ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
halil söyletmez'in ekşi sözlük'e sallaması
-
alnına 50cm kaş boyayınca kendini komik sanan bir iqsuzun ekşisözlük yorumu
yedi numara
-
--- spoiler ---
armagan: zeliha yenge, vahit amcayla sen, yani nasil basladiniz?
(o sirada vahit alt katta oglanlarla icmektedir. orada da ayni konu konusulmaktadir)
vahit: anasiyla babasi, yirmi yas buyuk birisiyle sozlemislerdi tanistigimizda. ben kasaba pazarina elma indirdiydim. o da elma almaya geldi.
zeliha: baktim, bu elinde elma kasasi, arkasi da bana donuk, oyle duruyor. surdan iki kilo elma versene, dedim. o zaman bana yuzunu dondu
vahit: donmemle, yuregim yuregine zincirlendi sanki. gozleri urkek bi ceylan, yanaklari gul yapragi gibiydi.
sikilaraktan guldu. ben de guldum.
zeliha: oyle bi gulusu vardi ki... yani sanki boyle daglarin tepelerinden gurleyip gurleyip gelen sular boyle akti akti akti akti taa boyle icime doldu. soyle kana kana seyredeyim istedim. ikimiz bir oylece kalakalmisiz. sonra bana dedi ki
vahit: yolu yok! benim kadinim sen olcan, dedim!
zeliha: ya olmaz, dedim. ben baskasina sozluyum, dedim. oyleyse seni kaciricam, dedi.
vahit: bizi vururlar, dedi. dedim, vursunlar. biz birbirimize boyle vurulduktan sonra ne yazar
zeliha: dedi. eger elin elimde olacaksa, bayram yerine gider gibi giderim ben olume, dedi. ee madem oyle, kacir beni diyivermisim
vahit: kacirdim ben de. istanbul'a geldik. tam uc sene bi akrabamin yaninda, tek goz odada yasadik. o oda var ya cocuklar...
zeliha: o odaya biz kocaman bi sevda sigdirdik. o oda bizim peri sarayimizdi. sobamiz bile yoktu ama birbirimize sarilip oyle guzel isinirdik ki... bi cocugumuz olsun istedim, olmadi...
vahit: yoksulluk... amelelik yaptim... zelihami doktor doktor gezdirdim. ne fayda... zeliham... kisir cikti.
zeliha: aslinda... kisir olan vahit'ti... ona hicbi zaman diyemedim. diyeydim, kendini hic bagislamazdi yoksa... amaaaan, varsin dedim beni kisir bilsin.
vahit: bizim memlekette, kisir kadina hor gozle bakarlar. biliyorsunuz... zelihami uzmesinler diye, burda ac kaldim, yine de memlekete geri donmedim! sevda ince istir evlatlar!
--- spoiler ---
bir daha!
--- spoiler ---
sevda ince istir evlatlar!
--- spoiler ---
yoğun bakımda kebap keyfi
-
linçi bölmek istemem de sadece kısa bir bilgi vereyim. o nasıl kebap falan diyenler olmuş. yedikleri kağıt kebabıdır. ancak elazığ'da bunu doğru düzgün yapamazlar, saman gibi olur. en iyi kağıt kebabını malatya'da hacıbaba'da yiyebilirsiniz. şimdi linçe kaldığınız yerden devam edebilirsiniz.
yaran başlıklar
-
(bkz: bu gece olmaz diyen sağ el)
kedilerin gariplikleri
-
bir arkadaşın kedisi var. eski sokak çocuğu, kocaman, siyah beyaz. adı da panda. tam bir ağır abi. istediği zaman dışarı çıkıp istediği zaman eve giriyor. arkadaşın nice ilaçlamalarla çözemediği fare problemine çare olmuş (ev eski bir muhitte eksi birinci kattaydı). bu yüzden panda'ya saygı büyük. zaten ancak saygı duyabiliyorsun, arkadaşın dediğine göre kendisini kırk yılda bir sevdiriyor.
panda'nın ilginç bir özelliği var. eve gelen misafiri kontrol ediyor. ben eve geldiğimde panda yoktu. bir saat sonra falan pencereden bir tıkırtı duyduk, arkadaş pencereyi açtı. panda içeri atladı. sağa sola bakındıktan sonra beni fark etti. yavaş yavaş bana doğru geldi. önce ayaklarımı kokladı, sonra bir anda kucağıma atladı. o ara arkadaşım "sev biraz, seni kontrol ediyor." dedi. 10 dakika falan kucağımda durdu, sevdim. en sonunda kucağımda arka ayaklarının üstünde kalktı, ön patilerini omuzlarıma koydu, başını da çeneme sürttü. arkadaş "tamam, misafir olarak onay aldın." dedi. bunu sadece sevdiği kişilere yaparmış. sonra kucağımdan indi, suyundan içti, biraz daha takılıp pencereden çıktı gitti. bir daha da gelmedi.
sevmeyen, korkan falan olursa sık sık kontrol etmeye geliyormuş ya da hiç gitmiyormuş. kedi "tamam, sen iyi bir çocuksun. ben şimdi gidiyorum, siz kardeş kardeş oynayın." dedi bana. vay anasını.
albaydan milli güvenlik dersi almış efsanevi nesil
-
sınıf başkanı olduğum için derslere giremediğim ve ucundan dahil olduğum nesil. çünkü albayımız "bir sınıfta iki rütbeli olmaz sen derslere girme, kafadan 5'ini vereyim" diyerek beni kantine yollardı.
apple store rezaleti
-
cok sasirtici apple musterilerini aptal yerine koymus. bu bir ilk olmali.
migros'un patiswiss ürünlerini geri çekmesi
-
umarım komple kaldırırlar. böyle ego sahibi, kendini allah sanan insanların bu şekilde dibi görmesi beni mutlu eder. müşteriyle, halkla düzgün konuşacak önce!
türkiye'de 6225000 lisanslı sporcu olması
-
o rakam nereden çıktı bilmiyorum ama gençlik ve spor bakanlığı 2014 verilerine göre futbol hariç lisanslı sporcu sayımız 3219324 (üçmilyon ikiyüzondokuzbin üçyüzyirmidört) baş insan evladıdır.
tek tek yazayım da hem başlık altında tahmini olmayan sayı vermiş olayım hem de kafalarda soru işareti kalmasın, futbolu en sona yazacağım o kısımda söyleyeceklerim var.
atıcılık ve avcılık: 22 379
atletizm: 174 764
badminton: 57 891
basketbol: 253 441
bedensel engelliler:5 137
bilardo: 23 059
binicilik: 4 154
bisiklet: 19 934
bocce, bowling ve dart: 15 725
boks: 78 623
briç: 11 487
buz hokeyi: 6 289
buz pateni: 3 604
cimnastik: 35 425
dağcılık: 36 939
dans: 9 665
eskrim: 10 656
geleneksel sporlar: 10 703
gelişmekte olan spor branşları: 8 824
golf: 6 575
görme engelliler: 4 296
güreş: 95 821
halk oyunları: 103 077
halter: 8 814
hentbol:97 918
herkes için spor: 134 166
hokey: 9 442
işitme engelliler: 9 765
izcilik: 110 482
judo: 68 466
kano: 7 492
karate: 158 600
kayak: 26 793
kick boks: 125 062
kızak: 342
kürek: 4 683
masa tenisi: 99 727
modern pentatlon: 3 659
motorsiklet: 7 568
muay thai: 56 424
okçuluk: 15 861
oryantiring: 10 547
oto ve motor sporları: 4 978
ragbi: 8 955
özel sporcular: 14 983
satranç: 434 439
su topu: 7 394
su altı: 9 983
tekvando: 309 283
tenis: 32 109
triatlon: 3 575
voleybol: 214 357
vücut geliştirme: 34 317
wushu: 59 853
yelken: 13 408
yüzme: 117 411
futbol: 596 765 - bu arkadaşlara göre ama net sezon içinde oynayan faal sayısı 280 bin civarı. futbolda verdikleri sayıya muhtemelen son 4-5 sezonda bir yıl vizelenmiş herkes dahil ya da adam hem okul takımında hem kulüpte oynuyor 2 sayıyorlar, net söylüyorum böyle bir sayı yok, bana ispatlasınlar daha da futbol izlemem, futbol sahasının kenarından bile geçmem. biz yine şişirip verdikleri sayıyı ekleyelim. 3 milyon 800 bin civarı oluyor ama daha fazla değil.
buyrun tff'nin faal futbolcu sayısı raporu;
http://www.tff.org/…lt.aspx?pageid=470&ftxtid=18363
diyor ki, 2013 için 273382. bir yıl sonra spor bakanlığı da diyor ki, biz saydık 596765.
hani nerede diyenlere kaynaklar (istatistiksel tablolar sekmesine tıklayıp, sporcu istatistikleri kısmından excel olarak açabilirsiniz);
http://www.tuik.gov.tr/veribilgi.do?alt_id=1087
bir kadının en güzel olduğu an
-
recep tayyip erdoğ an. yok lan o başkaydı.
evden çıkarken ampulü söken kiracı
-
kiracı olduğu eve o ampülü kendisi taktıysa, dünyanın en normal şeyini yapan kiracıdır.