• bir de boyle bir kaset mevcuttur, konyali amcalar alem muzigi yaparlar sanirim. hatta tam adi oturak alemi '89 bile olabilir.
  • konyalilarin yokmus gibi davrandiklari konyaya özgü eglence biçimi.. filmi bile vardir bunun.. türkan soray oynamistir..
    (bkz: gramofon avrat)
  • oturak alemlerinin beşiği konya'dır.

    oturak aleminde en çok tartışma konusu olmuş hadise kadınlardır. kadınların hoyratça kullanıldığı, tepsilerin üstünde falan oynatıldığı yani daha çok cinsel aktivite olmaksızın cinsi hisleri hareketlendirdiği gibi yanlış tespitler yapılmıştır. oldukça yanlış anlaşılmış ve aktarılmış bu intibaın aslı şayiasının tam tersi bir şekildedir.
    oturak alemleri saz ve söz meclisidir. çengi olarak kadın bu mecliste vardır. ama istifade edilen, istismar edilen bir kadın değildir bu.
    oturak evinin sahibinin himayesinde, namusu altındadır. kapatma adıyla da anılan bu kadınlar hakkında anlatılan çok hakiki öykülere bakıldığında efendisi vefat etmiş bir çengi kadının aile meclisinin kararı sonucu ortada kalmaması için mirasa ortak edildiği ifade edilir. bugün anlaşıldığı gibi oturak alemlerinde kadın konsomatris gibi kucaktan kucağa gezen müptezel bir varlık değil, oturak aleminin usulü ve adabına göre hareket eden himaye altında zenaatini konuşturan bir folklör kişisidir.
    tabi aksi durumlar zuhur etmemiş değil. oturak alemlerinde yanlış işler yapılmamış değil. zaten yanlış işlerin yapılmasıyla birlikte hakiki oturak alemleri ortadan kalkmış bu gelenek nerdeyse kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır.
    sonra öyle anlatıldığı gibi sininin üzerinde oynamak falan da yokmuş. safsata ile doğruların birbirine girdiği bu alemler hakkında konya hovardaları anlatırlar ki meclislerinde sadece rakı içilirmiş. yani oturak alemlerinin öz içkisi rakıdır. bunun nedeni olarak kuran'da içkinin haram olmasında adı geçen kelimenin şarap olmasıdır. yani bir nevi bektaşi bir usülle yedikleri herzeye kendilerince bir kulp bulmuşlar.
  • cok eski zamanlarda konyaların eglence türü... aslında sıra gecesi vb. gecelerinden farkı yoktur..
  • (bkz: lap dance)
  • (bkz: oturak eylemi)
  • (bkz: rakkas)
  • turk televizyonlarinin gunde 20 saate yakin degisik formlarda yayinladigi hadise.

    yurt satihlarinda gecirdigim su gunlerde ne vakit televizyonu acsam ve kanallarda soyle bir dolansam iki seyle, sadece iki seyle karsilasiyorum:

    1) durmadan gobek atanlari, gobek attiranlari, oturak halinde olanlari ve o oturaklara oturanlari gosteren kusak
    2) bunun arasina serpistirilmis, salya sumuk aglayanlari, onlari aglatanlari, bunlarin haline onlardan da fazla yikilan, hezeyan halindeki izleyici-aglayicilari gosteren daha kisa kusaklar.

    ha bir de, binlerce, onbinlerce dizi varmis gibi geldi bana bu sefer. ve her dizide silah var, her dizide silah bilfiil kullaniliyor, patliyor, olduruyor, yaraliyor. ve silah tasiyanlar sadece 'kotu' karakterler de degil, gayet sempati duyulabilecek, babacan, kalender, ailesi icin canini vermeye hazir 'ideal' (!) tiplerin de elinde silah var ve onlar da kullaniyor bunu. daha gecen gun ekrem bora'yi tonton bir dede rolunde herifin birinin yazihanesini basip adama destursuz ates ederken gordum. simdi maclardan sonra, yilbaslarinda, dugunlerde vs. havaya ates acanlarin kursunuyla olen,yaralanan insanlar hakkinda konusan ve isi maganda kursunu, sehir eskiyasi gibi hic bir icerigi olmayan soyut otesi kavramlarla aciklamaya calisanlar su dizi konusunu bir dusunsunler.

    ayrica (bkz: turkiye ye donunce tv kanallarina sasirmak)
  • son dönemde alem, oyun havası, gazino, pavyon, konsomatris anahtar kelimeleriyle ifade edilen eğlence biçimi.
  • 1920'de mecliste konya milletvekilleri abdülhalim çelebi efendi ile refik koraltan bey ceza kanunu'nun 202. maddesinde kadın oynatmanın yasaklanmasına dair cezanın arttırılması için bir takrir verirler. bu takrir üzerine mecliste sert bir tartışma yaşanır. tartışmada durkheim ve spengler'ın isimleri dahi zikredilmektedir. sonuçta teklif 43' e karşı 63 oy ile reddedilir.
    murat koraltürk bu olayı oturak alemlerinin kadını metalaştırması üzerinden incelemiştir.
    bakınız:
    murat koraltürk, oturak alemleri ve 1. tbmm'de tartışma,tarih ve toplum, 147, 1996
hesabın var mı? giriş yap