hesabın var mı? giriş yap

  • insanın kapı zili üstünden babanın isminin yazılı olduğu kağıdı söküp, kendi isminin yazılı olduğu kağıdı taktığı an. ufacık kağıt parçasının nasıl olur da bu kadar ağır olabileceğini açıklayabilecek herhangi bir bilim yok.

  • çoğ enteresan bir keşfim:

    the nurse said "bed time!"
    "bed time" said the nurse
    "bed zamanı" said the nurse
    bed zamanı said nurse
    bediüzzaman said nursi

    açıklayın hadi!!?

  • - cinayet saati napıyodun.
    - mbappe'yi kesiyordum.
    - cinayet saatini nerden biliyorsun?
    - ben hep mpabbe'yi keserim.

    hasan ali kaldırım

  • biz orta asya'da mis gibi takılıp kımızımızı içip ata binecektik. her yer ova dümdüz, oh doğayla iç içe takılacaktık. bok vardı oradan kalktınız geldiniz de bula bula bu dandik anadolu coğrafyasını buldunuz yurt edinecek. ne depremi biter, ne afeti biter, ne savaşı biter, ne arabı biter, ne yunanı biter, deli olursun! sizin ben vizyonunuzu skeyim ata gibi! aq göçebesi otursana oturduğun yerde, sanki bana amerika'yı keşfedecekte yeni dünya'da alemlere akacak!

  • cumhurbaşkanı erdoğan, atatürk havalimanı'na yaptığı ziyaretten sonra açıklamalarda bulundu. saldırının yaşandığı alana giden erdoğan, burada yetkililerden bilgi aldı.

    havalimanındaki bir taksicinin sosyal medyada, saldırının ardından şoförlerin yaralılardan ve yolculardan çok fazla para aldığına dair iddiaların hatırlatması üzerine, erdoğan, şu açıklamayı yaptı:

    "biliyorsunuz ben bu sosyal medyaya karşıyım. bundan dolayı da bana çok saldırı da oldu. ben bu twitter'a falan hepsine karşıyım ve bunları paylaşmıyorum. kendim de kullanmıyorum. benim adıma kullananlar var, o ayrı mesele. o ahlaksızlığı yapanların ahlaksızlığı kendi üzerinedir. bunları hiç takmayın" ifadesini kullandı.

    http://www.cumhuriyet.com.tr/…hepsine_karsiyim.html

    sosyal medyaya karşısınız tabi çünkü bütün pislikleriniz sosyal medya sayesinde ortaya çıktı, çıkıyor, çıkacak ve yayılacak. havuz medyası sizin sırtınızı sıvazlayıp, pisliklerinizi sürekli örtbas ettiği için, twitter ve facebook sayesinden haberimiz oluyor her şeyden.

    karşısınız çünkü olumsuz eleştiri duymak, okumak istemiyorsunuz.

    karşısınız çünkü insanların sosyal medya sayesinde nasıl haberleşip birlik olduğunu, size karşı omuz omuza mücadele verdiğini gördünüz.

    karşısınız çünkü yeni bir şeyler okumaya, öğrenmeye, paylaşmaya, yardımlaşmaya tahammül edemiyorsunuz. istiyorsunuz ki herkes bir başına olsun, cahil olsun, kandırmak kolay olsun.

  • bu anda çalışkan ahmet içlerinden yakışıklı olana kızar ve yakışıklı olan hababam sınıfı üyesi "bana mı dedin?" çıkışını gösterir. bu karşı atak üzerine çalışkan ahmetin "olayı kişisel algılama, sana demedim sadece" karşılığı etraftaki diğer hababam sııfı üyelerini göstererk attığı "sana, sana, sana, hepinize" nidasıyla anlaşılır. bu anda çalışkan ahmetin inceden de olsa bir 3.5 atma durumunu sezebiliriz ama iyi toparlar allah için.

  • kısa acil terapi süresince kişinin benlik değerlendirmesini sistematik bir şekilde yapmayı sağlayan, klinik psikolog dostu ölçeklendirme biçimi. leopold bellak tarafından kuramsallaştırılmıştır.

    leopold bellak’a göre,

    1. gerçeği değerlendirme (reality testing): iç ve dış uyaranlar arasındaki ayrımın bilinmesi, algılama keskinliği ve uygunluğu, içsel gerçekliğin değerlendirildiğine dair dışsal yansıtma,

    2. yargılama (judgement): eylemin sonuçlarına dair gerçekçi beklenti, söz konusu beklentinin davranışa yansıması, söz konusu beklentinin duyumsama ile uyuşması,

    3. gerçeklik duygusu: kendilik duygusu (sense of reality), gerçekdışılığın (derealization) sınırı, kişilik dağılmasının (depersonalization) sınırı, kendilik (self-identity) ve kendilik değeri (self-esteem), kendilik ve kuşatıcı dünya arasındaki sınırın belirginliği,

    4. dürtü, itki, duyguların düzenlenmesi ve denetimi (regulation and control of drives, affects and impulses): itkilerin doğrudan ifade edilmesi, erteleme düzeneklerinin ne ölçüde etkili olduğu,

    5. nesne ilişkileri (object relations): bağlantılılık halinin türü ve derecesi, ilkellik (primitivity), narsistlik, anaklitik, simbiyotik türde nesne ilişkileri: kişi diğerlerini ne ölçüde kendisinden ayrı görmektedir, nesneni ayrılığı ve sürekliliği,

    6. düşünce süreci (thought process): bellek, dikkat, dikkat yoğunlaşması, kavramsallaştırma becerisi, birincil ve ikincil süreç düşünceleri,

    7. ego hizmetinde adaptif regresyon (adaptive regression in the service of ego): bilişsel keskinliğin regresif nitelikli gevşemesi, yeni biçimlenmelerin oluşumu,

    8. savunma işlevi (defensive functioning): zayıflık veya aşırı işlevsellik, savunmaların başarılı olması veya olmaması,

    9. uyaran eşiği: uyaran alma eşiği, artmış uyaran girişinin denetlenmesi,

    10. otonom işlevsellik: birincil otonom işlevlerin azalması ile gelişen serbestinin derecesi, ikincil otonom işlevlerin azalması ile gelişen serbestinin derecesi,

    11. sentetik-tümleştirici işlev (synthetic-integrative functioning): uyumsuz olanların bağdaştırılma derecesi, olayların etkin biçimde bir araya getirilmesi ve bağlantılı hale getirilmesi,

    12. yönetme yetkinliği (mastery-competence): yetkinlik, kişi var olan yetileri bağlamında hangi ölçüde çevresini etkileyip denetlemektedir? öznel rol (kişinin çevresini etkilediğine dair kendi iç duygusu); ikisi (var olan yetiler ile olduğu düşünülen yetiler) arasındaki fark konusunda ne ölçüde bildiğinin belirlenmesi.

  • kimine göre saygısızlık kimine göre ise değildir. onu tartışmayacağım. sadece ufak bir tüyo vereceğim sizlere. çoğu banka, kartı yanında olmayanlar için t.c. no veya vergi no'yu girerek de sıra numarası verdiriyor.

    hani alışveriş yaptığınız firmalar size fatura kesiyor ya, işte herhangi bir firmanın vergi numarasını oradan bakarak not alın. sıra alırken de o numarayı girip sıra alın. eğer o firma o bankayla çalışıyorsa, sıranız 5 dakikaya gelecektir.

    bizi tercih ettiğiniz için teşekkür eder; yine bekleriz.

    zorunlu edit: bazı bankalarda, bazı görevliler, bazı sorunlu günlerine denk gelindiğinde, bazı uyuzluklar yapabiliyormuş. o yüzden numara alırken bir de normal bir sıra numarası alın da benim kulaklarımı çok çınlatmayın. kahrolsun bağzı şeyler.

  • hindular "brahman" a yani kainatı zatından ve zatının içinde vareden; varettikleri ile hem aynı hem de ayrı olan; hem herşey hem de hiçbirşey olan; ikincisi olmayan bir ve tek; akılla kavranamayacak mutlak gerçekğe inanır. brahman'ın tüm niteliklerin ötesindeki,sıfata bürünmemiş ve tezahür etmemiş haline "nirguna brahman" denir; nirguna, sıfatsız demektir. brahman'ın tüm niteliklerin sahibi, sıfata bürünmüş ve tezahür etmiş haline "saguna brahman" denir; saguna, sıfatlı demektir.