kedi vs köpek

• hem köpek^* hem de kedi sahibi olarak, iki cins arasındaki eksi ve artı yönleri sıralarsam eğer;
  
  + köpek kesinlikle çok daha insan canlısı, insanı karşılıksız seven bir hayvandır.
  - kedi tanımadığı insanlara eğer aç değilse kötü davranır, tanıdıklarına bile zaman zaman umursamaz davranabilir.
  
  - köpek (özellikle büyükse), tuvaleti, yemeği, ilgilenmesi çok zahmetlidir. eğer uygun bir eviniz yoksa bakılması çok zordur, hatta uzak durulmalıdır. yalnız bırakamazsınız, üzülür..vs..
  + eğer apartmanda yaşıyorsanız dahi kedi nin bakılması kolaydır. tuvaletini temilersiniz, yemeğini suyunu verdinizmi başka birşey istemez. yanında kalın diye ağlamaz, gezdirmenizi istemez.
  
  +köpek daha akıllıdır. git dersiniz gider, gel dersiniz gelir, otur dersiniz oturur. kızdığınızı, sevdiğinizi, üzüldüğünüzü anlar.
  - kedi de aptal değildir ama çok güzel salağa yatabilir. istemediği zaman (çoğu zaman) dediklerinizi kaale almaz. git dersiniz, miev der, gel dersiniz yine miev der. istediği zaman anlar ama; mesela yemeği bitmişse, siz de hadi gel yemek verelim derseniz, olduğu yerden fırlayarak yemek kabına koşacak kadar anlar hemde.
  
  - köpek kokar. evet kokar, hem de çok kokar.
  + kedi kokmaz çoğu zaman, daha temizdir.
  
  - köpek eğer büyükse mıncıklayarak sevemezsiniz, evin içinde oynayamazsınız.
  + kedi eğer tırmalama huyu çok yoksa ve sizi seviyorsa (yani sizin kedinizse) çok güzel mıncıklanabilir, oynanabilir, havalara bile atabilirsiniz.
  
  - köpek küçükse evin heryerine sıçıp işeyecektir. tuvalet eğitimini verene kadar çok zorlanılır.
  + kedi yürüyebildiği anda tuvalet eğitimi vardır, kum koyarsınız, ordan başka yere (zorunda kalmadıkça) tuvaletini yapmaz.
  
  sonuç olarak, en önemli şey evinizim durumu. eğer eviniz bahçeli ve müsatise köpek ile kedi arasında kalabilirsiniz, yoksa köpeği unutun.
  iki hayvan arasında karar vermek ne baklediğinize bakar. eğer gerçekten karşılıksız sevgi, duygusal bağlar istiyorsanız kesinlikle köpek derim. sizi ne kadar sevdiğine inanamazsınız. ancak kendiniz sevmek istiyorsanız bir hayvanı, kedi derim. emin olun sizi sevdiğinden daha fazla seversiniz kediyi.
• kedi sessizdir. yok gibidir. o yüzden yalnıza çok yakışır. güzel durur yalnızın evinde. o evin sıradan bir canlısı değil prensi ya da prensesidir. yalnız genelde birileri tarafından yalnız bırakıldığı için değil, öyle kalmak istediği için yalnızdır. kafayı dinlemek için. kedi kafa dinletir...
  
  ama ben köpek insanıyım. köpek zahmetlidir. insanı durduk yere sorumluluk sahibi yaparak her an yaşaman gerektiğini hissettirir. aşağı falan indirtir, peşinden koşturur hatta bazen başka köpeklerin peşinden koşanlarla tanışmanı sağlar. köpek seni hayatta tutar.
• "owners of dogs will have noticed that, if you provide them with food and water and shelter and affection, they will think you are god. whereas owners of cats are compelled to realize that, if you provide them with food and water and shelter and affection, they draw the conclusion that they are gods."
  -christopher hitchens
• kopek eve geldiginiz an havai fisek atar. kedi siz eve geldikten bir sure sonra yemek kabina dogru yavas yavas yurur, eh, esek degilsiniz ya, doldurmusunuzdur.
• http://i.imgur.com/wsetl.gif
• http://d24w6bsrhbeh9d.cloudfront.net/…8003_700b.jpg
• kendimden yola çıkarak şöyle bir tespit yaptım kedi ve köpek sahibi olmakla ilgili; ama kusura bakmayın, her durumda; çocuk gibi konuşan, kedisinden köpeğinden bebeği gibi salak subuk küçültmelerle bahseden 55 iq lük insanlara çare bulamıyorum, onları ayırt edemiyorum. onların eline ne verirseniz verin onlar o şekilde davranacaklar.
  
  neyse, kedileri daha çok seven, onlarla daha rahat ilgilenen, kedilere daha fazla söz geçirebilen insanlar biraz daha gel-gitli insanlar, biraz sorumluluk onlara yetiyor, saçma sapan hal tavırları olsa da özellikle eğlence anlayışları -bence- daha sakin şeyler, mutlulukları vs. de öyle, yeri göğü pek inletmiyorlar. mıç mıç olmak konusunda biraz sıkıntıları var. bi süre mıç mıçlık iyidir ama ondan sonra herkes kendi yoluna. kedi gibi, kedi gelir iki sırnaşır, git dersen de, hakikaten bi attention whore yaratmadıysanız gider ötede takılır ya da dışarı çıkar falan.
  
  köpeklerden daha çok hazeden, onlarla ilgilenmekten daha keyif alan insanlar daha fazla sorumluluk sahibi. cefakar insanlar hakikaten. lakin bunun yanında, güven bekleyen insanlar biraz da. terkedilmemek istiyorlar, en garanti canlı da köpek bu iş için. mıç mıç tabirinin resmen karşılığı. gel dersin üzerine atlar, git dersin oyun zannedip pati vurur, dişler falan. iteklersin "ohoo kavga oyunu, my favorite, maaan!" der yine üzerine atlar. köpek sahibi insanlar da eğlence, mutlu olduklarını gösterme vs. olarak köpek gibi, bir kuyruk sallamaya başladılar mı etrafı unutabilenleri mevcut.
  
  not: çok sınırlı bir popülasyonda, fazlaca kişisel yorum katılarak yapılmış bir gözlem. yalanlamaya fazlaca açık yani, gelip de akademik makale çürütür gibi şey yapmayın sonra bana.
• çoban köpeği vardır, doğası gereği avlanma ihtiyacı duyan etçil hayvanları insanlar daha fazla kar etsin diye sürülerden uzak tutar. polis/bekçi köpeği vardır, insanın insanla meselesine alet olur, bir nevi mafyadır, kiralık katildir. av köpeği vardır, insanın hayvanla meselesine alet olmakla kalmaz üç kuruşluk huzuru için cinayet işler, paralı askerdir. diyeceksiniz ki, "köpeğin de doğası böyle kardeşim, evcilleştirmişiz işte", ben de diyeceğim ki binlerce yılda köpeği köpek ettiniz de bu kedi niye hala götünü yalarken kimsenin meselesine en ufak bir ilgi bile göstermiyor?
• köpek, power rangers kıyafetiyle bile olsanız tanır. gel gör ki, benim kedinin karşısına güneş gözlüğüyle çıktım diye şeytan görmüş gibi oldu.
• sokaktan geçmekte olan kağıt toplayıcısına ansızın saldıran köpeğin "ötekileştirici" tavrını bir kedide göremezsiniz misal. insanları olduğu gibi kabullenme, yaradılanı yaradandan ötürü sevme bahsinde kedi her daim tam not almıştır.
  
  bir yere kadar gitme durumunda kalabilir elbette insan. evde yok diye ortalığı yıkar köpek. gereksiz yere paniğe kapılır. ya gelmezse diye adeta içi içini yer. ses telleri kopana kadar havlar durur... kedi, olgundur. gelirse ekime, gelmezse kasıma kadar modunda adabınla bekler oturur. sahibinin bir yere kadar gittiğinin de farkındadır ayrıca. tutup da öyle kendini yerden yere atmaz. üstünü başını yırtmaz.
  
  30 metre ilerideki bahçenin köpeği bi şeye kıl kapıp havlasa, bu bahçedeki köpek de tutar havlar. mevzuyu anlamadan anında çirkefleşir. tut sor ona hayırdır mevzu ne diye? melul melul bakıp bilmediğini söyler. e o zaman bu cıngar niyedir? bu bela şer nedendir? ya kedi? kedi bilmediği etmediği mevzuların içinde yer alacak kadar aptal değildir. başkalarının işine katiyen burnunu sokmaz. alakadar olmaz.
  
  sokaktan geçen bisikletliyi var gücüyle kovalayan köpek, tutar bir de utanmadan bu yönüyle övünür. bisiklet sürücüsünün kişilik olarak dünya iyisi çıkması olasılığını es geçer. kedi karşı tarafa kendini tanıtması için evvela bi fırsat tanır. peşin hükümlü ve agresif olmanın gereksizliğinin farkındadır.
  
  köpek tüm boş vakitlerini havlayacak kovalayacak şey aramakla geçiredursun kedi o kıvrıldığı bir avuç yerden varoluşunun manasını sorgular. insan davranışları ve ardındaki psikoloji üzerine kitaplar okur. o bilge duruş, o ermiş tavrı insanoğlunda her daim hayranlık uyandırmıştır.