aşmış olurlar ve sevgilik müessesine bir adım daha yaklaşmış olurlar.
    not: 2006 senesindeymişiz gibi entry oldu, evet arkadaşlar siz bilmezsiniz eskiden buraya böyle entryler yazılırdı. hey gidi günler hey...

  • bu tip kampanyalarda çok ses getirebilen biri değilim ancak bu kampanyayı başarabilirsek bu ülkede yıllardır unutturulmaya çalışılan kurucumuz, atamız mustafa kemal atatürk'ün anısını yaşatabileceğiz. tabi eğer halkın sesini dinlemeye cesaretleri olursa.

    olay şu. ulaştırma bakanlığı bir kampanya başlatmış ve avrasya tünelinin adını halk koysun demiş. biz de halk olarak oraya "atatürk" yazacağız. sitede şu an problem var. oy vermeye çalıştığımızda sıkıntı çıkarıyor. site linkini yine bırakıyorum. aktif olduğu anda herkes elinden geldiğince oy versin.

    site linki.

    ekleme: direk linkte problem var. lütfen bakanlık sitesi üzerinde sağ alttaki sekmeden oy vermeye çalışalım.
    ekleme: link güncelledi.

  • kıbrıs bayrağı

    1960 yılında kıbrıs ortaklık cumhuriyetinin kurulmasıyla ortak bayrak ve hükümet amblemi için yarışma açılır. yarışmaya 500 civarındaki kişiyle birlikte resimde, grafikte yetenekli 37 yaşındaki ismet vehit güney de katılır. ve kazanır, dönemin kıbrıs cumhuriyeti cumhurbaşkanı makarios yanına çağırır. makarios şakayla karışık "adada sadece ikimizin evlerinin olduğu yerleri noktayla gösterelim mi?" demiştir.

    bayrağın tasarımında, iki milletin dostça yaşaması için zeytin dalı ve ada haritasını kullandı. rum tarafında hâlâ çok bilinen bir konu değil bayrağın tasarımcısının kim olduğu.

    ismet güney, ikinci dünya savaşı esnasında ingiliz ordusunda kıbrıs birliğindeyken filistin’e gider ve burada bir britanya kolejinde sanat dersleri alır. askerden sonra ressam ibrahim çallı’ya bir mektup yazarak, stüdyosunda öğrenci olmak istediğini söyler. böylece ünlü ressam ibrahim çallı onu istanbul’a davet eder. ismet güney, çallı’yla birlikte dört yıl boyunca çalışır. ve sonrasında da sanat, sanat tarihi ve bazı ünlü ressamların tekniklerini öğrenmeye devam eder. sanatçı kişiliği bir yana türk lisesi’nde resim öğretmenliği yapar ve sanat, sanat tarihi ve fotoğrafçılık dersleri vermeye başlar. 23 haziran 2009'da hayata veda eder.

    kıbrıs bayrağını o dönem diğerlerinden ayıran özellik; kosova bayrağı ortaya çıkana kadar ülke sınırlarının üzerinde gösterildiği tek bayrak olmasıdır.

  • "hayvan hakları savunucuları hala bülent ersoy'un kürkünü eleştiriyor.. lann olum deli misiniz, mal mısınız..? adam gözünü kırpmadan kendi çükünü kestirmiş, sizin koruyup kolladığınız 3-5 hayvana acır mı?"

  • başlık: denizde ayagıma bakan gülüyo amk ne var ki

    1. ne var delikanlı gibi söyleyin

    http://c11.incisozluk.com.tr/…06/7/296347_o99b9.jpg

    2. baş parmağından bileğine taksi tutsan 450 lira tutar amk
    3. bu ayak istanbul'a 4.köprü olur amk
    4. kafanın üstünde iki tur dönsen havalanırsın amk
    5. sığıra tekme koysan hayvan kıyma haline gelir amk

    ve en efsanesi..

    6. baban kanguruya mı çaktı bu nasıl bir ayak amk

    sabahtan beri gülüyorum lan haahahahaha :)

    edit: imla

  • bugün, iş başvurusu için çağrıldığım şirketteki ablanın bana dediği eylem.

    pazartesiden perşembeye kadar: sabah 8.30 akşam 7-8
    cuma: sabah 8.30 gece 12-1
    cumartesi: sabah 8.30 gece 3
    pazar: tatilden hallice (yersen)

    ücret: asgari

    mekan: halkalı gümrük(gidenler bilir). tuğlalardan örülü bir odacık ve bir adet kondisyonu iyi konteyner.

    not: üniversite mezunuyuz, tecrübesiziz ama bu kadar da ölmedik mk.

    edit: söylemeyi unuttum. şirketin operasyon işlerinin yapıldığı, tuğla ile örülmüş olan 15 metrekarelik yere bir sıva çekmeyi bile uygun görmemişler. o tuğlalara üzüldüm aslında ben.