hesabın var mı? giriş yap

  • müş. adınız neydi sizin
    ben: ozan efendim
    müş. okan
    ben. hayır ozan
    müş. ohan?
    ben.( oha) ozan
    müş. ogan
    ben . bakın efendim zonguldakın z si ozzan
    müş. peki zogan bey
    ben. ordu zonguldak adana niğdeee
    müş. benim problemim sizin adınızdan daha önemli zogan bey
    ben. peki efendim neydi problem?

  • düşünsenize, üniversite mezuniyet töreninize gidiyorsunuz, tören esnasında sokak köpeği tarafından ısırılıyorsunuz.

    bu olay, medeniyetten ne kadar uzakta olduğumuzu gösteriyor.

  • üreten türkiye projesinde kullanılması gereken kişi.

    uçsuz bucaksız tarlalarda çapa yapacak. taş ocaklarında taş kıracak. günde tek öğün yemek. yemeğini, temizliğini kendi yapacak. kazandığı para darüşşafaka'ya gidecek. ürettiği ürünler ekonomiye katkı sağlayacak. bu manyaklar en fazla hapiste yatacaklarını bildikleri için böyle enerji patlaması yaşıyor. madem yaşıyor, o enerjiyi üretime çevireceğiz. yatırmayıp çalıştıracağız. çakmak çakmayı biliyorsa çapa da yapabilir. iktidarımızda tüm suçlular üretime katılacak. norveç refahına kavuşturacağız ülkemizi. "ama bu insan haklarına aykırı" diyen liberallere projenin abd menşeli olduğunu göstereceğiz.

  • sahanın kenarından oyunu başlatmaya çalışan monaco'lu oyunculara her türlü şeyi yapmaya kalktılar.

    yenilince hazmedemeyip bir de parkeye girdiler.

    noldu trabzonlulara laf ediyordunuz lan ataşehir çocukları?

    bu arada ağla ibo ağla. açılırsın.

  • chaetophobia, saç korkusudur. bu korku, kişinin kendi saçından, başkalarının saçından, hatta hayvan tüyünden korkması olabilir. ketofobisi olan kişiler, yerde bir tüy yumağı olmasından veya saçlarını taramaktan korkabilir. genellikle saçlarını kestirmeyi son derece zor bulurlar ve diğer insanların saçlarına dokunduğu durumlardan kaçınırlar.

    bu fobi, saçla ilgili travmatik bir deneyimden kaynaklanabilir. bazı örneklerde, kötü bir saç tıraşı veya çok miktarda saç dökülmesi sonucunda ortaya çıktığı görülmüştür. ayrıca saçın kirli olduğu ve onunla temas dilmemesi gerektiği inancı da bu fobiye neden olabilir.

    trikofobi ve trikopatofobi bu fobi ile ilişkilidir. trikofobi , kıyafetlere veya mobilyalarına dökülen ölü saçlardan korkma durumudur. trikopatofobi, kellik veya saç renginde değişime neden olabilecek bir hastalıktan korkma durumudur.

  • babam kızkardeşimin* vurdulu kırdılı, vahşet dolu oyunlar oynadığını görünce kendisine midtown madness'ı uygun görüp almıştı. sonra yayaları öldürmeye programlı bir halde araba kullandığını görmüştük kendisinin de sonunda the sims almıştık gidip beraber ki o sıralarda on yaşının baharında olan kızkardeşimin ruh sağlığı daha fazla hasar görmesin; evde sakin sakin takılsın diye. ama sonradan farkettik ki çocuklarla uğraşamayacağını anladığı vakit, bahçesindeki muazzam havuza bu çocukları sokuyordu. sonra eşya satın alma moduna geçip, havuzun merdivenlerini satıyor ve haliyle çocukların patır patır can cekişerek ölmelerini izliyordu. artık başka çare bulamayıp kendisinin bu bastırılmayan öldürme isteğini en azından oyunlarla tatmin etmesine izin verdik de ailede kimse ölmedi.

  • badem bıyıklılar, ülkenin bu güzel insanlarının gençliğini ve umutlarını çaldınız. yatacak yeriniz yok. boğazım düğümlendi, ne diyeceğimi bilemiyorum.

    edit: aslında ne diyeceğimi biliyorum. 18 yaşında bir çocuk korkmadan kendini ifade edebiliyorsa, benim bu yaşımda korkup çekinmem saçmalık olur .artık kaybedecek bir şeyimiz kalmadı. yıllarımızı çaldınız, haksızlık, adaletsizlik, hukuksuzluk yaparak kendinize ve çevrenize bir padişahlık yarattınız. çevremdeki gençlere bakıyorum telefonlarında sahibinden ve maçkolik uygulaması var. çocuk hayal kurmak istiyor, açıyor bir araba bakacak ama araca her gün zam geliyor. hesap yapıyor, hiç para harcamadan tam 4 yıl boyunca çalışması lazım. bakıyor ki olacak gibi değil, geriye tek bir şey kalıyor, o da kumar. maçkolikten maç bakıp cebindeki 3-5 kuruşu da yine malum şahıslara kaptırıyor. bu tam anlamıyla ülkemizdeki kölelik sisteminin bir özetidir. pandemi dönemi başlamadan önce oyun konsolu almaya karar verdim, aldım ve üzerine sokağa çıkma yasakları geldi. ardından oyunlar ilgili bilgi almak için konsolun türkiye sayfalarından birisine üye oldum. konsol satışları patlayınca yetenekli bakanımız! ve kayınpederinin aldığı karar ile konsollara %50 vergi getirildi. bu verginin eylül ayına kadar olduğu söylendi ve o çocuklar da buna inandı. bugün o verginin yılbaşına kadar uzatıldığı açıklandı ve sayfada o gencecik çocukların hayal kırıklıklarını okudum. maalesef onlar da anladı ki biz bu hükümetin vatandaşları değiliz, müşterisiyiz.