• o kadar romantiktim ki yaklaşık 5 dakikada iki şiir birden yazıyor, bu geçen sürede en az 3 iltifat edebiliyordum. şiirlerimi oldukça karizmatik olan sesimle harmanladığımda romantikliğin dibine vuruyordum. hatta o kadar romantik bir erkektim ki kakamı yaptığımda gökkuşağının o güzel renkleri gibi görünüyordu.

    hayatıma çok kadın giriyordu, ama hepsi gidiyordu. oysa ben romantik bir erkektim, gitmemeleri lazımdı. bir sorun vardı. çünkü kadınlar hep romantik erkek istiyorlar diye bilirdim.

    o kadar hayal kırıklığından sonra bir şeyi anladım; kadınlar romantik erkek sevmiyorlardı. kadınlar romantik erkek istiyormuş gibi davranıp, romantik erkeğe sahip olduklarında sıkılıyorlardı. çünkü romantik erkek sıkıcıydı. çünkü romantik erkek seviyordu, çünkü romantik erkek onu mutlu etmeye çalışıyordu, çünkü romantik erkek çaba gösterilmemesi gereken zaten kendiliğinden bazı şeyleri yapan erkekti. çünkü romantik erkek aptal bir aşıktan fazlası değildi.

    romantik erkek ağzı sürekli açık bir şekilde dolaşan, hiçbir gizemli çekiciliği olmayan, siz ona karşılık vermeseniz bile romantik davranışlarına devam eden erkekti.

    kısaca; sıkıcıydı.

    romantik erkek sıkıcıdır.

    kadınlar zor adamları sever. onu süründüren, kırk yılda bir güzel söz söyleyen, odundan hallice erkekleri sever.

    romantik erkek, istenilen ama yaşanılmayan kişidir.

    romantik olmaktan kendim bile sıkılmışken sevgilimin sıkılmamasını beklemek salaklık olur.

    30 yıldır romantik olan birisi olarak söyleyebilirim ki; romantik erkek olmayın. olacaksanız da kararında bırakın. siz ortamlarda hep sessiz oturan gizemli erkek olun. komik olmayın mesela, çünkü komik erkek güldürür, ama o ortamdaki sessiz ve gizemli erkek mutlu olur.

    ben romantik bir erkeğim ve bunu artık değiştiremem. kendim hakkımda söyleyebileceğim tek şey ise; amıma koyayım.

    iyi akşamlar.
  • ay ışığında halı saha maçı yapmayı seven erkektir.
  • zamanında bir üniversitenin bir kampüsünde şahit olduğum, aynı masada oturduğumuz ama tanımadığım genç bir adama;
    - gelirken sinem'i (eski sevgilisini) gördüm yeni erkek arkadaşı da yanındaydı.
    dediler. adam da;
    - ben de gördüm hala çok güzel
    dedi. bu adamdır.
  • zırt pırt çiçek alan, lüks restaurantlara götüren erkek değil, karnın ağrıdığında sıcak su torbasını doldurup karnının üstüne yerleştiren ve sana hep sevgiyle bakan erkektir.
  • öğrendim ki bazı kadınlar için, duygusallık, naiflik, hassasiyet "içi boş" şeyler, özünde hepsi kızın "vermesi" içinmiş. romantiğin sürprizi sayesinde mutluluktan uçarmış kız ve o sizi ne kadar sevdiğini düşünürken "tamamdır bu gece olay..." dermişiz, sinsi ve derinden... romantik insan, kızları sevgisine safça inandırıp, sonra belki üçüncü gün bir kezban için terk edenmiş. hatta belki nedeni, o bile olmadan giden...

    ve sensizlik çalar kapımı,
    ellerimi tutar kaçamam
    rüyaların en güzeliydin,
    en güzeliydin uykuların...
    civar binaların gölgesine sığınmış,
    eski bir ev ürkekliği taşıyorum.
    kaç depremi atlattım ama
    mühim değil yaşadıklarım
    istiyor musun beni?
    seni inandırabildim mi?
    ilk andan beri aklımda tek bir soru
    ne zaman verecek şu o*ospu ???

    bu akrostişte de görüleceği gibi, aslında duygularını açıkça dile getiren değil, gerçek amacını çok güzel gizleyebilen erkektir. o dürüst cümleler kurmaz, hep böyle boş boş edebiyat yapar. allah belasını versin, kıçını eşekler siksin... yaşasın "sus ve yalamaya devam et"çi piç erkek. !!
  • bir masal kahramanıdır;
    - peki sen neden bu kadar romantiksiiiiiin?
    - herkesi daha kolay yiyebilmek içiiiiiiiin.
    *
  • eger dozunu kaçirirsa çok sekerli çay gibidir
    (bkz: baymak)
  • gereksiz erkektir.
    çünkü hepsi aynı masalın kahramanını oynar. bilmem bilmezler mi ki kadın milleti kendisini el bebek gül bebek kucaklayanı değil köpek gibi davranıp yalvartanı sever...
  • parayla ne kadar alakasız görünse de bal gibi alakalı olan erkek vaziyeti.
    zira biz kadın milletinin istekleri enteresandır. helikopterde evlenme teklifi, üzerine dökülen kırmızı güller, venedik'te yol ortasında dans etmek gibi... bunları yapmak için de delikanlının cebinin dolu, kredi kartları limitinin tavanda olması, paranın gani bulunması gerekir. hayır hayır ne kadar inkar edilse de durum böyledir.
    hiçbir kadın, kapısında ağlayan erkeği romantik bulmaz. tersine güçsüz, aciz ve salak bulur. pencere altı serenadı filan da türkiye için hikayedir. en güzeli romantizm martavallarını bir yana koyup biraz gerçekçi olmak, aslanlar gibi ilişkiler kurmak, sağlam temellere dayanmaktır. gerisi boş şey kanımca.
  • her sabah sesiyle bizzat uyandırır. buluşacağınız mekâna şiir kitabıyla gelip şiir okur. çay yapar, hizmet eder. soğuktan, yağmurdan, sıcaktan cengaverce korur. elini bırakmaz, elini. en mühimi bu.
hesabın var mı? giriş yap