hesabın var mı? giriş yap

  • kendi vatandaşının cebine bu kadar düşman bir iktidar dünya insanlık tarihinde görülmemiş olabilir.

  • çok zor bi hayat yaşıyodur.

    -by the way, it's tyrone
    -oh, i'm nigar
    -excuse me?
    -my name is n-
    -wha didja say?
    -no, no not like th-
    -(bıçaklar)

    hep merak etmişimdir abd de yaşayıp nigar adında olan insanların siyahlarla olan maceralarını.

  • puan tablosunu 7 kere açtım baktım. dur gene bakayım, valla lideriz... bi daha bakim, lideriz ya lan.

    alışık diilim pek. normalde şu an izlandaya 6 atsak, andora ona 5 atsa, fransa türev alsa, moldova teğet geçse hesabı yapıyor olmalıydık.

    vay anasını ne güzelmiş böyle be. dur bi daha bakim... valla halen lideriz. ne güzel lan.

  • özellikle yaşlıları vuran tuzak. zamanında beni de vumuşluğu var mutlaka detay fatruranıza bakın.

    babam 85 yaşında. telefonunda çıkan mesajlar olduğunda tuşlara rastgele basıyor. bimcell üzerinde bu şekilde bir sürü abonelik ittirmişler. sim menü üzerinden abonelik iptali yok, hangi aboneliklere üye olunduğunun bilgisi yok. tüm abonelikleri iptal seçeneği yok.

    müşteri hizmetleri desen abonenin kendisi arasın yakınının araması ile iptal edemeyiz diyorlar.

    gelen eski mesajların içeriğine bakıp iptal için gerekli doğru sms mesajını bulup doğru telefon numarasına göndermek gerekiyor.

    sim menü uygulaması kaldırılamıyor. durdurulamıyor.

    sadece yaşlılar için risk değil. genelde telefon görüşmesi bittikten sonra ekranda görünüyor, ekran kilidi henüz kapanmadığı için yanak temasıyla bile onay butonuna basılabiliyor ve haberiniz olmuyor.

    kötü niyetli bir uygulama. hukuki yolunu yordamını bilen varsa bir el atsın şu işi gündeme getirelim.

  • toplumsal baskıdan payını almış bir arkadaştır.

    bunlar birey olamazlar; çünkü birey olursa kendi kararlarını vermek zorunda kalır ve ne yapacağını şaşırır. ailesinin, karısının, akrabalarının ona söylediği şey "bak artık evlendin, koca adam oldun. biraz ağırbaşlı ol. bekar arkadaşın seni evinden uzaklaştırır. onlarla görüşmesen daha iyi olur." tarzı şeylerdir. o da bunlara kulak verip doğrusunun bu olduğuna kendini iknâ ederek yaşantısına devam eder.

    bir de bunlar çoğalırlar. sosyalleşmeleri de yine kendi aralarındadır. bekar olan genç akrabaya da baskı yaparlar şaka yollu "hadi artık senin de yaşın geliyor, yok mu birileri?" gibi sorularla genci daha da bunaltırlar. yani, mahvolmuş yaşamlarının girdabına başkalarını da çekmek isterler. böyle insanlarla arkadaşlık yapmak ve bir süre sonra o kişinin birey olmadığını görmek her ne kadar üzücü olsa da herkes kendi hayatını nasıl yaşayacağı tercihinde özgürdür.

    bunca zaman yardım istemesine ve yıllarca anlatmanıza rağmen sizi dinlemeyip baskıcı düşünceye teslim olmasıyla daha iyi tanıyabiliyorsunuz insanları. bir şey kaybetmediniz merak etmeyin.

  • yahu fanatizm gözleri yine kör etmiş. fenerbahcenin hometownu olan kadıköyün belediyesi maç sebebiyle trafik sorununa dikkat çekmek istemiş. yok kadiköyde gsliler yaşamıyor muymuş yok oy filân yokmuş. cus artık ya.

    neyin fanatizmi yapacağına şaşırır olmuş insanlar. bi relax bi sakin. kizacaginiza oturun yoga filân yapın bi ruhunuz dinlensin

  • (bkz: ben)
    işsiz güçsüz müyüm lan ? sevgilim yok diye üzülecem.. müzikle yaşıyorum, spordan zevk alıyorum, yemeyi içmeyi seviyorum, sanatın her bir dalıyla ayrı ayrı ilişkim var.. çalışıyorum, okuyorum, arkadaşlarımla geziyorum. kasmaya gerenk yok bence.. akışına bırakın, anı yaşayın.

  • basketbolda yenilenlere 1, yenenlere 2 puan verilir.
    peki futbolda olduğu gibi, yenilenler neden 0 puan almaz da, 1 puan alır?

    sebebi şudur:

    basketbolda sahaya çıkmayan, veya sahadan çekilen takıma 0 puan verilir. maça çıkıp yenilmesine rağmen maçı tamamlayan takıma 1 puan verilir, yenene ise 2 puan verilir.

    takımların yenileceğini anlayarak sahaya çıkmamasının veya maç içinde çok sayı farkı olduğu zaman maçı terk etmesinin önüne geçmek için alınmış bir uygulamadır. çünkü futboldan farklı olarak, basketbol sürpriz olasılığı daha az bir spordur. zira futbolda skor az saha büyük, basketbolda saha küçük skor çoktur. ve güçlü takım rakibi karşısında daha maçın başında sayı farkını çok açabilir. maçın başında sayı farkı çok açılmasına, ve aslında yenenin belli olmasına rağmen, yenilen takım oyun oynanırken maçtan çekilmesin diye yapılan uygulamadır kısacası. bir nevi teşviktir.

  • yıllardır yazılımlar ve veritabanları ile uğraşan biri olarak şunu söyleyebilirim ki,
    eğer yazılımlar ve sistemler üzerinde doğru düzgün bir şeffaf denetleme mekanizması yoksa toplam 1 saat içerisinde bile 8 farklı cevap anahtarında çalışacak 8 farklı şifreleme yöntemi ile şıklar belirlenebilir.

    zaten işin içinde olan biri için son kpss skandalındaki olaylar nedeniyle güvenlik artırıldıysa, soruları dışarı çıkartmak yerine belirlenmiş cevap yapısını içeri sokmak daha kolaydır.

    bu tip bir durumun gerçekliği durumunda iki ihtimal ortaya çıkıyor.

    a) ösym içerisinde bu algoritmayı uygulayan ve yazılımlara doğrudan müdahelesi olan kişiler tarafından daha sonra bu algoritmanın dışarı satılmasını sağlayan "çıkar amaçlı suç örgütü" söz konusudur.

    b) bu sınavdan yüksek puan alarak kazanılacak üniversite ve bölümlere bazı "özel" insanların yerleştirilmesini amaçlayan ve bunun sonucunda hakim/avukat/mühendis/doktor lardan oluşan ülkenin her noktasında söz sahibi olacak özel bir nesili amaçlayan bir "terör örgütü" söz konusudur.

    her ne kadar hakkında açılacak soruşturmanın bile, körler sağırlar birbirini ağırlar ekseninde olacağını bilsem de,
    soruşturmada yer alacak onurlu birileri okur umuduyla yazayım.

    bu işin olası sorumluları aşağıdakilerden biridir ama hangisidir?
    a) şıkları karıştırma algoritmasını yazan yazılımcılar.
    b) şıklar karıştırıldıktan sonra veritabanına erişebilecek veritabanı kullanıcıları.
    c) veritabanına ve programa erişim kontrollerini elinde bulunduran sistem yönetimi.
    d) hangi öğrenciye hangi kitapçığın geleceğinin bile belli olduğu bir sisteme onay veren idari kadro.
    e) hepsi.

    şimdi ihtimal dahilinde yukarıdaki şıkların gerçek olması durumunda.
    başka neler yapılabilir?

    1- hangi öğrencinin hangi okulda, hangi sınıfta sınava gireceği, hangi sırada oturup hangi tür kitapçığın geleceği belirlenebilir.
    2- istenilen öğretmen istenilen sınıfta görevlendirilebilir.
    3- istenilen öğrenciler bir sınıfa toplanıp, istenilen öğretmenlerle buluşturulabilir.

    sınav sonrasında yapılabilecek diğer müdahaleler farkedilebilir ve fiziksel evraklarla karşılaştırılabileceği için bu risk büyük ihtimalle alınmayacaktır.

    böyle bir durum söz konusu ise, sorumlu kişiler, onları bu konuma getiren amirler, amirleri atayan bürokratlar dahil olmak üzere dürüst bir soruşturma yapılmalıdır.

    ve hükümetimizin halkına birazcık bile saygısı varsa, şu dakikadan itibaren sınav ve seçim sistemlerini denetleyecek, tüm siyasi partiler ve ilgili bilişim dernekleri tarafından belirlenecek uzmanlardan oluşacak bağımsız bir bilişim denetim kurulunun oluşturulması için adım atmalıdır.

    yoksa öğrencilerin girecekleri okulu belirleyen bir sınavda bile bunlar olabiliyor ise, bir vatandaş olarak ülke kaderini belirleyen bir seçim sistemine güvenmemiz beklenemez.