• hakkındaki gerçekleri duyduktan sonra evde ne kadar apple ürünü, hp ürünü filan varsa kırıp atmak istediğim ama yine de sonra ikinci bir düşünceyle bunları yapmanın tavşanın dağa küsmesinden başka bir sonuç doğurmayacağı kanaatine ulaştığım firma.

    ama yine de steve jobs hakkındaki fikirlerim değişmeye başlamadı dersem yalan söylemiş olurum. nasıl bir pompalanmaysa biz steve jobs'u modern çağın mesihiymiş gibi efendim şöyle yaratıcı böyle vizyoner, o biçim misyoner gibi tanımlamalarımızın objesi haline getirdik. fakat bill gates efendi adammış çıkıp da iki kelam edip, kör ölür badem gözlü olur kel ölür sırma saçlı olur demedi. ben dünyanın parasını hayır kurumlarına bağışlıyorum hakkımda tek sütun övgü yazılmazken steve jobs'a düzülen methiyelerin haddi hesabı kalmadı da demedi.

    amına koduumun steve jobs'ı. ne yarattın lan? mp3 çaları mı yarattın? yok. tablet pc'yi mi yarattın? o da değil. microchip'i mi buldun? alakası yok? pc senin icadın mı? o da değil. işletim sistemi yarattın farklı bir tane diyelim. ipod, ipad, iphone. angry birds, sağda solda nerede olduğunu güncelleyen, sinemada ekrana parmak sürttürüp kuş avlayan, balon patlatan yarak hasanlar yarattın.

    yanımda iphone var. arkasını çeviriyorum. ne yazıyor? designed by apple in california. assembled in china. yazıyor. california'da doğdu, beşiktaşlı oldu hesabı. ne lan bu? nike da aynı skim değil mi? skeyim ben böyle sweat shop gelir modelini. anasını skeyim kapitalizmin bugün o kadar sinirlendim bu ibnelere. adam götünü gere gere california'da sörfünü yapa yapa telefon dizayn ediyor. o telefon dünya pazarına söylenen tarihte giriş yapacak diye 13-14 yaşındaki gariban çinlinin allahın siktirettiği bir yerde, shenzen veya guangzhou veya sikseng durulmayacak fabrika ortamlarında barakalarda çalışıp günde 16 saat çalışıp fazla mesai yapıp götünden ter damlıyor.

    steve jobs öldü diye biz de milli yas ilan ettik milletçe şimdi post mortem düşünüyorum da. ulan rauf denktaş'ın resmen arkasından konuşuldu, lefter küçükandonyadis'in ne rumluğu ne ermeniliği kaldı, neredeyse vatan haini ilan ediliyordu. steve jobs'un heykelini dikecektik oysa ki. ben bile steve jobs rest in peace diye facebook status'ume yazdım. vaz geçiyorum lan. kabir azabı çekesin steve jobs yazıyorum. düzeltiyorum.

    bu foxconn öyle nalet bir şirketmiş ki arkadaş, şirketin üretim fabrika binasının etrafına file germişler. çünkü işçiler atlayıp intihar etmesin diye. düşünsene o kadar bezmişsin hayatından öleyim de kurtulayım diye camdan atlıyorsun ona bile izin yok. çin çalışma saati 1 saat. bizdeki türk çalışma saati gibi 25 dakika değil. 12 dakika geyik yapayım, 7 dakika annemle konuşurum, 7 dakika sigara molası, 10 dakika tuvalete giderim, 5 dakika kahve içerim, 2 dakika da yan masadaki hatunu keserim değil. bilmiyorum bizim işyeri böyle belki de ben abarttım. sallıyorum ama. adamlar sessiz sedasız çalışmak zorundalar. 1 saat çalışıyorsa adam 1 saat boyunca hiç sektirmeden, hata yapmadan, öndekini arkadakini meşgul etmeden, üretim bandı sisteminde iş üretmek zorunda. bu sistemin tüm hızı en zayıf halkanın hızıyla ölçüldüğünden sağında solunda önünde arkanda sürekli yaptığın işi gözlemleyip rapor eden yavşak supervisor'lar var. bunlar adamın ensesinde boza pişiriyorlar.

    foxconn dünyanın en büyük elektronik üreticisi. 1 milyon çalışanı var. shenzende konuşlanıyor. shenzen eskiden insanların balık filan avladığı küçük bir şehir. bugün 14 milyon insan yaşıyor shenzen'de. ne kadar işe yaramaz evimize aldığımız odamıza koyduğumuz saçmalık varsa aşağı yukarı shenzen'de üretiliyor. büyük şirketlere çin burada üretim yapsın diye ayrıcalık tanımış. apple, dell, nokia, panasonic, hp, samsung, sony, lenovo vs. bunların hepsinin taşeron üreticiliğini yapıyor foxconn.

    buraya gidip buradaki üretim koşulları vs. hakkında belgesel yapmak, çalışanlarla çalışma koşulları hakkında röportaj yapmak filan hepsi yasak. foxconn'un shenzen'deki üretim tesisinde 430.000 insan çalışıyormuş. 12-13 yaşlarındaki insanlar günde hesapta 8 saat, ama asgari 12 saat bilemedin 14 saatlik vardiyalar halinde çalışıyor. 34 saatlik vardiya sonunda hayatını kaybeden insanlar var.

    15 metrekarelik odalarda ranzalarda balık istifi gibi üst üste 14-15 kişi bir arada yaşıyor. odalarda kameralar, koridorlarda kameralar. insanların özel hayatı diye bir şey de yok. biz zannediyoruz ki elimizdeki iphone, mac şu bu otomatik makinalarla yapılıyor, bir robot buradan kalkıyor hepsini monte ediyor, telefon paketlenip bize ulaşıyor. işin aslı öyle değil. bilakis herşey neredeyse el yapımı. iş gücü o kadar ucuz ki, insan emeği neredeyse bedava. ve herşey burada elle monte ediliyor. insanların aynı hatta çalışıp aynı hareketi binlerce milyonlarca kez yapmaktan eklemleri yerinden çıkıyor. 15, 16 yaşında işe başlamış insanlar 26-27 yaşlarına geldiklerinde elleri artık işlevlerini kaybediyor. bu insanlar ancak fazla mesai yaparak asgari geçim standardında yaşantılarını sürdürecek kadar para kazanabiliyorlar.

    yani amerika zamanında işçilerinin şartlarını düzeltmek için gerekli reformları vesaireyi hayata geçirmiş, ama bunu kendi işçileri için yapmış, amerikan vatandaşı için yapmış durumda. daha sonra buradaki köleliği üretim merkezi yaptığı ülkelere, şehirlere ihraç etmiş. şimdi çinli köleler, abd vatandaşları rahat etsin diye amele gibi çalışıyorlar. apple ucuza mal ettiği ürünleri pahalıya satıp fahiş karlar elde ediyor. biz de steve jobs usta dahi çocuk diye baştacı ediyoruz. kendi milletinden olmayan insanları skme sömürme üzerine kurulu düzeni yere göğe sığdıramıyoruz.

    nerede de bir kapitalist çıksa, bu sweatshop ekonomisinin aslında o fakirlikten kırılan uluslar için ne kadar önemli olduğundan, bu sayede endonezya'nın, çin'in kalkındığından filan bahseder. yok aslında orada asgari ücret 50 dolarmış da, bu üretimler sayesinde 250 dolara çıkmış. ben buradaki mantığın sakat olduğuna inanıyorum. bu tarz yerler var sweatshop işlerini komik derecede düşük ücretlere yapmayı kabul eden insanlar var. ve bu insanlar kendileri hakkında karar verebilecek seçim hakkına sahipler, böyle işlerin olması hiç olmamasından iyidir diyenlere katılamıyorum.

    aslında dünya sistemi öyle kurulmuş durumda ki. insanlar önce fakirleştiriliyor. bu tarz işleri kabul edecek derecede ümitsiz ve umutsuz bir hale dönüştürülüyorlar, yaşamak için alternatifsiz bırakıldığı noktada bu çok uluslu şirketler gelip buralarda ucuz işçi maliyeti için fabrikalar kuruyorlar. insanca yaşama koşullarının altında birtakım koşullarla çalışmak zorunda bırakılıyorlar. bunun tarımda çalışan nüfusu şehirlere kaydırmak vesaire gibi imf gibi kuruluşlar tarafından yönlendirilen birtakım neoliberal politikaların sonucunda az gelişmiş ülkelerde baş gösterdiği de göze çarpan diğer bir konu.

    uluslararası düzeyde alınacak bir takım kararlarla veya dünya ticaret organizasyonunun bazı yaptırımlarıyla bu dünyaların insanının hayat tarzında önemli geliştirmeler yapmak mümkün. fakat öyle boktan bir piyasa sistemi var ki, kim neresiyle uğraşacak bütün bunların. neyse, umarım sizleri biraz bilinçlendirebilmişimdir, foxconn ve apple ürünleri konusunda. ben ibm'de çalışıyorum da. şaka lan. şaka ibm de aynı bokun soyu sonuçta. fakat öyle bir kafa karıştırıyor öyle bir pazarlama yapıyor ki ibneler insan gerçekten neyi üreteceğini neyi tüketeceğini şaşırıyor. şimdi ben iphone satın alıyorum diye çin'de bir ergen karnını doyuruyor, california'da bir tasarımcı da medikal marijuana içiyorsa, skeyim ben böyle dünya ticaret dengesini, skeyim ben böyle karşılaştırmalı üstünlükler teorisini, david ricardo'nun da ecdadını soyunu sülalesini skeyim.

    tam anlayamadım ama ben bu konu üzerine biraz daha düşüneyim hacı. iphone 5 çıkınca sustalı maymun gibi sıraya girersek çinli'ye iyi mi ediyoruz kötü mü ediyoruz. çok acayip dengeler söz konusu. çin'de ikinci dil olarak ingilizce konuşanların sayısı amerika'daki ingilizce konuşanlardan daha fazlaymış lan. amerika'nın çin'e 2 trilyon dolar borcu var. amerika para mı basacak yoksa çin amerika'yı satın mı alacak? 10-15 yıl içinde çin abd'yi askeri güç dahil birçok alanda geçecek. 20 sene içinde dünyanın reserv para birimi yuan olacak deniyor. fakat çin'deki saatlik ücret 0.25-1.00 dolar arasında iken abd'de 15-30 dolar arasında. fakat çin de dünyanın çeliğinin %25'ini, çimentosunun %40'ını kullanıyor. çin'li dedelerin barutu, kağıdı, porseleni ve bunun yanında bir sürü icadı bulmasının yanında bir prezervatifi icat etmeyişleri yüzünden galiba sizin de başınızı ağrıttım. derdi tasası bana düştü heriflerin asgari yaşam şartlarının. galiba fazla empati yapmak da iyi değil. çinli 25-50 sene sonrasının hesabını yapıyor, şili hükümetiyle 25 senelik bakır üretimlerinin %50'sini satın almak üzere kontratlar imzalıyorken...dur lan facebook'ta komik bir video paylaşmıştım, acaba kim beğendi...bu konu çok uzun sonra döneceğiz hacı.
  • vahsi kapitalizmin en buyuk orospu cocugu firmalarindan. komunist gecinen cinde olmasi da ayri bir ironi. isin kotu tarafi, malesef bu adamlara cok para kazandirdik. elimiz mahkum kazandirmaya da devam edecegiz. yedikleri boklari daha bugun ogrendim tam olarak. okuldaki cinli bir arkadastan. resmen elimdeki elektronik herseyde bu adamlarin dolayli ya da direk bir parmagi var. o parmaklari kirilip gotlerine girer insallah.

    18 saat isci calistirmak ne demek lan allahsizlar!. herifler cin hukumetinin belirledigi asgari ucretten 4 kat daha dusuk ucrete isci calistiriyorlarmis. "lan arkadas, bu ne?" diyene de siktiri cekip, kapida is kuyrugunda bekleyen binlerce kisiden siradaki kimse onu aliyorlarmis. ticari sirlari, patenleri bilmemneyi korumak adina da calisanlarinin deyim yerindeyse resmen ozel hayatlarini sikip atiyorlarmis. tabi 2 kurusa ne kadar ozel hayat olabilirse!. arkadasin dedigine gore bu sirketin ozel guvenlik birimi neredeyse polis yetkilerine sahipmis. hatta sirket calisanlari soz konusu oldugunda polisten bile daha yetklilermis. lan resmen bilimkurgu filmlerindeki insanligin anasini sikmekte zerre beis gormeyen orospu cocugu sirkeletlerin gunumuzdeki versiyonu bu.
  • steve jobs demiş ki, ben foxconn'u gördüm, muhteşem bir ortam. çalışanların sinemaları - hastaneleri - havuzları - restoranları var.

    batı kafasıyla doğuyu değerlendirince ister istemez komik duruma düşüyor insan. ben sana orada fasilite yoktur demedim. türkiye'deki plazalarda da milyon fasilite var. ama bak bakalım kimlere açık bunlar?
  • üç yıl bu şirkette çalıştıktan sonra intihar eden çinli işçi xu lizhi ve (türkçe çevirileri ile birlikte) şiirleri ile ilgili bir haber burada. seyirci kalmakla yetinmeyip sorumlusu da olduğumuz hayatlar bunlar.

    "gözlerimin önündeki kağıt sararıp soluyor
    çelik bir kalemle ona tekinsiz bir siyahı kazıyorum
    işleyen sözcüklerle dolduruyorum
    atelye, montaj hattı, makine, çalışma kartı, fazla mesai, ücretler…
    beni uysal olmam için eğittiler
    bilmiyorum nasıl haykırılacağını veya isyan edileceğini
    nasıl şikayet veya muhalefet edileceğini
    biliyorum yalnızca sessizce tükenmenin acısını çekmeyi
    buraya ilk geldiğimde
    yalnızca şu gri ödeme çıktısını bekledim her ayın onunda
    bana gecikmiş bir teselli versin diye
    bunun için eklemlerime, bunun için sözcüklerime eziyet edip durdum
    işi asmayı reddettim, hastalık iznini reddettim, özel ihtiyaçlar iznini reddettim
    geç kalmayı reddettim, erken çıkmayı reddettim
    montaj hattının başında demirdenmiş gibi dikiliyorum, ellerim sanki uçuyor,
    kaç gün boyunca, kaç gece boyunca,
    ayaktayken -tıpkı böyle- uykuya dalıp gittim?"
  • kızıl çin'deki işçi haklarının ne derece gelişmiş olduğunu gösteren şirket.
    11 işçisi intihar etti şu ana dek.
    komünist olduğu iddiasındaki faşist yönetim, emekçileri öldürene kadar çalıştırıyor. isme bak, people's republic of china, hadi canım sen de..
  • görüp görebileceğiniz en pislik şirket. beni hayattan soğutmuştur. çevremde gördüğüm tüm elektronik eşyalara bakış açımı değiştirmiştir. dünyada üretilen elektronik ürünlerin yüzde kırkının montajını bu şirket yapıyor. tayvan kökenli ama ürtetiminin büyük çoğunluğunu çin'de yapıyor, son verilere göre 1.2 milyon çalışanı var, işçileri 11 güne varan kesintisiz sürelerde, haftada 60 saatin üzerinde çalıştırıyor. işçiler gece yarısı kaldıkları koğuştan alınıp 12-18 saatlik vardiyalarla ve üstelik en büyük rakibi abd'deki işçilerin beşte biri oranında ücretlere çalıştırılıyor. bunun dışında reşit olmayan ve rızası dışında işçilerin çalıştırılması, gerektiği şekilde muhafaza edilmeyen zehirli atıklardan dolayı zehirlenen yüzlerce işçi olması, psikopat çalışma kuralları ve vardiyaları yüzünden intihar eden işçiler. ve tüm bunlara göz yuman bir çin hükümeti var, zira çin'in en büyük ihracat yapan, istihdam yaratan şirketi. soktuğumun sözde sosyalist ülkesi ve şirketi.
  • çin'in genel olarak psikopat bir ülke olduğunu zaten biliyorduk. bu şirket çin'in içinde ayrı bir devlet gibi bir şey. hoşlarına gitmeyen bir şey yapan çalışanlarını da resmen infaz ediyorlar. aşağıdaki listeyi wikipediadan çevirdim. daha da var heralde ölenler. insanları aşırı çalışmadan öldürmek bu olsa gerek.

    ms hou (kadın,19) ölüm tarihi: 18 haziran 2007 şirketin tuvaletinde kendini asarak intihar etmiş. babası kızının vücudunda bir gariplik olduğunu idda etmiş ama ölüm sebebi intihar olarak onaylanmış

    liu bing (erkek, 21) ölüm tarihi: 1 eylül 2007 işten çıkarıldıktan 2 saat sonra aniden ölmüş. annesi oğlunun bir hastalığı olmadığını söyleyerek foxconna şikayette bulunmuş ama binadan içeri alınmamış.

    mr li (erkek, 28) ölüm tarihi:16 mart 2008 ölmeden önce baş ağrıları ve sürekli kusmaktan muzdaripmiş. arkadaşları onun aşırı çalışmaya maruz kaldığını söylemişler.

    sun danyong (erkek,25) 16 temmuz 2009 12. kattan atlayarak intihar etti.

    zheng xinsong (erkek,23) 20 ağustos 2009 yüzme bilmesine rağmen gizemli bir şekilde şirketin havuzunda boğularak ölmüş.
  • dilediğinizce küfredebileceğiniz firma, ama "bunun ürettiği hiçbir şeyi almam" diye büyük laflar etmeden önce bir düşünmek gerekiyor, adamlar dünyadaki kullanıcı elektroniğinin %40'ını ellerinden geçiriyorlar. bilgisayarındaki işlemci, internete bağlandığın modem, kullandığın klavye mouse, cebindeki telefon muhtemelen foxconn'dan geçmiş parçalar bulunduruyor.
  • kurumda çalışan işçilerin ardı arkası kesilmeyen "intihar" vakalarını inceleyen iki enfes belgesel için:
    (bkz: dreamwork china)
    (bkz: deconstructing foxconn)
    sonuç:
    (bkz: vahşi kapitalizm)
  • monsanto, cargill ve glencore ile beraber mahserde yanacak dort atlidan biridir.
hesabın var mı? giriş yap