ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
6 mart 2016 bimeks'in beni fakir ilan etmesi
-
istanbul yenibosna'daki bimeks'te piskopat bir hanım kızımızın bana ima ettiği sinir bozucu olay.
26/02/2016 günü saat 13:13'de "71" tl ödeyerek bimeks'ten "addison" marka laptop çantası satın aldım.
26/02/2016- 05/03/2016 tarihleri arasında almış olduğum çantayı sadece 2 kere kullandım.
bu kullanımlarda askısının çıkmasında dolayı içerisinde laptopum varken 3 kere çantanın yerlerde sürünmesini izledim.
birde üstüne fermuarının bozulması eklenince soluğu yenibosna bimeks'te aldım.
ürünün sıkıntılarını, bana verdiği zararı anlattım ve değişim istediğimi söyledim.
şubedeki bayan arkadaş, değişim gibi bir hakkımın olmadığını, ürünü "teknik servise" göndericeklerini söyledi.
teknik servis ne alaka ürünü neden değiştirmiyormusunuz diye sorduğumda hanım kızımız, süper bir açıklama ile konuya açıklık getirdi.
-beyfendi ürünü değiştirememizin sebebi, getirdiğiniz ürünün sıkıntılı olmasıdır.
beynim henüz teknik servis olayını kabullenemezken hanım kızımızın verdiği bu cevap ile iyice dumur oldum. kendisine, ürün sıkıntılı olduğu için değişime geldiğimi tekrardan hatırlattım.
hanım kızımız ona verdiğim cevabı beğenmemiş olacak ki,
-siz ürünü buradan böylemi aldınız? neden denemeden aldınız? diyerek 2. aydınlatıcı cümleyi kurdu.
hanım kızımıza,
-tam olarak ürünü alırken ne yapmam gerekiyordu, laptop ile buraya gelip, laptopu çantanın içine koyup, acaba askısı kopacak mı diye firmanın içinde dolaşıp durmam mı gerekiyordu? diye sorduğumda bana 3. aydınlatıcı cümleyi kurdu.
-beyfendi bu ürünü alarak hata yapmışsınız, 71 tl lik ürün yerine daha pahalı bir ürün alsaydınız herhangi bir sıkıntı yaşamazdınız. pahalı ürünlerde sorunlar az yaşanır. dedi ve 4. aydınlatıcı cümleyi yapıştırıverdi.
-ben herzaman bir ürün alırken en kalitelisini alırım.
hanım kızımızı durdurabilene aşk olsun, her zaman kalitesi ürünler aldığını kanıtlamak için 5. aydınlatıcı hareketini yaparak bana ıphone s6 telefonu gösterdi. böyle altın renkli alacalı bulacalı bişey.
sonra başladı hayatının her anlamında kaliteye önem verdiğini ve benimde kaliteye önem vermem gerektiğini, 71 tl'lik bir ürün alırsam bu tarz şeylerin yaşanacağını durmadan belirtti.
ağzından çıkan her 3 cümleden 2'si benim ucuz ürün aldığım üzerine kuruluydu.
olayın şoku ve şaşkınlığı içerisinde hanım kızımıza, benimle dalga geçip geçmediğini sordum.
hanım kızımız bana, kendisinin de emir kulu olduğunu kendisine ne söylenirse onu yaptığı söyledi.
yani tüm bu saçmalığı bana kendi hür iradesi ile yaşatmadığını bizzat firmanın doğrultusunda beni aşağıladığını söylemiş oldu.ve ağzından 6. aydınlatıcı cümle çıktı.
biz dandik ürün satabiliriz, ama siz almak zorunda değilsiniz. dedi
sonra çantamı "teknik servise" göndermek için gerekli işlemleri yaptığı söyledi. ismini sorduğumda, beni şikayet edecekseniz adımı bir kağıda yazıp verebilirim dedi.
hanım kızımızın ciddi sorunları olduğunu düşünerek oradan ayrıldım. tam olarak nasıl bir şikayet polikası yürüteceğime karar verme aşamasındayım.
evli bir kadının forumda sorduğu korkunç soru
-
aslında bunun kaynağı bence aileler. kızınızın zihinsel engeli varsa neden evlenip çocuk yapmasına müsaade ediyorsunuz?
eda erdem'in meşhur pozu
-
2012'den beri a milli kadın voleybol takımının ana sponsorlarından olan mc donalds'ın ortaklık anlaşması uyarınca reklamlarında kullandığı görseldir.
milli forma ile amerikan firması reklama n'alaka diye değil; ortalıkta yerli ve milliyim diye gezinen köftecisi, midyecisi, tostçusu, etçisi niye milli takıma sponsor değil, onu sorgulamak gerekir.
yaran inci sözlük entry'leri
aleyna tilki'nin ilkokuldaki ibretlik hikayesi
-
elitist ve kültürlü görünmeye çalışan, fakat özünde kapitalizmin köpeği olmuş ailelerin yetiştirdiği çocuk örneği. açıkçası hiç de şaşırmadım. doğduğu andan itibaren çocuğa ego pompalarsan, herhangi bir çocuğun yaptığı davranışı sergilediğinde über tepkiler verirsen, bodrum'da gittiğin tatilde her bir saniye çocuğunun fotoğraflarını sosyal medyaya yüklersen işte böyle bir narsist salarsın piyasaya. yeni dönem türkiye'sinin kısa bir özeti gibi olan konuşma. oradaki şakşakçılara ise hiçbir şey demiyorum. onlarda durum çok daha vahim.
merve gelinin led ışıklı davullu lüks kınası
-
her şeyi geçiyorum da gelin hanım madem dini bütün insansınız, görünene göre sizin gibi kapalı misafirleriniz ve aile bireyleriniz de var kınanızda ancak çalgı çengili, dine göre bir kadının vücudunda haram olan yerlerinin açık olarak dans ettiği ve dolayısı ile günaha girilen bir kına organizasyonu düzenlemek bu ne perhiz bu ne lahana turşusu durumuna gelmiyor mu?
edit: düğün, kına olarak değiştirildi.
o değil de hala bu görüntüleri savunmak için mesaj atan yazarlar var. allah kimseyi bu durumu savunacak kadar düşürmesin.
hastası olunan sözler
-
"giydikçe açılır" diyen tezgahtar, "uzadıkça şekil alır" diyen kuaför, "zamanla unutursun" diyen arkadaş... bunların hepsi aynı örgüte üye..
16 ocak 2022 manuş baba rezaleti
kraldan çok kralcı'nın ingilizcesi
1 temmuz 2016 adana'da canlı bomba paniği
büyük düşünmek cücelerin işi değildir
-
daha çok azog söylemiş gibi duran cümle.
13 şubat 2016 metrobüsteki mavi paltolu kız
-
''lacivert ceket, lacivert pantolon, gri boğazlı kazak..''
o nasıl bir kombinasyon lan, kapıcılar kralındaki 'oğlum ibraam' gibi..
öyle hatun kovalaman da ayrı bir cesaret..
panzerfaust
-
amerikan yapımı bazukalar ile kıyaslandığında almanların daha önde olduğu, zırhlı araçlara karşı kullanılabilen silah. amerikan sherman m 4 tankları batı cephesinde yalnızca bir kaç tiger tankını etkisiz hale getirebilmiştir. alman tiger personelinin bir gecede on yedi amerikan sherman m 4 tankını vurduğu kayıtlarda vardır. tiger döneminin en yüksek güçlü zırhına sahipti. 100 mm çeliği delebilecek bir portatif silah ortalarda olmadığı için, birleşik devletler'in anti tank personeli tankların paletlerine isabet kaydetmeye çalışıyorlardı. ince zırhlı sherman tankları ise bir demir yumruk ile yerle bir oluyordu.