hesabın var mı? giriş yap

  • yıllar önce konya'da saray çarşısı'nın oradaki akbank'ta sıra bekliyordum. bankada inanılmaz bir kuyruk vardı. müthiş sıcak bir yaz günüydü. bankada klima çalışmıyordu, leş gibiydi ortalık. en az 4-5 vezne olmasına rağmen, 1 veya 2'si aktifti. işin en çileden çıkartıcı tarafı ise, şubede mevcut q-matik denen sistem kurulu olmasına rağmen, banka yönetimi niyeyse sistemi çalıştırmıyordu. herkes ayakta, kıç kıça bu kuyruğu bekliyorduk. artık sabredemediğim ve önümdeki ihtiyarın epey zorlandığını anladığım bir an, "ne biçim iş bu, şu q-matiği bari çalıştırın, neden bütün vezneler çalışmıyor" minvalinden söylenmeye sesimi yükseltmeye başladım. anında bütün yüzler, tüm içerideki insanlar, hepsi birer mirket refleksiyle bana döndü. gişe memuru vızırdanırken, "yok mu senin müdürün?!?" dedim, hay huy falan bir tartışmadır sürerken ve bu mirket konya insanları yüzüme bön bön bakıp hiç bir söylemde bulunmazken:

    sırada arkamda bulunan bir karabıyıklı 35-40 yaş adamı "ne var birader? bi sen mi sıra bekliyon? bak hepimiz bekliyoruz, ne gonuşup duruyon??" diyerek bana çıkıştı. bu gücetapan kardeşimize dönüp "birader soyadın sabancı mı?" diye sordum. "yııoo" diye karşılık verdi. "lan o zaman asdaicaaewadazxc!!!!!" şeklinde çıkışmaya başlamıştım ki, önümdeki ihtiyar kolumu tuttu, "diklenme, dik dur. hoo diyecen altını kürüyüverecen" nasihatlarine girişti ve ben de bu kalabalıkta hak aramanın manasızlığını gördüm...

    işte o insanların beklediği sıradır. anlayamazsınız.

  • güneşin yarattığı kütleçekimsel merceğin odak noktasına yerleştirilecek bir uzay teleskobu, yüzlerce ışık yılı uzaklığındaki dış gezegenlerin 1000*1000 piksellik fotoğraflarını çekebilirmiş. yalnız bu odak noktası güneşe plüton'un yörüngesinden 14 kat uzakta olduğundan, şu anda fırlatılacak en hızlı araç dahi oraya 2060'lardan önce ulaşamayacakmış:

    http://www.popularmechanics.com/…/?src=socialflowtw

    not: şu anda çekilen dış gezegen fotoğraflarının bir ya da birkaç piksel detaylılığında olduğu düşünülürse, milyon piksel düzeyine çıkmak inanılmaz bir sıçrama olacak. bir fikir vermesi açısından, yukarıda linkini verdiğim makaledeki dünya fotoğrafı 1000*1000 piksel.

  • izleyicilerini ve dahi izlemeyenlerini bir konuda aydınlatma gereği duyduğum dizi: osmanlı'da bir sultanın evlendirilmesine karar verilmişse damadın evli olup olmadığı önem arz etmez. yani "rüstem'i mihrimah'la evleniriyorlar ooovv o zaten evli, hem de kızdan çok büyük" demenin bir mantığı yok. zira, bir padişah kızı ya da kızkardeşinin evlendirilmesi önemli bir mevzu ve enderundan yeni çıkmış genç ve yakışıklı adamlarla değil, devlete sadakatini ve hayattaki başarısını kanıtlamış, bu esnada da kıçının kılları ağarmış adamlarla evlendiriliyorlar, onların da yaş nereden baksan 40-50 hatta 60, bekar duracak halleri yok. lütfi paşa misal, şah-ı huban'dan önce evli ve oğulları var, bir sultanın kendisine yakın yaşta bir adamla evlenmesinin tek örneği olan hatice sultan - ibrahim paşa (ki hatice'nin de 2. evliliği ve ilk kocası gulyabani kadar yaşlı) evliliğinde de aynı olay var.
    insanların takıldığı nokta sanırım şu kuma meselesi, merak etmeyin padişah kızları hiçbir kadına kuma gidemez, eşlerinin yegane karısı olurlar çünkü evliliğe karar verildiği an söz konusu paşanın ne kadar eşi varsa hepsinden boşanıyor. tarihte "amaaan karılarını boşama, ne boşayacaksın, zaten dedem yaşında herifin tekisin, bari sen yokken oturur da dedikodunu yaparız" diyen sultan kızı var mıdır onu bilemem.

    yani üzülmeyin, nigar değil mihrimah'ın kuması olmak, aynı çatı altında bile yaşayamaz. xoxo nassip girl.

  • normal telefon en fazla 6, cep telefonu en fazla 4 defa çaldırılır. daha fazla çaldırmak gereksiz ısrarcılık oluyormuş.

  • yakın zamanda babayı alacak kız. ben de bir ara atraksiyon olsun diye bu işlere girdim de olmuyor, elalemin kezban dediği kızlar ilişki konusuda winner. ortalamadan sapmamak en iyisi.

    edit: muhtemelen alacağı en iyi cevap ''hayatımda senin gibi bir kız tanımadım ama olmaz yani ehehehe.'' falan olur. daha da kötüsü ''bir bok yedik bu hatunu başımıza sardık nasıl kurtulacağız acaba?'' diye düşünmesidir. ikisi de başıma geldi. hala samimiyet diye siksik yapıyorsunuz lan. her gün ağlıyordum, söyleyeyim de kurtulayım demiştim. neyse diğer erkekleri bilmiyorum ama türk erkeğinin çok büyük bir kısmı haymana davarı olduğu için kendisi kaybedecektir. baştan söyleyeyim.

    aşırı mutlu halimden edit 2: ne kadar saçma şeylere, olmadık insanlara üzülmüşüm alsjhdjskdjska ama siz yine de ilk adımı karşıdan beklemeye devam edin kızlar. böyle saçma sapan şeyleri bir tek ben yaşıyorum zannederdim ama her hafta istisnasız oylanan ve sözlük kızlarından mesaj aldığım yegane entrym. türk kadını cidden dertli bu konuda.

  • bu başlığı yıllar önce açan fanatik dune sevdalısı arkadaşımın, sözlük yöneticisinin nişanlısının kaprisini protesto etmesi nedeni ile uçurulmuş olması ne üzücü!

  • evrenin yapsına baktığımızda %74 oranında kara enerji, %22 oranında kara madde, %3.5 oranında galaksiler arası gazlar yani bildiğimiz atomlar ve %0,5 oranında da yine bildiğimiz maddelerden oluşmuş yıldızlar, gezegenler, insanlar, ayakkabı çekeceği, triger kayışı gibi maddeleri görüyoruz.

    kara enerji ve kara madde konusunda daha bilinmeyen çok şey var. paralel evrenler şu an var mı yok mu bilemeyiz ama paralel evrenlerin dışında farklı fikirlerde var. mesela içinde bulunduğumuz evren bir kara değilin içi olabilir ve o kara delikte başka bir evrenin içinde olabilir gibi. aynı anda farklı evrenler ya da bir biri içine geçmiş kara deliklerde var olan evrenler.

    içinde bulunduğumuz evrenin bir kara deliğin içinde bulunan bir evren olması çok da mantıksız değil. içinde bulunduğumuz evren devamlı genişlemekte. kara delikler de içlerine parçacıkların girmesi ile büyür. belki de içinde bulunduğumuz evrenin genişlemesinin sebebi budur. belki de büyük patlama çok büyük kütleli bir yıldızın içine çökerek kara deliğe dönüşüp büyümesidir.

    aslında bunların içinden en fazla beyin yakan kısmı hologram evren fikridir. bu evrende gördüğümüz her şey uzaktaki ince iki boyutlu bir yüzeye depolanmış bilginin yansıması olabilir. bu fikir de yine kara deliklerden geliyor. belki kara deliğin içine düşmüş bir maddenin bilgisi o kara deliğin yüzenine kopyalanıp depolanmış olabilir. aynı bilgisayarlarda olduğu gibi. belki de kara deliğin içine düşmüş asıl üç boyutlu bir maddenin sadece iki boyutlu yansıması olabiliriz.

    kozmos'un kumaşını anlamada kara delikler kilit bir rol oynuyor. biri ya da birileri ya da bir olay bizi bu kozmos'un içine attı. ya öğreneceğiz ya da hiç bir zaman neden burada olduğumuzu öğrenmemize fırsat verilmeyecek. bir şeyin özemsiz bir parçası da olabiliriz önemli bir parçası da olabiliriz. sonuçta içinde bulunduğumuz bu boyutta bilim insanlığın en büyük ışığı olacak.

  • araplarin dunyanin her ulkesinde kafasina gore giris yapamayacaklarini anlamalari gerek. ayni sey bizim ulkemizdeki arap gotu yalayanlar icin de gecerli.

    onlarin vatandasligi 250.000 dolarlik ucuz birsey degil. almiyor lan adam kendi vatanina iste. var mi itirazin? ben tebrik ediyorum.

    yollayin turkiyeye bizin dangalaklar beslesin.

    edit: beyler, 10 yildan biraz daha fazla bir suredir zaten turkiyede yasamiyorum. avrupada oturum isleri nasil oluyor kendi tecrubelerimden biraz bilgim var.

    belli bir ucret karsiligi verilen oturum izni farkli. 250 bine vatandaslik verip gel agzima da sic denmesi farkli. turkiyede 250.000 vermese de 3 yilda belirli sartlari saglayinca yine vatandaslik aliyor yabancilar.