hesabın var mı? giriş yap

  • dünyada her şey hızla lümpenleşiyor lan. bulunduğunuz grup, düşünce her ne olursa olsun bir şekilcilik "bak ben yapıyorum ha" durumu var. işin beni rahatsız eden kısmı bu.

  • alışık olmadığı bir iyilik ile karşılaştığı için buna cevap verme ihtiyacı duyan yayadır.

    aslında bir kültür olması gereken şey ülkemde iyilik haline gelmektedir ne yazık ki. sen arabanda oturduğun yerde konforlu konforlu oturuyorsun, arkanda yol vermekle tıkanacak bir trafik falan da yok... yaya ise yürüyüş eforu sarf ettiği gibi her türlü sıcak, soğuk yağmur, çamur, toz, ekzoz dumanı durumu ile karşı karşıya. tabi ki insan olarak yayanın üstünlüğü olacak, arabaya bindin de o insandan daha büyük bir şey mi oldun?

    ağa - maraba anlayışı genlerimize işlemiş, yani ata binmiş olan ağadır, atı olmayan ona hürmet etmelidir. ancak genel olarak şöyle bir şey de var;
    (bkz: trafikte yol verilince oluşan mahcubiyet duygusu)

    tam tersine haklı gururun bokunu çıkartan yayalar da vardır.

    (bkz: yol verilince ağır ağır hareket eden yaya)
    (bkz: yol verilince küstahlaşan yaya)

  • hakkında okuduklarım doğruysa şu an teknoloji diye kullandığımız şeylerin hemen hepsinde imzası bulunan deha.

    edison, sen de şarlatansın, topsun ibne.

  • bence mevzuat direkt şöyle olsun da kurtulalım. böyle adım adım olması biraz baydı:

    - eğer rte en fazla oyu alırsa cumhurbaşkanı seçilir.
    - eğer bir aday rte'den daha fazla oy alırsa seçim rte en fazla oyu alana kadar tekrarlanır.

  • türkiye birileriyle gurur duyarken ben o tadı alamıyorum. gurur duyulanlar değişiyor; bazen bir katil bazen bir siyasi bazen bir sporcu. gurur duyanlar değişmiyor. elvan söz konusu olunca gurur duyan kitle değişiyor ve açıkçası elvan ile gurur duymanın en güzel tarafı bu..

    kabul etmeliyiz, bu zamanın başarılı türk sporcularına benzemiyor, uzaktan türk olduğunu düşünmeyenler yakınlaştıkça böyle bir ihtimali kaale almıyorlar. başarılı olmuş türk sporcusunun temel özellikleri vardır. başarılı olduktan sonra uzatılan mikrofonları affetmezler. allah affeder rambo affetmez diyenler bizim sporcuların zafer sonrası demeçlerini hiç dinlememiş kişilerdir. türk sporcusu; önce devlet büyüklerine teşekkür eder daha sonra bir tarihteki başarısızlığından dolayı o'nu eleştirenlere sallamaya başlar. ikinci olan sporcumuz ise birinciyi geçebileceğini lakin hakemin, zeminin, rüzgarın, sakatlığının bunu engellediğini söyler. doping kontrolünden kaçıp bütün dünyanın kendine düşman olduğunu iddia eder.

    elvan ise yarışma bittikten sonra süratinin bu kadar olduğunu söylüyor. geçen sene dünya şampiyonasında ikinci olduğu için kimse karşılamaya gitmedi. onlara laf söylesen bir daha yapamazlar ama yok söylemiyor. yahu "devlet bana destek olsun birinci olurum bu daha ne", diye açıklama yap geleceğini kurtar, dört sene yatarsın sonra sakatlanırsın.. bunu da demiyor.

    bir iş yapmanın saadeti ile türk bayrağı ile pisti turluyor ve baklava istiyor, mümkünse..

    zeki,çevik ve ahlaklı sporculara benziyor.. o koşarken mutlu oluyorum, kazanınca seviniyorum, benimle beraber sevinmeyip aaa bu türke benzemiyor diyenleri görünce daha da seviniyorum.. benim milli atletim bu.. ay yıldızlı forma, madalya, baklava.. hepsi helal olsun.

  • karadenizliler öfkeli. çünkü kendi fikirlerindan farklı fikirleri kabul etmiyorlar. kendi fikirlerini değiştirme, ortama uyum sağlama, farklılığı kabul etme, empati gibi yetileri gelişmemiş. başkalarının nasıl olur da kendileri gibi düşünemediğini kavrayamıyorlar. iletişim yetenekleri yok. sürekli baskın olmak istiyirlar. bu da öfke patlamasına dönüşüyor.

  • italya'da yanlış hatırlamıyorsam 6000-7000 civarı insan öldü. bu ülkede üzülerek söylüyorum her şey bittiğinde virüsten 50.000 kişi ölse o kadar normal karşılanır ki halkımız tarafından. şunu kabul etmek gerekir. insan hayatına hakkettiği değeri veren bir toplum değiliz. burada krizin ekonomik boyutu herkes tarafından kaç insanın hayatını kaybettiğinden daha çok önemseniyor. yeter ki ölen bizim yakınımız olmasın.

  • şunları duydukça kendimi vurasım geliyor gerçekten.

    laik ve demokratik bir ülkenin cumhurbaşkanı bu sözleri ediyor. bu kabus ne zaman bitecek?

  • doğru söylemiş. bunları takip edenler de bunlar kadar zavallı.

    makyajcı bir varoşu takip edip, her gün yeni makyaj stili mi öğreniyorsunuz? ne kadar meraklısınız komisyon alarak giydiği şeyleri şurdan aldım, burdan aldım diyenlerin attığı linklerden alışveriş yapmaya.

  • - çocukluğunda tanı konulmuş şekilde disleksi hastasıdır (öğrenme bozukluğu) .. oyunculuğun, senaryo ezberi ve odaklanma gerektiriyor olması sebebiyle disleksisi ile mücadele etmesinde belli oranda faydalı olduğunu farketmiştir .. ama 1992 yılında bir röportajında, 'mensubu olduğu 'scientology' tarikatının bu rahatsızlığından kurtulmasını sağladığı' şeklindeki sözleri ise tıp otoritelerinin tepkisini çekmiştir ..

    - tam adı : thomas cruise mapother ıv .. syracuse new york doğumludur (3 temmuz 1962) .. anne ve babasının kökenleri ingiltere, almanya ve irlanda'ya uzanır .. örnek vermek gerekirse : soyağacındaki irlanda köklerine bakıldığında, 1799 dublin (irlanda) doğumlu patrick russell cruise'un, 1825 yılında teresa johnson ile (kayıtlara göre meath kontluğu sınırları içinde) evlilik kaydı olduğu ve aynı yıl ikisinin irlanda'yı terkederek abd'ye (new york) yerleştiği görülür ..

    - dizinden geçirdiği bir sakatlığa kadar okul yıllarında 'güreş' sporuyla ilgilenmiştir .. okulun güreş takımını bırakmasıyla doğan boşluk, onu oyunculukla ilgilenebileceği çalışmalara itmiştir ..

    - 1984 yılında kanserden ölmüş olan babasını ; 'zorba', 'korkak' ve 'çocuklarına şiddet uygulayan güvenilmez bir herif' sözleriyle tanımlar ..

    - 14 yaşına gelene kadar 15 farklı okula gitmiştir .. 14 yaşında, rahip olma hedefiyle bir ilahiyat okuluna kaydolmuş ama bir yıl sonra okulu bırakmıştır..

    - 3 kızkardeşi vardır ..

    - 'matrix' filmindeki 'neo' rolü için 'keanu reeves'den önce ismi düşünülmüş oyuncudur ..

    - 1988 yılı yapımı kokteyl filminde yer alan bar sahnelerindeki havalı şişe ve bardak hareketleri için ünlü ve çok yetenekli bir barmen olan 'john bandy'den ders almıştır ..

    - 10 yaşından beri motorsiklet kullanmaktadır .. yine onlu yaşlarındayken, kendine ait motorsikletiyle iki araç arasında sıkıştığı ve bariyerlerin önündeki su dolu bidonlara çarparak düştüğü bir kaza geçirmiş ve bu kazayı ailesinden saklamıştır .. annesine gerçeği yıllar sonra söylemiştir ..

    - hillary clinton'ın seçim kampanyasına, maddi destek sağlayarak katkıda bulunmuştur ..

    - gerek masalı, gerekse disney'in çizgi karakteri alaaddin'i hepimiz biliyoruz (aladdin and the king of thieves - 1996 yılı yapımı) .. disney stüdyolarının o tarihteki başkanı 'jeffrey katzenberg'ün isteği ve önerisi üzerine film yapımında çalışan animatör ekip, alaaddin'in yüzünü tasarlarken tamamiyle 'tom cruise'un yüz hatlarından esinlenmişlerdir .. görsel

    - onu 'scientology' tarikatıyla 1990 yılında tanıştıran kişi, ilk eşi 'mimi rogers'dır ..

    - brövesini 1994 yılında almıştır .. pilottur .. kendine ait bir p-51 mustang uçağı vardır ve gerek hobi amaçlı gerekse filmleri için teknik geliştirme amaçlı olarak çok sık uçmaktadır .. ama sanıldığının aksine top gun filminde (kokpitte olmasına rağmen) savaş uçağını uçuran o değildir .. (not : p-51 mustang'ler ingiliz amerikan ortak yapımı avcı uçaklarıdır ve 2. dünya savaşında, yüksek irtifa ağır bombardıman uçaklarına refakat görevi için tasarlanmış modellerdir .. tom cruise'un uçağının adı 'miss montana'dır ve 2. dünya savaşında da aynı adla görev yapmıştır)

    - ülkeyi sayısız defa ziyaretine, ülkedeki hayranları ile sık sık buluşmasına ve japon kültürüne katkı ve sempatisine istinaden (bize tuhaf gelecek mutlaka) 2006 yılında, '10 ekim günü', japonya'da sembolik olarak 'tom cruise günü' (tom cruise day) ilan edilmiş ve kayıtlara geçmiştir .. oynadığı 'son samuray' filminin japonya'daki gişe hasılatı, abd'deki hasılatın çok üstündedir ..

    - rol aldığı 'days of thunder' filminin setine gidip gelirken hız sınırını aştığı için trafik cezası yemiştir ..

    - yönetmenliğini paul newman'ın yaptığı, 1984 yılı 'harry & son' filminin seçmelerine katılmış ama kabul edilmemiştir .. fakat paul newman onu seçmelerde mimlemiş ve 1986 yılında çekilecek olan (kendisinin de oynadığı) 'paranın rengi' filmi için yönetmen martin scorsese'ye cruise'un ismini önermiştir .. 'paul newman', 'tom cruise' için her daim idol olmuştur ..

    - 'top gun'dan itibaren, filmleri için imzaladığı mukavelelere istinaden filmlerde kullandığı her motorsiklet, film çekiminden sonra onun olmuştur ..

    - 'görevimiz tehlike' serisinin beşinci filmi olan 'rogue nation'ın açılışında, yerden yaklaşık 1.500 metre yüksekliğe kadar çıkmış olan airbus a 400m tipi askeri kargo uçağında asılı olduğu sahnede dublör kullanmamıştır .. zorluğu nedeniyle bu sahneyi burada anmakla birlikte aslında tom cruise'un hemen hemen hiçbir filminde dublör kullanmadığı gerçeğinin de altını çizmekte fayda var ..

    - hem stanley kubrick hem de steven spielberg ile beraber çalışmış tek aktördür ..

    - sırasıyla mimi rogers, nicole kidman ve katie holmes ile evlenmiş ve üçünden de boşanmıştır .. boşanma tarihlerinde her üç kadın da 34 yaşındadır ..

    - annesi mary lee, şubat 2017'de, uykusunda ölmüştür ..

    - yaptığı en iyi filmin 'vanilla sky' olduğunu söylemiştir ..

    kaynak : imdb, wikipedia, rottentomatoes, goliath, independent, thesun, motorbikewriter.com, worldflairassociation.com (çeviriler tümüyle bana aittir - türkçe kaynak kullanılmamıştır - kaynaklar çapraz kontrol edilmiştir) ..

    edit : doğum tarihindeki 'ay' düzeltmesine, mesajıyla uyarı ve katkıda bulunan @deinnorra arkadaşımıza teşekkür ederim ..