hesabın var mı? giriş yap

  • hayırdır sevr antlaşması falan mı imzaladik tüm ülke eve kapandik yabancilari izliyoruz? ağızda maske ile onları eğlendirmek için şaklabanlıklar yapıyoruz? bu virüs sadece türkler için mi var? yabancılardan bulaşmıyor mu? orada 3 kuruş için turist eğlendiren insanların evi ve ailesi yok mu?

    bu ne rezillik yahu? koskoca ülke 3 5 euro için kölelik yapıyor. bu ne rezillik?

    https://twitter.com/…tatus/1388907813020348416?s=19

  • arabayla 100 kilometrelik bir yolu 5 litre benzinle kat edebilirim.kaç para yapar ortalama 25 lira.peki 25 liraya kaç ekmek alırım 25.o zaman kritik soru şu: bu kadar ekmek yersem bu yolu kat edebilir miyim ? hayır. ben araba mıyım? yine hayır.

    (bkz: nasıl bağlayacağımı bilemedim)

  • samuray, eski japonya'da soylu asker sınıfı için kullanılan bir terimdir. bu terim ilk başlarda aristokrat savaşçıları (bushi) tanımlasa da, 12. yüzyılda güçlenen ve 1868'deki meiji restorasyonu'na kadar japon hükümetini yöneten tüm savaşçı sınıfı için kullanılmaya başlandı.

    samurayların kökeni, nara ve heian dönemlerinde (710-1185) imparatorluk sarayını korumakla görevli atlı savaşçılara kadar uzanır. bu ilk samuraylar, aristokrasinin alt kademelerini oluşturuyor ve imparatora ve soylulara bağlıydılar. zamanla, samuraylar güç kazandılar ve 12. yüzyılda japonya'nın siyasi ve askeri liderleri haline geldiler.

    kamakura dönemi (1192-1333): savaşçı aristokrasinin yükselişi:

    kamakura dönemi, samurayların askeri ve kültürel açıdan olgunlaştığı bir dönemdir. bu dönemde, minamoto klanı kamakura'da bir şogunluk kurarak samuray yönetimini resmileştirdi. samuraylar, zen budizmi'nin etkisiyle disiplinli bir kültür ve bushido olarak bilinen katı bir ahlak ve davranış kodeksi geliştirdiler. bu kodeks, cesaret, sadakat, onur ve saygıyı vurgular ve samurayların yaşamlarının her yönünü yönetirdi.

    muromachi dönemi (1338-1573): zen estetiğinin ve sanatın etkisi:

    muromachi döneminde, ashikaga şogunluğu altında samuraylar barış ve refah dönemi yaşadılar. bu dönemde, samuraylar zen budizmi'nin estetik anlayışından ve felsefesinden etkilenerek çay töreni, ikebana (çiçek aranjmanı) ve suikoku (mürekkep resmi) gibi zarif sanatlarda ustalaştılar. bu dönemde, samuraylar sadece savaşçı değil, aynı zamanda sanatçı, şair ve filozoflar olarak da öne çıktılar.

    sengoku dönemi (1467-1603): feodal savaşlar ve siyasi parçalanma:

    sengoku dönemi, japonya'nın siyasi ve sosyal çalkantı yaşadığı bir dönemdir. bu dönemde, farklı bölgelerden gelen güçlü samuray klanları arasında bir dizi feodal savaş yaşandı. bu savaşlar, samurayların askeri becerilerini geliştirmelerine ve katana ve wakizashi gibi yeni silahlar ve zırhlar üretmelerine yol açtı.

    tokugawa dönemi (1603-1868): barış ve kast sisteminin güçlenmesi:

    tokugawa şogunluğu, japonya'da 250 yılı aşkın bir süre barış ve istikrar getirdi. bu dönemde, samuraylar siyasi ve askeri gücünü korudu, ancak aynı zamanda sivil bürokratlar ve toprak sahipleri olarak da önemli roller üstlendiler. tokugawa döneminde, samuraylar bir kast sistemi haline getirildi ve ayrıcalıklı bir statü kazandılar.

    meiji restorasyonu ve samurayların düşüşü (1868):

    19. yüzyılda batılı güçlerin japonya'ya gelmesiyle samurayların gücü azaldı. modern silahlar ve taktikler karşısında geleneksel samuray savaş teknikleri yetersiz kaldı. 1868'deki meiji restorasyonu, japonya'da feodalizmin sona ermesine ve modern bir ulus devletin kurulmasına yol açtı. bu durum samurayların siyasi ve askeri gücünün sona ermesine neden oldu.

    samuraylar, japonya'nın tarihinin ve kültürünün önemli bir parçası olmaya devam etmektedir. bushido'nun ilkeleri hala japon toplumunda saygı görmektedir ve samuraylar filmler, televizyon dizileri ve manga gibi popüler kültürde sıklıkla tasvir edilmektedir.

  • türkiyenin bir şehri. tüm şehirlerimiz kadar aptal, cahil adam barındırır. sidik yarışına gerek yok. 81 ilin 81 tanesi de aynı cinsten insan barındırıyor bu memlekette.

  • muş'ta mecburi hizmet yaptığımız yıllar. muş'un yerli halkı, hakikaten değişik geliyordu, özellikle başlarda..şehrin zaten bir tane büyük caddesi var, o yolun ortasında(tam ortası), çalışır halde araba bırakıp, kaldırımda bir tabureye oturup çay içen insanı sadece orada gördüm mesela..

    neyse efendim, muş nasıl bir yer sorusuna da cevap olacak yaran olayımız şöyle..
    bir arkadaş bu meşhur caddede araçla seyrederken yolun ortasında bir yaşlı amcanın durduğunu görüp, amcanın geçmesini beklemeye başlar. amca elindeki bir şeyi yolun tam ortasında inceler..bir dakika geçer, yok..iki dakika, yok.. korna çalar, yok..

    sonunda arkadaş sinirlenir, çıkıp 'dayı ne yapıyorsun yolun ortasında, çekilsene!' diye bağırır.

    amca bütün sükunetiyle döner ve şöyle der: farzet ki odunum, etrafımdan dolaş!

  • şu anda gerçekten isteyeceğim şey. annem babam sağ, henüz hiç kimse ölmemiş, henüz kötülük bu ülkenin başına bu kadar sirayet etmemiş...

  • haberde soy isimleri kisaltmislar , asagida ise kadinin tam boy fotografini koymuslar.

    sizin ben iki yuzlulugunuzu...

    not: ozel mesaj atip meric diyen oldu, troll diyen oldu, duyarci yavsak diyen oldu. arkadaslar siz kafadan kontak misiniz ? ne istiyorsunuz, sokak ortasinda yaptiklari yanlis diye istiklal caddesinde yurutup "shame shame" diye bagirip taslayalim mi ? ruh hastasi misiniz siz, dogru bir sey mi bu kisilerin her detayiyla afise olmasi ?

  • ekran insanı olduğumuz içindir. konuyu biraz kendi çapımda açmaya çalışırsam günümüzde tv,oyunlar,internet gibi hızlı bilgi akışı sağlanan 3 dakikanın bile çok uzun bir süre olduğu süre turbo hızda bir yaşama alışmışsak bize kitap okumak gibi dingin şeyler çok sıkıcı gelir. bu bir çeşit dikkat dağınıklığı gibidir.
    bunu en iyi küçük yaşta ki çocuklarda gözlemlersiniz hiç yerinde duramamalarının ama eline bir telefon verdiğinizde (oyun amaçlı) veya yüksek kalite bol aksiyonlu rengarenk görselli bir animasyon film açtığınızda sesinin kesildiğini göreceksiniz. bizler zamanla kitap okumaktan sıkılmış hale gelirken onlar bu teknolojiyle doğdular
    bunu sözlük ortamlarında kısalan entrylerden de anlayabilirsiniz çünkü 3 dakika çok uzun süre özellikle 90 sonrası doğanlar büyük ihtimal bu yazıyı okurken bir yandan da bir mesajlaşma veya sosyal ağdan gelen bildirimi kontrol ettiler