ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
4 dakika geç kalan gencin sınava alınmaması
-
bir kere taviz verilirse 5 dakika, 6 dakika diye uzar gider. hayatta talihsizlikler olur. geç kalan kişi kabullenip yoluna devam etmeli.
adana limanı'nın sansürsüz pozu
osurmamak için kasarken bağırsaktan gelen sesler
nur yerlitaş'ın nothing else matters klibi
-
(bkz: açmayın korkunçlu karı)
bu ne lan hayatinda ilk kez webcamle tanismis ergen gibi.. o hareketler falan, tipe deginmiyorum zaten. ben ettim siz etmeyin, acmayin videoyu...
kızılay'ın ateşi birlikte söndürelim mesajı
-
elime kovayı alır giderim ne olduğu belirsiz kurumlara da 1 kuruş bağışlamam.
21 mayıs 2018 dolar kuru
-
birkaç ay önce r4bia diye dalga geçiyorduk, simdi r4bia olsa “dolar dip yaparken sesi cikmayan eksici” derler bizle dalga geçerler.
griz mriz yoh, ehonomi çoh eyi.
cep telefonunun olmadığı zamanlardaki buluşmalar
-
sene 1997
istanbul'a yeni gitmişim.
çocukluk arkadaşım, can dostumla kadıköy postanesinin önünde saat 1'de buluşacağız.
ben avrupa yakasından iett ile geliyorum. fırtına, kar, buz. rüzgar, insanın bir kulaklarından girip diğerinden iki misli çıkıyordu. deve katarı ağır aksak ilerliyordu. hava kül ve katran kokuyordu. manzara tam benlikti. neyse dağıtmayalım konuyu.
kar, buz, trafik derken benim saat 1'de kadıköy'de olamayacağım belli oldu. başladım stresten kaşınmaya, "ya arkadaşım bekleyemez çekip giderse" diye. muhtemelen benim kar, fırtına, trafiği görüp geri döneceğimi de düşünmüş olabilirdi. ama ne olursa olsun gidecektim, geri dönmedim. saat oldu 2, daha yeni boğaz köprüsündeyiz, gıdım gıdım ilerliyor otobüs. saat oldu 2,5, sonra 3. hala varamadık amısına koduğum kadıköyü'ne. "arkadaşım şimdi çoktan gitmiştir, nasıl döneceğim bir daha aynı yolu" endişesi sardı, bitirdi beni. saat 3,5'a doğru kadıköy'de oldum, düşe kalka koşarak postaneyi buldum. "yok yok kesin gitmiştir, beklemez bu kadar saat" diyorum bir yandan. postanenin ön tarafından göremedim onu. dizlerimin bağı çözüldü. hafif diğer tarafa doğru baktığımda, karın, soğuğun ortasında tir tir beni bekleyen arkadaşımı gördüm. vazgeçip gitmemiş, it gibi titrese de beni beklemişti. koşarak sarıldım ona. garibim, 2,5-3 saate yakın beni beklemiş o soğukta.
-işte böyle buluşuluyordu.
şimdiki gibi kimse dakka başı osuruk gibi "qanka 10 dakikaya ordayım" diye birbirine mesaj atamıyordu ama insanlar bıçak gibi sertti, mertti.
dövme yaptırılası sözler
-
birkac gun once bir emlakcinin bacaginda yeni yaptirdigi "bomba gibiyim!" dovmesini gordum. 6 sene once kaybettigi babasına her "nasilsin baba?" dediginde bu cevabi alirmis.
yüreğine saglik lan.
grup laçin üyelerinin 2019'daki halleri
-
grup laçin'in kaküllü ve sempatik üyesi'nin hala aynı saçta ısrar ettiğini gördüğümüz hal.
kızların düşünmek için süre istemesi
-
"ayşe'yle gülcan'a sormam lazım bi :/" demektir esasen.
yanındakiler onay verirse, doğru bir şey yaptığını söylerlerse o zaman tatmin oluyor milletimiz, bu kaçınılmaz bir gerçek.
düdüt: yaşlanmışız tabi amk, "ayşe'le gülcan mı kaldı, aslı'yla ece onlar" diyorlar, haklılar sanırım :s