• onurlu bir hayattır.

    "biz ki acılar döneminden
    ellerimizi kirletmeden geçtik.
    direncim senin olsun,
    sevgim senin olsun."
  • al beni sevecenliğine

    ben sevdayım, al beni sevecenliğine
    ben gülüm, dallarına aşıla beni
    çocuğum ben, göğsünde büyüt,
    umudum ben, düşüncende geliştir.

    acıyım, gerçeği ararsan bende,
    inancım, coşkuyu yaşarsan bende...
  • yayinladigi siir antolojisi ile bana kucuk yasta attila ilhan'i, ece ayhan'i ve daha nice sairleri tanitan, kucuk beynimi siir ile tanistiran sair. aklimda hep kitabinin arkasindaki siyah bogazli kazagiya gulumseyen fotografindaki gibi kalacak
  • artık arayacak tek bir yer kalan şair:

    ararsan

    dağ yolları gibiyizdir, uzağa düşeriz
    ararsan şiirin gurbetinde ara bizi.
    belki rüzgârımız ses verir bir dizeden,
    belki bir imgeye vurur düşlerimiz.
  • 1927 yilinda izmir de dogdu. ilk siir kitabini 1943 yilinda yayinladi (tomurcuk). 11 siir, 3 oyku, 1 oyun, 6 inceleme-arastirma kitabi var.
    1982 yilinda nevzat ustun siir odulunu aldi. (bir yürekten bir yaşamdan ile)
    58 yil boyunca yazdi, yazdi, yazdi...
    ozellikle acili bahar siiri ile yasamima yon veren, kisiligimin sekillenmesinde bana yardimci olan, rakiyi portakalla icen insan.
  • istanbul'da vefat eden şair, yazar ve edebiyat tarihçisi şükran kurdakul'un (77) cenazesi, toprağa verildi.

    kurdakul'un naaşı, kızıltoprak zühtüpaşa camii'nde öğleyin kılınan cenaze namazından sonra törene katılanların alkışları arasında cenaze arabasına konuldu.

    şükran kurdakul'un cenazesi daha sonra götürüldüğü sahrayıcedit mezarlığı'nda defnedildi.

    törene, kurdakul'un ailesi ve yakınlarının yanı sıra disk genel başkanı süleyman çelebi, eski bakanlardan ercan karakaş ve prof. dr. toktamış ateş'in de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi katıldı.

    törene katılanlardan sanatçı müjdat gezen, kurdakul'un çok iyi bir şair olmasının yanı sıra çok iyi bir insan da olduğunu ifade ederek, "türk edebiyatı ve insanlık çok büyük bir değer kaybetti" dedi.

    yazar yaşar kemal de, kurdakul'un en eski arkadaşları arasında yer aldığını belirterek, türkiye işçi partisi'nde 8 yıl beraber çalıştığı şükran kurdakul'un çok çalışkan bir insan olduğunu anlattı.

    kemal, "o, çok iyi bir şairdi. o da yetmedi, edebiyat tarihleri yazmaya başladı. en iyi edebiyat tarihi yazanlardan bir tanesiydi" diye konuştu.

    çağdaş yaşamı destekleme derneği (çydd) genel başkanı prof. dr. türkan saylan da, kurdakul'un cumhuriyet'i kucaklamış bir atatürk çocuğu olduğunu vurgulayarak, "dimdik ayakta durmasını bildi ve bütün gençliğe atatürk, anadolu ve şiir sevgisini aşıladı" şeklinde konuştu.
    medyatava.net'ten
  • yıllar geçse de unutmadığımız abimiz, şairimizdir. kurdakul; duruşuyla, edebiyata olan katkısıyla, gülümseyen paylaşımcı yüreğiyle içimizde hep yaşayacak güçlü bir ozandır.

    "bunca yıl çok ışık birikti avuçlarımda
    senin olsun
    esinlen sevgi dokuyan ellerimden
    bunca yıl şiirin, kardeşliğin, kavganın
    has bahçelerinde yarattım bu gerçeği,
    sabrım senin olsun.
    aşkım senin olsun."
  • şair. 1927'de doğan kurdakul, şiire çocuk denecek yaşta başlamıştır. ilkokul çağlarında yazdığı şiirlerini 1943'te "tomurcuk" , 1944'te "zevklerin ve hülyaların şiirleri" adlı kitaplarında topladı. çok fazla geçmeden, lise çağlarındayken komünist faaliyette bulunduğu gerekçesiyle, ceza kanununun 141. maddesine aykırılık suçlamasıyla tutuklandı. dört buçuk ay tutuklu kaldığı için okuldan da uzaklaştırıldı...

    kurdakul'a istanbul yolu gözükmüştü ve "beyaz yakalılar" isimli hikâye kitabında da anlatacağı küçük memurluklar yapmaya başladı. yaşamını depo memurluğu yaparak ve belli başlı dergilerin yönetimlerinde yer alarak sürdürdü. 1951'de yeryüzü dergisinde çıkan "kurtuluş şarkısı" isimli şiirinden ötürü yargılandı. kurdakul bu yıllarda nazım hikmet'in etkisindeydi. nazım'ın kurdakul üzerindeki en büyük etkisi şiirlerindeki ustalığı kadar, anti-emperyalist oluşudur. bu, kurdakul üzerinde büyük etki yaratıyordu. daha sonraki yıllarda bu duygusunu;

    "izmir'in içinde amerikan neferi
    nereye baksam
    cemseler mi, cipler mi, arabalar mı...
    bu mu benim güzelyalı'm,
    bu mu benim karşıyaka'm
    bre dostlar gönlünüze sığar mı
    izmir'in içinde amerikan neferi
    yiğit olan evinde durmaz gayrı"

    dizeleriyle dile getirip vatanına olan sevgisini işlemişti...

    amerikan emperyalizminin cirit attığı memleketinde "yiğit olan evinde durmaz gayrı" diyerek, vatan sevgisiyle yanıp tutuşan insanlığa sesleniyor, halkı emperyalizme karşı kavgaya çağırıyordu: "elleri yukarı, başları yukarı / yaprak mı dökülürmüş izmir'in kavağında..."

    1953 yılında bir kez daha tutuklandı. 68 günü hücrede olmak üzere toplam 2 yıl tutuklu kaldı. sonuç: yine aklanma... sonraki yıllarda çıkardığı kitapları toplatıldı. fakat coşkusunu ve direncini kaybetmeden inancın şairliğini yapmaya devam etti.

    şiirlerinin yanı sıra deneme, öykü, edebiyat tarihi üzerine de kitapları bulunan kurdakul çok sayıda ödüle de layık görüldü. tip'te aktif çalışma yürüttü. 60'ların ikinci yarısında toplumsal muhalefetin yoğunlaştığı dönemde "izmir'in içinde amerikan neferi" (1966) ve "halkoyunları" (1969) isimli kitapları yayımlandı. kavgasını şiirlerine yansıtıyordu. o dönemde meydanlarda kitleleri coşturan şiirlerin arasında onun şiirleri de vardı. sonraki yıllarda edebiyat alanında araştırmalar yaptı. "çağdaş türk edebiyatı: meşrutiyet dönemi" adlı kitabı yayımlandı. bunun yanı sıra birçok şiir kitabı da yayımladı.

    77 yaşında hayatını kaybeden şair, yaşamı boyunca bilinç ve duygu egemenliğini dirençle, tutkuyla ayakta tuttu. bu kadar ürünü başka türlü çıkaramazdı zaten. "aydın sendromu"nun bir hastalık olduğu günümüz dünyasında bu ve benzeri etkilenme rüzgârının esintisinde tarihsel işlev ve yükümlülüğünü bir şekilde korumak için çaba harcayan şairlerdendi. böylesi dirençli ve inançlı hareket etmesindeki en büyük irade, şiirlerinde toplumcu bir yan takınması ve bağımsızlık bilincinin kendisinde yarattığı sorumluluk bilincidir, bakışındaki samimiyetidir. sosyalist, anti-emperyalist düşünceleri besleyip şiirlerine yansıtan şair, yaşamını onurlu sürdürüp yılları devirmiştir. hapis yatmış, baskı görmüş ama buna rağmen, şiirden ve onurlu yaşamdan vazgeçmemiştir.
  • ayrıca attila ilhan'ın da çocukluk arkadaşıdır. hiç yazılmamış, hayret!..
  • "her şeyleri gördüm, yaşadım, biriktirdim de
    yıllar boyu senin dalların yeşerdi içimde
    ışık taşıdı gözlerim, sevgi yansıdı duyarlığım
    eskilerin divanları ekmeğe dönüştü şiirimde."
hesabın var mı? giriş yap