hesabın var mı? giriş yap

  • bir protozoon olan toxoplasma gondii’nin neden olduğu bir enfeksiyondur. toxoplasmosis doğumdan önce enfekte olan bebeklerde (annelerinin gebelik sırasında enfeksiyona yakalanmaları nedeniyle) ve bağışıklık sistemi zayıf kişilerde ciddi hastalık tablosu şekillendirir.

    gelelim toxoplasmosis ile ilgili akla gelen sorulara (sorular ve cevapları centers for disease control and prevention adlı kurumun kedi sahipleri için önemli bilgiler isimli bilgi notunda çevrilmiştir)

    toxoplasmosis’in yayılmasında kediler nasıl bir rol oynar?
    kediler toxoplasma enfeksiyonuna, enfekte rodentleri, kuşları, diğer küçük hayvanları ya da enfekte bir kedinin dışkısıyla kontamine olmuş herhangi bir şeyi yiyerek yakalanırlar. enfekte olduktan 2 hafta sonra dışkılarıyla parazite ait ookistleri yaymaya başlarlar. ookistler kedi dışkısıyla dışarı atıldıktan bir ya da iki gün sonra enfektif hale gelirler. ookistler dış ortamda aylarca yaşayabilir ve toprağı, suyu, meyve – sebzeleri, çocuk bahçelerindeki kum havuzlarını, meraları, kedi kumlarını, kısaca kedilerin dışkılayabileceği her yeri enfekte ederler.

    insanlar toxoplasma enfeksiyonuna nasıl yakalanırlar?
    - enfekte kedi dışkısıyla kontamine gıdaları, suları ya da kazara toprağı tüketerek.
    - toxoplasma ile enfekte hayvanların (özellikle domuz, koyun ya da geyik) etini çiğ ya da az pişmiş tüketerek.
    - eğer anne gebeliği sırasında toxoplasma ile enfekte olmuşsa doğmamış çocuğuna etkenleri bulaştırarak.

    toxoplasmosis’in semptomları nelerdir?
    sağlıklı bağışıklık sistemine sahip bireylerde:çoğu insan toxoplasma ile enfekte olduğunu bilmez. hastalık çok hafif seyreder. bazı kişiler birkaç hafta süren kas ağrıları ve büyüyen lenf nodülleri nedeniyle nezle olduklarını düşünürler. nadiren göz hastalığı şekillenir. bazı kişilerde ise hiçbir semptom şekillenmez.

    zayıf immun sisteme sahip bireylerde: ciddi semptomlar ortaya çıkabilmektedir. hiv enfeksiyonuna sahip bireylerde en sık karşılaşılan semptomlar başağrısı, ateş, kafa karışıklığıdır. diğer semptomlar ise nöbetler, zayıf koordinasyon, mide bulantısı ve kusmadır.

    doğumdan önce enfekte olan bebeklerin çoğu doğumda herhangi bir semptom göstermez. bununla birlikte pek çoğunda ilerleyen yaşlarda görme kaybı, zihinsel gerilik ve nöbet gibi semptomlar gelişebilir.

    kendimi toxoplasmosis’den nasıl korurum?
    - kedinizin kumunu günlük değiştirin. ookistlerin enfektif hale gelmesi bir günden fazla sürer.
    - eğer gebe ya da zayıf bağışıklık sistemine sahipseniz, başka birinin kedi kumunu değiştirmesini sağlayın. bu mümkün değilse tek kullanımlık eldivenler giyin ve elinizi yıkayın.
    - evin dışına koyduğunuz kedi tuvaletinin üzerini kedinizin dışkılamayacağı zamanlarda kapatınız (enfekte herhangi bir kedinin dışkılamasını önlemek için).
    - sokak kedileri ve özellikle yavrularından sakınınız. genç kediler dışkılarıyla daha fazla ookist saçarlar.
    - çiğ et tüketmeyiniz. etin iç sıcaklığının 75 °c’ye ulaşmasını sağlayın.
    - çiğ etle temas eden bütün mutfak malzemelerini (bıçaklar ve kesme tahtası gibi) yıkayınız.
    - eğer zayıf bağışıklık sistemine sahipseniz, bir hekime başvurup durumunuzu anlatmanız ve toxoplasma ile enfekte olup olmadığınızı tespit etmek için kan testi yaptırmanız büyük önem taşımaktadır.

    kedimi toxoplasmosis’den nasıl korurum?
    kedinizi toxoplasmosis’den korumanız aynı zamanda kendinizi de korumanıza yardımcı olur.
    - kedinizi ticari kuru ya da konserve mamalarla besleyin.
    - kedileri asla çiğ etle beslemeyin. bu et toxoplasma enfeksiyonunun kaynağı olabilir.
    - ev kedilerini evde tutun. böylece küçük hayvanları (fare gibi) yiyerek enfekte olmasını engelleyebilirsiniz.

    kedi beslemekten vazgeçmeli miyim?
    hayır, kedi beslemekten vazgeçmek zorunda değilsiniz. kediye sahip olmak hasta olacağınız anlamına gelmez. aynı zamanda enfekte kediye dokunmanız da parazitle temas edeceğiniz anlamına gelmez, çünkü kediler paraziti kıllarında taşımazlar. ek olarak evlerde beslenen kediler avlanamazlar ve toxoplasma ile enfekte çiğ et yiyemezler. fakat yine de hamileyseniz, gebe kalmayı planlıyorsanız ya da zayıf bir immun sisteme sahipseniz, kendinizi enfeksiyondan korumanız büyük önem taşımaktadır.

    toxoplasmosis tedavi edilebilir mi?
    evet. toxoplasmosis için tedavi vardır. sağlıklı bireylerde birkaç haftadan birkaç aya kadar değişen sürelerde hafif semptomlar görülür ve tedaviye ihtiyaç duymadan enfeksiyon atlatılır. bununla birlikte toxoplasmosis’e bağlı göz hastalığı şekillenen sağlıklı bireylere tedavi tavsiye edilmektedir.

    gebeliği sırasında enfekte olan kadınlar, doğmamış bebeklerini de toxoplasmosis’den koruyabilen ilaçlarla sağaltılabilmektedir. anne ve bebek gebelik süresince ve bebek doğduktan sonra yakından takip edilmelidir.

    kaynak: http://www.cdc.gov/parasites/toxoplasmosis/

  • pop müzik listelerini sarsacak yeni hit parça.

    nakaratı şöyle:

    yazgımla kanlı bıçaklı
    hükümet hep alacaklı
    hayalim üç kelime
    o da şöyle vali mutlu tutuklu

  • sebebi sinüsün daha bizden olması değildir. bilakis sinüs karşı mahallenin güzel kızıdır. daha uzaktır, ulaşılmazdır. kosinüs işe komşu kızıdır. yakındır, tanıdıktır. sen küçükken kosinüs büyük görünür, dünyada ondan güzeli yoktur. ama sen büyüdükçe kosinüs gözden düşer, sinüs de gözünde büyümeye başlar. ama hiçbir zaman sinüs seninle bir olamaz çünkü bu aşk üçgeninin kurallarını ihlal eder.

    (bkz: iç açının günlüğü)

  • polis bir yakınımdan direkt alıntı.

    "polis okulunu bitirdik bizi ilk istanbul aksaray'a verdiler. çevik kuvvet. bir gün aksaray'da bizim arkadaşların da takıldığı bir lokantaya girdim. yemeklerinin lezzetli olduğunu söylemişlerdi. kuru fasulye pilav istedim. garson getirdi ama atar gibi bıraktı tabakları önüme. yemekleri bu kadar güzel olan bir yerin personelinin bu kadar suratsız olması ilginçti tabi. neyse yemeğimi bitirip kasaya yöneldim. "abi elinize sağlık valla çok güzelmiş kurunuz" dedim. ve yirmi lira uzattım. adam bir paraya bir bana baktı. "memur bey şaka mı yapıyorsun?" dedi. ben kuru fasulyesini övdüğüme diyor sandım. "hayır dedim valla çok güzel de pek ilgilenen olmadı masayla..." dedim şikayetimi de bildirdim. kasadaki adam altın bulmuş gibiydi. birden "abi allah senden razı olsun be. burada polisler her gün yerler de para veren pek olmazdı. elemanın davranışları için de özür dilerim. o da bu durumdan dolayı böyle davranmıştır. çok özür dilerim" dedi. ben de paramın üstünü alıp çıktım ama çok da şaşırdım. allah haram yemekten korusun bizi ne diyeyim"

  • 9 kişi kalması gereken maçı 11 kişi tamamlıyor.

    her hafta olduğu gibi uydurma bir penaltı kazanıyor.

    ve bu açıklamayı yapabiliyor. pes:) gerçekten pes:))

  • kulağından koku aldığı için değildir. acaba kokunun kaynağı olan yerden herhangi bir ses, bir kablo cızırdaması, bir ocak üstü taşması vs söz konusu mu diye yokluyordur. nesini anlamadınız ki amk. beyin kıvrımları biraz gelişmiş olduğu için sen daha kokuyu almadan adam çoktan proaktif davranarak kaynağına inmeye başlamıştır. zeki insan özelliği bunlar. hızlı düşünen insan işi.

  • terör örgütleriyle vatansever kemalistlerin adını aynı cümlede geçirmeden önce bir ağızlarını çalkalasınlar. kemalistleri kimse kandırmadı, kemalistler kimsenin adamı da olmadı, "ne istedilerse" vermediler de... kemalistler hep, "söz konusu vatansa, gerisi teferruattır." dediler, vatanperverlikten bir adım geri gitmediler. o yüzden, beylik laflar etmeden önce gitsinler bir ağızlarını çalkalasınlar.

    ne dediğini bilmeyenlerin ayrımcı yazısı. (bkz: ajan provokatör)

    edit : gg.

  • çoğu zaman bana nasıl bu kadar sabırlı, sakin, tahammüllü olduğum soruluyor. sanıyorum bunun sebeplerinden biri üniversite okumamış olmam. türkiye'de sarsılmaz ast üst ilişkisiyle, statükocu yapısıyla, kraldan çok kralcılığı ile, kayırmalarıyla, kaydırmalarıyla, entrikalarıyla tam bir ortaçağ derebeyliği zihniyetiyle yönetilen bu kurumlarda örselenmediğimden cebimde bolca tahammül kaldı diye tahmin ediyorum.

    savcılığa verdiğim her 10 ifadeden 7'si öğretim üyelerinin şikayetleri üzerine oluyor. asker değil, adnan hoca değil, milletvekili değil. bu öğretim görevlileri "eleştirel düşünce", "fikir ifade özgürlüğü", "mantıksal çözümleme" öğretecekler.

    siz kimsiniz yahu? kendinizi ne zannediyorsunuz? kim sizi bu kadar havalara çıkardı? paper'larınızı alsam, önce intihalleri ayıklasam, sonra da yerel, ucuz, parayla makale yayınlayan mecralardaki yayınlarınızı elesem, h-index'inizi hesaplasam bir avuç düzgün insan kalırsınız. onlar da zaten öğrenciyi düşmanıymış zannetmeyenler çıkar. geri kalanınız hayata daha iyi bir akademisyen, daha iyi bir eğitim adamı, daha iyi bir insan olarak tutunmak yerine zamanında bedelini biat ederek ödediğinizi düşündüğünüzden aynı bedeli ödetmeyi hak gördüğünüz o çürük sistemin boktan çarklarını yağlamaktan başka bir iş yapmıyorsunuz.

    o çarkın içinde onunla beraber kül olup gideceksiniz. yerinize yepyeni aklı beyni açık bir nesil gelecek. sizi ne kimse hatırlayacak ne de kimse size minnet duyacak. tarih sizi ufak puntoyla ufak utanç dolu bir paragrafa sıkıştırdığıyla kalacak.

    sizin vereceğiniz eğitimin bende eksik olmasından dolayı da son derece memnunum. gelecekteki tercihlerimi de sizin gibilerin olmadığı bir dünyadan yana yapmaya devam edeceğim.

  • entry girerken bazen kelimelerin yazımları hakkında şüpheye düşüp, doğru yazılışını teyit etmek için google veya sözlüğün başlık ara butonunda kelimeyi aratmak.

    not: bu itirafta beni mal kılan detay ise aynı zamanda bir türkçe öğretmeni olmam.