• ing. basi donen, bas dondurucu anlaminda, telaffuzu guzel bir kelime. orn: "i feel giddy"..
  • yeşilköy'ün piyasa mekanı.
  • ing. "aşırı sevinçli", "sevinç ya da heyecandan kıpır kıpır" anlamında kullanılır daha çok.
  • (bkz: giddy up)
  • sözlüğün geçte olsa kazandığı ayaklı ansiklopedi, neşesi bol şeker gibi insan. hoşgelmiş.
  • ekşi sözlük felsefe kulübü'nün 39 numaralı üyesidir.
  • entrylerinde iyi adamlardan alıntılar yaparak dikkatimi çeken felsefik yazar.
  • yaşam, nefes aldığı evrenin içinde bazen sadece kelimelerle anlam ifade edebiliyor. gördüğümüz, duyduğumuz hatta sezinlediğimiz her şey ve onlara yüklediğimiz anlam, değer, yargı sonsuz bir olasılıkta bizim kişiliklerimizin yansımalarının toplamıdır çoğunlukla. zamanla bu daha iyi anlaşıldıkça vicdan, hür ve özgün düşünce, vizyon, birey, hak ve hürriyet gibi kavramlar üretilmiş, insan hayatının idamesi için birer misyon haline gelmiştir. nihayet tüm bunları fazlasıyla ciddiye almış olan ben, elime tüm bunlardan bir fener yapıp bu platformda da "yazar avı"na çıkarım ara sıra; acaba bu salt gerçeklere uygun insanlar var mı, zırh gibi kuşanabilecekleri üsluplarıyla, dilleriyle, öngörü ve önsezileriyle... tabii ki var ve giddy de bu yazarların içinde müstesna teşkil ediyor. yazdıklarını kendisinden daha önce tanımış olsam da aslında yazdıklarıyla kendisini yeterince tanımış olmakla kalmayıp, şaşmaz bir ukalalıkla "acaba şu şöyle mi yazılmalıydı?" diye mesaj da atmış bulundum, sanki uzun süredir tanıyormuşum gibi. ve tabii ki beni şaşırtmayıp, kendisi hakkındaki ön tahminlerimden fazlasını gösterdi, bilgisi, nezaketi ve görgüsüyle (ayrıca ruy-i hub) . yazının içine kattığı düşüncenin aynasında kendimi görerek, keyifle ve başımı aşağı yukarı sürekli sallayarak okuyorum ve "farkındalık"ın can yakıcı olmadığına inanıyorum bazen.
  • öncelikle 8284 vakası ile palazlanan, cinsiyetçi ezberleriyle kadını aşağılamaya soyunmuş kimi şovenist yazarların kadınlarla ilgili yapacakları genellemeleri yapmadan önce yazılarını okumalarını önerdiğim yazar arkadaşım;
    bir tek giddy örneği bile kabusunuz olabilir!

    mesela "entel" lafını dalga için kullanan yapış yapış geyik sörfçüleri var ya; bu kadının entellektüelliği karşısında kasıklarına inmiş göbeklerini iliklemeye çalışabilirler.

    kadınları aşağılamak üzerine kurgulanmış bir çöpü buraya dökmeden önce okuyun arkadaşlar bu yazarın yazdıklarını;

    kadınlara biçilmiş rölü oynarken aynı zamanda nasıl kendi kalabilmiş;

    ağlamak yerine nasıl bağırmış;

    çocuk yetiştirirken aynı zamanda kendini de yetiştirmeyi nasıl başarmış;

    bu kadar çok şeyi neden öğrenme ihtiyacı duymuş;

    neden öğrenmekle yetinmeyip bir de fikir damıtmış onlardan;

    neden kadınlığın tarifini ellere bırakmamış ama kendi de buna kalkışmamış;

    reddetmek yerine neden iradesine güvenip denemiş;

    insan olmayı neden kadın olmaya tercih etmiş?!

    bu güzel bi dost kazandım yazısı değil.
    bu, kadınlar hakkında dikkatli saçmalayın yazısı; çok sağlam parçalar var aralarında; ve onlardan bazıları aramızda.; onlardan biri de işte bu giddy.
  • delifişek, uçarı, hoppa, baş döndüren, kıpır kıpır, neşeli anlamında ingilizce sözcük. cümle içinde güzel bir kullanım için hairdresser on fire'den bir kuple.

    here is london, giddy of london
    is it home of the free -
    or what ?
hesabın var mı? giriş yap