köyüm pide

• pideleri güzel olabilir, ancak çalışanlarının müşterilerine davranışı aşırı kaba. örneklerini burada okuyordum zaten.
  geçen kozyatağı şubesinin oradan geçerken girelim dedik. biz gelir gelmez bir masa boşaldı. garsona işaret ettim bekliyoruz diye. tamam dedi, hesabı alıp masayı toplamaya başladı. biz de bu arada hem insanları hem de kalkan müşterileri rahatsız etmemek için uzakta bekliyoruz. derken garson masayı toplarken 6 kişilik bir grup geldi. bize tamam diyen garson girdi içeri, iki tane sandayle kapmış getiriyor. "hayırdır?" dedim. "abi 6 tane müşteri geldi" dedi. "biz neyiz burada?" dedim. "seni başka yere alayım" dedi. (sanki başka yer var. götoşa bak) tabi ki olmaz öyle şey dedim gittim masanın başına. gelen ekibin de yanında da masayı beklediğimi söyledim. ulan benim başıma gelse "bekleyen varmış aga, biz bekleyelim, ayıp" der uzaklaşırım. 6 tane dallama da sanki duymamış gibi yapıyor, garsonla bakışıyor falan. garsonları ve bekleyenleri yarıp oturdum.
  
  o sıra aç olmasam, çocukla yürüyecek halim olsa giderdim. puştluğuna yemeğimi yedikten sonra iyice oyalandım, bir kaç çay içtim, bahşiş falan da vermedim.
• bir arkadaşımın paylaşımını kendisinin ricası üzerine noktasına virgülüne dokunmadan paylaşıyorum.
  
  az önce moda köyüm pideye girdim. garson tek başıma olduğum için beni altı kişilik masadan dört kişilik masaya geçirmek istedi. 'ben burada oturmak istiyorum ama' dedim, 'ama efendim kalabalık kıl yün' dedi. 'siz eskiden böyle şeyler yapmazdınız' diyerek arka masaya doğru seyirtiyordum ki, kasanın arkasından sakin bir ses 'eskiden yanlış yapıyormuşuz demek ki' dedi. bana lee van clif bakışıyla bakan ablayla bir an göz göze geldik. 'iyi günler o halde' dedim ve çıktım.
  nükleer santral falan diyorlar inanmayın, bir yerin içine eden, onu kişiliksizleştiren, oranın turistikleşmesinden başka bir şey değildir. canım taksim'i de bu yüzden kaybetmiş buralara göç etmiştik. belli ki yeni yolculukların ucu göründü.
  
  tanım bir pideci.
• bir zamanlar çok güzel pideleri olan pideci. diğer şubelerini bilemem ama moda şubesinde yemekten önce ıslak mendil rica ettiğinizde mendilleri kafanıza fırlatan, masanızın yanında bir parça tavuk kemiğini kemirmeye çalışan yavru kedinin üstüne koca bir bardak su döken, "napıyorsun günah değil mi ıslattın minicik kediyi" diye uyarınca, müşteri olduğunuzu unutup sizinle ağız dalaşına giren kaba garsonlar mevcuttur. 40 dakika boyunca bir türlü servis edilemeyen pidem gelince hayal kırıklığım ikiye katlandı. malzemelerin neredeyse tamamı çiğ, vıcık vıcık yumuşak lezzetsiz bir hamur yığını. yıllar önce vejetaryen pidesini yiyip hayran kaldığım, her önüme gelene tavsiye ettiğim moda köyüm pidenin de çok popüler olunca kaliteyi düşürüp cepten yiyen mekanlar listesine eklendiğini üzülerek gördüm.
• kadikoy moda subesinde ac bir kadinla cocuguna yemek ismarlamak isteyen adama "parasini da verseniz yemek servis etmeyecegiz" diyen assagilik mekan!
  
  bir kadin ile ac cocuguna bu derece gaddar olmak ancak sizin gibilere yakisirdi! allah belanizi tez vakitte verir umarim...
• aç insanlara, parası başkası tarafından verildiği halde yemek vermeyen götlerin işlettiği iddia edilen pideci.
• padişah sofrası'nın piliç pirzolası ile birlikte buranın tavuk kalça'sı, piyasada bulunan en leziz tavuklardandır.
  (fast food sektörünü saymıyorum, o zaman kfc de girer işin içine.) bayağı güzel yahu.
  
  pidelerine de on puan veriyoruz; gerçi orijinal karadeniz pidesi yemişliğim yoktur, bu pideler aslına ne kadar uygundur bilemem, lakin ben çok yağlı bulduğum için pide yiyemeyen bir insanım fakat buranın pidesi insanı baymıyor. he ben yine de yemiyorum o ayrı. yanımdaki tabaktan otlanıyorum azcık.
  
  mantısı güzel, tabi hiçbit mantı anne mantısı gibi olamaz ama güzel. sayla'nınki daha mı güzel yoksa. bilemedim. ama sayla kadar var bence gayet.
  
  yalnız çok rica edicem ızgara köfte yemeyin burda. elli saat bekliyosunuz, pastırmalı pide bile daha erken geliyo. gelen köfte güzel, tamam, yumuşacık, pamuk gibi. ama gerçekten değmez o kadar beklemeye.
  
  hesaplar makul, iki kişi içecekle beraber 20 lira filan ödüyorsunuz. ayrıca ayran eker ve kola coca cola. hadi coca cola zaten hemen her yerde var fakat eker ayran çok mühim bi seçim. zira az bulunuyor.
  
  tek sorunu şudur ki, burada yer bulabilmek zor arkadaşım. bariz zor. hep mi dolu olur bir yemek dükkanı? hep dolu hep dolu... ama haklı insanlar. bişey de diyemiyosun. kös kös geri dönüyosun öyle.
• vejetaryan pidesi icin yumulmak ifadesinin kullanılabilecegi pidecidir. modaya dogru cıkan yolda ali usta ya gelmeden hemen sagdadır. acık, kapalı, sucuklu, sucuksuz, mantarlı pideler yapmakta bir numaradır.
  
  (bkz: samsun pidesi)
• moda'da, eski inci profiterol'un yaninda bulunan, simdilerde ise inci profiterol'un yerini de alip dukkani genisletmis, ancak hakikaten eskisinden cok ama cok daha kaliteli (ve hafif) pideler yapan mekan. ilk defa bir pide bana "oeh cok yagli lan bu" dedirtmedi.
• telefonunuzdan kim olduğunuzu tanıyan, ancak kendine fazla güvenip diğer aramalarınızda adres teyidi yapmayan işletme.
  adresi vermek istediğinizde bizde var diyip telefonu da bir güzel kapatmaktadırlar.
  
  boş eve yollamak vardı o pideleri ya, neyse...
• garip bir şekilde harika sufle çıkaran pidecidir.
  etrafındaki ali usta dondurma ve kemal usta waffle'ın yüzü suyu hürmetine gaza gelmiş demek ki.
  tavsiye edilir, pişman olunmaz.