3 entry daha
  • dün ameliyattan çıkmış biri olarak, ameliyat öncesi ve sonrası durumu nakletmek istiyorum:

    yıllardır burun tıkanıklığı çekiyorum. kulaklarım da oldukça tıkalı, hatta ufacık da olsa işitme kaybına sebep oluyor bu. gittiğim farklı doktorlar, hemen "haydi ameliyata" moduna girmemek için, uzun süre burun spreyi ile tedaviyi denedi. daha sonra alerjik rinitin konkalardaki büyümeyi tetiklediği düşünüldü ve tedaviye bu kanaldan da devam edildi. düşündükleri doğruydu; zira bende ortam, ısı değişikliklerinde burun akıntısı, hapşırık gibi etkiler de görülüyordu. ilaçlar alerjik etkileri yok etse de konkalarda küçülme sağlanamadı; tıkanıklık devam etti. kullandığım ilaçlar başta nasonex (burun spreyi) olmak üzere, onceair, cirrus, aerius gibi dekonjestan, antialerjik, antihistaminik içerikleri olan ilaçlardı. bunları bünyeme zerk ededurayım; hastalığımın alerjik etkileri çok güzel yok olurken, tıkanıklık asla geçmedi. aslında konka hipertrofisinde, alerjik rinit en başta gelen tetikleyicidir, ama konkalar çok fazla büyüdükten sonra riniti tedavi etmek de elbette işe yaramayacaktır.

    sonunda ameliyata karar verildi. radyo frekans yöntemi ile konkalar küçültülecekti. doktorum, bu ameliyattan çok bir beklentimin olmaması gerektiğini, tekrar büyüme riskinin çok fazla olduğunu söyledi. yalnızca, eğer ameliyat sonrasında ilaçları düzgün bir şekilde kullanırsam bu tekrarlama ihtimalini azaltacağımı ya da en azından geciktirebileceğimi ifade etti. bu noktadan sonra, ameliyat hazırlıklarına başlandı. kan tahlili, röntgen, ekg halledildikten sonra bir de sinüs tomografisi çekildi. septum deviasyonu ve sinüslerde iltihabik bir durum gözlenmediği için operasyon sadece konkaların küçültülmesine yönelik olacaktı.

    sonunda ameliyat dün gerçekleşti. ameliyatta lokal anestezi uygulandı. etkilemeye çalıştığım güzel doktorun karşısında ameliyat gömleğim ve burnumdaki tamponlar sayesinde pek şansım olmadığını üzülerek anladım. ameliyattan sonra kanamalı bir burun akıntısı oluyor, ama bu öyle oluk oluk akan bir kan değil; mukusla karışık birşey (bkz: karla karışık yağmur). bu akıntı yavaş yavaş azalıyor. zaten doktor da tamamen kesilmesi için bir solüsyon verdi. sonra tamponlar tamamen çıkarıldı. kullanmam gereken ilaçlar belirlendi. bu sefer nasonex yerine, otrivine verildi (5 gün boyunca kullanılacak). hapşırık olmasın diye, yalnızca iki günlüğüne birer tane tavegyl atacağım. bir kutu ağrı kesici ve bir de bakteriyel enfeksiyonlarla dövüşsün diye augmentin... bunların dışında sinus rinse kit isimli "bu ne la, bildiğin tuzlu su" diye düşünebileceğiniz, ama basitliği kadar bir o kadar da pratik kullanıma sahip yardımcı bir karışım var (hiçbir katkı maddesi olmadan, yalnızca sodyum klorür ve sodyum bikarbonat içerdiği için hiçbir zararı yok). bununla günde 6 defa yıkama yapmam gerekiyor.

    şu anda burnumdaki tıkanıklık doğal olarak devam ediyor. kanla karışık mukus, yerini saf mukusa bırakmak üzere. haftaya kontrol var, bakalım o zamana kadar ne olacak?

    şimdi ameliyat sonrasında dikkat etmeniz gereken bazı şeylere değinmek istiyorum:

    - hafif kanamalar normal. paniğe vermeyin, çok ciddi birşey değil. ancak çok fazla ve koyu kanama şeklinde olursa hemen doktora uzayın.

    - ilk zamanlar, akıntının genzinize gitmemesi için, yatakta yarı oturur vaziyette kalın. uyuyacağınız zaman da başınızın altına birkaç yastık koyup, başınızı yükseltin; böyle uyuyun.

    - yiyip içmenizde pek bir kısıtlama yoktur, ama mümkün mertebe sıvı ve yumuşak gıdaları tercih etmekte yarar var.

    - sigara filan içmeyin, mallık etmeyin. içenin de yanında durmayın. bırakın amına koyum zaten şu sigarayı, yeter. gelin, sonra içki içip kutlarız. ben ısmarlıyorum.

    - hapşırmamanız için ilaç vereceklerdir. bir iki gün kullanmanın yeterli olacağını söylediler. şu ana kadar bir kere hapşırdım. hapşırıklar devam ederse, o ilaca devam edin.

    - sesinizi yoğunlukla kullandığınız bir işiniz varsa durumu önceden iş yerinize bildirin. ayağa kalkacaksınız, hayatınızı normal bir şekilde devam ettireceksiniz, ama neticede burun tıkanık, bir rahatsızlık hissi var, sese de gribal bir hava katıyor, olmaz. doktorunuzdan rapor alırsınız zaten. iş yeri mırın kırın ederse siktiri çekin. size iş mi yok?

    - evi hastalık mizansenine uygun hale getirin. fırsat bu fırsat bol film izleyin, kitap okuyun, zihinsel içerikli hobilerinizle ilgilenin. geçmiş olsun.

    bir hafta sonra: burnumdaki tıkanıklık azaldı, ama hâlâ devam ediyor. doktor bunun normal olduğunu söyledi. konkalar biraz küçülmüş, daha da küçülürmüş. yıkama kiti ile yaptığım temizlikler iyi sonuç vermiş; bayağı temizlenmiş munuşum. kalan bir iki tatağı da sevgili doktorum aspiratörle çekti. her hafta başka komik bir aletle tanışıyorum bakalım.

    operasyondan yedi ay sonra: ameliyatın ardından, iki ay kadar rinitle ilgili ilaçları kullanmaya devam ettim. burun spreyini ise unuttuğum günler dışında hiç bırakmadım. elbette doktor tavsiyesi bunlar. spreyi iki gün filan kullanmadığımda rahatsızlık hissediyorum, ama o eski, neredeyse nefessiz bırakan, tıkanıklık yok artık. böyle bir operasyon geçirecekseniz, ameliyat sonrası aylar, hatta yıllar boyunca doktorunuzun tavsiyelerini uygulamanız, ilaçlarınızı aksatmamanız gerekiyor. operasyonun ve sonrasındaki tedavinin, kendi özenli yaklaşımımın da sayesinde, "yeterince" verimli olduğunu düşünüyorum.

    güncelleme: bu yazıyla ilgili çok mesaj aldım. kimsede burun kalmamış ya la :) öyle "yeterince" verimle filan olmuyor işte. burnum zaman geçtikçe tekrar tıkandı, tıkandı, tıkandı, bozdu, tam "bozmaz" dedim, yine bozdu. ne olacak? tekrar ameliyat oldum. "burnumu aldırmak istiyorum doktor!" dedim, "olmaz, benim daha iyi bir fikrim var." dedi doktor ve bu sefer konkalar kesilerek alındı - beter olsunlar :) bu son ameliyatın üzerinden de yaklaşık üç yıl geçti, evet, daha iyiyim. elbette alerjiyi kontrol altında tutmam gerekiyor; bu yüzden de nüksettiği zamanlarda yine antihistaminik haplar veya burun spreyi kullanıyorum. bir insanın burnu normalde ne kadar tıkalıdır, ne kadar açıktır, bunu bilemeyeceğim, ama benim burnum hiçbir zaman öyle çok açık filan olmuyor. bilmiyorum, belki de daha çok yıkamam ve daha sık sprey kullanmam gerekiyordur. doktorla da uzun süredir görüşmedim. neyse, önceki durumuma göre kıyaslarsam radyo frekans yöntemine oranla çok daha verimli oldu benim için. ameliyat olmadan önce balık gibi ağzımı açmaya başlamıştım, tekrar burundan nefes almaya döndüm hiç olmazsa. bu bile çok önemli bence...
76 entry daha
hesabın var mı? giriş yap