hesabın var mı? giriş yap

  • topla oynamayı çok seven iki dakka toptan ayrı kalamayan tiptir. ulan bi pas verir saniyesinde topun kendine emanet edilmesini ister. sanırsın ki sahanın en iyi oyuncusu.
    bu lavuk kanattan yaldır yaldır koşmaya ve topu kaleden çok uzak noktalara dikmeye bayılır. kısıtlı olan futbol dağarcığında tersee ve saaal en önemli yerleri kaplar. daha az bağırmasını telkin ediyoruz.

    debe editi: canıyla kanıyla defans yapıp topu istediği yere atmasına izin verilmeyen gönül dostlarına selaam olsun.

  • biraz araştırdım bu durumu dilimin döndüğünce anlatmaya çalışayım.

    yumruk atmak, koşmak gibi hareketler propriyoseptif geri bildirimiyle koordineli yapılan hareketlerdir. hareket boyunca bu propriyosepsiyon sinyallerinin kortekse gönderilmesi lazım. uyku durumunda talamus hem bu sinyal trafiğini hem de motor sinyalleri engellediği için (bunu rüyada yapılan hareketleri gerçekte yapmamamız için yapıyor. bazen uyanıkken de bu sinyal trafiğini engellemeye devam eder bu da uyku felcine yol açar, halk arasında karabasan denilen şey budur. eğer uyurken engelleme olmazsa da uyurgezer oluyoruz.) geri bildirim olmaksızın hareket etmeye çalışıyoruz bu da bu hareket mekanizmasını bozup her şeyi ağır çekimde yapmamıza yol açıyor. ağır çekimde koşmak, yumruk atamamak hep bu yüzden. ama mesela uçabiliriz, su altında nefes alabiliriz, çünkü bunlar insan fonksiyonları değil. bahsettiğim sinyal trafiğiyle sinir sisteminin bu hareketleri denetlemek gibi bir şansı yok. o yüzden gerçek dışı şeyleri sınırsızca yapabiliyoruz.

  • fransız agronomist max ringelmann 1883 yılında grandjouan tarım kolejinde gruplar halinde bir deneme yaptı.

    1883’de gerçekleştirilen ip çekme deneyi ilginç bir sonuç verecekti: ipi çekenler ne kadar çoğalırsa, her bir çekenin sarfettiği kuvvet de azalıyor ve 8 kişide yüzde 50’ye düşüyordu! çok uzun bir süre öncesinden biliniyorduysa da, tez, bilimsel olarak ilk kez fransız agronom max ringelmann tarafından kanıtlanmıştı: insan tembel. özellikle de fark edilmediğini sandığı zaman. ringelmann’ın şık deneyi, yirmi öğrenciye tek başlarına ve gruplar halinde beş metre uzunlukta bir ipi çekmelerini isterken ipin diğer ucuna bir dinamometre (kuvvetölçer) yerleştirmesine dayanır.

    bu alet deneklerin harcadıkları kuvveti gösteriyordu. ipin ucundan iki kişi çektiğinde iki deneğin harcadıkları ortalama kuvvet, tek başlarına harcadıklarının % 93’üne eşitti.

    üç kişide bu oran % 85’e, dört kişide % 77’ye düşüyordu. ve tembellik halkası bu şekilde, sekiz kişilik grupta herkes kendi kapasitesinin sadece yarısı kadar kuvvet harcayana dek devam ediyordu. psikologlar bu etkiyi bugün ringelmann etkisi olarak adlandırırlar.

  • - nimet çorabımın tekini bulamıyoruuum? aradım mamafih bulamadım
    - hayvan ara, banyoya bak.ya da geri git ne bileyim

  • arkadaş vaaar, arkadaş var..

    - kuş öttü mü aynştayn? helelelhehehehehe
    - yapmayın nolur ühü
    - çavuşu tokatlıyo musun la? optik? ehehehelelelehehe
    - ühü siz kötü çocuklarsınız..
    - mına godumun aynştaynı seniii..
    - ühü..

  • gerek kadınlar gerek erkeklerin başına gelebilecek bir durum koltuk altı kararması, genelde hamileler, yanlış jilet veya kalitesiz ağda kullananlarda olur. üç farklı çözümü var. birincisi doktora gitmek bundan hepimiz hep fikiriz bir diğeri ise doğal yöntemleri kullanmak. kararma için yaoacağımız en basit ve etkili yöntem salatalık ve aloe vera kullanmak. öncelikle koltuk altı temizlenir. sonrasında aloe vera jel sürülür veya aloe veralı besleyici merhem sürülebilir. sonrasında bir tane salatalığı doğuruyor ve bir kaba alıyoruz. dilerseniz üzerine hafif bir limon suyu sıkabilirsiniz(hasas ciltler aman dikkat eklemeyin) sonrasında yatağa veya kanepeye gidip uzanıp salatalıklarımızı kararma olan koltuk altımıza koyuyor ve keyfimize bakıyoruz. 10 dakika da bir değişip totalde 30 dakika bekletiyoruz. sıklığı sizin hayat temponuza bağlı. bende fazla kararma yoktu ama çok işe yaradı. çok yakın bir arkadaşım da yaptı şuan çok memnun.

  • başlıkta bu önermeyi savunan ne kadar kişi varsa hepsini sınıflarında bulunmuş, adı hep alaylı bir şekilde anılan silik kişiyi hatırlamaya davet ediyorum. ya da hiç hatırlamadığınız ama kendisini hep dalga geçilen çocuk olarak hatırlayan kişiyi.

  • yalamaktan ağzı yamulmuş adam başkasına pislik demesi.

    yargılanacaksın sen de ahmet. ağlayacaksın adliye koridorlarında.

  • + mendil verem mi?
    - ne?
    + mendil verem mi diyorum?
    - ver madem?
    + mendil ayrılık demek kendim gelem mi?
    - anlamadım?
    + mendil diyorum, ayrılık demek diyorum, mendil vermeyeyim de kendim geleyim?
    - gel <3

    evet çok canım sıkılıyor lan.