ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
abdülkadir selvi
-
samimi söylüyorum ülkenin durumunu en güzel özetleyen şey bu adamın gazeteciliği. fethullah gülen’in dizinin dibinde fotoğrafları varken bugünkü yazısında ekrem imamoğlu’na fetöcülük benzeri imalarda bulunuyor. devran yarın dönsün ekrem imamoğlu’na gidip siz geldiniz istanbul kurtuldu benzeri yazı yazmazsa ağzıma s.çsınlar.
tanım: kendini gazeteci sanan biri, dönemin gazetecisi.
iş kuracaklara tavsiyeler
-
bu tavsiyelere kulak verin bence, çünkü yaşayan adam gelir anlatır burada ve hepsi birer ayrı tecrübedir. şimdi olacağı gibi;
öncelikle, aileniz çok zengin değil, miras falan kalmadıysa, en az 6 aylık şahsi giderlerinizi (kiradaysanız, kira, yemek, içecek, sosyal hayat için gereksinimler, vs) bir kenara koyun ve bunu unutun.
ilk başlarda şaşalı ofislere, sekreterlere, elemanlara gerek yok, bunu da unutun. 300-400 liraya bir ofis tutup, bir masa iki sandalye başlayabilirsiniz. hatta direkt home office de başlayabilirsiniz. ama evde çalışamıyorum, olmaz derseniz ilk söylediğim bence makuldür.
belli bir portföyünüz olmadan asla başlamayınız. ben şirketimi kurayım da nasıl olsa bir şekilde müşteri bulurum diye sakın ama sakın düşünmeyiniz, bu hataya düşmeyiniz.
bir arkadaş ortaklık kötü demiş, buna katılmakla birlikte, ama'lı bir cümle daha ekleyeceğim. ama finansal destek sağlayacak güvendiğiniz ortaklara da yüzünüzü dönmeyiniz. zira ilk zamanlar hiçbir banka sizin suratınıza bakmayacağından finansal destek çok önemlidir.
alacaklarınızı sıkı takip etmeli, tahsilatta gerekirse işi yüzsüzlüğe vurmalısınız, yoksa 90 gün vade olur size 150 hatta 180. sonra bağıra bağıra batar gidersiniz. nakit akışını sağlamak en öncelikli göreviniz olmalı
sözleşmesiz iş yapmamalısınız. unutmayın ki; piyasada herkes sizin gibi düzgün, sözüne sadık değil.
hiçbir zaman dürüstlüğünüzü kaybetmeyin. belki başlarda bu yüzden iş kaçırdığınız zamanlar bile olacaktır. ama bir kez adınız dürüst olarak piyasada nam saldı mı, sizi kimse tutamaz.
böyle gaz verip de entarime son dikişi atarım işte. haydi hayırlı işler.
çamura düşmüş topu duvara vurarak kurutmak
-
patlayan futbol topunun içine plastik toptan şamyel yapıp oyununa devam edebilen üretken bir nesildik.
kılıçdaroğlu'na oy yok ikinci turda da yok
-
rte ye ver kardeşim kimse sana zorla oy attırmıyor ki.
zekai tunca
-
ankara'da bir berberde traş olurken görmüştüm.
not: bu entrinin taşıdığı bilgiler:
a) zekai tunca (en azından) bir dönem ankarada bulunmuştur.
b) kendini traş ettiren bir insandır.
c) görülebiliyor.
tuğçe kazaz'ın din değiştirmesi
-
kariyeri sergen yalçın'a acayip benzeyen kadın.
ikisi de 4 büyüklerde oynadı bildiğim kadarıyla. pek haber niteliği taşımayan değişim.
derdini kimseyle paylaşmayan insan
-
gülümser, ne düşündüğünü anlamazlar.
songül karlı'nın eşi
-
soyadı sütyensizdir.
nietzsche ekşi sözlük yazarı olsa alacağı nick
demet akalın ve okan kurt'un boşanması
-
tipik muvazaalı boşanmadır. adamın mallarını korumak ve hacze kaptırmamak için ve kendilerini garantiye almak için, borç içinde yüzen ve alacaklılardan kaçmak için usulen boşanan 23458676543245432 türk vatandaşı gibi davranmışlardır sadece.
7000 tl yüzünden vurulacak olmak
-
yardıma koşmamız gerekirken hakkında şakalar komiklikler yapılan konu.
"hemen hesap numarası gönder kardeşim, candan önemli mi" diyerek borcunu kapatmak isterdim ama bütün birikimimi yarın bulgaristan'dan gelecek sevgilime gönderdim :(
çocuklarla evliliği savunan profesöre derste tepki
-
tepki normal de, bu zihniyetteki bir insanın hala ders veriyor olması normal mi?
erkan tan'ın kılıçdaroğlu'nun orucunu sorgulaması
-
''mezhepçilik suç olsun, böyle açıklamalar yapanlar yargılansın.'' dedirten densizlik.