hesabın var mı? giriş yap

  • darbe girişimi soruşturmalarındaki kilit uygulama.

    15 temmuz darbe girişiminden bu yana görevden alınan ve tutuklananlar hakkındaki en yaygın işlem gerekçesi, bylock kullanmak olarak yansıyor. cumhuriyet halk partisi bilgi ve iletişim teknolojileri genel başkan yardımcılığı’nın erdal aksünger’in başkanlığında bylock uygulamasıyla ilgili bir rapor hazırlandı. teknik özellikleri ve hakkındaki tartışmaları derledik: bylock nedir, kimler kullanıyor, savcılık ifadelerinde hakkında neler söylendi?

    bylock nedir?
    bylock, geliştiricisi tarafından “kullanıcılar arasında askeri seviyede şifrelenmiş, güvenli ve gizli iletişim olanağı sunan bir iletişim uygulaması” olarak tanımlanan mobil uygulama.

    android ve ios işletim sistemleri için geliştirilerek google play ve apple appstore uygulama mağazalarında yayımlanan bylock’un pazara ilk olarak 2014 yılı başlarında, abd’de yaşadığını belirten david keynes isimli bir geliştirici tarafından sunulduğu biliniyor.

    bylock, kullanıcılar ve gruplar arasında şifrelenmiş, güvenli haberleşme olanağı sağlamak üzere geliştirilmiş bir uygulama. bu imkanı sunan diğer uygulamalarda olduğu gibi, uygulamanın sahibi veya sunucularını barındıran taraflar, kullanıcılar arasındaki yazışmaları göremiyor ve konuşmaları dinleyemiyor.

    bugün bu tür iletişimde kullanılan en popüler uygulama olan whatsapp başta olmak üzere tüm mobil uygulamalar şifrelenmiş, uygulama sahibi tarafından dahi görülemeyecek iletişim olanağı sunduğunu iddia ediyor. ancak bylock’un çıktığı günlerde, whatsapp şifresiz olarak çalışmaktaydı ve diğer birçok uygulama henüz kullanıma açılmamıştı.

    bylock’un mit tarafından kırıldığı iddiaları üzerine yapılan incelemelerde, uygulamanın amatör yazılımcılar tarafından geliştirildiği, iddia edildiği gibi askeri düzeyde bir şifreleme yapamadığı, kullanıcılara ait birçok bilgiyi kolayca okunabilir yapıda sakladığı ortaya çıkmıştı.

    internet arşivlerine göre, bylock 2014 sonbaharında geliştiricisi tarafından uygulama mağazalarından kaldırıldı. geliştirici david keynes o tarihte;

    -1 milyon civarındaki “beklenmedik sayıdaki” kullanıcının yüküyle başa çıkmakta zorlandığını,
    -orta doğu kaynaklı zararlı trafiği önlemek amacıyla bu bölgeden gelen bağlantıları engellediğini,
    -bağlantı sorunları yaşayan kullanıcıların vpn (sanal özel ağ) üzerinden bağlanmaları gerektiğini, bylock++ adını verdiği yeni uygulama üzerinde çalıştığını açıklamıştır.

    uygulamanın bilinen en son versiyonu 26 aralık 2014 tarihlidir. bylock++ olarak isimlendirilen uygulamanın pazara sürüldüğüne dair güvenilir bir kaynak bulunamıyor, ancak haziran 2015'te bazı internet sitelerinde bylock++ uygulaması olarak dosyalar yayımlandığı görülüyor.

    halen google play ve apple app store’da bylock veya bylock++ uygulaması bulunmuyor. bylock’un sahibi olarak görünen david keynes ismi araştırıldığında, yazılım ve uygulama dünyasında hizmet gösteren kişiler tarafından sıklıkla kullanılan linkedin, github, stackoverflow, twitter gibi sosyal ağ ve geliştirici sitelerinde hesabının bulunmuyor. david keynes tarafından yapıldığı kabul edilen sadece iki açıklama bulunmakta, bunlar da wordpress.com üzerinde açılmış ücretsiz bir blog sayfasında bulunmaktadır.

    chp’nin yayınladığı raporda “kısa sürede 1 milyona yakın kullanıcıya hizmet verdiği söylenen bir uygulamanın, kişisel çabayla sürdürülmesi ve finanse edilmesi, bu işin doğasına aykırıdır. normal şartlarda bylock’un bu alanda hizmet veren bir şirket tarafından satın alınması veya yatırımcı alarak büyüme yoluna gitmesi beklenirken, uygulama mağazalarından çekilmiş ve küçülmek amacıyla çeşitli teknik önlemler alındığı söylenmiştir. bu durum sıradışıdır, dikkat çekicidir.” deniliyor.

    bilim, sanayi ve teknoloji bakanı faruk özlü, eylül 2016 tarihli aa editör masası mülakatında, ‘bylock’ mesajlaşma yazılımına ilişkin, “o kriptolu bir yazılım, onun bile bizim işten çıkardığımız eski tübitak çalışanları, yani fetö yapılanmasına mensup kişiler tarafından geliştirilmiş olacağı yönünde kuvvetli tespitlerimiz var. yaklaşık 215 bin kişinin haberleştiği bir ağ ve kriptolu bir yazılım bu. bu yazılımı tübitak’ta çalışan malum yapıya mensup kişilerin geliştirdiği yönünde elimizde ciddi veriler var” açıklamasında bulundu.

    15 temmuz öncesine bakıldığında, bylock hakkında uluslararası basında da haber yapılmadığı ve uygulamanın teknoloji haber sitelerinde konu edilmediği görülüyor. chp’nin raporunda konuyla ilgili “oysa 1 milyon kullanıcıya ulaşan bir uygulamanın en azından teknoloji haber sitelerinin ilgisini çekmesi beklenirdi.” ifadesine yer veriliyor.

    15 temmuz sonrasında bylock hem türkiye medyasında hem de uluslararası basında hızla ilgi görmeye başladı. konuyla ilgili ilk haber, 29 temmuz’da wall street journal tarafından yapıldı. mit kaynaklarından alınan bilgilerle yapıldığı ifade edilen haberde;

    -türk istihbarat birimlerinin darbe girişiminden aylar önce internetteki sohbet odalarında milyonlarca gizli mesajı deşifre ettiği,
    -darbe girişimiyle ilgili herhangi bir bilgiye denk gelmedikleri,
    -mit ile işbirliği içinde çalışan abd istihbarat birimlerinin de darbe girişimini göremedikleri,
    -gülen hareketi mensuplarının 2014 yılından itibaren şifreli mesajlaşma uygulaması bylock’u kullanmaya başladıkları,
    -2015 sonunda mit’in bylock’u keşfettiği, sistemin kırılmasıyla milyonlarca mesajın deşifre edildiği, 40.000 ismin tespit edildiği, bunların 600 kadarının fetö ile ilişkili olduğundan şüphe edilen yüksek rütbeli subaylar olduğu,
    -mit’in bylock sistemine girmesinden kısa bir süre sonra cemaatin durumu fark ederek “kırılamaz” nitelemesi yapılan başka bir uygulamaya geçtikleri,
    -mit’in deşifre ettiği dosyaları bahar aylarında hükümet ve diğer türk istihbarat birimleriyle paylaştığı ifade ediliyor.

    milliyet’ten tolga şardan’ın haberine göre, “fetö/pdy” soruşturmalarında bylock kullanımıyla ilgili 24 aralık 2014 tarihi bir milat olarak kabul ediliyor. bylock’un bu tarihten önce herkes tarafından kolayca indirilebilmesi nedeniyle bu tarihin milat olarak seçildiği belirtiliyor. bu tarihten sonra telefonlara yapılan program yüklemelerin ise soruşturmada konu edilen suçlamalarda şüphe unsurunu güçlendirdiği savunuluyor. bu tarihten sonra asıl veritabanı kanada’da olan programın türkçe’ye güncelleyip cemaat tarafından kullanılmasının sağlandığı ifade ediliyor.

    anadolu ajansı muhabirinin emniyet kaynaklarından aldığı bilgiye göre, izmir’deki “fetö/pdy” soruşturmalarında ifade veren kişiler, “bylock” kullanımına ilişkin önemli bilgiler verdi. 17–25 aralık sürecinden sonra telefonlarının dinlenebileceği düşüncesiyle tedbir almaya başladıkları, üst düzey mensupların ise güvenli iletişim konusunda cemaat içi seminerler verdiği bilgisi yer aldı.

    emniyetteki ifadesinde telefon dinlemeleri konusunda 17 aralık 2013'ten sonra tedbir alınmaya başladığını belirten bir kişi, şunları söyledi:

    --- spoiler ---
    “17 aralık 2013'ten sonra telefonlardaki dinlemelerle ilgili tedbir almaya başladık. türkiye’de bulunan tüm telefonların güvenlik zafiyetleri bilindiği ve dinlenmesinin de çok kolay olduğu sohbetlerde anlatılıp toplantılarda görüşmelerimizi lıne, whatsapp, viber, hi, kakoa talk, coverme benzeri programlar üzerinden yapmamız söylendi. sonra bu programların da güvenlik zaafiyeti olduğu gerekçesiyle kullanımından vazgeçildi. sonrasında kritik noktalara bakan herkes bu bylock denilen programı kullanmaya başladı. herkes bize mutlaka kullanmamız gerektiği söylenen bu bylock üzerinden mesajlaşarak bilgi alışverişini sağladı.”
    --- spoiler ---

    bir başka kişi ise, gülen’den geldiğini belirttiği “tüm üyeler bylock programı üzerinden görüşmeler yapsın, normal telefonla görüşme yapanlar hizmete ihanet etmiş olur” talimatıyla bylock kullanımının örgütte zorunlu hale getirildiği, başlangıçta ingilizce olarak yazılan uygulamanın sonrasında “turquoise” adlı güncellemeyle türkçeleştirilerek, türkiye yapılanmasında da yaygınlaştırıldığını ortaya koydu.

    bylock programınının appstore ve google play gibi kamuya açık mobil uygulama mağazalarında bulunmadığı, ancak telefona dışarıdan flaş bellekle yüklenebildiği bilgisine ver verilen ifadelerde, programın tercih edilmesinin nedeninin başlıca nedeninin ise “sanal ağ bağlantısı sağlayan vpn programlarıyla çalışan yapısı nedeniyle, görüşmelerin yurt dışı serverler üzerinden yapılmasını sağlaması, bunun da örgüte istihbarat çalışmalarına takılmama imkanı vermesi” olduğu ayrıntıları yer aldı.

    bir başka kişi ise bylock’un yüklenmesi ve çalışmasına ilişkin, ifadesinde şu bilgileri aktardı:

    --- spoiler ---
    “kendimiz bir isim ve bir adres belirliyoruz. bu adres hotmail, gmail veya yahoo gibi bir adres olmamakla birlikte kısa bir isim ve rumuz olarak belirledikten sonra bir rakam, bir harf ve bir karakter kombinasyonundan oluşan en az 8 karakterli bir şifre oluşturmanız gerekiyor. şifre oluşturulduktan sonra sisteme türkiye haricinden başka bir ülkenin serverı üzerinden bağlantı sağlanıyor. bu bağlantı genellikle abd üzerinden gerçekleşiyor. bylock veri tabanı kanada’dır. bylock üzerinden gönderilen mesajlar, mesajı gönderdikten sonra alıcı tarafından silinmemiş ise 24 saat içerisinde sistem tarafından otomatik olarak siliniyor. yine gönderici mesajı gönderdikten sonra mesajı telefonundan silerse, alıcı mesajı okuduktan sonra sistem mesajı otomatik olarak siliyor. bylock içerisinde gelen mesajlardan telefonların özelliklerine göre ekran görüntüsü kopyası alınabiliyor. bir de bylock ana sayfada bir kişi bir başka kişiyi eklemediği sürece birbirleri ile mesajlaşamazlar. bu sistem üzerinde grup kurma özelliği mevcut değildir. birbirlerini ekleyen kişiler sadece dm (direkt mesaj) şeklinde görüşme yapabilmektedirler. bu program üzerinden fotoğraf, pdf dosyası veya video paylaşımı yapılamaz sadece mesajla yazışma programıdır.”
    --- spoiler ---

    fethullah gülen cemaati ile ilişkilendirilen hesaplardan @gultekinbibar, 25 aralık 2014 tarihinde twitter hesabından paylaştığı tweet’te “bylock kullananlara tavsiyem bunu çizin” diyerek uygulamanın giriş ekranındaki çizim alanına arapça allah yazılmasını önerdi.

    mhp genel başkanı devlet bahçeli, 22 eylül 2016'da yaptığı açıklamada bylock’ta 215 bin kişinin sistemde olduğunu, ancak bunların 50 bininin bilgilerinin bulunduğunu belirtti. bahçeli, operasyonlarda düzenlenen baskınlarda tespit edilen dolar banknotlarının üzerindeki seri kodlarının bylock sistemine giriş şifreleri olduğunu iddia ederek şu değerlendirmeyi yaptı:

    --- spoiler ---
    “bylock kullanan kamu görevlileri görevlerinden atıldı. 160 bin kişinin kim olduğu merak konusu, iş çevresi, siyasetten isimler olabilir. bunların açığa kavuşturulması gerekiyor. bylock sisteminin kurulmasından itibaren referans sistemi kullanılıyormuş. tanıdık olmayanın sisteme girmesi imkansız. örgüttekilere verilen f serisindeki bir dolarların seri numaraları ise bylock sisteminin giriş şifresi olarak kullanılıyormuş”
    --- spoiler ---

    bylock kullananların durumu
    eylül 2016 sonu itibariyle, ohal kapsamında işten el çektirme, memurluktan ihraç ve tutuklama işlemlerinin önemli bir kısmının “bylock yüklemek” iddiası üzerinden yürütüldüğü görülüyor.

    hakkında işlem yapılan kişilerin bir kısmı uygulamadan habersiz olduğunu belirtmekte, bir kısmı da telefonlarına başkaları tarafından yüklendiğini anlatmaktadır.

    yerel emniyet birimleri, savcılar ve hakimler, tc kimlik no—telefon numarası şeklinde hazırlanmış ve soruşturmanın gizliliği nedeniyle şüpheliler ve vekilleri ile paylaşılmayan listeler üzerinden arama, gözaltı ve tutuklama işlemleri yapıyor.

    ekim 2016'nın başında hatay 2. ağır ceza mahkemesi’nin bylock isimli haberleşme programında kaydı olduğu belirtilen bir şüpheli hakkında verdiği karar sosyal medyada tartışma konusu olmuştu. mahkeme, kararda savcılığın iddianameyi yeterince delillendirmediğini gerekçe göstererek iddianameyi savcılığa iade etti. kararda, “kişilerin lekelenmeme hakkı ve eksiksiz soruşturma ve tek celsede duruşma” prensiplerine değinildi ve “soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcılarının makul sürede bütün delilleri toplamaları, sadece mahkumiyetle sonuçlanacağını değerlendirdikleri hususları dava konusu yapmaları, beraatle sonuçlanacağını değerlendirdikleri eylemleri dava konusu yapmamaları, yani bir nev’i filtre görevi yapmaları gerekir.” denildi: https://haber.140journos.com/7ee3c2b2e1be

    whatsapp’ın 5 nisan 2016'da uçtan uca şifreleme güvenlik duyurusunu yayınlamasıyla birlikte güvenlik nedeniyle farklı uygulamaları kullanan birçok kullanıcı, whatsapp kullanmaya başladı.

    darbe girişiminin ertesi sabahı ise, 16 temmuz 2016'da anadolu ajansı’nın yayınladığı görüntülerde, darbeci bir askerin ele geçirilen telefonunda darbecilerin irtibatlarını whatsapp üzerinden kurduğu görülmüştü.

    chp genel başkan yardımcısı erdal aksünger başkanlığında yayınlanan bylock konulu, 5 ekim 2016 yayın tarihli dosyaya 140journos web sitesinde ulaşmak için: https://haber.140journos.com/b0cef225641c

  • -evet sayin seyirciler, simdi de televizyonunu yeni acanlar icin haber bultenini tekrar sunuyoruz.
    - a-aa!
    - saka lan saka. sokayim televizyonunu yeni acanlara..
    - oha
    - hele televizyonu hala kapali olanlara iyice kafam girsin!
    - yuha!

  • hala steam boykotu diyenleri görünce bugüne kadar niye geçmemişler şaşırdım açıkçası. adamlar yıllardır senin saçma sapan kuruna rağmen tl ile satış yapıyordu, baktılar düzelecek gibi değil en sonunda dolar yaptılar. ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durumu sorun edip sokaklara dökülmesi gereken insanlar hala steam boykotu peşinde. bu kafada adamlara her şey müstehak. boykotu seçimlerde bütün ülke yapacaktı. o tren kaçtı artık. steam yerinde olsam daha da fiyatları arttırırım. çünkü steam boykot diyenlerin anlayacağı dil bu.

  • evde cok sık pisirilmeyen kabuklu bir deniz urunu pisirilmistir o gun.

    + yemem bunu.
    - daha önce beğenmiştin?
    + bu tadı kez güzel gelmedi, bilmem.
    - senin bu beğenmediğin yemeği hayatında hiç görmeyen cocuklar var dunyada!
    + cok sanslilarmis.

  • 27 subat 2015 galatasaray sai k. erciyesspor maci basligi altinda suna benzer bir entry okumustum:

    "diger takim taraftarlarinin unuttugu bir sey var: son haftalarda galatasaray ile sampiyonluk yarisina girerseniz kaybedersiniz. icinde galatasaray'in olmadigi bir sampiyonluk yarisini herkes kazanabilir ama boyle bir yarista gecilmek galatasaray'in genlerinde yoktur."

    bunlarin yazildigi tarih 22.haftaya tekabul ediyor; ligin bitmesine daha 12 hafta var.
    simdi yeniden bakacak oldum o entry'ye ama yazar ya hesabini kapatmis ya da ucurulmus.
    ne diyeyim, takimimi benden daha iyi tanidigi icin kutluyorum kendisini.

  • maalesef türkiye'de nüfusun %88.12'sini oluşturan insanlardır. küsüratlı sayı verdim ama sallamıyorum ne yazık ki.

    sadece uçak için de geçerli değil, ido, vapur, yavaşlaması ile kapıları açılması arasında belli bir zaman bulunan, aklınıza gelebilecek her türlü ulaşım vs. aracında mevcut bu insanlar.

    uçak tekerlekleri piste değdirdiği an hemen kalkıp yukardan bavulu alırlar. 10 saniye sonra bir bakmışsınız koridor boydan boya esmer insan dolu. manyak mısınız oğlum, ne güzel oturmak varken niye ayakta bekliyorsunuz? otur otur kıçınız mı ağrıdı? yoksa bize "ben böyle uçak yeryüzüne temas eder etmez kalkan bir adamım, o kadar da rahatım, sülalem rahat. her gün uçuyorum yahu" mesajı mı vermeye çalışıyorsunuz? eğer öyleyse kimsenin sizi tanımadığı ve hayatında bir daha görmeyeceği, görse bile hatırlamayacağı bir ortamda neden neden neden!

    farkındaysanız herkes otursa ve uçak tamamen durduğunda kalkıp gitse, o ayakta beklediğiniz zamandan daha önce uçaktan ayrılacaksınız. ayrıca özellikle turistlere vs. bu insanlar niye ayaklandılar, nereye geldim lan ben böyle gibi anlam kaymaları yaşatmayacaksınız.

    ido'da mesela, bakırköy'e varmadan önce daha zeytinburnu'nda ayağa kalkıyorlar amk. sonra biri kalkınca hepsi kalktığı için itiş kakışta hepsi birden sıra bekliyor asdfsafdsa.

  • devlet hastanesinde çalıştığım dönem. çok roman hastam vardı. bir gün çalgıcı bir adam geldi. psikotik belirtileri var. görüştüm, tedavi planladım. reçete yazacağım, barkodu aldım, ücretli yazıyor, sağlık güvencesi yok yani. hastanın maddi durumunun çok da iyi olmadığı belli.

    antipsikotik ilaçlar oldukça pahalıdır. mümessil arkadaşlardan numune ister, onları bir dolaba koyardım. ücretli hastalara vermek için biriktirirdim numune ilaçları.

    "ben sana bunun bir aylık dozunu vereyim" dedim.
    hasta durdu.
    "kaç para kutusu hocam" dedi.
    200 lira civarı bir fiyatı var, söyledim.
    "hocam, klarnet çalar kazanırım parayı. ben parasıyla alırım. sen bunu işi gücü olmayan birine verirsin" dedi.

    o sabah başörtüsü bile en az 200 lira olan bir kadın, benden numune ilaç istemişti. onu düşündüm, bunu düşündüm. eyvallah deyip gönderdim hastayı.

    insanları etiketlemek kadar kötü bir şey yok şu hayatta. ömründe romanla oturup iki kelam etmemiş insanlar, onları kötü ilan eder. tehlikeli yanları vardır, kanunla araları limonidir ama güzel yürekleri vardır.

    dipnot: hastalar iyileştiklerinde teşekkür mahiyetinde hediye getirir bazen. bu bahsettiğim hastam iyileşince teşekkür etmek için klarnetini getirip çalmıştı benim için. gel de sevme bu insanları.