• bakima muhtac bir ya da en fazla uc cocugun , gonullu olarak (ya da parali olabiliyor sanirim) , uzun ya da kisa sure zarfinda ihtiyaclarini giderme sorumlulugunu ustlenmeyi kabul etmis birey ya da ailelere verilen ad.18 yasini doldurmus ve turkiye sinirlari dahilinde ikamet etmek yeterli sartlar olup , bir takim evraklar da muracatta hazir bulundurulmak durumunda.cocuklarin kontrolu belli araliklarla sosyal hizmet gorevlilerince yapilmakta olup , aile ya da sahsa bir miktar da para yardimi yapiliyor.cocugun saglikla ilgili masraflari ise sosyal hizmetler ve cocuk esirgeme kurumunca karsilaniyor.tum yasal islemler sosyal hizmetler ve cocuk esirgeme kurumunun 2828 sayili "koruyucu aile yonetmeligi"nce yurutulmektedir.koruyucu aile olmak , kanimca insanin yeteri kadar parasi ve imkani varsa kesinlikle kayitsiz kalinmamasi gereken , bir cocugun yasantisinin geri kalanini derinden etkileyip , olumlu sonuclar dogurabilecek bir secim olur.
  • çeşitli nedenlerle öz ailesinin yanında bakımları bir süre için sağlanamayan çocukların kısa veya uzun süreli olarak anne-baba özelliklerini taşıyan ücretli veya gönüllü ailelerin yanında devlet denetiminde bakımlarının sağlanmasına koruyucu aile deniliyor. sistem şöyle işliyor:
    telefonla bilgi alan aile ya da kişiler, sosyal hizmetler çocuk esirgeme kurumu'na (shçek) davet ediliyor. bunun için evli ya da bekar olmak fark etmiyor. yalnızca türk vatandaşı, düzenli bir gelir ve okur yazar olmak şartı aranıyor. sosyal hizmetler uzmanının yaptığı inceleme sonucu, olabilir raporu ile en fazla 3 çocuğun koruyucu ailesi olunabiliyor. bu raporda kişinin işine, yaşam tarzına, çocuğa sevgi verebilecek durumda olup olmadığına dikkat ediliyor. bundan sonra çocukla aile arasında alışma dönemi geçiyor. uyum sağlanıyorsa koruyucu ailelik gerçekleşiyor.

    evlat edinmek çok daha farklı
    izmir sosyal hizmetler il müdürü zekeriya ertaş, koruyucu aile ile evlat edinmenin birbirinden ayrı şeyler olduğuna dikkat çekiyor. ertaş, "evlat edinme tamamen nüfusa geçirerek oluyor. koruyucu aile sisteminde ise çocuğun yalnızca sorumluluğu alınıyor. nüfusa geçirmek söz konusu değil. zira yurtlardaki çocukların büyük bölümünün anne-babası var. ekonomik zorluklar nedeniyle yurda verilmişler" diyor.
    evlat edinmek isteyen aile, ikamet ettiği ildeki shçek'e başvuruyor. sosyal incelemesi tamamlanıp, evlat edinmeye uygun olduğuna karar verilirse başvuru tarihi itibariyle sıraya alınıyor. sırası geldiğinde 3 çocukla tanıştırılıyor. bunlardan birini kabul ederse mahkeme kararıyla çocuk, aileye veriliyor.
  • http://www.shcek.gov.tr/…izmetler/cocuk/hizm_ka.asp adresinden kopyalanmistir:

    koruyucu aile
    sosyal hizmetler ve cocuk esirgeme kurumu turkiye'nin en koklu kurumlarindan birisi olarak; ekonomik, sosyal ve psikolojik yonlerden destege, korunma ve bakima gereksinimi olan basta cocuklarimiz olmak uzere tum yurttaslarimiza hizmet vermektedir. sinirli olanaklar cercevesinde azami bir gayret ve ozveri ile surdurulen tum calismalarinin temel amaci; bu ozel ihtiyac gruplarina en iyi sekilde hizmet sunulmasidir.

    biliyoruz ki; saglikli bir toplum ve mutlu yarinlar icin sahip oldugumuz en degerli varliklarimizdir cocuklar... ve inaniyoruz ki; en az toprak erozyonu kadar onemli olan insan erozyonunun onune gecmek ancak ve ancak toplumsal bir paylasimla mumkun olabilecektir. bu nedenle kurumumuz kimsesiz ve korunmaya muhtac cocuklar alaninda oncelikle hizmet vermeye calismaktadir.

    sosyal hizmetler ve cocuk esirgeme kurumu; bu dusunceden yola cikarak sinirli olanaklari cercevesinde yillardir vermekte oldugu bu hizmeti sizlerin katkilariyla guclendirmeyi ve korunmaya muhtac durumdaki cocuklarimizi toplumsal bir butunlesme, toplumsal bir paylasim ile kucaklamayi hedeflemektedir.

    ulkemizdeki ilk koruyucu aile uygulamasi 1949 yilinda yapilmistir. hizmetin genis olarak uygulanmasina ise 1952 yilinda baslanilmistir

    koruyucu aile hizmeti; cesitli nedenlerle oz ailesi yaninda bakilamayan cocuklarin, kisa veya uzun sureli olarak bakimlarini ustlenen aile ya da kisilerin yaninda, devlet denetiminde yetistirilmeleri olarak tanimlanmakta ve bu hizmeti veren aile ya da kisilere koruyucu aile denilmektedir.

    02 eylul 1990 tarihli cocuk haklari sozlesmesinde; cocugun oncelikle ailesi yaninda, bu mumkun olmadigi taktirde ise uygun bir aile ortami icinde yasamini surdurmesi ve gelismesi hakkina ozel bir yer verilmektedir. ulkemizin de imzalamis oldugu bu sozlesme ile koruyucu aile hizmeti daha da onem kazanmaktadir.

    cocuk haklari sozlesmesi ile vurgulanan koruyucu aile hizmeti'nin dayanagi turk medeni kanunu'nun 347.maddesi ile 24.05.1983 tarih ve 2828 sayili sosyal hizmetler ve cocuk esirgeme kurumu kanunu'nun 22. ve 23. maddeleridir. koruyucu aile hizmeti bu maddeleri temel alarak hazirlanan 14.10.1993 tarih ve 21728 sayili koruyucu aile yonetmeligi ile yonetmeligin koruyucu ailelere odenen ucretlerle ilgili 22.ve 24.maddelerini degistiren 10.04.1997 tarih ve 22960 sayili resmi gazete'de yayimlanan yonetmelige ve soz konusu yonetmeligin 8, 18 ve 24. maddelerini degistirerek 2. 12. 2000 tarih ve 24248 sayili resmi gazete’de yayimlanarak yururluge giren yonetmelige uygun olarak yurutulmektedir.

    nicin koruyucu aile?
    cocuklarin saglikli gelisebilmeleri icin kendilerini koruyacak, sevecek, destekleyecek, guven saglayacak, sosyal ve maddi gereksinimlerini karislayabilecek sicak bir aile ortamina ihtiyaclari vardir. kuskusuz anne-babalar da cocuklarini en iyi sekilde yetistirmek icin caba harcarlar. ancak yasam her zaman dusunulenler gibi olmayabilir. bazi aileler zihinsel, bedensel ya da psikolojik sorunlari veya ekonomik yetersizlikleri, bosanma, olum, hukumluluk gibi sosyal sorunlari nedeniyle butunluklerini devam ettiremez ve cocuklarinin gereksinimlerini karsilayamaz hale gelmektedirler.

    boyle durumlarda cocuklara yardim etmenin en iyi yolu oz ailesinin kosullari iyilesinceye kadar baska bir ailenin yaninda bakimlarinin saglanmasi amaciyla koruyucu aile hizmetinden yararlandirilmasidir.

    koruyucu aile bakiminin, cocuga sagladigi aile ortami cocugun psiko-sosyal gelisiminin saglikli bir sekilde gerceklestirilmesi acisindan onem tasimaktadir. kurum bakiminin cocuk uzerindeki etkilerine yonelik yapilan arastirmalar incelendiginde de bu bakim turunun sadece pahali olmadigi, cocugun gelisimini bazi yonlerden eksik tamamlamasina da yol actigi ortaya cikmistir. bu nedenle tum dunya da korunmaya muhtac cocuklar icin en cok tercih edilen bakim sekli koruyucu aile bakimidir.

    koruyucu aile hizmetinde amac, cocuk icin karmasik ve sorunlu olan bir donemde ozenli davranilarak cocugun bu donemi orselenmeden gecirmesini ve normal hayatini devam ettirmesini saglamaktir.

    koruyucu aile cocuklara, oz ailesi, okulu ve cevresiyle iliskilerini devam ettirmelerini saglayarak yardimci olur. boylece koruyucu aileler sadece cocuga yardim etmekle kalmayip, destege gereksinimi olan guc durumdaki aileye de yardim etmis olmaktadirlar.

    sosyal hizmetler ve cocuk esirgeme kurumu bir elinden tuttugu ve tutmaya devam edecegi cocuklarin oteki elinin koruyucu aileler ve toplum tarafindan tutulmasini istemektedir. ister koruyucu aile olarak, ister koruyucu aile hizmetini tanitarak, ister koruyucu ailelere ozel indirimler, destekler, tesvikler saglayarak daha cok cocugun koruyucu aileler yaninda yetismesine ortam yaratilmasi olanaklidir.

    bu cok anlamli ve toplumsal gelecegimiz acisindan hayati degere sahip alanda devlet olarak her turlu olanagi saglamaya calistigimiz korunmaya muhtac cocuklarimizin aile sicakligini yeterince yasayabilmeleri icin koruyucu aile hizmetinin toplumun gereksinimleri dogrultusunda gelistirilerek yayginlastirilmasina yonelik calismalar yapilmaktadir. yilda ortalama 100 cocuk koruyucu aileler yanina yerlestirilmektedir.

    koruyucu aile yanina yerlestirilebilen, korunan, tehlikeli ortamlardan uzak tutulan her cocuk sorumlulugu paylasan herkesin sevinci, basarisi olacaktir.

    sosyal hizmetler ve cocuk esirgeme kurumu olarak sizleri koruyucu aile hizmetini desteklemeye davet ediyoruz. sizlerin de destekleriyle cocuklarimiz icin buyuk ve anlamli bir adim atacagimiza inaniyoruz.

    koruyucu ailede hangi cocuklara bakilir?
    koruyucu aile yanina yerlestirilen cocuklar; oz ailesi bulunan, oz ailesince bir sure icin bakilamayan, cesitli nedenlerle evlat edindirilme sansini tumuyle yitirmis olan, kiz ya da erkek, saglikli ya da ozurlu tek ya da kardes olup, durumunun koruyucu aile yanina yerlestirilmeye uygun oldugu sosyal calismaci tarafindan belirlenmis cocuklardir.

    bu yasal cercevede, haklarinda korunma karari alinmis cocuklarin koruyucu aileler yanina yerlestirilmeleri icin oz ailelerinden muvafakat alinmasi zorunlulugu yoktur. bu cocuklar ailelerinden izin alinmaksizin uygun kuruluslara ya da koruyucu aileler yanina yerlestirilebilmektedir.

    koruyucu aile yanina kac cocuk yerlestirilebilir?
    koruyucu aile yanina en fazla 3 cocuk, ayni anda yerlestirilebilir. ancak, buna karâr verilirken ozellikle cocuklarla bire bir iliski kurulma konusu irdelenir.

    il mudurlukleri ile yanina cocuk yerlestirilen koruyucu aile arasinda, kurumun ve koruyucu ailenin yukumluluklerini iceren bir sozlesme imzalanir. sozlesmenin valilikce onayindan sonra cocuk bir tutanakla aileye teslim edilir.

    kisi ya da ailelerin koruyucu aile olmasina nasil karar verilir?
    - turkiye cumhuriyeti vatandasi olup,
    - turkiye’de surekli ikamet eden,
    -okur yazar olan,
    - cocuga kanunen bakmakla yukumlu oz anne- baba ya da vasi disindaki herkes koruyucu aile olmak uzere il mudurluklerine basvurulabilmektedir. eslerin birlikte basvurmalari gerekmektedir.

    ozellikle cocugun yakin cevresinde olan akrabalar, komsular ya da aile dostlari tercih edilmektedir.

    koruyucu aile olmak isteyen kisi bekar ise yerlestirilecek cocuga diger ebeveynin yoksunlugunu hissettirmeyecek akraba iliskilerine sahip olmasi konusu degerlendirilmektedir.

    basvuru sirasinda ilgili sosyal calilsmaci tarafindan koruyucu aile hizmetinin esaslari, isleyisi ve aileye yerlestirilecek cocuklarin ozellikleri hakkinda bilgi verilmektedir.

    ucuncu asamada, verilen bilgiler isiginda koruyucu aile olmaya kesin karar verilirse, sosyal calismaci tarafindan evde, isyerinde, basvuran ailenin cocuklariyla vb. bir dizi gorusmeler yapilmaktadir. bu gorusmelerde amac ailenin ve cevresinin yerlestirilecek cocuga her acidan uygun olup olmadiginin belirlenmesidir. bu baglamda, koruyucu aile basvurusu kabul edilenler hakkinda cevre ve ekonomik kosullari, yaslari, kisilik ozellikleri, evlilik ve sosyal iliskiler, cocuk yetistirme konusunda tutum ve davranislari, diger aile uyelerinin bu konudaki dusunceleri ve cocuk ile koruyucu aile iliskileri acisindan onem tasiyan benzeri hususlar dikkate alinarak yapilan gorusmelerden elde edilen bilgilere iliskin sosyal inceleme raporu hazirlanmaktadir.

    koruyucu aile adaylarinin hazirlamasi gereken belgeler
    fotograf
    nufus cuzdani ornegi
    evliler icin evlenme cuzdani ornegi
    ikametgah belgesi
    is ve gelir durumunu gosteren onayli belge
    adli sicil raporu
    koruyucu aile olacak kisilerin cocugun bakimini, psiko-sosyal gelisimini ve egitimini etkileyecek ya da cocuga zarar verecek duzeyde fiziksel engeli, ruhsal rahatsizligi ve bulasici hastaliginin olmadigini gosterir rapor (sosyal calismaci gerekli gordugu hallerde kisinin sagligina, suregen hastaligina veya bagimliligina iliskin ayrintili rapor da isteyebilir.)

    koruyucu ailelerin yukumlulukleri nelerdir?
    yanina yerlestirilen cocugun oncelikle fiziksel ve psiko-sosyal gelisiminin saglikli olabilmesi icin gerekli kosullari saglamak,
    cocugun yeteneklerinin ve becerisinin elverdigi olcude oncelikle egitim ve ogretimi ya da iyi bir meslek sahibi edindirilmesi icin gerekli cabayi gostermek,
    cocugun varsa oz ailesi ve akrabalari ile uygun gorulen sekil ve zamanda gorusmesini saglamak,
    koruyucu aileye ve yerlestirilen cocuklara iliskin olarak mesleki calismalari yuruten sosyal calismaciya gerekli kosullari hazirlamak,
    adres ve ikametgah degisikliklerini bu degisiklik gerceklesmeden once il mudurlugune bildirmek,
    gorev veya tatil amaci ile cocukla birlikte yurt disina gidilmek istenmesi durumunda, cocugun veli ya da vasisinin izni gerektiginden, yasal islemlerin tamamlanmasina yetecek sure goz onune alinarak, en kisa surede durumu il mudurlugune bildirmek,
    koruyucu ailelerin yukumlulukleridir.

    izleme
    koruyucu aile ve yanina yerlestirilen cocuk, gorevli sosyal calismaci tarafindan vakanin ozelliklerine gore belirlenen araliklarla, duzenli olarak izlenmektedir. ortaya cikan sorunlarin cozumune yonelik gerekli mesleki calismalar yapilmaktadir.

    koruyucu ailelere ve yerlestirilen cocuga saglanan olanaklar
    koruyucu ailelere baktiklari her cocuk icin yeterli bakim ucreti odenir.
    ozurlu cocuklar icin yapilacak odemeler iki katina kadar arttirilir.
    her ogretim yili basinda bir defaya mahsus olmak uzere egitim masraflari karsiligi olarak bakim ucreti iki kat arttirilarak odenir.
    subat ve agustos aylarinda cocuklarin yillik giyim masraflari karsiligi olarak bakim ucreti iki kat arttirilarak odenir.
    koruyucu ailenin yaninda bakilan cocuklar hastalandiklarinda koruyucu ailesi tarafindan hicbir sevke tabi olmadan dogrudan saglik karneleri ile devlet-universite hastanesi, saglik ocagi, hukumet tabipliklerine, ayaktan veya gerekiyorsa yatarak muayene, tedavi icin goturulebilmektedir. bu durumlarda muayene ve tedavi bedeli kurumumuz tarafindan karsilanmaktadir.

    yine koruyucu aile yanindaki cocuklar koruyucu ailenin calistigi kurumun bagli oldugu saglik kurulusu ya da anlasmasi doktoruna da goturulebilmektedir. ancak, bu durumda muayene ve tedavi bedeli kurumumuz tarafindan karsilanamamaktadir.

    cocuklara verilen, genel mudurlukce hazirlanip bastirilan fotografli seri numarali saglik karneleri her yil il mudurluklerince vizelenmektedir.

    koruyucu ailedeki cocuklarin okul servis araci ucreti odenir.
    koruyucu aile yanindaki cocuklarin meslek edinme kursu bedelleri odenir.
    koruyucu aileler ve koruduklari cocuklar icin gerektiginde universitelerin ilgili bolumlerindeki uzman kisilerden psikolojik ve psikiyatrik danismanlik hizmeti saglanir.
    okula giden veya bu yastaki cocuklara her ay harclik odenir.
    gonullu statudeki koruyucu aileler yanindaki cocuklar icin de talepte bulundugu takdirde harclik odenmesi ile saglik, subat-agustos aylari giyim masraflari ve eylul ayi okul masraflari ile okula giden ve ozurlu cocuklarin servis ucretleri, cocuklarin egitim-ogrenim-meslek edinme kurs bedelleri karsiligi odenmektedir.

    koruyucu ailelere odenen ucret ek gosterge dahil en yuksek devlet memuru aylik gostergesinin (9500) memur maas katsayisiyla (ocak ve temmuz aylarinda degismektedir.) carpimiyla elde edilen rakamin sirasiyla %22’si, %24’u, %27’si ve %30’u alinarak belirlenmektedir. 2006 yilinda ucretli koruyucu aile yanindaki cocuklar icin odenen aylik asagidaki gibidir. (ozurlu cocuklar icin iki katina kadar arttirilmaktadir.) harcliklar ise kurulus bakimindaki cocuklar icin yapilan hesaplama ile belirlenmektedir (cocuk yuvalari yonetmeligi md. 46 ve yetistirme yurtlari yonetmeligi md.48 ). memur maas katsayisi, sirasiyla 600 (ilkogretim 1-4. sinifi), 900 (ilkogretim 5-8. sinifi), 1200 (lise ve dengi okul) ve 2000 (yuksek ogrenime devam eden) gosterge rakami ile carpilarak bulunan miktar kadar odeme yapilmaktadir;

    ocak 2006 (katsayi : 0.04265)

    0-6 yas (okul oncesi): 89.14 ytl
    7-12 yas (ilkokul): 122.83 ytl (97.24 ytl aylik + 25.59 ytl harclik)
    13-18 yas (orta ogrenim): 147.79 ytl (109.40 ytl aylik + 38.39 ytl harclik)
    13-18 yas (lise): 160.58 ytl (109.40 ytl aylik + 51.18 ytl harclik)
    19 ve daha fazla (yuksek ogrenim): 206.85 ytl (121.55 ytl aylik + 85.3 harclik)

    koruyucu aile bakiminin sona erdirilme nedenleri
    koruyucu ailenin yukumluluklerini yerine getirmemesi,
    cocukla koruyucu aile arasindaki uyumsuzlugun yapilan mesleki calismalara ragmen giderilememesi,
    koruyucu ailenin cocuga istenilen sekilde bakmadiginin belirlenmesi,
    koruyucu aileye yerlestirilme nedeninin ortadan kalkmasi,
    koruyucu ailenin herhangi bir nedenle koruyucu aile olmaktan vazgecmesi
    durumlarinda gorevli sosyal calismacinin hazirlayacagi sosyal inceleme raporu ile ailenin koruyucu aile sozlesmesi iptal edilerek cocuk aileden geri alinmaktadir.

    koruyucu aile statusunun iptali
    koruyucu aile statusunun devam etmesinin sakincali oldugu saptanan;
    - cocugun ihmal ve istismar edildiginin, kotu muameleye maruz kaldiginin belirlenmesi,
    - sosyal iliskiler acisindan toplumun norm ve degerlerine aykiri dusen davranislarinin gozlenmesi,
    - fizik ve ruh sagliginin, cocugun bakimini etkileyecek derecede bozulmus olmasi,
    - cocugun toplum icinde alacagi konumu olumsuz etkileyecek her hangi bir suctan ve yuz kizartici suctan ceza almasi,
    - periyodik izlemeler ve cocugun oz ailesi ve yakinlariyla iletisimini surdurmesi konularinda kolaylik saglanmamasi,
    - mesleki danismanlik hizmeti ve yonlendirmelere uygun davranilmamasi
    durumlarinda koruyucu aileyi izleyen sosyal calismacinin hazirlayacagi sosyal inceleme raporu koruyucu aile komisyonuna iletilir. bu durumda koruyucu aile statusu tumuyle iptal edilmektedir. komisyonca koruyucu aile statusu iptal edilen aileye bir daha cocuk verilmemektedir.

    koruyucu aileden geri alinan cocuk
    -oncelikle oz ailesi yanina,
    -bunun mumkun veya uygun olmamasi durumunda baska bir koruyucu aile yanina yerlestirilmektedir.
    -uygun koruyucu aile bulunamamasi halinde cocuk, yas durumu dikkate alinarak bir kurulusta bakim altina alinmaktadir.
    koruyucu aile ve evlat edinme hizmetlerinin odagi, cocugun aile yaninda yetismesi oldugundan, her ikisinde de ailelerin secim kriterleri temelde aynidir. ancak aile, evlat edinme yolu ile hukuksal bir sureci tamamlayarak velayet hakkini alirken, koruyucu aile sisteminde aile, cocugun bakim, yetisme ve egitim sorumlulugunu devlet ile paylasmaktadir, cocugun velayeti biyolojik ailesinde kalmaktadir. ailelerin hangi kapsamda yer alacaklarina kesin karar vermeleri gerekmektedir. cunku, evlat edindirilebilecek cocuklarin koruyucu aile yanina yerlestirilmeleri mumkun degildir. koruyucu aile basvurulari ne yazik ki bu hizmetten yararlanabilecek cocuk sayisindan cok daha azdir.

    (bkz: oteki elini sen tut)
  • bırak bir çocuğun bakımını üstlenmeyi, çoğu kişi böyle bir şeyin varlığından bile habersiz. ama fizyolojik olarak anne baba olabilecekleri halde bu yolu tercih eden güzel insanlar da var. ya da sadece iki insan vardır belki, bilemiyorum.
  • hayatınızda vereceğiniz çok zor kararlardan biridir. dışarıdan bakıldığında, "kimsesiz veya kötü şartlarda yaşayan bir çocuğa daha iyi olanaklar sağlamak" olarak görünüyor. peki daha iyi olanak sağlayacak kişiler buna ne kadar uygun?
    bu sadece çocukların suistimal edilmesiyle de alakalı değil.
    tabi ki, azami şeyleri karşılaşayacak koruyucu aile. o çocuğun eğitim, sağlık vs.. ihtiyaçlarını karşılayacak.
    peki ya ruhsal ihtiyaçları?
    kendi çocuğunun eline kıymık battığında üzerine titreyip de, koruyuculuğunu üstlendiği çocuğa karşı içten olmayan hislerle ilgi gösterirse, o çocuğun ruhunda yaralar açar.
    bir çocuk yetiştirmek, bir fert, birey yetiştirmektir. birey olabilmek ise, kendi fikrine sahip olmak, kendi kararlarını kendi verebilmektir. sürekli kendini ikinci sınıf hisseden biri bunu nasıl yapacak? he koruyucu ailenin yanında olmasa fert olabilme şansı daha mı fazla?
    işte çelişki budur bence. %100 diye bir şey söz konusu değil. hep bir kıyasla düşünülür.
    işte vicdanının, ahlakın girdiği dar bir sokaktır koruyucu aile olma kararını almak.
    sevmeyi öğrenmek için atılacak adımdır.
  • aile ve sosyal politikalar bakanlığı ile türkiye diyanet vakfı arasında imzalanan proje.

    pedofilinin tavan yaptığı ülkem için kaygı verici bir proje bu. kendi kızına tecavüz edebilen bir sürü hayvanın yaşadığı ülkede bu çocukları hangi aileye nasıl teslim edeceksin?

    üstüne üstlük yetimhanelerdeki çocukları kimseye teslim etmiyorken bile çocukları yurtlardan emanet(!) alıp kaçırıp fuhuş sektörüne sokan insanlar (bkz: kayseri'li serpil) varken bu ülkede.
  • vatan gazetesi yazarı mutlu tönbekicide önce evlat edinmek için girişimde bulundu, yaşı nedeniyle bu olmayınca minik bir kız bebeğine koruyucu anne oldu. gazetesinde son üç gündür bu konuyu işliyor. bebişle yaşadıkları ilk deneyimleri anlatıyor.

    http://haber.gazetevatan.com/haber/549780/1/gundem

    http://haber.gazetevatan.com/haber/549989/1/gundem

    http://haber.gazetevatan.com/haber/550281/1/gundem
  • 4 ay önce başvurduk, eşim ve iki kızımla birlikte maaile tıbbi raporlar, psikiyatrla görüşmeler, eve uzman ziyaretleri, mülakatlar vs. derken sona geldik. geçen hafta bizi aradılar ve "aradığınız nitelikte (0-3 yaş kız çocuğu olsun istemiştik) bir bebeğimiz var, görmek isterseniz gelin" dediler.

    gittik, 4 aylık dünya güzeli bir bebekle karşılaştık. onbeş günlük alışma ziyaretlerinin sonuna yaklaştık. her ziyarette daha fazla bağlandığımız yavrumuza bir kaç gün sonra kavuşacağız.

    bunun tarifi tanımı olmaz, olmuyor; yaşamak lazımmış hakkaten.

    evet büyük sorumluluk istiyor, çok ciddi bir psikolojik hazırlık gerektiriyor. ancak bunları hallettiğinizde dünyanın en büyük güzelliğini yaşıyorsunuz.

    tavsiye eder miyim? deli misin, hem de ne!!!

    gönüllülük vs diye kafa ütüleyen, tatava yapan tiplere inat bir hamle yapıyorsunuz ve hem bir yavrunun hem de kendinizin hayatına bambaşka bir güzellik katıyorsunuz.

    gidince yurtlardaki benzer çocukların halini görme imkanınız oluyor. evet, devlet bu çocuklara çok önem veriyor, çok güzel imkanlar sağlıyor ama şefkat denen, aile saadeti denen o büyük ihtiyacı karşılayamıyor.

    deniz yıldızlarını kurtarma hikayesini bilirsiniz. bu iş, o iş işte.

    detaylı bilgi isteyen baksın: http://www.koruyucuaile.gov.tr/tr

    ekleme: evet, yavrumuza kavuştuk. 20 gün geçti ve o artık bizim bebeğimiz. şu anda evde bebek mırıltıları ve sesleri yankılanıyor ve evin her tarafı ve kıyafetlerimiz bebek kokuyor. yani, artık evimiz bir başka güzel. dünyanın en güzel evi desem yeridir.

    herkes ne büyük sevaba girdiğimizi filan söyleyip iltifatlar ediyor ama kimin umurunda... bana ne ya, ben bonus için yapmıyorum ki bunu. aman sevap, yaman sevap diyenlerden anında soğuyorum*.

    insanlık için bir güzellik yapmak bu, bir insanın hayatını olumlu yönde değiştirmek... ömür gelmiş geçiyor, dünyayı kurtaramıyoruz, memleketi de kurtaramadık, bari bir yavrucağı kurtaralım derdi bu...

    yavrucak deyip de dışlamayayım şimdi. o bizim canımız, kuzumuz, yavrumuz, gözümüzün bebeği.

    ailesi onu devlet korumasına iten şartları düzelince bizden geri alabilirmiş. şimdiden bunu düşünemem doğrusu, varsın olsun. hatta inşallah olsun ve biyolojik ailesine dönsün isterim.

    ama gönlümün bir yanı da diyor ki... neyse...

    sonuç olarak bu koruyucu aile mevzuu ailemizi* çok mutlu etti. yapandan edenden allah razı olsun.

    her şey güllük gülistanlık değil tabii ki editi:

    hem yavrucakları hem de aileleri mutlu ediyor tamam da, bu sistem bu kadar mükemmel mi? yani işleyişte filan arızalar yok mu?

    olmaz mı... hem de iki önemli arıza. biri sistemde biri de uygulayanlarda.

    sistem:

    1. aile ve sosyal polikalar bakanlığı bu işi kurgularken bazı noktaları oturtamadı görebildiğim kadarıyla. bir defa, bu işe gönül verenler neresinden bakarsan bak, dünyanın en fedakar insanlarıdır. onlar böyle olduğu için bütün bürokrasiyi bunların önüne sermen gerekmez mi?

    en başta tam teşekküllü hastaneden sağlık kurulu raporu almak gerekiyor. tamam çok güzel. peki sağlık bakanlığıyla bir protokol yapılsa da belli bazı hastanelerin belli birimlerinde sırf bu insanların işlerini tıkır tıkır ve "ücretsiz" bir şekilde ve en kısa sürede yapmaları sağlansa olmaz mı? çalışan insanlarız, izin almak sorun; çocuklar okuyor, bir kaç gün derslerinden oluyorlar bunun için. hem ayrıca, niye bunun için para veriyorum (4 kişi için yaklaşık 300 tl)? çok mu zor yani bunları çözmek? hiç sanmam.

    2. personel sayısının azlığı da bu sistemin önemli bir sorunu. ankara il müdürlüğünde bu işe bakan personel sayısı (görebildiğim kadarıyla) üç. bu üç kişiden hem evrak işlerini yürütüp hem de saha ziyaretlerini beklemek fazlaca hayalcilik bence.

    3. ilgili personel aileleri evlerinde ziyaret etmek zorundalar. bu ziyaretlerin, ilk başvuru ve çocuk teslimi sonrasında yapılanlarında aile fertlerininin tamamının evde olması isteniyor. buna da tamam. lakin bunu akşamları veya haftasonları yapamaz mısınız? hayır efendim hafta içi mesai saatlerinde olmak zorunda. niye? ziyarete gelecek personel devlet memuru.

    iyi de bunun yüzünden hem ben işyerinden iki kez daha izin almak zorunda kaldım, hem de çocuklar iki gün daha derslerinden geri kaldılar.

    tamam kardeşim anladık personel sayınız az, memur arkadaşları da zorlamayalım; ancak olur olmaz bir sürü şey için outsource yöntemiyle hizmet alan devlet, bunun için de dışarıdan hizmet alamaz mı? bence hiçbir mahzuru yok. bu işi memur titizliğinde, hatta daha iyi yapabilecek bir çok firma ve sivil toplum kuruluşu var piyasada, farkına varın bunun artık.

    4. daha önce dediğim gibi, bürokrasiyi bu aileler için neredeyse sıfıra indirgemek gerekirken, başvuru, ilgili çocuk için dilekçe yazıp imzalama, sözleşme imzalama gibi işlemler için mutlaka aile ve sosyal politikalar il müdürlüğüne eşimle birlikte gitmem gerekti. gidip asker gibi tekmil vereceğiz illa öyle mi? kardeşim, deli etmeyin adamı, hangi çağda yaşıyoruz ya? her şeyin elektronik ortamda yürütüldüğü bu devirde bir tek imza atmak için ankara'nın bir ucundan karı koca kalkıp ulus-anafartalar caddesindeki il müdürlüğüne gitmek zorunda kalıyoruz. eşime belli etmemeye çalıştım ama lanet olsun sizin yaptığınız işe diye çok isyan ettiğim oldu, gene de yuttum, sustum...

    5. insan kaynağı: ülkemizdeki her alanda olduğu gibi burada da kompleksli, dediğim dedikçi, en doğruyu ben bilirimci, kamu gücünü kendisine işi düşen aileler üzerinde uygulamaya kalkan memurlar bu sistemin en önemli arızası. bunu ise nasıl düzeltirler bilmem. eğitimle filan herhalde...

    ama bütün bunlara rağmen değdi mi? değmez mi! yukarıda detaylı olarak yazdım zaten.

    fakat buradan bakanlık yetkililerine sesleniyorum. içinizdeki paralelcileri temizleme operasyonlarınız, çalkantılarınız filan artık dinsin de şu işlere bir el atıverin sevabına.

    -----------------------------

    bugün kızımız, kuzumuz 2 yaşına girdi. 1 yıl 6 aydır bizimle yaşıyor. bebeklikten çıktı artık. evimizin neşesi, dışarıdan bir an önce eve dönme telaşımızın, arzumuzun baş aktörü, canımız.

    bu kadar bağlanmalı mıydık bilmiyorum. ama başka türlü olmadı, olamazdı. babacığım diyor en şirin haliyle. nasıl bağlanmazsın... her şeyi konuşur oldu en komik haliyle. kullanmaya başladığı her kelimesi ayrı bir olay evde. hangimiz yeni bir kelime duysak diğerleriyle paylaşıp gülüyoruz. yaşadığı her yeni gelişme bizim için sıra dışı.

    ilk iki kızımdan hiçbir farkı yok.

    bu saatten sonra biyolojik ailesi toparlanıp (pek sanmıyorum ama) hadi alıyoruz çocuğumuzu dese, dünya başımıza yıkılır sanırım.

    neyse, şimdilik bu kadar.

    ----------------------

    evimize gelişinin üçüncü yılı ve üç buçukuncu yaş eklemesi:

    hala bizde çok şükür. anne babasından hala ses yok. bir tane ablası var 12 yaşında filan, ki o da başka bir ailenin yanında.

    il müdürlüğü nezaretinde onunla iki kez buluştular. daha sık biraraya getirmek istiyoruz ama müdürlük bunu yapamadı, yapamıyor nedense. her ne kadar diğer aile ile telefonlarımızı aldık, istediğimiz zaman buluşma imkanımız olsa da bunu hem biz hem de karşı aile müdürlük inisiyatifi dışında yapmak istemiyoruz. ama sürekli telefon görüşmesi yaptırıyoruz. ablasını evimizin bir parçasıymış gibi ev içinde sürekli zikrediyoruz. o da artık ablasını kabullendi; sürekli oyunlarına, hikayelerine onu da dahil ediyor yavrum.

    ne durumdayız? e üç yıl oldu artık... nasıl canımızın bir parçası haline geldiğini anlatmama gerek yok.

    ama çok yaramaz :)) daha önce iki tane kız yetiştirdik birader, akıllı uysal çocuklardı onlar. bunu da öyle olur sandık, hatta bir oğlan çocuğu almak istemeyişimizin sebebi, kız çocuğu konusunda tecrübeli oluşumuzdu güya. büyük konuşmuşuz ve büyük halt etmişiz abi.

    (şu an kendisi tepemdeyken yazıyorum bunları) bu öyle bir yaramaz ki, "ele avuca sığmaz" lafı hafif kalır bunun yanında. yaramazların baş komutanı, afacanların bayrak sallayanı... yaramazlık, kırıcı-dökücülük alanlarında tam bir bordo bereli.

    öyle bir ev ortamı düşünün ki, koca koca dört yetişkin, evin içinde 100 santimlik bir canavarın sürekli peşinde koşuyor. abartmıyorum, on saniyelik bir sessizlik veya tek başına bir odaya girmesi filan bilin ki bir yaramazlığın habercisi.

    bugün eşimle gittikleri bir ev ziyaretinde, kaşla göz arasında yatak odasına dalıp ev sahibesinin makyaj malzemelerinin tozunu attırmış mesela...

    yok yok şey yapmayın, çocuk yetiştirme konusunda fena değiliz aslında; sürekli uzmanları takip eden bir aileyiz, eşimin bu konuda yıllardır okuduğu kitaplardan müstakil bir kütüphane oluşur.

    tabii onun böyle olması bizim ona olan sevgimize şu kadarcık olsun halel getirmiyor. o bizim canımız, kuzumuz.

    bir yandan da şirin mi şirin eşşek sıpası. dünyanın en güzel, en tatlı çocuğu. bu iki özellik bunda bir araya gelmiş.

    eşimle aramızda konuşuyoruz; bu çocuk bu kadar yaramaz olmasaydı, onu sevgimizle boğar, bir yerlerini ısıra kopara öldürürdük herhalde, o derece yani :)

    ekleme sonu... koruyucu aile olmak muhteşem bir şey. üç yılın sonunda yine aynı şiddette öneriyorum. hatta daha derin duygularla öneriyorum. olun kardeşim, koruyucu aile olun. türkiye genelinde 15 bin civarında çocuk var yurtlarda aile bekleyen. sağını solunu düşünmeyin, bodoslama girin. yeter artık beklemeyin daha fazla. bekletmeyin daha fazla...

    gelen bir çok edit talebi içeren mesaja cevaben yazdım bunları. hepsine ve herkese selamlar.

    ..............
    son edit:

    bitti

    ama ben gene de bu sistemin yararına inanıyorum. gene olsun gene yaparım.
  • ilerde, düzenli bir hayatım olduğunda - ki su an çalışma düzenimden ötürü çok düzenli değil hayatım - gerçekleştirmeyi istediğim olay.

    illa öyle yaşı küçük olsun ben büyüteyim, çocuğum olsun demiyorum; yaşı büyük olabilir o zaman da arkadaş oluruz sadece bir insan benimle mutlu olsun kafi...
hesabın var mı? giriş yap