hesabın var mı? giriş yap

  • uykuluk hayvanların timus bezlerinin, mutfak dilinde ki adidir. timus bezi bademciğin biraz altında, bulunur ama benzer bobrek ustu bezleri de araya karistirilmaktadir. vucuda dis mihraklar ile nasil savasilacagini ogretip sonra yavasca yok olur, o yuzden koyun degil kuzularda daha buyuk ve daha lezzetli olur. sutluce 90'lara kadar istanbul mezbahanelerini barindirdigi icin, buraya gelip giden alicilarin ve iscilerin ayakustu yedigi bir lezzet olarak burada unlenmistir, yani aslinda en degerli yeridir, kimlerin tercih ettigine bakacak olursak. nedense sadece bizde yeniryormus algisi vardir ama ingilizce 'sweetbread', fransizca 'le ris de veau' ozellikle fransiz mutfaginda cok onemli bir yer kaplar. her hayvanda bulunsa da en lezzetlisi 2 yasini gecmemis erkek kuzularda bulunur.

    artik adam gibi yapan ne yazik ki kalmadi, cok populer oldu. ciğ almak ise imkansiz oldu zira restaurantlar, lokantalar ve tezgahlar bundan 1 yil sonra kesilecek kuzuyu bile ayirmis bulunmaktalar. dana ise ancak cok cok iyi teknik ile harmanlanirsa bir seye benzer, oyle izgaraya atip ekmek arasina koyarsaniz, uykuluktan nefret edersiniz.

  • öküz senin babandır it oğlu it. sen öküz oğlu öküz oğlu eşşek oğlusun. oraya gelirsem ağzının orta yerine sıçarım. ibne. pezevenk...

    (bkz: pardon)*

  • tayyip'in cagrisina uyup da türkiye'ye dönmeye karar verecek kadir akilli(!) bilimadami da... ne bileyim...

  • 77 sene önce oğluna duygun ismini veren ebeveynlerini takdir ettiğim gs başkan adayı. olm duygun nedir len 77 sene önce? zor çocukluk geçirmiştir bu amcamız.

    edit: arkadaşlar hala favoriye alıyorsunuz görüyorum :)) 10 yıl önce yazmışım. 77 seneyi 87 sene olarak okuyalım lütfen. hala aynı yerdeyim duygun ne yaw 87 sene önce? çocuğun etrafına bakın ahmet, mehmet, ayşe, fatma dolu.

    “yavrum senin adın ne?”
    “duygun efendim.”

    soran kişinin anladığını da sanmıyorum, tekrar sorduğunu da…

  • düşünsenize, üniversite mezuniyet töreninize gidiyorsunuz, tören esnasında sokak köpeği tarafından ısırılıyorsunuz.

    bu olay, medeniyetten ne kadar uzakta olduğumuzu gösteriyor.

  • bizzat benimde bir kaç yıl içinde yapacağım durum.

    bu ülkede ne yazılımcı olunur, ne de insan!

    ne buradaki insanların içindeki kültür bana göre ne de olaylara bakış açıları. siyasi görüşü geçiyorum kesinlikle artık umrumda değil ama olaylara verilen tepkiler çok aşırı önemli.

    ben geçtiğimiz yıl içerisinde her hafta* patlayan bombaları insanların normal karşıladıklarını gördüm!

    istanbul'da ! ankara'da ! patlayan bombalardan bahsediyorum evet. hani şu bir sürü insanın öldüğü, yaralandığı o bombalar.

    insanlar artık bunu normal karşılar oldu. daha kötüsü ise ne biliyor musunuz? tbmm içerisindeki her türden varlık. sanki hepsi birleşmişler ve bizi sömürmek için daha iyi ne yapabilirler diye çalışıyorlar. hepsi.

    ben, bu ülkeden kurtulmak istiyorum. bu ülkenin kültürüyle evlenirken düğünde saçma sapan müzikler çalsın istemiyorum. o salak insanlara ayıp olmasın diye sevdiğim kadını "alnından" değil. bizzat dudaklarından öpmek istiyorum.

    bunu yaptığımda ise insanların yan gözle bakmalarını değil buna sevinmelerini okumak istiyorum.

    o zamana dek, yazacağım her kod, yazacağım her koddan alacağım paranın her kuruşunu bu ülkeden kurtulmak için harcayacağım. en başta bunu yapacağım.

    sonrası için ise milyon tane planım var. hayallerim var. bu hayalleri, böylesi iğrenç insanlarla dolu bir ülkede yaşayamam.

    gideceğim. kurtulacağım. işimi yaparken huzurlu olmak istiyorum ben. kahvemi içip tam konsantre o yazılımı yazmayı istiyorum.

    doların ne kadar yükseldiğini umursamak istemiyorum. dolar benim ana para birimim olmalı. o insanların yarattığı dinleri umursamadığımı belirttiğimde buna sinirlenen insanlar değil sevinen veya saygı gösteren insanların varlığını görmek istiyorum.

    ben uzayda binlerce ışık yılı ötede geçmiş yıldız çarpışmasının sohbetini yapmak istiyorum. güzel fikirler dinlemek istiyorum. fırıncının ne bok yediğini değil.

    birazcık huzur lan!

  • tam bir işsiz bakkal bokunu tartar olayıdır. ne oldu, tatmin olduk mu?

    ordaki alkışlayanların da zeka yaşının en fazla 5 olduğunu tahmin etmek zor değil. madem çok milliyetçisin, madem böyle olaylara tepki gösterilmesi hoşuna gidiyor ve çok duyarlısın orada ne işin var? çeşme suyu+kahve tozuna neden 10 küsür lira veriyorsun?

    madem tepki göstereceksin, git başka bi yerde iç kahveni... ama yok, hem armut gibi oturur, hem şakşaklarlar... dedik ya işte zeka yaşı meselesi...

    bu arada 7-8 sene önce kebapçı dışında düzgün lokanta olmayan adana merkez'de starbucks açıldığını da öğrenmiş oldum, zaten adana'nın tek eksiği de oydu.

  • merkeze yakin eski ve kucuk evlerde yillardir yasayan biri olarak olumlu ve olumsuz yonleriyle ilgili uzuun uzun konusabilirim ama ozetlemek gerekirse, bu dandik evlerin ne derdi biter**, ne de misafiri`:gece gezmelerinden sonra kolayca ulasilabilen ev olarak`. guzel yani ise, eger bekarsaniz ve gezmeyi seven biriyseniz, bu evler sizin icin idealdir.
    lakin benim artik canima tak ettigi ve bu vur patlasin cal oynasin hayata da doydugum icin olsa gerek, ben artik kendimi genis, sessiz ve luks bir eve atmak istiyorum. varsin merkeze zirt diye gidemeyeyim, varsin uzak oldugum icin kimse gelmesin, ben artik genis alan istiyorum. evi supururken, elektrik supurgesi yetisemedigi icin, fisi cikarip, yakin bir prize takmak istiyorum. `:su an ortadaki tek prizle butun evi supurebiliyorum`. manita kisisine kafamdan en fazla bir 6 ay verdim, evlenme teklif etti etti, yoksa birakicam bu minik evi kendisine, ben tasinicam ferah, cimenli bir kasabaya. *