sürücü ^*

• amerikanvari aksiyon filmlerinde banka soygunu esnasında arabada bekleyen, arkadaşları bankadan çıkınca onları olay yerinden hızla uzaklaştıran ve tabiki arabayı kullanan kişilere verilen ad
• eskiden fransızca'dan çaldığımız bir sözcük ile şoför derdik bu insanlara.
• karada kullanılan motorlu araçları sürüp yöneten kimse, (bkz: şoför) & (bkz: driver)
  
  (bkz: sürücü belgesi) & (bkz: sürücü kursu)
• endüstriyel elektrik motorlarını hız, akım, moment, pozisyonlama vs. yönünden kontrol etmeye yarayan cihaz. her gün bindiğiniz asansörlerin motorlarını da kontrol eder. ingilizce'de ise beklenenin aksine drive denildiğinde akla gelir.
• bir taşıtı kullanma becerisine sahip kişi. modern dönemin bineklerini yani..
  
  ömründe olabildiğin şeyler arasında hangisi seni çok mutlu etti deseler, hani öyle pek bir şey olamadım ama saymaya başlasam rahatlıkla aralarına bunu da eklerim. bu nasıl bir keyif bu nasıl bir zevk bu nasıl bir var olma hali hala kaynağını tam çözebilmiş değilim. pek çok mekanik alet kullandım, ki kendilerine epey ilgiliyim, ama bunun keyfi bambaşka. o kadar mutluyum ki bineğimin sürücü koltuğunda, ufacık mesafeler bile öyle keyifli ki sanki amaç gidilecek yere varmak değil de yolda olmak..
  
  insanların trafikte çıldırmasını anlayamıyorum mesela. benim için günün en tatlı saatlerinden çünkü direksiyon başında olduğum zamanlar. hatalı araç kullananları görünce bile öfkelenmiyorum. biri üzerime kırıyor, biri anlamsızca arkadan selektör yapıyor, biri şeridimi daraltıyor vs ama ben hep sakinim. o kadar sakinim ki aracımda benden başka biri varsa olanları görmediğimi düşünebiliyor. bir de benim yerime sövebiliyor. iki kere kornama basmaya kalkan oldu önümde beni fark etmemiş ağır aksak yürüyen yayadan dolayı, abim sayılacak yaşta olmalarına rağmen fena fırçaladım. kimse benim bineğimde, benim kullandığım esnada, benim kornama el uzatamaz, önümdeki yayayı taciz edemez! fakat düşünün ki bende tık yok öyle sakin bekliyorum ki yanımdaki deliriyor.
  
  yani işte çok keyifli. bir çeşit var olma biçimi. ve aynı zamanda sürücü koltuğuna oturunca bütünleşip, transformers gibi dönüşüp birlikte hareket etme hali..
• sürme işini yapanların oluşturduğu aile, grup, topluluk, örgüt, parti, ...
• karayolunda, motorlu veya motorsuz bir aracı sevk ve idare eden kişi.
• motosiklette sürücü-artçı çifti olarak yol almak her bakımdan değilse bazı bakımlardan aşka, ilişkiye benziyor.. her iki kişi de yolda gördük yaşadıklarını birbiriyle paylaşmak istiyor, bağırarak da konuşsalar susuyormuş gibi sesleri duyulmuyor, anlaşılmıyor. yapılabilir bir şey değil. konuşma isteği, paylaşma isteği anormal değil normal, sadece olabilir değil. örneğin artçı gevşemek kendini bırakıp uyumak isteyebilir; sürücü sürmeyi bırakıp artçıya sarılmak isteyebilir. onlar da olmaz. arkadaki uyuyamaz, öndeki gidonu bırakamaz, tam istediği gibi sarılamaz. kaşıklama sarılışabilirler, yüzyüze veya bacak omza yapamaz, yataktaymış gibi kucaklaşamazlar. en iyi aşk yolculuğunun bile duygularımıza ters ve yetersiz gibi geldiği durumlar olacaktır, anımsayın. bu nadir aksilik değil, kural. ikili birbirlerinin bedenlerine dokunabilirler, körebe gibi, görülme garantisiyle değil duyulma hissedilme umuduyla olur. herkes dokunup sarılmayı kendi önünden ve olanağından sürdürür, karşılıklılık ve eşitlikten emin olunamaz. motorun aldığı hız ilişkideki ortak duygu genliği, yüksekliğidir. yeterliyse yolculuk sürer, değilse yavaşlamanın peşinden ya durma ya devrilme gelir. aşırı hızın da kendi riskleri vardır. her yolculuk ve çift sürüşü kendine göre. ilişki bitimi veya yeni evreye girişi, durmak, devrilmek veya mola ile benzeşebilir. belki tipik duygu yelkeniyle gitmeyen ilişkiler motor yolculuğuna benzemiyordur. hatta motordan iyisi tandem yamaç paraşütü gibi olan ilişkiler de vardır. uyuşturucu katkılı mıdır onlar ne bilemedim. veya aynı aşkın bir başka benzetimi de sayılabilir. benzetme bu alemlerde hatasız olmaz, hatalı da sayılmaz. (bkz: aşk motoru)
  
  "yeni insan tipini anlamak istiyorsak, onun çevresindeki nesneler dünyasının sürekli etkisine maruz kalan, sistemin en derin noktalarında bile oradan izler taşıyan bir varlık olarak düşünmemiz gerekir. (...) sırf motorunun gücünden ötürü, sokakları haşaratını, yayaları^*, çocukları ve bisikletlileri ezip geçme isteğini bir kez olsun içinde duymamış sürücü var mıdır?" theodor w. adorno- minima moralia
  
  (ilk giri tarihi: 2.5.2019)
  
  (bkz: sürmek/@ibisile)
  (bkz: sürüş/@ibisile)
  (bkz: motosiklet sürücüsü/@ibisile)