jüpon ^*

• prenses kostumu, gelinlik, nisanlik gibi elbise cesitlerinin etek bolumun onden ileri gitmesini, arkadan geriden gelmesini, kabarik durmasini saglayan etek ucu telli bir ic etektir.
• (mot-à-mot ceviri ile) fr. kucuk etek
• nam-i diger, eteklik.
• özellikle etek ve elbiselerin içine giyilen, ışıkta kumaşın içini göstermesini ve yürüme sırasında kumaşın elektriklenerek yukarı tırmanmasını engelleyen, genellikle sentetik ve kayan kumaşlardan yapılan iç etek.
• değişik bişi, sanki geceliğin üstü lekelenmiş ya da yıkanırken zarar görmüş te ziyan olmasın diye ortadan ikiye altta kalan kısmı etek olacak şeklinde kesip, o kesilen yere de don lastiği dikip giyilen bişi gibime geliyor.
  düşünsene aga sevişcen eteği sıyırıyon, külotlu çorabı dikkatlice nasıl çıkarcam derken karşına bu çıkıyor yani, harbi kabus be.
• biz buna bildiğin ''iç etek'' derdik.
• iç etek yada iç elbise de denilen,elbise ve eteklerin içinin gözükmesini engelleyen; düzgün durmasını sağlayan saten yada laylon (seviyorum böyle söylemeyi napim) elbise yada eteğe denir. elbise seklınde olanları annelerimizin kombinezon dediği seydir aslında. (babydoll un de atası diyebiliriz). dantelli vb olup şık olanları da vardır yalnız pamuklu kumastan yapılmamaları sebebi ile sıcak yaz günleri insanı pişirir.
• (bkz: kombinezon), komodin
  (bkz: şifon), şifonyer, jartiyer
• bayanların , narin ve pürüzsüz giyim tarzları için iç kısımda giyilen toparlayıcı çamaşır ürünü.
• jüpon kullanan kadın zihnimde daha bir zarafet sahibi olarak canlanıyor.