ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
efendi erkeğin önünde sonunda kazanacak olması
-
efendi adam eninde sonunda kazanacakmis. 34 yasina geldim hala kazanamadim. katar ligi miyim ben bu yastan sonra mutlu olayim
30 ağustos 2020 ötv zammı
-
(bkz: halk ağır vergiler altında eziliyordu)
doğur, büyüt, okut, besle; yüzük alsın fedex'le.
haberi yok vatandaştan, yaşıyor altın kafeste.
utanmadan soruyor, hem de tek bir nefesle;
ne işi var vatandaşın bmw ve mercedes'le?..
12 rebiulevvel 1436 nakliyye-i yurt içi rezaleti
-
şahsımı namüsait kederlere sürükleyen rezalettir.
nakliyye-i yurtiçi denen şirket-i bihayriyye evime gelib zili çalmadan kapıya "zatı-ı alinizi ziyaret ettik ama namevcuttunuz" belgesi yapıştırmışlar. hemen umumi merkezlerine telgraf çektim, 3 aydır bekliyorum hala cevab vermediler. ziyadesi ile mağdur olmuş durumdayım. bir daha asla nakliye için kendilerini tercih etmeyeceğim.
arap defol
-
mülteci istemeyenler nazidir algısı oluşturmak için arapların da yazmış olabileceği duvar yazısı.
6 mayıs 2021 beyoğlu'nda esnafa saldıran terörist
-
senin o tas kafa traşını si. dedirtmiş terörist içeren kayıt.
16 şubat 2014 beşiktaş bursaspor maçı
-
tribünler tıklım tıklım. beşiktaş tribünü herkesçe bilinir. kimse oturarak maç izlemez. kuzey kale arkası tribündeyim. maç sıkıntılı. heyecandan kıpırdayamıyorum. yanımda bi kadın, küçük bi çocuk. anne-oğul maça gelmişler belli ki. kadın kısa boylu, çocuk kucağında ama sahayı göremiyor. ağlamaya başladı. o küçücük dudaklarının arasından şu sözler döküldü:
-anne ben beşiktaş'ı göremiyorum hiç.
aklıma kendi çocukluğum geldi. inönü tribünlerinin merdivenlerinde oturduğum, beşiktaşlı abilerin omuzlarında tezahürat yaptığım günler. o abilerin 'beyler yavaş olun, yavru kartallar var, önden geçsinler.' dedikleri günler...
döndüm hemen kadına; 'abla sizin için de sorun değilse ben alabilirim çocuğu kucağıma. burdan saha daha net görünüyor.' dedim. kadın güldü, zahmet olmasın filan derken çocuk çoktan kucağıma gelmişti. bi görsen sözlük, ne kadar tatlıydı. boncuk gibi gözlerinde yaş var, beşiktaş için döktüğü gözyaşları.
sahayı görüyordu artık. inanılmaz mutlu olmuştu. gözlerinde hala yaş vardı ama kahkaha atıyordu. gözyaşlarını sildim gözlerinden, 'adın ne yavru kartal?' diye sordum. bana da öyle sorarlardı. gözlerime dikti gözlerini, kocaman gülümsedi. 'kartal benim adım.' dedi. o kadar güçlü bi tonla söyledi ki adını, gerçek bi beşiktaşlıydı o, daha şimdiden aşkını hissediyordu siyahın ve beyazın. çok geçmeden almeida gol attı. sarıldık yavru kartalla. almeidaa! diye bağırdık. maç boyunca indirmedim kucağımdan. maç bittikten sonra ayrıldık güzel kartal'la.
bizimkilerin gelmesini beklerken düşündüm neden beşiktaş diye. aslında çok basit. bu renklere gönül verdiğin zaman, öyle bi aşkla bağlanıyorsun ki, nedenler anlamını yitiyor. 5 yaşındaki çocuk bile gözyaşı döküyor uğruna, beşiktaş'ı göremiyorum diyerek ağlıyor. beşiktaşlı olmak tam olarak bu. en saf duygularınla, siyah ve beyaza bağlanmak...
ve teşekkürler beşiktaş'ım. sen dün 5 yaşındaki bi çocuğun gözyaşlarını sildin. onun sevgisine, aşkına karşılık verdin. benim de yalnızlığımı sildin. iyi ki varsın beşiktaş!
vallahi sizi 15 temmuz'dan beter yaparız
-
gün gelir vallahi sizi 30 ağustos'tan beter yaparlar diye karşılık verilmesi gereken içişleri bakanı cümlesi.
meb'in 22.000 öğrenciyi affetmesi
-
milli eğitim bakanı mahmut özer’in emriyle, 11. sınıfta okula hiç gelmeyen veya uyuşturucu, bıçakla yaralama dahil disiplin suçundan sınıfta kalan 22 bin öğrenci, hiçbir şart aranmadan 12. sınıfa geçirildi.
devlet, hapishaneleri okula çevirmeye çalışırken meb okulları hapishaneye çevirmeye çalışıyor.
uyuşturucudan ve adam yaralamadan atılan adam okula nasıl geri alınır aklım almıyor.
ondan sonra ekşi sözlükte “öğretmenler fazla maaş alıyor , yazın taş ocaklarında çalışsınlar” demeyi biliyorsunuz. gelin de bu tiplerle uğraşın bakalım okulda.
kaynak
edit: ya arkadaş siz gerçekten kafayı yemişsiniz. sistem çökmüş, müfredat desen içi bomboş. müdürler, yöneticiler desen hepsi torpilli, işten anlamıyorlar, despotlar. hepinizin çocuğu einsten… öğretmenler milyon lira maaş alıyor(!) (ki ben 11.000 lira maaşla 6.500 lira kira ödüyorum)
ama bir tek öğretmenler suçlu öyle mi?
iş emaillerindeki vahim klavye hataları
-
"evet silindirik sizde, daha oval olan parca bizde olacak." bu yazmam gerekendi. gelin görün ki sikindirik yazmistim ve cc'ye aldigim kisi de özelden kahkahalar atarak gün boyu dalga gecmisti. allahtan maili yine ekipten bi arkadasa atmistim da babalara gelmedik
16 yaşında hala babasından harçlık alan tip
-
sabah 2,5 yaşındaki kızımı karşıma aldım konuştuk.2,5 yıldır ekmek elden su gölden yaşıyor.üzerindeki sorumluluğu anladı ve hemen elemenonline sitesine girip cv'sini doldurmaya başladı.
iş bulabilecek yazarların yeşillendirmesini diliyorum.