• film yapımcısı açısından filmi yazmak ayrı emek, zaman; filmi çekmek ap ayrı bir emek, bütçe ve uzun süreli bir yorgunluk. seyirciyi güzel filmle buluşturmak için bu kadar fedakarlık yapıldıktan sonra (ee gayet tabi, haklı olarak bunun içinde para kazanmak hedefi de var) 50 tl'ye satılan biletin çok az bir yüzdesini yapımcının alması, kocaman bir payını ise servis mecralarının yani salonların toplaması hiç adil değil.

    seyirci açısından ise filmlerden önce gösterilen reklamlar, fragmanlar vs derken salonda 3 saat film izlemek için ayırdığın zamanı ve ödediğin parayı hiçe sayarak seni yarım saat fazladan bekleten, zamanını ve paranı hiçe sayan kendini bilmez salon yönetmeliği ayrı bir derttir. he bir de dünden kalma mısırı ısıtıp, üzerine yağ ve tuz basıp 3tl'lik şeyi 30 tl'ye itelemek ve dünyanın en basit dondurmasını 20 tl'ye kakmak da bu meselenin bonus problemleridir.

    şimdi, elindeki tek nimeti olan seyirciyi ve yapımcıyı bu duruma sokan, onlarını şeyine takmayan bu yapıyı bir kendine getirmek, hatta gerekirse ortadan kalkması ve daha ideal bir düzen oluşması için boykot etmek veya adına ne dersen de onu yapmak gerekir.

    filmler yayına girmeyecek, girerse daha mütevazi salonlarda seyirciyle buluşacak; seyirci de kendini ve izlemek istediği filmin yapımcısını adam yerine koymayan bu salonlara gitmeyi bırakacak.
  • geç bile kalındığını düşündüğüm ve desteklediğim eylemdir.

    gitmek istediğimiz bazı filmleri şehrin en ücra yerlerinde en kötü salonlarında oynatanlar bu işin sanat olduğunu hatırlayacaklar.*
  • sinemada ilk patlamış mısır yeme fikri kimden çıktıysa onun abv. keyif pezevengi yüzünden kapitalist sistemin bizi sikmek için kullandığı bir şeye dönüştü.
  • her şey cinebonus'un (şimdiki adıyla cinemaximum) bu işe girmesiyle başladı.
    o tarihten önce tamamen keyif olan, öğrencilerin, ailelerin, çoluğun çocuğun sıkça gittiği sinema eylemi bir lüks tüketim haline geldi.

    şimdinin fiyatıyla 5-10 tl'lik fiyatlar birden 30 liralara fırladı ve yüzde 50 indirimli verilen öğrenci biletlerinin yerini 1-2 liralık sembolik fiyatlar aldı. maliyeti 1 lira bile olmayan mısır 20 lira 3 liraya satılsa %100 kar eden kola 9 liraya zorla okutuldu.

    şimdi 4 kişilik ailenizle bir akşam sinema keyfi yapmak istiyorsanız 150-200 liradan aşağı çıkamıyorsunuz ve bu bedelin yapımcıya giden bilet başı 1 dolar ücret harici hepsi bu cinemaximum ve türevi salon sahiplerine gidiyor.

    peki bileti yemesi içmesi derken kişi başı 50 lira bayıldığınız bu sinemalarda paranın hakkını alabilmek mümkün mü? tabi ki hayır. size kendi paranızla yarım saat reklam izletme hakkını kendinde gören bu eşkiyalar zorla gözünüze soka soka hiç utanma olmadan zamanınıza tecavüz ederler. yeni nesil hatırlamasa da eskiden reklamlar iki filmin arasında olurdu. filmin başlama saati geldiğinde biter, ardından 1-2 fragman izlenir ve film başlardı. şimdi daha dün (hediye biletimle) cinemaximum'da bolt pilot'un anısını yad edeyim dedim, filmin başlama saatinde oturdum ve başlama saatinden itibaren 35 dakika reklam izledim. zorla. bunlara verilen para haram.

    lan allahsızlar şunun fiyatını örneğin tam 15, öğrenci 10 gibi makul bir fiyata çekseniz insanlar iş çıkışı gider, canı sıkılır gider, öğrenciler okul çıkışı gider, beğendiği filme bir daha gider, gece uyku tutmaz atlar gece seansına gider, merak ettiği isimsiz filme çekinmeden gider vs vs hiç bir film boş salona oynamaz. 3 katı insan çekersiniz, 3 katı mısır satarsınız. ama bu saloncuların açgözlülüğü yüzünden lüks tüketim haline gelen bu sinema işini anca ailecek ayda 1 yapabiliyoruz. neden? çünkü barsaklarımıza kadar sokuyorsunuz.

    bu işi cinemaximum gibi ticarethane kafalarından alarak avşar, bkm gibi hayatını bu sektöre adamışlara emanet etmek gerektiğini düşünüyorum. umarım yapımcılar bu sinema katillerine film filan vermezler de lüks avmlerindeki boş salonlarında çekirdek çitlerler.
  • sinemami kaldi lan bu devirde aq
  • evde mısırımı patlattım , yanında alkolümüde koydum rez. aldım bekliyorum sonucu.

    ben hep 15tl’lik izliyorum.
  • yapımcıların boykot sebebi tamamen ekonomik sebeplerden kaynaklanıyor, asıl boykot edilmesi gereken film dağıtım şirketlerinin ve sinema salonlarının bağımsız filmlere uyguladığı sansürdür.

    hem salonlar hem de dağıtım şirketleri para kazandırmaz düşüncesi ile tüm dünyada beğeniyle karşılanan filmleri salonlarda göstermiyor. tüm salonlarda aynı gişe filmlerini izlemekten bıkmadınız mı? başka sinema tarafından gösterilen filmleri neden gösterime sokmazsınız ki?
  • çok afedersiniz ama bu krizden bilet fiyatlarının düşeceğini bekleyen yazarlarımız olmuş.

    pasta kavgasından tüketicinin-vatandaşın karlı çıktığı görülmüş mü? tabii ki hayır. dolayısıyla biletler 30 tl olur ancak kan emicilerin yanında vatandaş yine az para vermez, veremez.
  • bu ulkede birilerinin normal olmayan seylere risk alip tepki gostermesi gerektigini dusunuyorum. umarim cinemaximum yola gelir.
  • sinema salonlarini bile cinemaximum denen olusuma satarsaniz olacagi bu.
hesabın var mı? giriş yap