knocked up

• isminin turkceye cok basarili cevirildigini dusundugum film. kirk yil dusunsem ben bulamazdim. ayrica son zamanlarda filmlerde dikkatimi ceken bir konu bu filmde de gerceklesti. yine mac bilgisayar yine redbull yine xbox360. hatta redbull biraz abartiliydi bu sefer.
  -how many redbulls did you have
  -3 and i feel good.
• her şeyi google'da arayan amerikalıların bol bol bulunduğu bir film.
• --- spoiler ---
  
  insanı evlilikten önce soğutan sonuna doğru da tam tersini yapan filmdir. çok da komiktir.
  
  benim için en komik sahnesi ise, gülmek için sadece simasını görmemin yettiği how i met your mother dan marshall ın da bulunduğu sahnede how i met in joker kelimeleri totally- awesome ın art arda söylendiği anda marshall ın o müthiş kafa sallama hareketidir.
  
  ayrıca katherine heigl ne kadar güzel bir kadındır. çılgın enişte pete ise her hareketiyle yarmıştır, özellikle robert de niro taklidi müthişti.
  
  --- spoiler ---
• fazla $i$irilmi$ bir film. amerikan özentisiyseniz belki bir nebze ilginç gelebilir.
  
  aklımda kalan tek sahne $u: allison ben'i ikinci kez bulu$mak için arıyor. ben'in kankaları da arkada çe$itli hareketler yapıyor. ben telefonu kapatırken iyice co$mu$ oluyorlar. hepsi bu.
• son donem izledigim vasat komedilerin sadece bir tik uzerinde,
  ama hepsi o kadar.
  butunuyle muthis falan degil, tabii bana gore.
• --- spoiler ---
  
  repliğin tamamını şimdi hatırlamıyorum ama katherine heigl'ın tv izlerken ''boobs, boobs and bush'' derkenki heyecanı, mimikleri nedeniyle unutamam bu filmi. o kadar tatlıydı ki o an.
  ayrıca bahsettiğim sahneyle alakalı ve mr skin adıyla geçen internet sitesi gerçekten de varmış. hatta siteye ''as seen in knocked up'' yazılı küçük afiş koymuşlar.
  
  http://www.mrskin.com/
  
  --- spoiler ---
• (bkz: filmlerde sex icerigi bulunan filmler)
  
  hatta
  
  (bkz: filmlerde sex icerigi bulunan filmler/@aluminyum)
• judd apatow un hem yönetip hemide yazdığı kaza eseri, hiç beklenmedik bir anda anne ve baba oluvermenin şok edici komedisi işlenen başarılı bir film.
  
  böyle bir film spoiler verilmeden nasıl anlatılır ki? o yüzden spoiler
  
  özellikle yarıcak sahneler ve diyaloklardan bahsedicek olursak; elemanın esrar çektiği tüpü, kızla tartışırken "şimdi gidip sikecem onu" demesi, son sahnede doğum esnasından odaya dalan çocuğun gördüğü görüntü ile yaşadığı şok, bizim elemanın kafayı kırmış arkadaşları, göz nezlesi muhabbeti, hamile iken sevişmeye çalışmaları ama çocuğu ezerim öldürürüm endişesi ile olayın yapılamaması gibi sahnelerde bolcana yarılmışımdır efenim.
  
  bir komedi olarak bakıldığında gayet başarılı, beklenmedik annelik ve babalık duygusu üzerine düşünüldüğünde ise biraz pembemsi ama gerçekci bir film. yönetmen kendi yazdığı senaryoyu çok net bir biçimde görüntülemiş. tebrik etmek kalıyor.
• --- spoiler ---
  ilişkiler hakkında hiç bir bok bilmeyen , hayatını esrar içip abidik gubidik şeylerle uğraşmaya adamış olan benjamin ile işinde gücünde olan , ablasının verdiği tavsiyelerle hareket etmeye eğilimli alison'ın hikayesini gördüğümüz film.
  --- spoiler ---
  
  ben'e baktığımda , vay be demek ki beş on yıl sonraki hâlim bu olacak diye iç geçirdim , kendime çok benzetiverdim.
  her ne kadar filmin konusu ve yaşanan olayların tamamını yaşamamış olsam da , yaşamama az kalmış şeyleri bana gösterdi bu film.^*
  
  izlenebilecek bir film, beş altı kişi bütün bir gece playstation 2'ye tutulacağına iki saat ayrılıp izlenebilir , izlenmelidir hatta , evet.
• kurtaj karsiti amerikan lobi gruplarinin finanse ettigi bir propaganda filmi.
  
  abortion'a a-word diyerek, cocuk yastaki angut, pornocu, issiz ve culsuz bir loser'in genlerini en azindan simdilik yaymamasi gibi mantikli bir hamleyi ^* ite kaka tabu haline getirmeye calismalari gozlerden kacmadi. hersey komple komplo.
  
  bunun disinda esas oglanin 22 yasinda olmasi indiana, idaho, ohio gibi zaman tunelinde yasayan pazarlara girebilmek icin bir taktik galiba. 22 yahu. ayiyi neyle beslemislerse artik. gorunuslere gore dogru oranti kurup pi'yi uc alirsak, mohawkli cocugun daha hala bir onceki hayatini yasiyor olmasi lazimdi.
  
  "900 dolarla herhalde 2 sene falan gecinirim" dedigi bir sahne var. ben de cevaben sorumlu bir izleyici olarak "ha ha ha ilahi ayicik, bu karakterler ne kadar zit, cok eglencegiz galiba" dedim. hayvan bey bu lafi los angelesta nezih bir lokantada ediyor, 60 dolardan asagi gelmez hesap. arkadaslarina yikilir diyecegim ama onlarda da meymenet yok. zaten daha bebe dogmadan herifin hesabi 113 dolara dustu (evet tam 113, sahneyi durdurdum, screenshot'ini aldim, pdf'ye donusturup rakamlarin altini cizip irse yolladim. ben vergisini veren bir vatandasim dostum, herkes verecek)
  
  bunun disinda verdigi onemli mesajlardan biri de hamile kadinlarin manyadiklariydi. mumkunse bu sure icinde kadinla temasta bulunulmamasi, hatta kadinin iyi havalandirilmis bir yerde tek basina muhafaza edilmesi tavsiye ediliyor anladigim kadariyla. neydi o arabadan indirmeler filan. tikanan trafikte arkada duran arabanin korna calmamasi da gozlerden kacmadi. medeni memleket tabi, insanlar cevreye saygili, herkes durust. bizim kuzen gitmisti gecen sene calismaya da, o anlatiyordu, patron odadan cikiyormus, bir tek kisi bile kaytarmiyor kardesim. tabii patron da is icin cikiyor, parayla simarmamis, is ahlaki saglam. japonlar da boyle. biz zaten cok tembel bir milletiz, alismisiz ekmek elden su golden. araplar gibi. bak adamlarin topragindan para fiskiriyor, hala pilavi elleriyle yiyorlar. iyi bir film yani, ama cok da degil.