hesabın var mı? giriş yap

  • six feet under'ın finali.
    hani bir deyim vardır yaa.
    koltuğa çivilenmek.
    ben onu birebir yaşadım ilk izlediğimde.
    hareketsiz bir şekilde ekrana baktım.
    final bitti ben halen kımıldayamadım.
    bir hafta sonra tekrar izledim finali ve yine aynı şekilde koltuğuma çivilendim.
    gelmiş geçmiş en büyük ve en kaliteli dizi finali six feet under'ın finalidir

  • açılın bu kişi benim. yeni bir çocuğumuz oldu ve 8 senedir birlikteyiz, eşimin salak salak abuk subuk gereksiz tripleri yok, kendisi bir şey beğenmediğinde direkt surata söylüyor hiç çekinmez bu huyları çok iyi çünkü hiç yalan söylediğini görmedim ayrıca evi gerçekten çekip çeviriyor. bebeğimizi resmen ordu eğitimleri ile disiplinli bir şekilde yetiştiriyor; bebeğimiz 7 aylık şu anda eşimin verdiği komutları az da olsa anlıyor(bazen benden daha iyi anladığını düşünüyorum), sürekli okuyor ve araştırıyor; her türlü konuda bilgisi var, kişisel bakımına çok önem veriyor, bana çok saygı gösteriyor. bunlar pozitif tarafları, negatif olarak ise direkt bizim türkiye'de yetişmemizden kaynaklanan bazı gerizekalılıklarımız var ve çoğu zaman problemler bu yüzden çıkıyor, rus adam 5 yaşından itibaren okulda bütün mesleklerle ilgili kokteyl dersler alıyor gel gelelim ben bir kaç işi düzgün, geri kalanları beceremiyorum çünkü bizim okullarımızda doğru düzgün bir şey öğretilmiyor.

  • konuşmasını şuan izliyorum ve yazmak için yarıda kestim. hayatımda gördüğüm en yürekli insanlardan biri. helal olsun.

  • bir ofiste calisanlar aralarinda konusmaktadir..

    - benim hatun tatile fransa ya gidecek, gezsin hava alsin dedim.
    - benimki de phuket istiyordu, kiramadim gonderiyorum..
    - benim esim de fiji ye gidicem diye tutturdu, biletini aldik.

    birisi cayciya donup dalga gecer gibi:

    - ee ali emmi sen nereye gonderiyosun yengeyi?

    - ben bi yere gondermiyorum yegenim, yengenizi kendim s.kecem..

  • alternatif müziğin ilk örneği olarak gösterilen, tarifen metal ve punk müziğin karışımı olan aslında tam olarak özel bir tanımı olmayan ve kendine özgü bir sound oluşturmuş çok hoş bir müzik akımı. temsilcileri ve iyi örneklerini şöyle sıralayabiliriz nirvana, alice in chains, pearl jam, temple of the dog, green river, screaming trees, tad, soundgarden, mudhoney, mother love bone, swallow, fluıd, melvins and wipers. kendileri imaj kaygıları olmadan bir bölümü daha çok punka bir bölümü daha çok metale yatkın, genelde metal sololarına ve vokaline pek rastlamadığımız ama punk gibi de fazla tekdüze ve hızlı olmayan içinde bolca varyasyonlar görülen müzik çeşidi zamanla tükenmiş ve şu an grunge diye adlandırabileceğimiz pek bir grup (hiç mi desem) bulunmayan bir hale gelmiştir. yine de dinlemesi ve keşfedilmesi had safada tavsiye edilir...
    müzik tarihinin bir dönemine damgasını vurmuş, leke izi aşınsa bile asla çıkmayacak müzik akımı.

  • biz burda söylüyoruz bu hayvanlar tehlikeli diye ama hayvansever duyarı kasıp olayın ciddiyetini anlamıyorlar. bak netflix’te asya’nın en tehlikeli 72 hayvanı belgeselinde sokak köpekleri de var. üstelik türkiye’nin de adını geçiriyorlar. niye medeni şehirlerde böyle olaylar olmuyor. çünkü sokakta köpek yok.

    edit: şu entryde hayvan düşmanı diyorlar. arkadaşım ben olaya sevinmedim. tek derdim rahatça işe gidip gelebilmek köpek kovalamadan.