• yapilabilse ziyadesiyle faide saglayacak durum ancak vize durumunda ortaya cikacak olan vize mafyalari ve "su kadar paraya ist'a vize alinir" durumlari olayi baslamadan bitirecek.
  • yeni değildir.osmanlı döneminde 2.mahmut devrinde başlamış ikinci meşrutiyet te kaldırılmıştır.mürur tezkeresi denilen bir iç pasaportla ülke içinde seyahat edilir ve özellikle istanbula gidebilmek için bu belge gerekirdi
  • 3 nesilden degil 5 nesilden daha az istanbulda yasayanlarin istanbuldan atilmasiyla daha da faydali olacak uygulama. ardindan 4 nesilden öz türk olmayanlari da türkiyeden atariz böylece bütün sehirlesme problemlerimizi çözmüs oluruz.

    haci pardon da sen koskoca türkiyede baska kaç tane istanbul gibi cazibe merkezi yaratabilmissin,bi de üstüne 22 tane üniversite kurmussun istanbula okuyacam diyen solugu istanbulda almis, diger sehirlerdeki üniversitelerde okuyanlar da mezun olsak da istanbul a gidip bi is bulsak diye tetikte bekliyor,
    sen istanbul a vize koysan nolur koymasan nolur?
  • anayasa'nin yerlesme ve seyahat hürriyeti maddelerine aykiri bir uygulama.

    serbest çagrisim (bkz: çevre temizlik vergisi)
  • istanbul'un çevresine sur insaa etmekle pek bir farki olmayan eylem. birer de nöbetçi dikilir kapilara. gelenlere vize sorulur. vizesi olmayan da giremez. herkes rahat bir nefes alir.

    (bkz: ne dersiniz hos olmaz mi)
    (bkz: allahim sen akil fikir ver yarabbi)
  • insanlara kendi dogduklari sehirlerde, is bulabilecekleri, yasayabilecekleri ortamlar yaratilmis olsaydi, düsünülmesine bile gerek kalmayacak uygulama.
  • code 46i akillara getiren uygulama. evet korkuyorum...

    bir de (bkz: ogs)
  • ülkeyi bölmeye yönelik uygulama.esitlik ve özgürlük kavraminin içine eden tavir.kiçin rahata alismasi ile dagdan geldigini unutup bagi parselleme çabasi.ekonomik icraatlerle çözüm üretmek yerine isin kolayina kaçip saçmalamaya baslamak.bir boku beceremeyince kafada bir anda yanip sonra patlayacak olan ampül.
  • kisa vadede hizli bir çözümdür. tabi ki öncelik insanlarin cidden bok varmis gibi istanbul'a akin etmesini engellemektir. bunu uzun vadede ekonomiyi, geri kalan bölgelerdeki sartlari düzelterek halletmek gerekir. ancak 1960'ta baslayan ve sonu gelmeyen göç asil özgürlük kavraminin içine eden olaydir. sehrin sinirlari doguda izmit'e dayandiktan sonra kuzeye dogru genislemeye baslamistir ve pek de duracak gibi görünmemektedir. bunun yaninda bu sehre hücum eden vatandaslarimiz da su sekilde haklidir: dogduklari yerde is/as sikintisi vardir ve düzelecek gibi de görünmediginden istanbul'da sanslarini denemektedirler. simdi siz kalkip bu insanlara "gelme ulan" diyebilirsiniz ama orada durursunuz, bu insana ne yapacagini söyleyemebilir minizi? suraya git burda is var diyebilir misiniz?

    haliyle diyemediniz ve buyur ettiniz. peki bu istanbul denen yer sonsuz is imkani saglar mi? hayir.
    buyur ettiginiz kisiler muhtemelen 1+ çocukla gelebilirler ve tahmin edebileceginiz/edemeyeceginiz nedenlerle bu sayi 5 olur bir anda. zaten is sikintisi burada da devam etmektedir. bu çocuklara bakilmasi zorlasir ve iste burada baska bir özgürlügin ebesi bellenir. insanlarin insan gibi yasama hakki... kapkaç, hirsizlik, 3 kurus için adam öldürme... aç insanlar vardir elinizde ve bunlar yasadiginiz, güvenli olduguna inandiginiz sehrinizdedir. nerde yasadiklarini bilmezsiniz bile... söyleseler bilmezsiniz orasi neresidir diye. ama sinirlenirsiniz size zarar verdigi için, haklisinizdir da...

    kalkip kimse "yazik onlara" demesin. kendi basina bir is geldiginde sövmeye baslarsa bu acima duygusunu yalayip yutmak zorunda kalmasin. kimse durumun böyle olmasini istemez eger hakikatli bir manyak degilse...

    kisisel kanaatim vizenin kisacasi iki ucu boklu degnek oldugudur. belki de en güzeli hem vize koyup hem de insanlari kendi dogduklari ve daha rahat yasayabilecekleri yerlere geri dönmelerini saglayacak bir gelisme sürecidir. belki de hiç biridir, bosverilmelidir. kahvehanede vatan kurtarmaya döndürülmemelidir sözlük.

    edit: eklemek lazim tabi. göç edenler yasama imkanlari esit olmadigindan göç etmektedirler ve en dogal haklari olan yasama hakkini kullanmak istemektedirler. ancak bu durum ne yazik ki geldikleri yerdeki insanlarin yasama hakkina tecavüz etmeye baslamistir. haklar ve özgürlükler tek tarafli degerlendirilemez.
  • bazi istanbullularin "aman yeni kimse gelmesin, rahatımız bozulmasın" diye desteklediği uygulama. destekleyen herkesin sanki 7 nesildir istanbulluymuş gibi konuştuğu bu uygulamanın italya'daki kuzey ligi* ile arasinda çok bir fark yok, müreffeh olan bölge kendisini ekonomik ve sosyal olarak daha az gelişmiş olan bölgelerden soyutlamaya çalışıyor. istanbul herkesin ulaşmak istediği, ama sadece ayrıcalıklı bir zümrenin hakettiği bir yer gibi görülüyor.

    istanbul'un taşı toprağı altın deyişine kanıp bu şehre göçenlerin çoğunun yaşadıkları koşullardan memnun olduğunu pek sanmıyorum, gecekondu mahallelerinde yaşayıp hamallık yapmaktan çok da memnun degildir muhtemelen insanlar. "aaa rıza çalimbay'a kapıcı demisler, ne ayıp" diye kınadığımız pankart vesilesiyle küçük gördüğümüz tekrar ortaya çıkan, aslında en az seninki benimki kadar onurlu bir yapan ve hepimizden zor koşullarda çalışan kapıcılar da köylerden göçenler. eger göç önemli bir sorunsa bu insanlarin göçmesine neden olan şartları değiştirmek lazımdır, bu da ancak onlara yaşadıkları yerlerde daha iyi yaşam koşulları sunarak olabilir. belki biraz beylik olacak ama bu aşamada köy enstitülerini düşünmeden edemiyor insan. göç alan tek sehir istanbul değil; ankara da, izmir de çok göç alıyor ve böyle bir vize uygulaması bu şehirlerin aldıkları göçü kat kat artırır. istanbul'a vize uygulanırsa bu sorunu çözmez, sadece yerini degistir.

    istanbulluları rahatsız edenin sadece farklı sosyoekonomik statülerdeki insanlarin göçü olmadığı da çeşitli ortamlardaki tartışmalardan anlaşılıyor, birçok kişi beyaz yakalıların göçüne de sıcak bakmıyor. "üniversite için gelenlere geçici vize verilsin. okullarini bitirenler memleketine geri gitsin" gibi öneriler yapılıyor. istihdam imkanlarının çok büyük kısmının istanbul'da ve istanbul çevresinde* olduğu düşünüldüğünde, öneri de pek rasyonel görünmüyor.

    velhasılı kelam; istanbul'a göç edenlerin çoğu keyiflerinden değil, mecburiyetten göçmektedirler. ne zaman istanbul dışında da iş olanakları artmaya ve yaşam standartları yükselmeye başlar, o zaman istanbullular şehirlerinde rahat ederler.
hesabın var mı? giriş yap