ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
pierre-auguste renoir
-
yaşamının son üç yılında romatoid artrit hastalığı sebebiyle parmakları deforme olmuştu. kendisine bu acı veren durumda neden hala resim yaptığını soran genç matisse 'e ; "acı geçici, güzellik kalıcı" şeklinde cevap vermiştir. aşağıdaki 1915 yılında çekilmiş nadir filmde oğlu claude kendisine resim yaparken yardım ediyor...
(bkz: http://www.openculture.com/…uguste_renoir_1915.html)
ekonomik kriz görmemiş ekşicinin kriz var demesi
-
önemli bir veridir.
bakın, 50 yaşında bir dayınızım. çizgili t-shirt, bol paça gri kumaş pantul ve tokyolar ile dolaşıyorum. kafamda da dyo marka bez şapka var. göğüs cebime de kimlik ve cigara koydum. polis bile kimlik sormuyor. o kadar yaşımla uyumluyum. en büyük zevkim de inşaat seyretmek, sokak röportajlarına dadanıp "akp'li dayı simülasyonu" yapmak ve ağzına kadar dolup taşan kafeleri, iki elim arkamda seyrederek dolaşmak...
50 yaşına kadar pek çok kriz gördüm.
70'leri, o tüp kuyruklarını hatırlıyorum.
1980 darbesini gördü bu gözler.
1994 yılı idi sanırım. yeni mezun olmuştuk. ekonomik kriz patladı. bom! diye. pek çok kişi işsiz kaldı, dolar fırladı, raflardaki malların fiyatı ikiye katladı...
2001 yılındaki anayasa fırlatma krizini de yaşadım. ingiltere'den yeni dönmüştüm. bir de baktım ki, memleket karışmış...
eneeee!! la noliy! dedik.
ama, hiçbirinde insanlar bu kadar rezil şartlarda yaşamadılar.
her krizde fatura emekçilere kesildi ve işsiz kalanlar oldu,
ama ne evsizlik ne de açlık tehlikesi ile karşı karşıya kaldık.
yetersiz beslenme konusu tartışılıyordu ama kıtlık yoktu memlekette.
şimdi ise...
kriz var. öyle bir kriz ki, elektrik, doğal gaz, benzin vs. devamlı zamlanırken, büyük marketler stokçuluk yapmaya başladılar.
bırakın ev araba almayı, ev kiralayamaz, kiraladığımız evde duramaz olduk.
türkiye'nin hiçbir döneminde insanlar bu kadar rezil ve çaresiz bırakılmadılar.
ve birileri halen çıkmış, "teğet geçti. bu kriz nedir ki?" diyor. lan her şeyimizi kaybediyoruz, birader! sen neyin hesabındasın? aloooo! hayırdır!?
basit bir trafik sorusu
-
sağdan hayır mı geldi bu ülkeye, ver sola gitsin.
bu tarz benim
-
dünkü bölümünde şöyle bir sahnenin yaşandığı program:
ivana ezgi'ye tarzsın/diılsın demeden önce nur yerlitaş'a döner;
ivana: bu kokusu ne?
nur yerlitaş: ne kokusu be manyak mı ne bu da aaa!
ivana: bu ne koku ya? yıldız kokuuuu!
ivana yıldız'ı böyle esprili vermek istedi de nurella ne zannedip panik oldu onu anlamadık.*
yaran facebook durum güncellemeleri
-
milletvekili seçerken ilkokul zekası arayan zihniyet , memur seçerken einstein zekası arıyor ! *
yaran facebook durum güncellemeleri
-
ana, babayla yaşarken depresyona girmek çok zor. tam uzaklara dalacam annem mandalin soyup getiriyo.
mutlaka izlenmesi gereken filmler
-
(bkz: stanno tutti bene)
final sahnesiyle aglatmistir. yanliz 1990 yapimi orjinali izlenmeli, keza hollywood versiyonu vasadi asamayabilir.
fatih terim idmanı
-
takıma geldiğinde zımba gibi olan mostafa mohamed'i 5-6 hafta sonra canlı cesede çevirdi. aylarca fatih terim idmanı denen pespayelikten uzak olan diagne'nin dün takım arkadaşlarına göre ne kadar diri olduğuna bakılarak bile kalitesi anlaşılabilir.
diagne ve onyekuru'ya bakarak bu idmanın ne bok olduğu çok net görülebilir aslında. 2-3 kez kiralık giden/gelen bu oyuncular galatasaray'a geldiğinde zımba gibi oluyorlar, 2-3 ayda azalarak bitiyorlar. gidip düzeliyorlar, bir sonraki gelişlerinde yine zımba gibi başlıyor, terim idmanı yedikçe çöküyorlar.
lahmacun ve ayranın 50 lira olması
-
değişik tatlar arayanlar için bir alternatif. mesela evi ipotek ettirip beyti de yiyebilirsiniz.
fethi sekin
-
şüpheli aracı farkedip ateş açarak bombanın erken patlamasına neden olan ve böylece birçok hayat kurtaran şehidimiz.
vatan evladı..
babanın inşaat işçisi olması
-
babanın işsiz olmasından iyi olan durumdur...
alnının teri ile para kazanmak ne zaman kötü oldu, ne zaman emekten utananlar ülkeye doldu anlayamıyorum...
konya'da ağabeyinden hamile kalan kız
-
yer konya. ailesi davacı değil.
bunlar ahlaklı, ben cehennemliğim değil mi?