ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
20 şubat 2022 bulgarların edirne'yi yağmalaması
-
bunlar bizi arayip kontor isteyen milletti simdi ne hale geldik ahh cehape ahh
küçük sırlar
-
zengin kızın buzdolabından dost süt çıkardığı dizidir.
hakkı alkan
-
bilal erdoğan la yaptığı son röportaj dan sonra, bir çok kişinin gözünden iyice düşüp rezilliğin dibine vurmuş, kendini teknoloji editörü sanan kişi.
düşünün ki alt tarafı oyun oynamaya yarayan bir cihaz var. amerika ve hemen hemen tüm avrupa ülkelerinde 500 birim fiyata satılıyor. yani bildiğin çoluk çocuk harçlıklarıyla alıyor. ve senin röportaj yaptığın kişi, öyle herkes playstation alamaz dediğinde, sırıta sırıta yüzüne bakmaya devam ediyorsun :)
ve sonrada diyorsun ki ben teknoloji editörüyüm.
tanım: teknoloji dünyasında kimsenin iplemediği, kendini teknoloji editörü sanan biri.
nesin vakfının banka hesaplarının bloke edilmesi
-
yetmez ama evet diyerekt24 ülkeyi bir iç savaştan kurtardığını ileri süren fantastik zekânın, gelinen noktadan rahatsız olması durumu. cemaat çok renkliymiş de kendileri onlara aslında saygıyla yaklaşmış da bilmem ne.
5 bin 500 tl'ye yatılı hasta bakıcı bulamamak
-
e kardeşine verin o parayı o baksın o zaman?
edit: şu kısım silinmiş: "kardeşim ileri seviye ingilizcesi olan mühendis, bu paraya her sabah 6 da kalkıp 2 saatte işe gidiyor, akşam 8 de dönüyor, cumartesi yeri gelince ücretsiz mesai yapıyor."
8 mayıs 2019 bedelli askerlik platformu bildirisi
-
"bana kışlasız bedelli askerlik verirsen sana oyumu satarım ;)" şeklinde özetlenecek bildiri. bu arsızlıkları söylenecek bir şey bırakmıyor insana.
aşk bu kızılötesi yaralı müzesi hareket edemem
-
şu şekilde tahlil edilebilecek şarkı sözü;
aşk bu kızılötesi: şair burada aşkın kızıldan da, yani kandan da öte olduğunu söylüyor ve bunu ifade ederken "kızılötesi" kelimesini kullanarak harika bir kelime oyununa imza atıyor.
yaralı müzesi: yine aşk'ı tanımlarken kullandığı bir ifade. aşka düşen herkesin yaralandığını ve dönüp dolaşıp bu yaralı müzesinde yerini aldığını anlatıyor.
hareket edemem: şairin kendisi de aşktan yaralananların sergilendiği yaralı müzesinde ve bu müze öylesine kalabalık ki, şair içeride hareket edemiyor, belediye otobüsü gibi!
şimdi tüm ekşici piçler serdar ortaç'dan özür dilesin.
mario balotelli
-
gol attıktan sonra sevinmiyorum, çünkü sadece işimi yapıyorum. postacı mektup dağıtırken seviniyor mu?
demiş, güldürdü piç.
osmangazi köprüsü'nün çok pahalı olması
-
biz buna vizyon değil müteahhit zengin etme projesi diyoruz.
tanım: fahiş fiyatlı, geçenin parasını, karsta köyünde oturan mehmet amcanın ödediği vergiden karşılanan, geçiş garantili ama bu garantisi daha hiç tutmamış olan köprü.
#incedenbedellikaybı
-
bedelli askerlik ben de istiyorum da, bedelli olmazsa oy vermem diyenleri görünce kanım donuyor. bu mu yani? bu kadar basit mi?
tanım : haysiyetsizlerin toplandığı bir hashtagdir.
öyle bir geçer zaman ki (dizi)
-
bazi hayatlarin aynasi olmus dizi.
kardesimle komsunun evinin duvarina cokmus babama bakiyoruz. o da siyah paltosu ile kapida dikiliyor, tasinan esyalarin ufak kamyona yerlestirenlere arada bir seyler soyluyor. eve daha zaten yeni gelen buzdolabi, camasir makinesi, elektrik supurgesi bizim ona alismamiza firsat vermeden evden gidiyor babamla birlikte. kardesim kulagima fisildiyor "butun kitaplari da goturuyor." "olsun" diyorum. aklim camasir makinasinda, annem gene eliyle camasir yikayacak diye dusunuyorum. yuregim agirlasiyor. "buyuyunce buyuk bir kitaplik alacagim, kitapla dolduracagim" diyor yavasca. "istersen once anneme camasir makinasi al" diye kiziyorum ona, "sen daha buyuksun sen al" diyor, boynunu bukuyor. "buzdolabi da gitti simdi ne yapacagiz" "teldolabi var" diyorum, giden kamyonun arkasindan bakiyoruz uzun sure. annem yanimiza geliyor. kardesim ona mujdeyi veriyor "ablam sana camasir makinasi alacak buyuyunce" yorgun gozleri gozlerimde. "alir tabii niye almasin" diyor, elimizi tutuyor, bosalmis eve giriyoruz, "yatagim hala burada" diyor kardesim seviniyor.
o kadar guluyoruz ki sonunda agliyoruz gulmekten.