yakalamaç

• hiperaktif bebelerin enerjileri harcamak için ke$fettikleri gereksiz bir ko$u oyunudur.
• pokemon,internet,bilgisayar oyunları... arasında kaybolan yurdum çocuğunun ileride dedelerinden dinlemeleri muhtemel oyun türü.
• ilkokul bahcelerinin vazgecilmez oyunu..kimin kimden hoslandiini meydana cikaran yegane oyun..
• (bkz: ebelemeç)
  (bkz: ebe)
• bu oyuna kimi veletlerce yakalambaç dendiği de duyulmuştur.
• gönen dolaylarında yakalambaç olarak da bilinen çocuk oyunu.
  (uyak konusunda iyiymişiz valla, saklambaç/yakalambaç...)
• türkçe'de mac diye bir türetme eki olmamasına rağmen çocuklar saklambac, yakalamac, ebelemec gibi isimler adı altında eğlenmektedir. yakalamac cok zevkli fakat bir o kadar da manasız bir oyundur. birbirleriyle hiç bir sorunu olmayan iki küçük insanın sanki biri diğerine borç takmışcasına birbirleri ardına koşmalarından ibarettir. borçlu yakalandığı taktirde anlamsız bir şekilde alacaklı vasfına bürünüp diğerini kovalar. bu oyun iki küçük insanın nefesinin yettiği yere kadar ya da annelerin müdehalesine kadar oynanır.(ezan okundu artık eve gel, hadi yavrum babanenlere gidiyoruz, yine leş gibi olmuşsun çabuk eve vs)
• (bkz: kovalambaç)
• bu oyundan en çok çeken, biz küçükken giydiğimiz önlüklerin arkasında bel kısmında olan ve halen ne işe yaradığını çözemediğim kuşak - kemer benzeri bez zımbırtıdır..
  
  illa ki öküzün biri oradan tutar.. o kuşak da illa ki kopar.. akşam da dikersin evde kendin, zira anne illallah demiştir..
  
  zevkli oyundu yine de.. ama zımbalamaca kadar değil..
• (bkz: #20388045)