ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
seda sayan'ın oğluna 12 milyon dolarlık hediyesi
-
ülkede kimlerin nasıl zengin olduğuna bakılınca şaşırtmayan hediye. özenilecek birşey değil..
bana 12 milyon dolar verseler seda sayan gibi bir annem, nihat doğan gibi bir sevgilisi olsun istemezdim. yazık çocuğa, milyar dolarla bile kapatamazsın bazı şeyleri..
çok şükür annem gibi bir annem var, şanslıyım. 1000-0 öndeyim..
mağarada birlikte olan çifte baskın
-
köylüleri niçin öldürmeliyiz.
uzun süre doğruluğuna inanılan ebeveyn yalanları
-
tabakta bırakılan yemeğin arkanızdan koştura koştura gelmesi.
hala ayaklı pilav imajı hafızamdan silinmemiştir.
ekrem imamoğlu'nun sudem belli'yi linç ettirmesi
-
tepkiler gelince dil sürçmesi mi oldu bugün bu büyük yalan? siz var ya, neyse...her haltı yap, yine mağdur ol dünya bunlara güzel.
sen biraz oyalan duş alayım
-
standart daily abazan geyigi diye geldim, hayatin aci gercekleri tokat gibi indi yuzume. ah be abi sen pazara gidemiyorsun millet zevk icin yuz liralar yakiyor. boyle duzene lanet okumaktan baska bi sey de yapmiyoruz
sınıfa alınmayan başörtülü 4. sınıf öğrencisi
-
okul müdürü ve hocamın hocamın ellerinden öperim. bu devirde bu hareketi yapmak cesaret ister. en doğru kararı vermişler. ülkeyi siyasal islam bataklığından sizin gibi öğretmenler kurtaracak.
türbana lafım yok herkes istediğine inanmakta istediği gibi giyinmekte özgür. ama 4. sınıfa giden çocuğa türban giydirmek neresinden bakarsanız bakın saçmadır. her şeyden önce çocuk o çocuk.
bilgisayar oyun tarihinin en şerefsizi
-
iceworld'de bıçak giderken 5-1 alıp her yeri tarayan dallama değil de kimdir?
17 haziran 2016 ispanya türkiye maçı
-
bugün panamalı arkadaşıma;
-ispanya'ya karşı koloniler olarak bizi destekliceniz heralde, dedim,cevaben;
-olm siz baharat yoluyla ipek yolunun bokunu çıkarmasanız ispanyollar gelip bizi bulmayacaktı, sizin yüzünüzden s.kildik, dedi.
güler misin ağlar mısın amk.
ponzi scheme
-
charles ponzi amcamin 1920'li yillarda ilk kez uyguladigi bu taktik aslinda sahte bir yatirim kandirmacasiydi. soyle ki :
gidip bi yatirimci bulup, ondan bi miktar para alip, bi ay icinde %20 faizle geri odeme garantisi vermek,
daha sonra bu bi ay icinde birkac yatirimci daha bulmak ve onlari da ayni vaatlerle kandirmak,
bu arada ilk yatirimciya hakkaten %20 faizle parasini geri odemek..
ki bu adam asla parayi kabul etmeyip hadi bi ay daha kalsin diyo her zaman.
e bunun gibi bikac adam buldugun zaman buyur sana ponzi numarasi.
bu arada yatirimin ''cok gizli'' bi yatirim oldugunu falan soylemek gerekiyo kurbanlara. zaten cok da finans bilgisi olmayan insanlar secilmeli. araya bikac terim de eklenebilir ''offshore yatirim'' gibi.
yatirimcilar paralarini erken geri cekmesinler diye de uzun vadeli hesap dondurucu fakat yuksek faizli yatirimlar onerilebilir ilerleyen aylarda.
molla lütfi
-
bir küpün tüm kenar uzunlukları a kadardır, küpün hacmi de a^3'tür. eğer kenar uzunlukları 2a olursa küpün hacmi ne olur? sorusunun cevabını yazmıştır.
tüm medrese alimleri cevabın 2(a^3) olacağını iddia etmişse de, kendisi bunun doğru olmadığını doğru cevabın (2^3)x(a^3) yani 8(a^3) olacağını söylemiştir. yani kısaca kübün hacmi 2 katına çıkmaz 8 katına çıkar demiştir. bu kadar basit bir şeyi anlayamayan tüm medrese alimleri ile dalga geçmesi, "yanlış kararlar veriyorlar" demesi hayatına mal olan gelişmlerden biridir.
tabi bunun yanında dinden ziyade ruhi öğretilere yönelmesi, öyle "kuru kuru namaz kılmakla din olmaz" gibisinden ders söylemleri de davasında aleyhte delil olarak kulanılmıştır.
fatih'in oğlu 2. bayezid de her ne kadar ilim irfan sahiplerinin genelde yanında olsa da bu sefer molla lütfi'nin yanında olmamış ve fermanı çıkartmıştır.
böylelikle bir türk bilimadamı kıskançlıkların ve yetersizliklerin pençesinde, biraz da kendi kibri yüzünden, tarihin tozlu sayfalarına gömülmüştür.
yaran tatlı hayat diyalogları
-
irfan'ın yeğeni can'ın sürekli soru sorarak ihsan'ı çıldırttığı her diyalogun dahil olduğu kategori. birini hafızamı zorlayıp yazayım dediysem de yazınca pek yarmadı.
can: ihsan amca bir soru sorabilir miyim?
ihsan: hayır sorma can.
can: ama ihsan amca, çok önemli.
ihsan: cevabı portakal tamam mı? şimdi git başımdan.
can: aa nerden bildin ihsan amca?
ihsan: soru neydi ki?
can: sorma dedin ya ihsan amca.
ihsan: can delirtme beni soru neydi dedim sana!
yıllar sonra gelen edit: venusteki limon agaci’nın söylediğine göre portakal değil yeşil biber.
doların bir küsur lira olduğu dönemden anılar
-
1350 dolarlık bilgisayarı 1750 tl ye almıştık, bir öğremen maaşı yaklaşık 1400 tl idi.
ne kadar güzel günlermiş