• sahile vurmuş şişelerden "denize atılan her şişenin kapağı kapalıdır" yerine "sahile ancak kapağı kapalı şanslı şişeler vurabilir" çıkarımı yapan hipotez. (tübitak'ın bir kitabından hoşuma giden bir alıntı.)
  • salakca seyler yapip yok olarak elenmek..
  • genel kanının aksine insan ırkı için durmuş olan bilimsel olgu. zira günümüzde teknolojik gelişmeler sayesinde zayıfın elenmesi söz konusu değildir. insanlığın bu günkü düzeni -en azından gelişmiş ülkelerde- güçlü olsun sakat olsun doğan her bireyi yaşatmaya çalışmaktadır.
    buna verilecek güzel bir örnek son yılarda sezaryen sayısındaki artış olabilir. sezaryenin kullanılma zorunluluğunu getiren durumlardan biri de anne adayının leğen kemiğindeki boşluğun darlığı ya da şekilsel bozukluğudur. vahşi doğa şartlarında, bebek doğamayacak, muhtemelen ölecek, hatta yanında annesini de götürecekken bugünki bilgi ve teknoloji bebeği de anneyi de yaşatmaktadır.
    doğan bebek kız olursa, annesinin genlerini taşıdığından onun da dar ya da şekil bozukluğu olan bir leğen kemiğine sahip olma olasılığı yüksektir. dolayısıyla o da sezaryenle doğuma gidecektir. dolayısıyla yıllar sonra insan dişisi uzman yardımı olmadan doğuramayacak konuma bile gelebilir!!!
    insan yavrusu olan bebeği düşünsenize. vahşi doğada anne yardımı olmadan yaşamının ilk 3 yılını atlatması neredeyse olanaksızdır. bugün insan yavrusunun bu kadar aciz olmasının sebebi yukarıda anlattığım olaya benzer. bizler zayıf olanı hayatta kalmaya zorladıkça insan ırkı da zayıflamaktadır.
    yani sonuç olarak doğal seleksiyonun bir noktadan sonra işlememeye başlamış olduğu gerçeğini bilmemiz gerekir.
    (bkz: the blind watchmaker)
  • dolu bir çerez kasesinden geriye sadece antep fıstıklarının kabuğu hiç açılmamış olanların kalmasına doğal seçilim denir.
  • evrimin dört basamağı vardır mutasyon, varyasyon, 3. olarak seleksiyon son olarakta adaptasyondur

    seleksiyonda doğa koşullarına uymayanlar elenirler. güçlü yada ortama uyanlar yaşar ve çiftleşirler. böylece güçlü ve ortama uyum sağlayabilen bir soy oluşur
  • doğal seçilim, karbon bazlı dünyamızda bireylerin gelecek nesillere daha sağlıklı ve daha güçlü genler aktarması için olmazsa olmaz bir mekanizmadır. bu mekanizmayla oynamak sonucu tahmin edilemeyecek kaoslar yaratabilir.

    şöyle ki, doğal seçilim mekanizmasında güçsüz olan bireyler elenir ve yapılarındaki güçsüz genler bir sonraki nesillere aktarılmaz. güçlüler hayatta kalır ve bu sayede sadece güçlü genler aktarılmış olur ve gelecek nesiller öncekilere kıyasla daha güçlü ve daha dayanıklı olurlar.

    günümüzde artık bu mekanizmayla iyiden iyiye oynanmaya başlanmış, güçsüz ve hasta bireyler gelişen tıp teknolojisiyle elenmekten kurtarılmış ve güçsüz genler bir sonraki kuşaklara aktarılmıştır. böylelikle daha güçlü ve dayanıklı yeni nesiller yerine güçsüz ve dayanıksız nesiller oluşmuştur. özellikle son 200 yılda yaşanan tıptaki müthiş ilerleme, insanlığın devamı için büyük bir katkı sağlamakla beraber, insanlığın yok olmasına da zemin hazırlamıştır.

    insanlığın yok olmasına zemin hazırlayan etmenler sadece bununla da sınırlı kalmamış, özellikle antibiyotik kullanımındaki bilinçsizlik de insanoğlunun sonunu yaklaştıracak bir etmen olmaya iyiden iyiye yaklaşmıştır.

    artık en basit hastalıklarda bile antibiyotik kullanmak, bakterilerde bir yapay seleksiyon süreci oluşturmuş, zayıfların elenip sadece güçlü bakterilerin hayatta kaldığı bir ortam yaratmıştır. böylelikle bakterilere bilinçli olarak direnç kazandırmışızdır.

    konuyu daha da açmak gerekirse, antibiyotikler, bakterileri öldürmek için kullandığımız ilaçlardır. biz antibiyotik kullandıkça, bakteriler için de bir yapay seleksiyon süreci oluşturmuş oluyoruz. şöyle ki, antibiyotikler ortamdaki güçsüz bakterileri yok ederken, güçlü bakteriler hayatta kalmaktadır ve bu sağ kalan güçlü bakteriler genlerini gelecek nesillere aktararak artık antibiyotiklerin etki edemeyeceği dirençli bir nesil oluşturmaya başlamışlardır.

    ayrıca toplumumuzda antibiyotik kullanımıyla ilgili yanlış oturmuş kanılar da bu dirençli bakterilerin oluşma sürecini hızlandırmaktadır. örnek vermek gerekirse nezle veya grip olan insanların direk antibiyotiklere başvuruyor olması bu süreci tetikleyen en büyük etmenlerdendir. antibiyotikler virüslere etki etmez. bu hastalıklarda antibiyotikler iyileşme sürecini kısaltmaz, virüslerin diğer insanlara yayılmasını engellemez aksine antibiyotiklerin yan etkileri sonucu vücut hücrelerinin ölmesine ve antibiyotik direncine neden olur. böylelikle gereksiz antibiyotik kullanımı sonucu daha dirençli ve daha güçlü bakteriler oluşur ve bunların tedavisi ise gittikçe zorlaşmaktadır.

    bu bilinçsizlik devam ettikçe ne güçlenmiş bakteri ırkına karşı kendimizi koruyacabileceğimiz ilaç kalacak, ne de doğal seleksiyonunu bozan insan oğlunun bunlara karşı direnmeye metaneti kalacak.

    böylece doğal ve yapay seleksiyon mekanizmasıyla oynayan insanoğlu kendi kaçınılmaz sonunu hazırlayacak.
  • adapte olamayanlarin yok olmasi ve olabilenlerin secilmesi... darwin'in hipotezi...
  • evrimin yürümesini saglayan mekanizma. ilk defa charles darwin tarafindan "türlerin kökeni" adli kitapta anlatilmistir. (bkz: natural selection)
  • hem etçil hem otçul** olması ve gücü, kuvveti ile dünya aleme gider yapan ayıların, afrika'da tutunamamış olmalarının sebebidir. geyiğe, kurda lölö yaparken iyi de afrika'da ağır rekabet var. hayvanatın birinci ligi sayılır bi yerde...
  • uzunca bir sure evden uzak olacak ev arkadasinin ciceklerini sulamayi unutmaniz sonucu kalan cicekler icin "bosver zayif olanlar oldu, kalanlarin tohumlari daha kuvvetli olacak" deme yuzsuzlugu gostermenizi saglayan teori.
hesabın var mı? giriş yap