• uzatılan her sigara paketinden sonra, bilge içicilerin takdirini kazanan kişilerdir. şöyle ki:

    -sigara?
    -yok abi kullanmıyorum...
    -aslında var ya en güzelini yapıyosun.... vıdıvıdıvıdıvıdı....

    aha da bir başkası

    -abi bi külluk ver de bi sigara yakayım.
    -ya evde içilmiyor bizim be gülüm küllük de balkonda, ayağına da terlik giy hadi bakiim.
    -olum varya en güzelini yapıyonuz var ya bi de bizim evi görsen...

    ulan denyo madem güzelini yapıyorum sen ne yapmıyorsun sikko?...
  • saçları, elleri leş gibi sigara kokmayan biridir muhtemelen.
  • sigarayı bırakmanın verdiği özgüveni hiçbir zaman tadamayacak insan topluluğu. başlamadan içmemek kolay, sıkıyorsa başlamışken içmeyin. *
  • çok şanslı bir insandır. sigaraya bilinçsizce başladım, ta 13-14 yaşlarında. biteviye bırakmaya çalışıyorum, 20 sene olmuş.

    "şu hayattaki en büyük pişmanlığın nedir?" diye sorsalar, "sigaraya başlamak" derim. imkanım olsaydı da keşke hiç bulaşmasaymışım.
  • sigarasini henuz sondurmu$ olan, o an icmeyen insan

    edit: kendimi tebrik ettim, 2.5 sene sonra.
  • sigara icen arkadasları yüzünden surekli üşümek zorunda kalan insandır
  • bugün yani 11 şubat itibarı ile sigarasız bir seneyi doldurduğum için rahatlıkla ve gururla benim de aralarında olduğumu söyleyebileceğim sınıftaki insan tanımı.

    ama ben ikiye ayırmak istiyorum o insan grubunu da. birincisi hiç sigara içmemiş veya çok az içmiş, ikincisi ise tiryakilik derecesinde sigara içmiş ve sonra bırakmış insan diye ikiye ayırmak gerektiğini düşünüyorum daha doğrusu.

    ve ikincisi için burada bir parantez açmak istiyorum. dile kolay, yirmi sene o zıkkımı fosur fosur içtikten sonra hiç kolay olmadı benim için de bırakması. şantiye yıllarında günde 2-3 paket içtiğimi bilirim, sabahları uyanır uyanmaz hiç bir şey yemeden sigara içtiğimi de. yani sağlam içiyordum ve zor oldu şu bir sene benim için ama diyebilirim ki, değermiş gerçekten tüm o sıkıntılara. cidden güzelmiş koku alabilmek, sabahları ağızında tat olması, nefes nefese kalmadan yokuşlara tırmanmak. evet, hala daha rüyalarımda görüyorum ve yeniden başlamaktan elbette korkuyorum ama bu kadar başarmışken bir daha aynı şeyleri yeniden yaşamak da istemiyorum.

    şu an mutluyum mesela, cidden mutluyum. bir sürü sıkıntım varken, sırf bunu düşündüğüm için mutluyum. bir halt değil aslında, evet biliyorum ama yine de ben bir halt başarmış gibi mutluyum. hiç sigara içmemiş olanlar muhtemelen bilemez, anlayamaz bu hazzı, zannetmiyorum. hani mesela seyahatlerde bir otele girdiğinizde resepsiyoniste "sigarasız oda istiyorum lütfen" demek ne kadar güzel bir duygu imiş. bu hissiyatı sayfalarca anlatsam, neyle, hangi kelimelerle ifade edersem edeyim hiç sigara içmemiş birisi için bir anlam ifade eder mi? hiç sanmıyorum. bunun nasıl bir duygu olduğunu ancak ve ancak sigarayı bırakmış olanlar anlar ve muhtemelen ona da tek bir cümle yeter. işte mesela aylardır ben bu mutluluğu kendi kendime yaşıyorum her seyahatimde.

    neticede evet bugün tam tamına bir senemi doldurdum ve bu vesile ile bırakmayı başaran herkesi saygıyla selamlıyorum, umarım bir daha yeniden başlamayız asla! darısı bırakmak isteyen tüm sigara içenlerin başına.
  • 70 yasinda saglikli bir halde esiyle elele kolkola yürüyebilecek kadar tutkuludur.
  • sigara içmediği halde öksüren, nefret ettği halde üzeri kokan, taşımadığı halde ateş sorulan kişidir.
  • insan denilen organizmanın doğal halinin zaten sigara içmemek olduğunu düşünemeyen bir takım bağımlılarca hayret ve esefle karşılanan insandır.

    çok afedersiniz ama, öküzler dahil evrendeki hiç bir canlı, tütün denen bitki karşısına çıktığında, oturup da bir güzel yememektedir. otomatik olarak ''bu ne lan? hem pis kokuyor, hem tadı iğrenç.'' diyerek koşarak uzaklaşır. (bir zamanlar öküzdüm, ordan biliyorum, evet.) fakat evrendeki en üstün canlı olduğunu iddia eden insanoğlu, her nasılsa, tütün denen bitkiyi bile bir şekilde hayatına dahil etmiş, uzun çalışmalar sonucunda da ''yenmiyor, içilmiyor. en iyisi kağıda sarıp yakalım ve içimize çekelim. sonra da dumanını havaya üfleriz.'' diyerek sigara denen ve ülkelerin ekonomik sistemlerini ayakta tuttuğu için yasaklamaya narin popolarının yemediği, lanet olasıca şeyi icat etmiştir.

    konudan gittikçe uzaklaşmamak adına; sigara içmeyen insan, artık bütün dünyada ikinci sınıf vatandaş olarak kodlanan sigara içen insandan çok daha mutludur, sağlıklıdır, zengindir bikbikbik. bunları zaten biliyoruz. peki ya, sigara içmeyen insanın sağlık sigortası poliçesinin, sigara içen insanın poliçesine göre daha ucuz olduğunu biliyor muydunuz? peki bu bilgi gerçek hayatta ne işime yarayacak diye düşünenler için; biraz daha düşünün derim ben.

    bu insanın, yemekten sonra ya da sinirlenince ne yaptığını merak edenler için hemen açıklayalım; sigara içmeyen insan, karnı acıkınca oturur yemeğini yer ve doymuş, mutlu bir insan olarak sofradan kalkar gider. üzerine bir sigara yakarak, en son yediği nefis kaymaklı ekmek kadayıfının tadının içine etmez. sinirlenince ya da stres tavan yapınca, sadece sinirlenir. sinirlendiği için oturup duman çekerek tanrı'nın yarattığı (ateist arkadaşlarımız buraya başka bişi koyabilir) harika bedenini zehirlemez, stres yüzünden kendine böyle saçma sapan bir ceza vermez.

    son olarak; sigara içmeyen insan, güzel insandır. lakin, duman avcıları edasıyla sigara içen insanlara karıştığı, ''ayy, nasıl içiyorsun bunu anlamıyorum!'', ''yine çok içmeye başladın.'', ''söndür şunu.'', ''biliyor musun; sigara içenlerin akciğer kanserine yakalanma oranı, içmeyenlere göre....'' triplerine girdiği vakit, tüm güzelliğini kaybeder. zira; her koyun kendi bacağından asılır.
hesabın var mı? giriş yap