• 2006 oscar'larına isviçre'nin aday adayı olan fredi m. murer'in, 2007 isviçre en iyi kurmaca ve 2006 afi izleyici ödülü alan filmi. vitus*, beş yaşında, mükemmel piyano çalan bir çocuktur film, 26. uluslararası istanbul film festivali'nde gösterime girdi.
  • (bkz: teo gheorghiu)
  • iksv'nin kitapçığındaki "... duvar gibi sağırdır" cümlesi sayesinde beklentileri çok yanlış yerlere kaydırabilen film.

    --- spoiler ---
    bütün film boyunca saf saf çocuğun sağır olmasını bekledim. çocuk sağır olmadan film bitince de "lan bu ne biçim iş?" diye kitapçığa baktım. yok yanlış okumamıştım, bal gibi de "duvar gibi sağır" yazıyordu.
    daha sonra ingilizcesine baktım "he has hearing like a bat" diyordu. filmi izlemeyen biri bu benzetmenin filme bir gönderme olduğunu anlamayabilir, ama yarasa denilen hayvanın da işitme duygusu ile özdeşleşmiş olduğunu bilememek, üstelik tam tersi bir anlama gelecek şekilde çevirmek gerçekten ayrı bir başarı olsa gerek.
    filmi rahat rahat izleyemedim "bu çocuk ne zaman sağır olacak yahu?" diye düşünmekten...
    --- spoiler ---
  • ---spoilerın spoilerı---
    ne sağırdır ne de uçmayı düşlemektedir.çocuğun müzikal dehasına yoğunluk vermeyip her konuda harika bir çocuktan bahsetmektedir.yani ben en azından müzikal dehanın daha çok ön plana çıkacağı bir film beklemiştim lakin 12 yaşındaki bir borsa dealerını izledik.yine de eğlenceli sıkmayan bir filmdi.
    ---spoilerın spoilerı---
  • mükemmel bir film.

    sıradan olmaya çalışmak gölgenden kaçmaya benzer. ancak sende olanları doğru kullanmayı öğrendiğin zaman o kaçtıklarını sever ve kendini yaşamış hissedersin.

    evet bugün bunu izledim.
  • hakkinda yazilan tanitim yazilarinin filmi izlemeden yazildigi belli olan film.

    zira cocuk ne "duvar gibi sagir", ne sadece piyano konusunda yetenekli, ne de ucmak istiyor. film "wonderkid" olarak tabir edilen super yetenekli bir cocugun oykusunu konu aliyor. ailesi kendinden cok seyler beklerken o sadece rahat olmak ve siradan bir hayat istiyor ve ustun zekasi sayesinde bunu basariyor. ailesi surekli vitus'u sunu yap buna calis diye sikistirirken bu yogun hayatinda sadece dedesine siginabiliyor. vitus sadece dedesinin yaninda huzurlu oluyor, bu dede de bruno ganz olunca izlemesi keyifli sahneler cikiyor ortaya.

    su ana kadar festivalde izledigim en iyi filmdi, umarim vizyona da girer. genel olarak kaliteli, tatli ve izlemesi keyifli bir film olmus. bir de kucuk vitus'u oynayan cocugun ne kadar tatli bir sey oldugunu belirtmeden gecmek olmaz, insanin kacirip eve kapatasi geliyor.

    http://www.imdb.com/…?path=gallery&path_key=0478829
  • bisiklet üreticisi şirket.

    http://www.vitusbikes.com/
  • --- spoiler ---

    teacher: “do you at least know the river which flows through cairo?”

    vitus: “nope.”

    teacher: “high german, please.”

    vitus: “no idea, but i could look it up in an atlas for you.”

    teacher: “thanks, but i know the name of the river.”

    vitus: “so teachers always know more than their pupils?”

    teacher: “yes, that’s usually the case.”

    vitus: “in that case, you know who invented the steam engine?”

    teacher: “of course i know that. it was james watt.”

    vitus: “and why didn’t his teacher invent the steam engine?”

    --- spoiler ---

    tema:
    (bkz: popüler kültür /@derinsular)
hesabın var mı? giriş yap