hesabın var mı? giriş yap

  • allahtan her şey bombok gidiyor da 'şimdi bir şey yapıp her şeyi mahvederim' gibi bir derdim olmuyor. kafalar pırıl pırıl

  • zararlı cemiyetlerden ismailağa cemaati'nin sözde şeyhinin ölümüdür. darısı benzerlerinin başına. toprağı sığ, ateşi bol olsun... konyak

    23 haziran 2022 mahmut ustaosmanoğlu'nun ölmesi başlığını da ben açmıştım. verdikçe veriyor...

    "efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, türkiye cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. en doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır." mustafa kemal atatürk

    edit: bu, şeyh ilan edildiğinde osurayım derken sıçacak halde olduğu için ölümü pek dikkat çekmedi. oysa 23 nisan coşkusu şimdiden başlamalıydı.

  • vay benim babam sen sigarayı nerden buldun ya
    üç gündür ilk kez güldürmüştür

    link

    edit:
    -dayı sen at biz sana malbora vericez

    edit: dayı maalesef eşini kaybetmiş.
    1.5 litre su ve bir tabaka tütün ile hayata tutunmuş

  • 50 karaktere takilmayan hali:
    sigara içen ve içmeyen tek yumurta ikizlerinin yuzlerinin karşılaştırması

    once fotograflari verelim:
    foto1: soldaki ikiz sagdakinden 17 sene fazla sigara icmis, goz torbalari ve dudak catlaklari tespit edilmis.
    foto2: ikisi de su anda sigara iciyor. sagdaki soldakinden 14 sene once sigara icmeye baslamis.
    foto3: sagdaki sigara iciyor, soldaki icmiyor. sagdaki ikizde fazladan kirisiklik tespit edilmis.
    foto4: soldaki sigara icmiyor, sagdaki 29 senedir iciyor. sagdaki ikizin goz cevresinde fazladan yaslanma tespit edilmis. (soldaki sigara icmeyenin saclar beyazlamis, sagdaki komur gibi. demek sigara bir ise yariyor.)

    arastirma icin biri uzun sure sigara icmis, digeri ise hic sigara icmemis veya sigarayi uzun sure once birakmis tek yumurta ikizleri kullanilmis.
    her fotografta sigara icen ve icmeyen farkli taraflarda.

    edit: linkler duzeltildi.
    edit: linkler duzeltildi, 10/09/2018
    edit: linkler duzeltildi, 14/07/2019

  • la şu kurla ilgili anlamadığım şeylerden biri, tırtın teki mutlaka çıkıp "yaa çük kadar paranızla dolar almışsınız zil takıp oynuyosunuz" diye mutlaka muhalefet ediyor.

    hacı, kaç paramız olması lazım lan 1.90'dan 2.65'e gelmiş kurdan kar etmek için..
    bana desene bi..

    lan adamın 10.000 doları bile olsa, 7.500 lira kar etti demektir olm..
    yani bu para bana göre oldukça büyük de, sen ayakkabı kutusundan falan pay mı aldın da küçük görüyosun?

    bi sktirin lan..
    gidin hastası olduğunuz partiye yamanmaya çalışın gemi batarken, belki acıyıp ip falan atarlar..

    ha bi de eklemeden edemeyecem..
    sen gidip, kurun böyle ski tutmasını sağlayana çatacağına, 3 kuruş parasını değer kaybeden liraya karşı güvenceye alıp keyfi kaçmayan adama sataşıyosun ya..
    bildiğin 3 maymunu oynuyosun.
    gidip çıkışsana gücün yetiyorsa "mna koydunuz paranın ekmek alamayacak halk" diye..

    yok ama, anca "para değer kaybediyo hala seviniyosunuz!1!1!1"
    adam maaşını yemiyo harcamıyo, kendini garantiye alıyo..
    sana mı kaldı?

    olmazsa olmaz edit: 6 yıl evvel cüzdanı yeni aldığımda, uğur getirsin diye döviz bürosundan aldığım 1 doları araya sıkıştırmıştım.

    nerden baksan %70 kar ettim..

  • -sen kilo mu aldın ?
    - sen zayıfladın mı ?
    -sen daha iş bulamadın mı?
    -sen de saçları iyice döktün mü?
    -sen daha evlenmedin mi?
    - çocuk yapmıyor musunuz ?

    bunları ve buna benzer soruları soranlar azaldıkça , anlayın ki toplum olarak çağ atlamış bulunuyoruz.

  • prokrustes bir haydut. ya da yunan mitolojisinde adı geçen bir kahraman diyelim.
    prokrustes rivayete göre, atina ile megara yolu arasında yaşamış. onu bahsimize konu eden şey çok önem verdiği, boyu boyuna uygun olan demirden yatağı.
    prokrustes'in kendi boyuna göre olan yatağının ebatları, ona göre ideal ve mutlak olan formmuş. öyle ki prokrustes kendisi için uygun olan ebatları herkes için de ideal ve değişmez kabul ediyormuş.
    yoldan geçen yolcuları evinde ağırlar, yatağında yatırırmış. boyu yatağa göre kısa gelenin boyunu gererek uzatır; uzun olanın boyunu ise bacaklarını keserek kısaltırmış. böylece herkesin boyunu yatağa eşitlermiş.
    efsaneye göre atina kralı theseus sonunda aynı yöntemleri kullanarak prokrustes'i öldürmüş.
    prokrustes öldürülmüş öldürülmesine ama tek biçimciliğin, mutlakçı anlayışın, dogmatizmin sembolü olarak tarihe adını yazdırmış.
    peki günümüzün prokrustes'leri kimler veya hangi kurumlar?
    iktidarlar, sosyal mühendislik yöntemleriyle, eğitim sistemini kullanarak biçimlendirdikleri toplumlara tek tip bir yaşam biçimi dayatmıyorlar mı?
    daha da ötesi küresel olarak bizim için ideal olanın ne olduğu belirlenmiyor mu?

    kitleler olarak tüketim kültürü veya bilinç endüstrisi tarafından üretilmiyor muyuz? neye inanacağımız, neler yiyeceğimiz, giyeceğimiz, neye nasıl tepki vereceğimiz, hangi konuda ne şekilde düşüneceğimiz ve hatta kim olacağımız ve nasıl bir hayat yaşayacağımız sorularının cevapları hazır şekilde paket olarak önümüze konmuyor mu?

    prokrustes kendi usulüne göre vahşi biçimde öldürüldü ama ruhu bugün sistem olarak içimize işlemiş durumda. onun amaçları kimi zaman baskı ve şiddetle, çoğu zaman da hiç farkına bile varmadığımız bir vasatta tatlı tatlı yaşamlarımıza zerk ediliyor.
    pavlov'un köpeği gibi şartlandırılıyor, yönlendiriliyor, biçimlendiriliyoruz. kodlandığımız üzere aynı şeylere gülüyor, üzülüyor, ağlıyor, seviniyor veya küfrediyoruz. dolayısıyla tüm dünya insanları olarak aynı hayatları yaşıyor, prokrustes'in ruhunu biteviye şad ediyoruz.

  • --- spoiler ---

    1. ciltte, atreides hanedanı arrakis'e geldikten kısa bir süre sonra gezegeni yöneten eski hanedan harkonnen'lar tarafından baskın yer. işin içinde imparatorluk da vardır.

    biz bu saldırının boyutlarını - her bölümde farklı- karakterlerin, o anda içinde bulundukları durumu okurken, yavaş yavaş öğreniriz.

    özellikle hawat'ın bölümünde sert bir gerçekle yüz yüze geliriz. ihtiyar mentat gezegene geldikten sonra gerçekleşebilecek akınların 2 mavna ile, asıl saldırının ise 10 mavna ile yapılacağını ön görerek tedbirlerini buna göre alır.

    ancak harkonnen'lar akın düzenlemeksizin büyük saldırıyı başlatır ve raporlar geldikçe de saldırının dehşetengiz büyüklüğü kendini gösterir.

    baron tamı tamına 10 lejyon ile saldırıya geçer, bu da mentat'ın ön gördüğü sayının tam 10 katı olan 100'den fazla tabura karşılık gelir.

    ayrıca bu taburlarda sadece mavnalar bulunmayıp; fırkateynler, keşif gemileri, monitörler, eziciler, asker taşıyıcılar, atma kutuları da yer almaktadır...

    bu öyle büyük bir saldırıydı ki boyutları sadece arrakis'e 2000'den fazla gemi inmesinden bile anlaşılabiliyordu.

    hawat tüm bunların maliyetini ise saldırının ilk şokunu atlattıktan sonra hesaplayarak arrakis'in 50 yıllık baharat üretimine denk geldiğini görür. bu muazzam bir maliyettir.

    gerek kısa bir süre önce muad'dib'e düzenlenen suikast girişimi, gerekse de kendi içlerindeki haini yanlış yerde aramasının maliyetini dük'ün canıyla ödemesi ve devamla düzenlenecek saldırının büyüklüğünü hesap edememesi ile tecrübeli mentat hawat'ın; hanedana, hanedan mensuplarına ve muhafızlar ile askerlere mâl ettiği zararın bilançosu nasıl hesaplanır, neyle ölçülür, gerçekten bilemiyorum.

    burada, hadi idaho ve halleck'i bir kenara koysak bile bir bene gesserit olan lady jessica'nın, tabii ki komutan, lider, yönetici vasıflarıyla dük leto'nun ve devamla her ne kadar tam hazır olmasa da büyük saldırıdan kısa süre sonra annesini aştığını göreceğimiz muad'dib'in duruma müdahil olması beklenir; olmama durumunun da belki hawat kadar olmasa da bizlere bu insanların da yaşananlarda sorumluluk sahibi olduklarını gösterir.

    özellikle muad'dib'e düzenlenen suikastın yeterli bir işaret olması gerektiği, bu konuların ne kadar ciddiyetle ele alınması gerektiği, sorumlusu kimse ilkesel davranarak gereğinin ivedilikle yerine getirilmesi gerektiği aşikâr. kaldı ki başarısız suikast girişimi sonrası ihtiyar mentat dük'ün huzuruna çıkarak istifasını sunmuş, ancak bu istifa dük tarafından geri çevrilmiştir. burada gereğini yerine getirmeyen dük, bunun bedelini kısa bir süre sonra hayatıyla ödeyecekti...

    evet, hanedanlıkta tecrübesi, bilgi birikimi, mantığı, hesapçılığı ve ön görüleriyle yıllarca hizmet vermiş ihtiyar mentat hawat'ın üst üste yaptığı hatalar karşısında gereğinin yapılmamasının bedeli, herkes için çok ağır ve geri dönülemez olacak; sonradan gelenler içinse tüm yaşananlar bir ibret vesikası olarak okunacaktı.

    edit: imlâ ve anlatım bozuklukları.

    --- spoiler ---